Yeni Üyelik
36.
Bölüm

35. Bölüm

@duslerkutuphanem

3. Kişi anlatımıyla…

Yıllar Öncesi, Ayça'nın geçmişi…

Gece yarısı Ayça'nın annesi zilin sesiyle kapıya yöneldi.

Mehtap, “Kim o?”

Cevap gelmedi. Sürgüyü çekti ve kapıyı yavaşça araladı.

Mehtap, “Ferhat sen mi geldin?”

Aralıktan Mesut'un öfkeli gözleriyle karşılaştı.

Mehtap, “Senin burada ne işin var?”

Kapıyı kapatmaya çalışıyordu. Bir çift siyah eldivenin sahibi eller, kapıya dayandı. Kapının zinciri kırıldığı an Mehtap kendini savunmak için geri çekildi.

Mesut, “Ferhat nerede?”

Mehtap, “Bilmiyorum.”

Mesut, “Nasıl Baykuşlar'a katılır? Bunun sorumlusu sensin değil mi?”

Mehtap, “Baykuş olunmaz, Baykuş doğulur. Bunu benden daha iyi biliyor olman lazım. Sen kendi kimliğini reddediyorsun sadece.”

Mesut, “Bu gece bir Baykuş’un sonu gelecek. Söyle Ferhat nerede?”

Mehtap, “Kardeşinin yanında olmak yerine karşısına geçen sensin? Sence sana söyler miyim?”

Mesut, “Bu son sözlerin mi?”

Mehtap ağzını kıpırdattığı sırada Mesut silahı ona doğrulttu ve tetiğe bastı. Mehtap kanlar içinde yere yığıldı.

Sesleri duyan Ayça yavaşça odasından çıktı. Gözlerini ovuşturarak salona doğru geldi. Uykulu sesiyle sordu, “Amca sen mi geldin? Annem nerede?”

Görüşü netleştiğinde amcasının gözlerini kenetlediği yere doğru baktı.

Ayça, “Annem neden burada uyuyor?”

Annesinin yanı başına çöktü.

Ayça, “Anne uyan. Anne…”

Annesini dürtüyordu. Ancak Mehtap tepki vermiyordu.

Ayça, “Anne uyan.”

Sesi giderek güçsüzleşti, “Uyanmıyor…”

Eline bulaşan kızıllığa baktı, baktı…

Ayça, “Anne, anne!”

Gözleri doldu.

Ayça, “Anne uyan!”

Annesinin yanı başında baygınlık geçirdi.

Mesut'un peşinden Ayça'nın teyzesi Banu da gelmişti.

Mesut silahı Ayça'ya doğrulttuğu sırada araya girdi.

Banu, “Deneme bile. Kızın bu durumda hiçbir suçu yok.”

Mesut, “Mehtap'ın dediğini duymadın sen sanırım. Baykuş olunmaz, doğulurmuş. Bu Baykuş’un başını küçükken ezmek mantıklı değil mi?”

Banu, “Hiçbir şeyden habersiz bu yavrucağa dokunmayacaksın.”

Yerde baygın halde olan Ayça'yı kolları arasına alıp yerden kaldırdı.

Banu, “Gerekirse onu bir Kızıl Karga olarak yetiştiririz.”

Mesut yavaşça doğrulttuğu silahı indirdi.

Mesut, “Bu fikri sevdim. Peki yeğenimi yeni ailesiyle tanıştırma zamanı.”

Banu, “Hayır, onun bir süre bu konulardan uzak kalmasını istiyorum. En azından zihinsel olarak hazır olmasını beklemelisin. Umarım bu durumu ona açıklayacak bir yol düşünmüşsündür?”

Mesut, “Az önce derdim değildi, şimdi ise taşlar yerine oturuyor. Anahtar'ın yerine geçecek bizim kanımızdan biri.”

Loading...
0%