Yeni Üyelik
38.
Bölüm

37. Bölüm

@duslerkutuphanem

Ayça'nın görüşünden…

Okuldan ayrıldıktan sonra Melis'le dolaşıyordum.

Melis, “Kızıl Kargalar'a katılmak isteyen yeni bir üye var. Bu konuda ne düşünüyorsun?”

Ayça, “Genelde yeni üye kabul etmeyiz. Oluru var mı?”

Melis, “Organizasyon hakkında bilgi sızdırması karşılığı onu oluşuma almamızı istediğini belirten bir zarf yolladı. Bugün bu nedenle mağazanın yolunu tuttuk.”

Ayça, “Vereceği bilgiye göre durum değişir. Her türlü tetikte olmalıyız. Karşı tarafa da çalışıyor olabilir.”

Melis, “Haklı olabilirsin.”

Ayça, “Yanlış hatırlamıyorsam bu görev sana verildi ve yolda karşılaştık. Beni olayın içine çekmeye çalışma. Ben alışveriş yapmaya geldim.”

Melis, “Sen bilirsin. Eğlenceyi kaçırıyorsun haberin olsun. Bende biraz bilgi alışverişi yaparım o zaman.”

Mağazaya girdik o an yollarımızı ayırdık. Ürünlere yöneldiğim sırada bir kızın üst raflardan kutulara erişmeye çalıştığını fark ettim. Uzanıp aldım.

Ayça, “Alın bakalım.”

Işıl, “Teşekkür ederim.”

Ayça, “Rica ederim.”

Kızın yanından ayrıldığımda Melis'le tekrar buluştum.

Ayça, “Eee, ne haber?”

Melis, “Acar'ı kurtarmamıza yardım edecek.”

Ayça, “Doğru mu duydum?”

Melis, “Gelişmelerden haberdar ederim seni. Şimdi gidiyorum.”

Ayça, “Tamam.”

Alışverişin ardından bir pastaneye girdim ve arka masalardan birine geçtim. Bir grupta bu sırada parti veriyordu. Orada çok durmadan çıktım.

Biri beni takip ediyordu. İlk bulduğum ara girişten saptım ve bir kütüphaneye girdim. Loş bir labirentin içinde bir rafın ardına gizlendim. Bir casussa beni daha fazla takip etmesine göz yumamazdım.

***

Işıl'ın gözünden…

Işıl, “Pelin ailesiyle nereye gitmiş olabilirdi? Babası çağırınca alel acele çıkmıştı.”

Bu düşünceli halimle yürüyüşe çıktım. Parka doğru yol aldım. Parkın içinden geçerek mağazaların olduğu yere yöneldim. Bir tanesine girdim. Üst raftaki bir ürüne uzanmaya çalıştığım sırada bir kız 2 kutu aldı ve birini bana uzattı.

Işıl, “Teşekkür ederim.”

Ayça, “Rica ederim.”

Mağazadan çıktığım sırada siyah kapüşonlu biri döner kapıdan içeri girdi.

Yoluma devam ettiğim sırada tanıdık bir ses duydum.

Esra, “Ordan çekil.”

Arkamı döndüğümde üzerime doğru gelen bir bisiklet vardı. Ani bir refleksle kendimi yana attım. Bisiklette nehre doğru yol aldı.

Esra bir bisiklete bakış attıktan sonra elini uzattı, “İyi misin?”

Işıl, “İyiyim?”

Bisikletin gittiği yöne bakıyordum.

Işıl, “Peki bisiklet?”

Esra, “Bu bu haftaki elimizden kaçan 3. bisiklet.”

Eliyle başına vuruyordu.

Esra, “Olacak şey değil?”

Ayağa kalktım. Esra bisiklete doğru gidiyordu.

Esra, “Işıl biraz beni bekleyebilir misin?”

Işıl, “Beklerim.”

Az sonra bisikletle döndü.

Esra, “Başına açtığım sorundan ötürü sana bir iyilik yapmak istiyorum. Çalıştığım pastaneye gelir misin?”

Işıl, “Hiç gerek yok.”

Esra, “Beni kırma lütfen.”

Işıl, “Peki, senin hatırın için gelirim.”

Pastaneye girdiğimizde bir masaya geçtik. İçeriden başka tanıdık bir ses duydum.

Gonca, “Esra bisikleti yakalayabildin mi?”

Gonca kapıdan geçip pastaların sergilendiği kısma geldiği sırada Esra konuşuyordu.

Esra, “Bisikleti değil ama yakın bir arkadaşımızı yol üstü yakaladım.”

Gonca gülümseyerek bana bakıyordu.

Gonca, “Hoş geldin doğum günü kızı.”

Doğum günü? Bugün günlerden neydi?

Işıl, “Doğum günüm mü?”

Kaç yıldır kutlamadığım doğum günüm…

Işıl, “Teşekkür ederim kızlar ama ben gitsem iyi olacak.”

Gonca, “En azından küçük bir dilim pasta ikram etmeme izin ver. Hem birkaç dakikaya buraya sınıf arkadaşlarımız akın edecek.”

Işıl, “Neden böyle bir şey yaptınız?”

Esra, “Aslında Pelin'in planıydı.”

Bana sormadan mı?

Gonca, “Senin bu aralar çok içine kapandığından şikayet ediyordu. Sonra dedi belki bir parti sosyalleşmesine yardımcı olur?”

Işıl, “Peki o nerede?”

Esra, “Epeydir ulaşamıyoruz. Belki seninle gelir diye düşünmüştük.”

Gonca, “İşte geldiler.”

Tüm sınıf arkadaşlarım buradaydı, Pelin hariç. Herkes pastadan bir dilim almış kendiminkini de aldığım sırada kapıdan çıkan birini gördüm. Pelin'e benziyordu…

Işıl, “Kızlar az sonra gelirim.”

Ezgi, “Işıl nereye gidiyorsun?”

Pastaneden çıkmıştım.

Işıl, “Pelin beni bekle.”

Pelin olduğunu düşünmek istiyordum.

Bir kütüphaneye girdi peşinden girdim. İçerisi labirent gibiydi. Rafların arasında gezeliyordum.

Ayça, “Beni takip etmek istediğinden emin misin?”

Arkamı dönmemle onunla karşılaştım. Elini ters çevirip sırtına koydu. Birden yüz hatları yumuşadı.

Ayça, “Bu ikinci karşılaşmamız. Belki de arkadaş olmalıyızdır.”

Işıl, “Çok üzgünüm, sizi biriyle karıştırdım.”

Ayça, “Sanırım arkadaşınıza sesleniyordunuz. Ben Ayça tanıştığıma memnun oldum.”

Işıl, “Bende Işıl. Ne kadar tanıdık bir isim. Kuzenimin arkadaşının adı da Ayça'ydı.”

Ayça, “Belki bir gün onunla da tanışırız.”

Ezgi, “Işıl nereye kayboldun?”

Işıl, “Buradayım.”

Bir raf öteden kuzenime sesleniyordum. Yanıma geldi.

Ezgi, “Koştura koştura buraya mı geliyordun?”

Işıl, “Birini Pelin'e benzettimde seni tanıştırayım.”

Ezgi, “Ben kimseyi göremiyorum.”

Elim havada kalmıştı.

Işıl, “Nereye gitti ki?”

Ezgi, “Hadi geri dönelim.”

***

Ayça'nın görüşünden…

Ayça, “Kuzeninin Ezgi olacağı kimin aklına gelirdi. Ucuz kurtuldum.”

***

Işıl'ın görüşünden…

Ezgi ile pastaneye geri döndük.

Gonca, “Bir anda nereye kayboldun?”

Işıl, “Pelini gördüğümü zannettim?”

Esra, “Peki sonuç?”

Ezgi, “Benim güzel kuzenim tanımadığı birinin peşine takılmış.”

Işıl, “Ezgi.”

Ezgi, “Tamam asma suratını hemen. Ancak biraz daha temkinli ol.”

Bir saat sonra Ezgi ve sınıf arkadaşlarım gitmişti. Gonca etrafı topluyordu. Bende gidecekken Esra seslendi.

Esra, “Işıl biraz konuşabilir miyiz?”

Bir masaya geçtik.

Işıl, “Dinliyorum.”

Esra ilk önce durgunlaştı. Donuklaşan gözlerle bana bakıyordu.

Esra, “Konuştuklarımızın aramızda kalmasını istiyorum. Gonca'ya haber verme lütfen.”

Gonca içeriden geldi.

Gonca, “Esra sen kapatırsın. Benim acil bir işim çıktı. Sonra görüşürüz Işıl.”

Esra, “Tamam.”

Işıl, “Görüşürüz.”

Esra, “Bu durumu daha Gonca'ya söyleyemedim. Ne yapmam gerektiğini de bilmiyorum.”

Sakince dinliyordum.

Esra, “Birkaç gündür takip edildiğimi hissediyorum.”

5. Bildirim sesi…

Kilit, “Anahtar ortaya çıkana dek. Her bir oyuncunun ölümünden sen sorumlu olacaksın.”

Esra ve ben bildirimlere aynı anda baktık.

Esra, “Birde bu sorun var. Mesajda neyi kastediyorlarsa artık hepimiz tehtid altındayız. Takip edilmeye başlayana dek bu mesajları umursamıyordum. Ancak şimdi ne yapmam gerektiğini bilmiyorum.”

Işıl, “Bu mesajların ardındaki kişiyi bulacağım.”

Esra, “Nasıl?”

Işıl, “Sen orasını bana bırak.”

Esra, “Bir süre için eve birlikte dönebilir miyiz? Bu sayede kendimi daha iyi hissedeceğim.”

Pelin'in ailesinin yanında olduğunu biliyorum ama içimde kötü bir his var.

Işıl, “İşin bittiyse gidelim. Bu süreçte birbirimize destek olmalıyız.”

Esra, “Çok iyi birisin.”

Işıl, “Arkadaşımın isteğini kıracak halim yoktu ya.”

Evine kadar eşlik ettim. Esra eve girdiğinde Ezgi'yi aradım.

Işıl, “Ezgi size gelebilir miyim?”

Ezgi, “Eda da epeydir seni soruyordu?”

Işıl, “Dayım evde mi?”

Ezgi, “Akşam gelecek.”

Işıl, “Tamamdır. Yarım saate oradayım.”

Loading...
0%