@durutaskulakk_
|
Kurgunun ilk yazılış tarihi: 14.07.2024 UYARI: Kurguda ismi geçen A Millî Takım üyeleri adı altındaki şahısların, gerçek miller ile bir alakası yoktur. Kurgunun ve konunun tamamı kurmaca olup yazarın hayal gücüne dayanmaktadır. Sevgilerle, Duru TAŞKULAK. Millerimizden esinlendiğim futbolcular elbette var lakin bu yazılanın bir kurgu olduğunu unutmayıp olayları gerçek hayatla bağdaştırmalayalım lütfen ballarım, öpüldünüz! Ön Söz, Leyan Mahru Kaptan, kendini bildi bileli aşkla tutunduğu futbolu yaşadığı sakatlık sonucu bir kenara bırakmak zorunda kalırken, günün birinde gelecek tekliften habersiz yaşamına devam etmeye çalışır. Gelen teklif ülkesini gururla andırmak adına çırpınan aslanlar için son şansken, Leyan kendini büyük bir karmaşanın içerisinde bulur. *** Canlar selam! Yepyeni bie kurgu ile sizlerleyim... Tam yaz tadında tatlı bir kurguyla geldim bugün. Çok uzatmak istemiyorum, hemen başlayalım ballarım :) Diğer kurgularım ve geşecek bölümlerden kesitler için sosyal medyada buluşalım. Kendi hesabım: durukurtk Kitap hesabımız: sonderbiofficiall Yıldıza basıp satır arası yorumlarımızı unutmayalım lütfen... Keyfili okumalar :)))
SON DERBİ- Tanıtım “Sevgili izleyenler Spor Değerlerim Burada öğlen yayına hepiniz hoş geldiniz. Dünden beri gündemimizde olan transfer haberlerinin ardından konu hakkında gelen açıklamalar ile sizlerleyiz.” Kameraya bakarak gülümsediğimde arkadan gelen baş hamlesi ile yerime geçtim. Masanın üzerine bırakılan sulardan birini açtığımda, arkamda oynatılan videonun son on saniyeye girmesi ile hızlıca suyumu içerek geri yerine bıraktım. Transfer için hazırlanan özel klip kapandığında karşımdaki kameraya döndüm. “Evet değerli futbol aşıkları bugünkü konuğumuz eski teknik direktör, Ahmet Ali ile az evvel izlediğimiz transfer haberini konuşacağız. Sözü Ahmet Ali’ye bırakıyorum, buyurun hocam.” Ahmet Ali babacan bir tavırla başını sallayarak konuya girdiğinde, akşamki hazırlık maçı için dakikaları saydığımı fark ettim. “Öyle değil mi Leyan?” Gözlerim şaşkınlıkla açıldığında durumu toparlamak adına nazikçe güldüm. “Akşamki hazırlık maçında kaldık hocam, çocuklardan daha heyecanlıyız vallahi.” Ahmet Ali dediklerini duymadığımı anlamış olacak ki gülmeye başladı. Başını sallayarak, “Öyle tabii ama şu transfer olayı diyorum…” diyerek yüzünü buruşturdu. Yeni transferler, hazırlık maçları ve daha nicesiyle harmanlanan program saatler sonunda son bulurken kapanan kameraya yorgun bir bakış attım. “Leyan maça nasıl yetişeceksin sen?” Arkamdan gelen kalın erkek sesi ile bakışlarım hızla döndüğünde ayaklandım. “Hiç bilmiyorum, çoktan çıkmış olmam lazımdı aslında.” Sandalyemin arkasında astığım ceketimi alarak telefonumu cebime attığımda hızlıca dışarı çıktım. Arkamdan gelen adamın konuşma sesleri bana oldukça uzak kalırken koşarcasına arabama bindim. Sırf hazırlık maçına yetişmek ve programı da aksatmamak adına hazırlık maçının olduğu ülkeye yani Avusturalya ya gelmiştim. Daha öğlen saatleri olmasına rağmen maçtan dolayı kitlenen trafik bunalmama neden olurken, araçlardan yükselen korna sesleri ve bağırışlar gülümsememe neden oldu. L.M.K “Leyan! Seni burada görmek ne güzel…” Kollarını açmış hevesle bana bakan meslektaşıma gülerek sarılışına karşılık verdim. “Program az daha uzasaydı geç kalacaktım Allahtan ısınmaya yetiştim.” Mert dediklerime gülerek geri çekildiğinde ilk defa yer bulabildiğim VIP locaya yerleşerek kalabalığa baktım. “Hazırlık maçına bile bu kadar talep olması çok güzel.” Mert başını sallayarak yanıma oturdu. “Biz Avrupa Ligine daha yoğun ilgi bekliyorduk ama bu ortamı gördükten sonra bir aklım karışmadı değil…” “İlk gelen ben olurum sanmıştım.” Duyduğum yabancı ses kaşlarımın çatılmasına neden olurken yanımda oturan Mert hızla ayağa fırladı. “Leo! Hocam bu nasıl güzel bir sürpriz böyle…” Adama döndüğümde daha önce yalnızca ekrandan izleyebildiğim İtalya’nın eksi teknik direktörü olduğunu gördüm. Şaşkınlık ve hevesle ayaklandığımda Mert tek kolunu belime sararak gülümsedi. “Seni tanıştırmak istediğim birisi var.” Adam kaşlarını kaldırarak sempatikçe gülümsediğinde bana doğru elini uzattı. “Şu deli haber spikeri siz misiniz yoksa?” Mertle aynı anda yüksek bir kahkaha attığımızda adamın elini hızlıca sıkarak gülümsedim. “Öyle diyorlar efendim, sizinle tanışmak ne büyük bir şeref böyle.” Adam dediklerime gülerek, “Heyecandan adını söylemeyi unuttu.” Diyerek Mert’e döndüğünde hızlıca, “Leyan Kaptan ben efendim, tanıştığımıza çok memnun oldum.” Der demez sıkıca elini sıkmaya devam ettim. Hafifçe başını eğen adam, “Leonardo Leo, bende memnun oldum.” Diyerek elimi usulca bıraktı. Loca tanışmamızın üzerine hızlıca dolmaya başladığında, çok kalabalık olmasak dahi güzel bir ortama tanıklık etmiştim. Maç çoktan başlamıştı ve taraftarların tezahüratları, oyuncuların hırsı derken her şey birbirine girmişti. Ne zaman maç izlemeye gelsem o kadar buruk kalıyordu ki bir yanım… “Goooooool!” Yanımdan bir hışım ayağa fırlayan Mert ile kendime geldiğimde hızlıca ayaklandım. Mert bana dönerek bağırmaya devam ettiğinde bir kolumu sırtına sararak olduğum yerde hafifçe zıplamaya başladım. Taraftarlar kendinden geçmiş gibi bağırırken dudaklarımın arasından şen bir kahkaha firar etti. L.M.K “Ben artık gideyim, birazdan yollar karışır muhtemelen.” Mert’e bakarak dediğim şeye karşılık araya giren adama döndüm. “Leyan, seni tanıştırmak istediğim biri var.” Şaşkınlıkla güldüğümde Leo bana kolunu uzattı. Koluna girerek ona ayak uydurduğumda, çoktan locadan çıkmıştık ve nereye gittiğimiz hakkında bir fikrim yoktu. Beş dakika gibi bir süre daha yürüğümüzde karşımıza çıkan oda ile afalladım. Burada ne işimiz vardı? Leo kapıyı çalarak açtığında geçmem adına bekledi. Hızlıca içeri girdiğimde gördüğüm manzara ile kalbim tekledi. Senelerdir haberlerini sunduğum başarılı teknik direktör Carlos Bento karşımda duruyordu. Leo İtalyan formundan çıkarak hızlıca Portekizce konuşmaya başladığında olayın şokunda kalmış bir vaziyette konuşmayı kendime uyarlıyordum. Leo ukalaca gülerek Carlos’un omzuna vurduğunda, bana belli etmemeye çalışarak beni gösterdi. “O aradığın deli haberciyi bul demiştin. Al, senin için getirdim onu.” Kaşlarım çatılırken, bozuntuya vermeden konuşmayı dinlemeye devam ettim. Carlos hafif bir şaşkınlıkla geri çekilerek beni süzdü. “Nasıl buldun kadını? Geçen seneden beri ulaşmaya çalışıyordum ama herhangi bir dönüt alamamıştım, bu süper bir haber!” Leo gülerek bana baktığında hiçbir şey anlamadığımı düşünüyor olacak ki, “Futbol bilgisi çok iyi gözüküyor, maçta bir an olsun gözünü sahadan ayırmadı. Çocuklar için iyi bir fırsat olabilir.” Diyerek kenarda duran koltuğa oturdu. Carlos bana yaklaştığında Türkçe bilip bilmediğinden emin olamadığım için Portekizce bir karşılık verdim. “Merhabalar efendim.” Carlos’un yüzü düşerken Leo şen bir kahkaha attı. “Anlıyormuş hocam.” Hafifçe gülümseyerek elimi Carlos’a uzattığımda Carlos elimi sıkarak bozuk bir aksan eşliğinde Türkçe konuşmaya başladı. “Seni geçen seneden beri arıyordum. İsmini çok duyduk ama yüzünü görmek bu zamana nasipmiş.” Türkçe cümle kurmakta biraz zorlandığı için Portekizce karşılık verdim. “Bu beni çok mutlu etti ancak beni neden aradığınızı anlamadım hocam.” Carlos bir elini omzuma koyarak hafifçe gülümsedi. “Sen 2000-2010 senelerinde oynayarak yabancı takım transferi için isim duyurusu yapılacak olan o kadın değil miydin?” Cümlenin karışıklığı aklımı da karıştırırken hafifçe yutkundum. “Evet ama bunun konumuzla bir ilgisi mi var hocam anlamıyorum.” Leo ve Carlos aynı anda güldüğünde Carlos kollarını göğsünde toparlayarak ciddi bir ifadeyle bana baktı. “Türkiye Millî Takımını Avrupa Ligi hazırlıkları için hazırlamak ister misin Leyan?”
İster misin Leyan? Tatlı ve kısa bir açılış yaptık... Sizce Leyan teklifi kabul edecek mi? Leyan ile ilgili ilk görüşler? Bir sonraki bölümde görüşelim canlar! Yıldıza basalım, seviliyorsunuz...
22.09.2024
Sevgilerle, Duru TAŞKULAK |
0% |