### Eldoria'nın Kayıp Yıldızları

**Bölüm 10: Patlayan Duygular**

Karanlık kaleye yaklaşırken, Lirael’in içindeki tutku ve kıskançlık iyice tırmanmıştı. Thalion’un Elenara’ya olan ilgisini izlemek, artık dayanılmaz bir hale gelmişti. “Bu duruma bir son vermem lazım,” diye düşündü. Kalbindeki hırs, onu cesur bir adım atmaya itiyordu.

Bir anda, Lirael’in aklındaki planı gerçekleştirmek için harekete geçti. Thalion’un yanına doğru hızla yaklaştı. “Thalion!” diye seslendi, ama sesi artık kararlı ve tutkulu bir tonda yankılandı. Elenara, Lirael’in bu ani hareketini şaşkınlıkla izliyordu.

Lirael, düşünmeden hareket etti ve Thalion’un dudağına yapıştı. Bu beklenmedik hareket, hem Thalion hem de Elenara için şok edici oldu. Thalion, ne yapacağını bilemezken, Lirael’in cesur hamlesi karşısında donakalmıştı.

Elenara, gözleri büyüyerek durumu izledi. “Lirael, ne yapıyorsun?” diye fısıldadı, içindeki öfke ve hayal kırıklığı bir araya geldi. Lirael, Thalion’un dudağından ayrılmadan önce ona bir an daha baktı ve ardından hızla geriye doğru çekildi.

“Ben... ben sadece...” Lirael, kelimeleri bulmakta zorlandı. Ama artık kaçmak zorundaydı. Geriye doğru adım atarak, kalabalığın arasına karıştı ve oradan uzaklaştı.

Thalion, hala şok içinde, “Lirael!” diye seslendi ama o çoktan kaybolmuştu. Kalbinin hızla çarpmasıyla birlikte, kafasında bir sürü soru belirmeye başladı. “Neden böyle bir şey yaptı? Beni gerçekten mi seviyor?” düşünceleri kafasında dönerken, Elenara’nın bakışları onu daha da tedirgin ediyordu.

Elenara, Lirael’in ani hareketine karşı tepkisiz kalamadı. “Bu ne cüret!” diye bağırdı, sesi öfkeyle doluydu. “Beni hiçe sayarak böyle bir şey yapmasına nasıl izin verdin, Thalion?”

Thalion, Elenara’nın öfkesini görünce irkildi. “Ben de anlamıyorum, Elenara! Lirael neden böyle bir şey yaptı?” diye sordu, kafası iyice karışmıştı.

Kael, durumu izlerken öfke dolmuştu. “Bu ne cüret!” diye bağırdı. “Kendini bu kadar kaybetmesine ne gerek var? Hem de Elenara’nın gözleri önünde!”

Elenara, Thalion’a dönerken, “Seninle aralarında bir şey mi var?” diye sordu, sesi sertti. “Bu kadar yakınlaşmalarının bir anlamı olmalı!”

Thalion, bu soruyla sarsıldı. “Hayır, Elenara! Benim seninle olan ilişkim farklı. Lirael’in davranışları beni de şaşırttı!” dedi, ama içindeki karmaşa daha da derinleşiyordu.

Kael, “Bu durumun üstesinden gelmek zorundayız. Eldoria’nın kaderi, bu tür kişisel çatışmalara kurban edilemez,” dedi, kararlı bir şekilde. “Hepimizin bir arada durması gerekiyor.”

Elenara, “Haklısın, Kael. Ama Lirael ile bu durumu konuşmalıyız. Onunla yüzleşmeliyiz,” dedi, öfkesine rağmen kararlılığını koruyarak. “Bu tür bir davranışın altında yatan duyguları anlamalıyız.”

Thalion, “Evet, Lirael ile konuşmalıyız. Ama bu durum, aramızdaki dostluğu nasıl etkileyecek?” diye sordu, kafasındaki karmaşa devam ediyordu.

Kael, “Bunu çözmek zorundayız. Eldoria’nın geleceği, bizim birlikteliğimize bağlı,” dedi ve herkesin dikkatini toplamak için bir adım attı. “Şimdi, Lirael’i bulmalıyız. Bu durumu düzeltmek için bir plan yapmalıyız.”

Elenara, “Lirael’in bu davranışı beni derinden etkiledi. Ona bir şeyler söylemeden duramam,” dedi, gözlerindeki öfke ve hayal kırıklığı bir araya gelerek onu daha da hırçınlaştırıyordu.

Thalion, “Ama Lirael’in bu kadar hırslı olmasının bir nedeni olmalı,” dedi, kafasında hala sorular dönüyordu. “Belki de içindeki duyguları bastırmaya çalışıyor.”

Kael, “Bunu çözmek zorundayız. Eldoria’nın kaderi, dostluklarımızın ve duygularımızın karmaşasında kaybolmamalı,” dedi ve herkesin dikkatini toplamak için bir adım attı. “Şimdi, Lirael’i bulmalıyız.”

Elenara ve Thalion, Kael’in yanında durarak, Lirael’in peşine düşmeye karar verdiler. Ama kalplerindeki karmaşa ve duygular, bu yolculuğun ne kadar zor olacağını bir kez daha hatırlatıyordu. Eldoria’nın kaderi, şimdi sadece savaşla değil, aynı zamanda dostlukların ve karmaşık duyguların da bir yansımasıydı.