Yeni Üyelik
1.
Bölüm

1. Bölüm

@ebf_nisa

İnsanlardan nefret ediyordum. Hepsi çok acımasızdı. Konuşamamak ve ya yürüyememek kimsenin suçu değilki. Yada duymamak.

Karanlıktı. Ben yine evden kacmıştım. Babamla aynı evde durmak can sıkıcıydı.

Ellerimi tekerlekli sandalyenin tekerleklerine koyup itirdim. Hareket etmeye başladığımda bakışlarım etrafta geziniyordu. Karşıda hareketlilik fark ettim.

Bakışlarım oraya döndüğün beş tane iri yarı adam vardı. Yerde ise bir tane adam vardı. Dizlerinin üzerine çökmüştü. Ellerini yarvalır şekilde birlştirmişti. Konuşuyordu, fakat duyamıyordum. Duyamamaktan nefret ediyorum.

Siyah takım elbise giymiş olan bir adam silah çıkardığında ellerimle tekerlekli sandalyeyi geri ittirdim. Adamın alnından kan gelmeye başladığında silahla onu vurmuşlardı. Çığlık atmak istedim, ayağa kalkıp koşmak istedim. Yapamadım.

Biri bana dönüp kaşlarını çattı ve dudaklarını hareket ettirip birşeyler söyledi. Hepsi bana doğru dönünce tekerlekli samdalyeyi elimle hareket ettirip ilerledim. Kaçmak istiyordum. İki tanesi arkamdan geliyordu.

Tekerlekli sandelyem bir şeyeye takılınca yere düştüm. Elimle sandalyeyi düzeltmeye çalışırken iki kişi gelip kolaltlarımdan tutarak beni kaldırdılar. Ayaklarım yere değmiyordu.

Üç kişi daha gelince biri bişeyler söyledi bana bakarak. Cevap vermeyince kaşlarını çattı. Gözümden bir damla yaş düştü. Boynumu tutarak birşeyler daha söyledi. Tekrar cevap vermeyince yüzüme tokat attı. Ağlamam şiddetlendiğinde diğeri dudaklarını haret ettirdi. Adam çenemi tutarak yüzümü kaldırdı.

Ellerimi kulaklarıma götürdüm ve sonra çarpı işareti yaptım. Bunu duyamadığımı, konuşamadığımı belli etmek için yaptım.

Biri birisiyle konuştukatan sonra telefonu kapatıp birşeyler söyledi. Biri beni kuçağına alıp arabaya bindirdiğinde ellerimi hareket ettirdim. "​​​​​​Bırakın beni!" dedim ellerimle. Umarim birisi dili biliyordum.

Korkuyordum. Konuşamıyordum, duyamıyordum, yürüyemiyordum. Tek yapabildiğim ellerimi hareket ettirmekti. Biri arkasını dönüp bana baktığında ellerimi tekrar hareket ettirip aynı şeyi dedim.

Anlamaz gözlerle bana baktığında tekrar önüne döndü. Arava çalıştırıldığında ağlamam daha da şiddetlendi. Ellerimle cama vurmaya başladığımda biri ellerimi tuttu.

Diğer eliyle hareket etmememi işaret etti. Öndeki adam ona bir bez uzattıgında adam onu eline alıp ağzıma dayadı.

Nefes almamaya çalıştım. Ama adam o kadar sert bastırdı ki gözlerim kapanmaya başlamıştı. Gözlerim tamamen kapandıgında adam bezi çekti.

🍂🍂🍂

Gözlerimi açtığımda karşımda sandalyede oturan bir adam vardı. Korkuyla yutkundum. Sandalyede oturuyordum ve ellerim bağlı değildi. Sanırım işaret diliyle konuşabilmek içindi.

Karşımda oturan adamın arkasında başka bir adam vardı. Ayaktaydı. Tekrar karşımda oturan adama dönüp işaret dili ile, "Kimsiniz?" diye sordum korkuyla. Adam arkasını dönüp arkasında ki adama bakarak birşeyler söyledi.

Arkada duran adam bana işaret diliyle, "Adın ne?" diye sordu. Cevaplayamazdım. Onlar bir katildi. Korkuyordum. Beni öldürmezlerdi, değil mi?

Başımı yere eğdim, gözlerim korkudan dolmaya başlamıştı. Karşımda oturan adam çenemi kavrayarak ona bakmamı sağladı. Kaşlarını çattığında korkuyla yutkundum. Titreyen ellerimi havaya kaldırarak, "Ada," dedim.

Gözümden bir damla yaş düştüğünde dudaklarını hareket ettirdi. Arkada duran adama baktım. "Sakın ağlama." dedi işaret diliyle tekrar.

Arkada duran adam sanırım çeviri olmalıydı. Evet cidden, çeviri. Şuan bu dediğime gülebilirdim ama hiç yeri değil. Karşımdaki adam konuşuyordu, arkadaki de dediklerini işaret diliyle bana söylüyordu. Tekrar arkadaki çeviri olan adam bana bakıp, birşeyler daha söyledi. "Kaç yaşındasın sen?"

"21." diye korkuyla cevapladım. Adam dediğim şeyi hemen karşımda oturan adama söyledi.

"Gece neden oradaydın?"

"Temiz hava almak istedim." dedim. Sonra ekledim, "Beni bırakın kimseye bişey anlatmam."

Adam dediğim şeylerim karşımda ki adama dediğinde -yada başka birşey diyordu- tekrar bana birşey sordu.

"Sana inanmıyoruz, konuşamaman yada duymaman bunları söylemeyeceğin anlamına gelmez." dedi. Ben gitmek istiyordum. Kimse yok muydu? Korkuyorum!

"Elimde bir kanıt yok. Bırakın beni." ellerim daha da titriyordu. Her ne kadar ağlamamaya çalışsamda olmuyordu. Ağladıkça karşımda ki adam kaşlarını daha da çatıyordu. Bir şey demediler bana. Kapıyı açıp çıktılar. Arkalarından kapıyı kapattıklarında kapı kilitli olmasın diye dua ettim.

Bura çok karanlıktı. Tek iki tane sandalye vardı, birinde ben oturuyordum. Soğuktu, üşüyordum. Babam yokluğumu fark edip polisi arardı umarım. Ama babam ölse bile böyle birşey yapmazdı ki.

 

🍁🍁🍁

 

Oylayipp yorummm yaparsaniizz cook sevinirimmmmm

 

 

 

 

 

Loading...
0%