Yeni Üyelik
2.
Bölüm

yansıma

@dunyadanmarsa355

benim hayatımda en büyük şokların hep ansızın olmuştur.Sınıfta kaldım mezuniyetimde örendim, kanser oldum yığenimin doğumundan bir gün sonra öğrendiim ,aldatıldım düğnümde öğrendim ve şimdi ise daha ne yaşadığımı nasıl bir şoka girdiğimi bile anlayamıyorum...

anaannemin yadigarı ve bana onca mal arasında bıraktığı tek mirası olan antıka aynadaki yansımadan bana bakan bir adam var ve bana eş diyor?, yüreğim ağzımda gümbür gümbür atıyor dilim lal olmuş durumda. İçimdeki boşluk hisi daha da büyük şoka sokuyor beni, bu adam da kimdi?, neyin nesiydi?, ne işi vardı o aynada ? ve bana neden kaderim diyordu?

zihnimde türlü sorular ama cevapsızdı hepsi, elbet biliyordum eğer sorarsam hepsinin cevabını alırım ama duyacağim her bir kelimeden ölümüne korkuyordum.

Lnet olsun bir musalatımız eksikti oda olmuştu ve beni en korkutan şey ise evde tek olmamdı, eh be anne sizi yapacağınız mevlütün zamanlamasına sıçayım. düşüncelerimin ne kadar boka batığını fark edince alnıma şaplak atarak içimden durmadan tövbe tövbe allahım afet sen bu deli kulunu diyordum

"se-sende kimsin ,ne-nesi-sin"

dedim bir cesaret ama pekte cesaretli hisetmiyorum ,bir yandan yatağın altına daha çok sürünerek girdm.Gözlerim onun antika aynamdaki bulanık yansımasındaydı, konuşmasıyla biraz daha yatağın altına sindim ama sanki o da benim kadar şaşkın mış gibi hisi veriyordu sesi

"sende kimsin lanet olsun aynam konuştu , noluyor lan s*kt*r bu ne lan"

diyerek aynadan uzaklaşmış olacak ki görüntüsü daha da bulanıklaştı.

Kendi kendine konuştuğunu türlü küfürler etiğini duydukça korkumun yerini şaşkınlı ve öfke aldı sürünerek yatağın altından çıkarken bir yandan sinirle mırıldanıyordum

" amk aynamda birden beliren sensin ve 'bana yardım et' DİYE ADIMI HAYKIRIP YALVARN SENSİN AMA KÜFREDİP ŞOKA GİRENDE SENSİN BU NASIL SAÇMALIK "

Cümlenin sonuna doğru sesimi iyice yükselterek bağırırcasına konuştum bir yandan çekinerek aynaya yaklaşıyordum

" ne saçmalıyorsun lan sen ve ve aynamın içinde neişin var be kadın ben kimsenin adını sayıklamadım yanılıyorsun!" adamın sözleri ile kaşlarım iyice çatıldı görüntüsü hala bulanıktı ama sesi eskisine göre daha neti " sen cin min değil misin bana musalat olmak için aynama girdin beliki"

Sinir kat sayım hala yuksekti, bir hınçla aynayı iki yanından tutarak sarstım " nemi saçmalıyorum haa?,şunu saçmalıyorum benim adımı sayıklıyordun acı içinde yardımistiyordun şimdi söyle bana adımı nerden biliyorsun bu antika aynanıniçinde ne işin var ?,nasıl girdin ?,kimsin nesin ? .cevap ver bana derhall " sonda öyle bir bağırdım ki evin her koridorunda yankılanmıştı...

adamın yüzü hala bulanıktı ama gözleri bir safir taşı kadar berak bir ışıkla parlıyordu sanki dünya dışı bir varlığın gözlerine bakıyor gibiydim, benim mavinin her bir tonuna olan sevdam beni bu derin mavi kuyuya itiyordu sanki.

"sen ne saçmalıyorsunasıl aynamda olan sensin birden bire çığlık atın sesin var ama görüntün yok asıl sen nesin?" adamın hayret dolu ama düşünceli sesi devam eti, ben ise sanki dipsiz bir şok cukurunaitilmiş gibiydim " üstelik ben senin adını nerden bileyim "

sesi bu sefer daha boğucu ve sert bir aura yayıyordu ve beni düşünce denizine itende buydu "ama eminim duydum bana adımla seslendiğini ahsen dediğini duydum!" başım eğik dalgınca dk'lar önce olan olayı düşünüyordum beni düşüncelerimden çıkaran şey onun sesiydi " ne dedin sen ahsen mi,ahsen benim küçük ahsenim mi zümrüt gözlü küçüğüm müsün sen " ben daha ne olduğunu anlamadan aynaya vuruyordu elerini sanki her bir parçasını kırarsa bana gelecekmiş gibi onun her vuruşunda bana miras bırakılan antika ayna salanıyordu korkuyla elerimi aynadan çekerek geri geri yürüdüm benim her gerileyişimde sanki ardımdaki camdan yansıyan dolunayın ışığı daha da canlanıyor aynadaki görüntü canlanıyordu...

" ne -ne sacmalıyorsun adımı nerden biliyorsun kimsin sen " sesim artık hem korkudan hemde adrenalinden titriyordu ,

" ahsen unutmuş olamazsın beni magnus milas ben , ben magnusum senin magnusun, senin gök gözlü çocuğun!"

kalbim durdu, yüreğim sıkıştı magnustu o magnusum benim askerim dostum çocukluğum hayalerimdi, ama o sadece bir hayaldi hayal olmalıydı yoksa nasıl birden yok olabilirdi ki

geçmişin tozlu raflarına üflemişim de o tolar burnuma ve boğazıma kaçmış gibiydi nefesim kesildi kalbimi tutarak yere çöktüm. Demiştim ya benim en büyük şoklarım, en büyük başlangıçlarım hiç olmadık anda gerçekleşir, haklıydım...

 

benim hayatımın en büyük şokunu hep fiyasko düğünüm sanardım oysa daha bu anı yaşamamışım ,karşımmdaki antika aynadaki surret şuan yabancı olsada yılar önce benliğimin bir parçasıydı ve ben bir hayal sanardım onu .onun gidişi ,yok oluşu ansız olmuştu hayatıma dahil olması gibi oysa daha 6 yaşndaydım bir arkadaşım oldu diye anaannemin bacaklarına sarılışımı bile hatırlıyodum

 

" annaanne,anaanne benimde arkadaşım var artık hemde gök yüzü gibi gözleri var"

anaannemin etrafında kolarımı iki yana açmış uçak gibi uçuyor gibi yaparak etrafında dönüyordum sevinten çünkü dk'lar önce anannemin odasındaki eski aynada benimle konuşan bir çocukla tanışmış gözlerine hayran kalmıştım o beni görür görmez " zümrüt gözlü küçük kız sen neden aynadasın" demiş bende ona şaşkınlıkla bakarak.

" ben aynanın içinde değilimki sen aynanın içindesin şapşal küçük elerimi belime koyarak kızgın olduğumu beli etmek istercesine kaşlarımı çatarak bakıyordum o benim bu tavrıma gülmüştü " ,ne hayır ben aynada değilim sen aynanın içindesin , ve şu şekilde durma çok sevimli duruyorsun " diyerek gülümseyince elerim belimden düşmüş şaşkınlıkla ona bakıyordum çocuk benden enfazla 4-5 yaş büyük duruyordu ve ciden çok güzel gözleri vardı...

bunu ananneme anlatığımda şoka girmiş ve odasına koşarak girerek aynaya bakmıştı benim küçük bedenim daha ne olduğunu anlamayarak merakla peşinden gitmiş onun yanında durarak hiç bişi olmayan çocuktan eser kalmamış aynaya bakarken o bana dönmüş sonra panik olduğunu beli etmemeye çalışarak önümde eğilmiş başımı severek " oy kuzum se hayal görmmüşsün yok kimse bak" demişti aynayı göstererek .

. hayatıma böyle girmiş ve iki sene boyunca aynadan bir birimizle oyun oynamıştık ve birgün onun olduğu taraftan şidetli sesler yükselmişti o endişesini beli etmeden bana dönerek gülümsemişti.

"korkma zümrüt gözlü küçüğüm ben hemen geliyorum " diyerek ayağa kalkması ile ayna eski haline dönmüş ama sesler hala duruyordu küçük bedenim seslerden korkarak kucagındaki nerden kimden aldığını dahi hatırlamadığı oyuncak ayısına sarılarak camdan dışarı gökteki dolunaya baktı onun bu bakışındaki korkuyu ve dalgınlğı dağıtan ise aynadan yükselen bağırışlar haykırışlar ve sonunda bir çarpa sesi ve eski aynanın üzerinde beliren ufa çatlaklıklar ve kesilen sesler ile küçük ahsen yani ben korkuyla bağırdım " gök gözlü çocuk nereye gitin korkuyorum geri gel ühüüüü"

benim ince sesimi duyan annemlerin,anaannemin odasına girmeleri ağlayan küçük bedenimi aynanın önünden çekişleri anaannemin aynaya olan şoklu bakışları.. gök gözlü çocukğun hayatıma dahil oluşu kadar çıkışı da ansızdı.

 

Elim ğöğsümde yumruk oldu sanki kalbim sıkışıyor gibiydi ,gözlerimin önündeki o tarihe karışmış anılar ile gözlerim şokla açılmış kıpırdayamadan yere bakıyordum dilim lal olmuş gibiydi. Yerdeki bedenimi sürüyerek geriye gitim ve yatağa yaslandım kafamı kaldımaya korkuordum, hemde çok korkuyordum gök gözlü çocuğu 18 yıl sonra gerçek olduğunu fark etmek istemiyorum korkuyorum

"bana bak zümrüt gözlü küçüğüm benim ben magnus lütfen hatırla, yalvarırım hatırla beni " artık sesi okadar yüksek değildi daha kısıktı o da eleri aynanın iki yanında başı eğikti ,hatırlamadığımı düşünmüş olacak ki sesi titriyordu göz ucuyla gördüğüm hareketlerinden dolayı yüzümde buruk bir gülümseme oldu ve sanki yılar öncesine bir gönderme yapıyormuşum gibi başımı kaldırarak ona burukça gülümsedim " asıl sen aynanın içindesin gök gözlü cocuk"

başını aniden kaldırarak bana baktığında yüzünde hem mutluluk hemde şoktan oluşan bir ifadeyle bana bakıyordu " hayır asıl sen aynanın içindesin zümrüt gözlü küçük kızım"

kalbim bir uçurum kenarındaydı da o gelince geriye çekmiş gibi bütün bedenim bir rahatlığa kapılmıştı ben buna 18 yıl öncede gök gözlerin etkisi derdim ve haklıymışım..

ikimiz de bir birimize yıların hasretiyle bakıyorduk ama kafamdaki o düşünce denizi durulmuyordu.Mesela 18 yıl önce ne olmuştu da bu ayna böyle çatlamıştı ve biz birbirimizden kopmuştuk, ben onu nasıl hayal sanmıştım bu gözler nasıl hayal olabilrki!

EN ÖNEMLİSİ geçmişte ne olmuştu?...

Yada ben Gine mi üzüntüden hayal görüyorum

......................

önemli bilgi ; lütfen bölümler hakında ki düşüncelernizi yazın ve beğenmediğiniz bir kısım olursa bildirin düzeltmeye çalışırı ve iki günde bir bazen bazı istisnalarla erken bölüm atılacaktır atılacak bölüm syısı 2-3 arasıdır

 

 

Loading...
0%