Yeni Üyelik
1.
Bölüm

Bölüm 1

@duygusal_yazar__

Mira, geldiği eğlence mekanında müziğin güçlü ritmine kapılmışken bedenini özgürce hareket ettiriyordu. Omuzlarına dökülen dalgalı siyah saçlarıyla dikkat çekerken, derin yeşil gözleriyle çevresindekileri etkileyen bir hava yaratıyordu. Bu gözler, bazen bir avcı gibi keskin, bazen de belirsiz bir melankoli barındırıyordu. Renkli ışıkların dans ettiği, insanların neşeyle gülüştüğü kalabalıkta, sanki yalnızca o vardı.

Hava yoğun bir enerjiyle doluydu; müziğin yoğun ritmi ve vokalin yükselişi, içindeki asi ruhu daha da ateşlendiriyordu.

İnce ama atletik bir yapıya sahipti; bu onu hem zarif hem de güçlü kılıyordu. Hırçın gülümsemesi, bazen belirsiz bir tehdit barındırıyor gibi görünse de, etrafındaki insanların ilgisini çekmekte ustaydı. Üzerinde vücudunu saran kırmızı mini bir elbise vardı. Elbise, ince ve hafif bir kumaştan yapılmıştı; dans ederken her hareketinde dalgalanıyor, bacaklarının zarafetini ortaya çıkarıyordu. Dantel detayları, belinin incecik kısmını vurgularken, ona cesur bir hava katıyordu.

Özgürce dans ederken, üzerindeki dövmeler de onun hikayesini fısıldıyordu; her biri yaşadığı maceraların bir parçasıydı. Bu özellikler, Mira'yı sadece bir hırsız değil, aynı zamanda bir avcı haline getiriyordu. Her anında bir mücadele ve özgürlük arayışı vardı. Kolunun üst kısmında modern bir geometrik desen yer alıyordu. Keskin çizgiler ve simetrik şekiller, onun karmaşık yapısını ve içindeki mücadeleleri yansıtıyordu. Bu dövme bazen hayatın düzensizliğine karşı bir düzen arayışını simgeliyor, bazen de onun güçlü karakterini ortaya çıkarıyordu. Sırtının ortasından başlayarak beline kadar inen dövme ise, zarif bir çiçek deseniyle doluydu. İnce çizgilerle işlenmiş bu çiçekler, doğal bir akışla birbirine bağlıydı. Her biri farklı açılardan açmış, sanki bir rüzgarla dans ediyormuş gibi görünüyordu. Çiçeklerin arasında yer alan zarif yapraklar, detaylı bir şekilde tasarlanmış, gerçekçi bir derinlik katıyordu. Dövmenin üst kısmında, hafifçe açmış bir lotus çiçeği yer alıyordu. Bu çiçek, yeniden doğuş ve saflığı simgeliyordu. Lotusun etrafındaki ince dallar, aşağıya doğru inerek, beline kadar süzülen bir yol oluşturuyordu. Her dalın sonunda çeşitli çiçekler açıyordu. Bunlar Mira'nın içsel gücünü ve özgür ruhunu temsil ediyordu.

Saçlarını savurarak, hayatı ciddiye almadan, anın tadını çıkararak dans ediyordu. Gözleri parıldıyor, yüzünde geniş bir gülümseme beliriyordu. Her şey çok canlıydı ama yine de içten içe bir şeyler onu rahatsız ediyordu. Hayatında hep bir belirsizlik vardı; belki de bu yüzden her anı bir macera gibi yaşıyordu.

Bir an için kalabalığın içinde dikkatini çeken birşey oldu. Tanıdık silüeti gördüğünde şaşkınlık hissetti. Uzun boyu onu kalabalığın içinde hemen farkedilebilir kılıyordu. Bu ablasının sevgilisi Adrian'dan başkası değildi.

Gözleri adama takılırken içinde endişe büyümeye başladı. Ailesinin pek çok şeyde olduğu gibi burada olduğundan da haberi yoktu. Eğer ablası da buradaysa onun için sıkıntı olurdu. Hızla kalabalığın arasından sıyrılmaya çalışırken adamın yanına bir kadının geldiğini görünce adımlarında tereddüt etti. Sarışın bir kadın aralarında mesafe bırakmadan adamın yanına oturmuştu.

İşte bu gerçekten ilginç bir manzaraydı. Kadının saçları güneş ışığı gibi parlıyor hafif dalgalarla omuzlarına düşüyordu. Gözleri ise adamın yanında sanki daha da parlıyordu. Aralarında samimi bir sohbet var gibiydi. Adrian elini kadının beline koyduğunda kadının parlayan gözleri ve kahkahaları daha da belirginleşti...

 

 

 

Loading...
0%