Yeni Üyelik
9.
Bölüm

Akrebin Müstakbel Eşi

@dileknars1


Nazdan;

Geldim işte buradayım hala ne istiyorsun benden kendimi durduramayarak ağlamaya başladım. Bir yandan da onun yanına doğru gidiyordum.

Gitmesem daha kötü olacağını adım gibi biliyordum.

Tam önünde durup kafamı kaldırdım. Gözlerinin içine doğru baktığımda gözlerindeki öfke şaşkınlıkla yer değiştirdi.

-Ne istiyorsun benden ha görmüyor musun ben ölüyorum. Beni elleriyle öldürüyorlar. Sende vazgeç benden bir halt olmaz.

Benim gibi kandırılması kolay bir aptalı sevdiğini söylemekten vazgeç dayanamıyorum inanırım bize.

Ben çok yoruldum sende kendine inandırır bırakırsan ben yaşayamam ölürüm. Lütfen oynama benimle ben senin oyuncağın değilim. Anladın mı ben bir oyuncak değilim.

İki elimi yumruk yaparak ona vurmaya başladığımda izin verdi ona vurmama.

Ağlamalarım ve hıçkırıklarım arttığında kendimi akınla birlikte yerde buldum. Dizlerimde derman kalmamıştı. Göz yaşlarım akının gömleğini ıslatırken kendimi havalanmış halde buldum.

Beni kucağına alıp içeri taşımasına izin verdim. Tükenmiş haldeydim sanki bütün dünyam yıkılmış ve ben altında kalmış gibi hissediyordum.

Akın beni odasının yanındaki benim için düzenlediği odaya götürdü.

Yatağa beni uzandırıp yanıma geçti. Normalde bunu yapmasına izin vermesem de bu seferlik bir şey demedim.

Yatakta akından uzak durmak istesem de zorla beni gögüsüne çekti. Çok rahat ve huzur ile dolmuştum , babamın kucağında da böyle hissediyordum kendimi .

Babamı hatırlayınca tekrardan ağlamaya başladım. Akın sanki anlamış gibi bana daha çok sarılıp saçlarımı okşayarak ağlamama izin verdi.

Akının kollarında kendimi uykuya bıraktım.

Akrep Kral:
Ona kızıp ceza vermek isterken gözlerinde hüzün görünce ne yapacağımı bilemedim. Benim gülgüzelimi üzmüşler kalbini yerle yeksan etmişlerdi.

O kalbi ellerimle saracak yaralarını tek tek iyileştirecektim. Bu son ağlayarak uyumasıydı. O gün bir söz verdim hem ona hemde kendime onu iki cihan bir araya gelse bırakmadım.

Çok güzel bir gün olmaya başladı benim için , sevdiğim kadın kollarımda daha ne isterim.

Bütün gece uyumadığım için kendimi onun kokusuna ve sıcak bedenine bıraktım. Nefesi boynuma vururken bunu yapmak zor olsa da kendimi uykuya bıraktım.

Ne kadar uyuduk bilmiyorum ama ayağıma ve belime inen sopa ile gözlerimi açtım.

Ne oluyordu böyle anlam veremezken karşımda Halime sultanı görmeyi beklemiyordum.

Naz' ım da uyanmıştı anlamaz gözler ile hem bana hem de başımızda duran babaanneme bakıyordu. Uyku mahmuru ne güzeldi benim çiçeğim.

Babaannem benim naza baktığımı görünce bir kez daha kutsal bastonunu kaldırıp vurmaya başladı.

-Ah babaanne dur lütfen

-Sus eşeğin oğlu

evlenmeden bu ne hal ha .
Ah ah eskiden biz evli olmamıza rağmen el ele tutuşmaya bile çekinirdik.

Dedem ayıp olur insanlara derdi kimse çektin sen bakayım gavurun tohumu münafık seni.

Ya sana ne demeli iyi bir kızsın zannedip merkeze bıraktım seni, bir geliyorum ki torunumun koynunda yatıyorsun.

Edepsizler sizi tüh diyerek ikimize doğru tükürdü babaannem.

Buna bir dur demezsem babaannem Nazın da benimde haşatını çıkaracaktı.

-Babaanne dur artık yanlış anladın. Bu kız senin gelinin.

-Ne ...

-Vış hakikatten mi ?

-Evet babaanne Naz senin müstakbel gelinin bu gün onu üzecek şeyler yaşadı ailesi ile ilgili problemler vardı. O yüzden onu sakinleştirmek için gelmiştim. Uyuya kalmışız ikimizde.

-Hım yani diyorsun ki bu kız gelinin olacak essah mı fena kızda değil hani.

Yine de evlenmeden değil birlikte uyumak el ele bile tutuşamazsınız

İç Ses Zarife : ohooo babaanne bir kaç gün sonra gelseydin mercimek fırın olacaktı sen ne diyorsun hihiii.

Naz: yuh

-Ne

Naz: şey yani ...

Akın: haklısınız demek istedi babaanne. Zaten Naz öyle bir kız değil. Normalde birlikte aynı evde kalmamızı bile kabul etmiyordu ama ailevi sorunlar çıkınca böyle oldu.

-Tamam bakalım öyle olsun hadi toparlanın salonda sizi bekliyorum.

-Tamam babaanne geliyoruz hemen.

Babaannem odadan çıkınca naz kendini yastığa gömdü. Haline isyan ederken saçlarını önünden çektim.

Naz: Ne yapacağız

babaannene bütün gerçeği anlatalım.

Akın: Hangi gerçeği seni sevdiğim gerçeğini mı?

Naz: Akın yine mi , bak benim son günlerde bu yaşadıklarım çok fazla.

Akın: Haklısın ama bize bir şans ver ,bana bir şans ver mutlu olalım.

Naz: Akın sana söz veriyorum düşüneceğim ,lütfen bana zaman ver.

Akın: Sen yanımda kalacaksan ben sana bütün ömrümü veririm güzelim.

Akın yavaş yavaş naza yaklaşıp o bal dudakları öpüp vuslata erecekken aşağıdan bir ses duyuldu.

-Akın hemen aşağı gelin

İç ses Nazife : Ah be yine gol değil , Babaanne azıcık daha geç çağırsan tamamdı bu iş.
Naz: Sus Allah’ın cezası senin yüzünden rezil oluyorduk.
Akın: Ne
Naz: yok bir şey hadi aşağı inelim.

Akın , Naz' ın yataktan kalkmasına yardım edip elinden tutu. Birlikte aşağı doğru inmeye başladılar.

Babaanne aşağıda koltuğa oturmuş onları bekliyordu.

Naz babaanneyi tekrar görünce elini çekti.

İki sevdalı yürek babaannenin karşısındaki koltuklara oturdular.

-Ne kadar zaman oldu tanışalı.

Akın : bir kaç aydır babaanne.

-Ne zaman evleneceksiniz.

Akın: yakın zamanda.

-Ne kadar yakın.

Akın: Çok yakın.

-Hım bu kızın ailesi ile sorunu ne?

Akın: üvey annesi ve kardeşi yüzünden evi terk etti.

-Öz annesi nerede? Babaanne bir ya sabır çekti.

Akın : Hayatını kaybetmiş.

-Babaanne daha fazla dayanamaz.

Bu kız konuşmayı biliyor herhalde Akın sabah konuşabiliyordu neden sen hep lafa atlıyorsun. Kız bir kendini tanıtsın dimi .

Akın: Tamam sultanım kızma. Çekiniyor diye şey ettim.

-Kızım sen bu haylazı seviyor musun?

Naz: Ne diyeceğini bilmez halde Akına bakıyordu.

Sonra içinden geldiği gibi davranmak istedi ve evet seviyorum dedi.

-Neyine aşık oldun bu deli çocuğun ?

Naz: Akın öfkeli ve sinirli biri olsa da merhametli ve huzur kokan bir kalbi var. Öfkesinin altında bile bir sevgi var yani. Herkes onu kötü biri olarak görse de içindeki iyiliği ve şeffaflığı fark edebiliyorum. Onu tanıdığım dan beri evimin yolunu bulmuş gibi hissediyorum.

-Hıhı siz olmuşsunuz evladım. Biliyor musunuz bende dedeniz ile tanıştığında böyle hissediyordum.

Akın: Nazın sözlerinden sonra kendini tamamen kapattı. Kalbinin ters takla attığına yemin edebilirdi.

-Bizim oğlan sessizleştiğine göre o da sana vurgun zaten gözlerinden bile anlaşılıyor sana nasıl değer verdiği. Hayırlı uğurlu olsun yavrum.

Selim yavrum hoca efendiyi çağır .

Naz: Hoca mı ?

Akın: Hoca mı ?

-Evet bu evde birlikte kalacaksınız madem , nikahsız bir şekilde asla kalamazsınız.

Bu bizim örf ve adetlerimize aykırı bir durumdur. O yüzden bu gün imam nikahı olacak 2 haftaya kadar da düğününüz yapılacak.

Akın ve Naz şok haldeyken içeri Selim ve Hoca efendi girdi......

❣️♥️💕💞💓💟🖤🤎♥️💞💕💓💓♥️💗♥️💗♥️💓♥️💓💙💛🖤🤎💜🤍♥️❣️💕💞💓💗💙💛❤️🧡❣️🤍🖤🤎💜

Loading...
0%