Yeni Üyelik
1.
Bölüm

TANITIM 💥

@ebrarhayal2733

TANITIM

Bölüm şarkısı: dedubluman belki

 

Hello canlar umarım beğenirsiniz

tanıtım bölümü sizlerle öpüldünüz :)

 

Oy ve yorum lütfenn :')

 

_________________________________________

 

Amed o güzel şehrin toprağı hiç görüldüğü gibi değildi içinde kan vardı bu kan masum insanların bizzat kendi kanıydı ya kendilerini öldürmek zorunda kalıyorlardı yada ölüyorlardı .

 

Bu güzel şehirde ölüm vardı ...

 

Peki niçinmi töre denen yıllardır hatta asırlardır süren bir illet yüzünden bir çok masum insan ölüyordu yada töre yüzünden sevmediği bir adama kurban olarak gidiyordu.

 

Bu topraklarda sevenler çok zor kavuşurdu ya ölümle yada aşkına sahip çıkıp direnmekle olurdu.

 

Bu hayatta çoğu şey asla masum değildir .

 

Bu topraklarda güçlü ve direnen kazanırdı.

 

"Dünyanın derdinden gece ve gündüz inler " derler

 

"Bu hayatta en çok sevdiği öldürür insanı."

 

"Ve en çok güvendikleri vurur sırtından ."

 

_______________&&&_____________________

 

____________________

 

________________________

 

Kürtçede derlerki ;

 

"Hinek tişt dilê we dişkînin lê çawên we vedikin . "

 

Yani: Bazı şeyler kalbinizi kırar ama gözünüzü açar.

 

_________________________________________

 

_________________

 

________________________

 

__________________

 

***

 

Eroğlu ailesi avluda oturmuş kahvelerini yudumluyorlardı zerrin hanımın içinde geceden beri bir sıkıntı vardı kaçkere namaza kalktı artık sayısını bile bilmiyordu.

İçınden yine aynı duaları etti zerrin hanım tekrardan ama dua bile akşamdan beri içindeki bilinmedik derdi alamıyordu rabbine tek duası kötü bir şeyin olmamasıydı .

 

Sidar ağa derin bir nefes verip elinde ki kahve bardağını önündeki sehpaya koyup tekrar sırtını yasladı oda gece pek uyuyamamıştı karısının durgun ve dalmış gallerini görünce onunda gece yatamadığını anladı hemen. Içinde anlamdıramadığı büyük ama kendini belli etmeyen bir dert vardı ve sanki her saniye dahada artıyor ve onu boğuyordu .

 

Sidar ağa gözlerini karısı olan zerrin hanıma çevirdi ve buruk bir tebessüm etti . Karısı zerrin ile görücü usulü evlenmiş ve ona evlendikleri bir kaç ay içerisinde tanıyarak aşık olmuştu .

Karısı zerrin ile görücü usulü evlenmelerine rağmen karısı hep ona gülen yüzle bakmış ve onu hep karşılamıştı her zaman çok vicdanlı ve merhametli olmuştu ve karısının duru bir güzelliği vardı her defasında şükür ediyordu allaha ona böyle bir eş nasip ettiği için .

 

Kızı karısının huylarının aynısıydı ve sidar ağa bu durumdan çok mutlu idi çünkü her zaman karısına benzeyen bir kız çocuğu olsun istemişti . Belki kızı ezo karısının simasına benzemiyordu ama huyu benziyordu.

 

Ve ona göre kızı ezo dünyanın en güzel kızıydı . Tekrar gözünü karısına çevirdi sidar ağa ve bu sefer emin oldu karısının bir şeye canı sıkılmıştı.

Oturduğu yerde kendini düzeltti .

 

"Neyin vardır hanım canın neye sıkkındır diyesin hele kocana " diyerek baktı karısına.

 

Zerrin hanım ona seslenen kocasıyla aklında ki kötü düşünceleri kovdu şimdilik. "Bir şeyim yoktur ağam gece yatamadım ondandır. " dedi hızlıca

 

"Zerrinim ben senin kaç senelik kocanım senin iyi olup olmadığını elbet bilirim diyesin bana güzel gözlüm neyin vardır de hele bana" dedi kendinden bile beklemediği naif bir sesle.

 

"Nasıl anlatsam söylesem bilemedim sidarım ama içimde geceden belli bir sıkıntı vardır bende bilmem içimdeki dert nedir gece kaç kere namaza durdum bilmiyorum ettiğim duaların bile sayısını unutmuşum. "

 

"Kötü düşünmeyesin hatun allah hayır etsin de bu içindeki sıkıntı bizi mutlu edecek bir şeye dönsün. "

 

"Amin sidarım amin"

 

Sidar ağa karısa bir şeyler daha söyleyecek ken büyük tahta kapı gürültüyle açıldı biran da "Sidar ağa ! Çık dışarı! " gelen mehmet xidrekan dı öfkesi yüzünden ve elinde tuttuğu silâhtan belli oluyordu.

 

Sidar ağa bir hışımla oturduğu yerden kalkıp mehmet ağa'nın önüne geçti.

"Destur ! Mehmet ağa destur ne hakla evime böyle gelirsin ! "Dedi sinirle bağırarak .

 

"Destur demek öylemi ulan senin oğlun olacak şerefsiz kızımı kaçırmış kızımı ! Sen hala destur dersin "

 

Sidar ağa 'nın aldığı nefesi veremedi duyduklarından sonra oğlu ömer bilirdi buraların adetlerini törelerini yapmazdı o kardeşini ve ailesini ateşe atacak bir şey yapmazdı yapamazdı kıyamazdı tek ve küçük kardeşine oğlu ömer inanmadı sidar ağa duyduklarına

Yapmazdı ömeri . "Sen ne dersin mehmet ! Benim oğlum öyle bir şey yapmaz"

 

"Yaptı diyorum sidar yaptı göz göre göre yaptı senin oğlun bilmezmi töreyi tek oğlun var sidar oda ölecek senin oğlun yüzünden şerefim iki paralık oldu millet neler der iki aşiretin arkasından sen hala oğlum yapmaz diyorsun!"

 

Sidar ağa duyduklarıyla dahada hakroldu şimdi anlıyordu içindeki sıkıntının sebebini ağlama sesiyle karısına baktı sidar ağa yerde çökmüş iki büklüm ağlıyor ve ağıtlar yakıyordu gözleri merdivenlere kaydı kızı ezo hızlıca merdivenleri inip anasının yanına oturdu.

 

"Olmaz oğlum ölemez mehmet " dedi sidar ağa acı çekerek her zaman dik duran yaşlı adam ayakta zor duruyordu

Âdeta

 

"Aşiretlere haber verildi ölüm istediğimi söyledim " diyerek parmağını sidar ağaya sallayarak konuşmaya başladı .

 

"Sende burda şimdi karar ver sidar ağa! Kızın mı yoksa oğlunmu bilirsin aşiretinlerin çoğu yanımda ya oğlunun ölüm acısını çekeceksin yada kızının sevmediği bir adamla evlendirip her geçen gün vicdan azabından sen öleceksin !"

 

Ezo duyduklarına inanamadı bu adam ne söylüyordu böyle abisi gerçekten yapmışmıydi ona böyle bir hainliği kalleşliği sırtından mı vurmuştu onu

Sanki her duyduklarıyla dünyası dahada yıkılıyordu başına o yapamazdı evlenemez dı o daha küçük tü onun daha okulu vardı Allahım sen yardım et dedi acıyla yalvararak allaha lütfen bu bir kabus olsun dedi .

 

Kızı ve karısından gözlerini çekip karşısında ki adama baktı sidar ağa ya oğlu ya kızıydı zaten 2 tane çocuğu vardı nasıl birini yakacaktı o çocukları arasında hiç ayrımcılık yapmamıştı ki ama oğlu ölürse aşiret ağasız kalacaktı kızını seçerse kızını yaşarken öldürecekti ve kendiside ölecekti aynı şekilde allahım sen affet beni dedi içinden hangi günahımın bedeli bu yarabbim bana bir yol göster diyerek kafasında ölçtü tarttı.

 

Ve ağzında kelimeleri toplamaya çalışarak söyledi

 

"B- b - berdel" dedi zorlukla sidar ağa.

 

Ezo babası'nın ağzından çıkan cümlelere inanamadı yapmazdı babası abisi ona bir darbe vurmuşken babası da bir darbe vurmaz sanırken oda yapmıştı babası oda ezoya bir darbe vurmuştu ezo hızlıca ayağa kalkıp babasının karşısında durdu göz yaşları içinde babasına baktı yapma der gibi istemiyordu ağlamak ama göz yaşları ondan bağımsız bir şekilde akıp gidiyordu.

 

İçıne kaçmış sesiyle zar zor konuştu ezo "b-baba" dedi acı çekerek görsün istedi babası onun halini . "B-baba" dedi yine seslenerek daha sonra ayakları bedenini taşıyamayarak yere çöktü sidar ağa'nın ayakları önüne kafasını eğdi sanki suçlu oymuş gibi arkasına baktığında adamlar çoktan gitmişti.

 

Genç kız başını kaldırıp ona kızarmış gözlerle bakan babasına baktı ve ayağa kalktı .

Burnunu çekip derin bir nefes verdi ve babasının gözlerinin içine baktı hiç bir duygu olmadan.

 

"Kızım e-ezom özür dilerim " dedi yaşlı ağa .

 

Ezo kafasını dahada dikleştirip başını iki yana sallayarak söze girdi.

 

" Bugünü hiç unutmayasın sidar ağa çünkü ben hiç unutmayacağım her zaman aklımda olacak sen oğlun için kızını töreye kurban ettin keşke abim kadar değerim olsaydı ama yemin ederim ki bundan sonra ne senin gibi babam ne de o şerefsiz gibi bir abim var allahtan tek dileğim ahım yakanıza yapışsın ve unutmayın ki ben bugün düştüm ama elbet bir gün ayağa kalkacağım işte o zaman herkes ezoyu görecek ." Dedi kararlı sesiyle ve babasının önünden çıkıp hala ağlayarak ağıt yakan annesine baktı ve

Hızlıca koşarak merdivenleri çıkmaya başladı .

 

Genç kız daha on altısında bir çocuktu

Ezo onun hayellerini ve hayatını çalmışlardı .

Ve töre yine bir hayat çalmıştı.

 

Peki ne zaman hayat çalmayı bırakacaktı töre?

 

Ben size söyleyeyim biz sesimizi çıkarmadığımız sürece bitmeyecek ve bizim omuzlarımıza atılan yükün altında ya yavaş yavaş can vereceğiz yada dik durup savaşıp sesimizi duyuracağız.

 

Bu hayatta her şeyin çözümü olmasada bazı şeylerin çözümü elbet vardır .

 

***

 

Tam iki gün olmuştu bu süre zarfında aşiretler toplanmış ve bir karar verilmişti berdel olacaktı yine aşk uğruna bu topraklarda iki insanın hayatı bitiyordu hayalleri bitiyordu.

 

Kardeşleri yaşasın diye kurban ediliyor ve ya kendilerini feda ediyorlardı.

 

Bazı şeylerin affı olmazdı ezo iki gün önce yemin etmişti ve o gün ezo ölmüştü.

 

Ama o gün ölen sadece ezo değil ezo'nun hayelleri umutları hayatı dahada önemlisi duyguları ölmüştü.

Artık hiç bir güç ezo Eroğlunu eskisine çeviremeyecekti.

 

Bundan sonra sadece ezo vardı sadece ezo .

 

***

 

Bu gün üçüncü gündü üç gündür olduğu gibi ne yemek yemişti nede su sadece yatağın da oturarak boş boş duvarı izlemişti .

 

Bu üç gün içinde abisi ve yengesi

Bulunmuştu ama ezonun umrunda bile değil dı ve bunların hepsini arkadaşı dilara dan öğrenmişti çünkü üç gündür odasından dışarıya çıkmıyordu .

 

Ve hiç kimseyle konuşmuyordu zerrin hanım kızının odasına sürekli geliyor ve konuşmaya çalışıyor du ama ezo duvara bakmaktan başka bir şey yapmıyordu yapamıyordu.

 

Berdele karar verilmişti ve ezoyu bugün xidrekanlar almaya gelecekti.

Ezoyu.

 

Her genç kızın hayalidir sevdiği adamla evlenip gelinlikle evinden çıkmak.

Ama bu hayali ezo hiç istememiş ve düşünmemişti onun hep hayali okulunu bitirip mesleğini eline almaktı .

 

Ama bu hayalini abisi babası ve başta töre olmak üzere elinden alınmıştı.

 

Her şey için çok zordu bu üç günde iki tane hayat bitmişti .

Ama ezo yemin etmişti ve zamanı gelince ezo hiç bir zaman eski ezo olmayacaktı .

 

O Ezo Leyla eroğlu idi zamanı

Gelince ismi gibi gece olacaktı.

 

***

 

"YA SİZİN AĞZINIZDAN ÇIKANLARI KULAKLARINIZ İŞİTİRMİ !"

 

"O DAHA ÇOÇUK ÇOCUK ONUN OKULDA OLMASI GEREKİYOR OKULDA!"

 

"Alaz! Bağırmayasın artık olan oldu

Ölüşle dirmişe çare yok!" diyerek konuştu mehmet ağa

 

"Bütün ağalar toplandık ve berdele karar verildi ...Bende böyle olsun istemezdim ama oldu !" Dedi mehmet ağa oda böyle oldun hiç istemezdi ama kızınım hayatı için mecburdu.

 

"Oğlum hele sakinleşesin bende istemezdim böyle olacağını ama artık iş işten geçti" dedi ayşe xanım

 

"Ana güzel dâyem ben küçük bir çocukla evlenmem evlenemem ben ona nasıl karım derim diyesin baba daha on altısında bu kız ben pedofili değilim... Şuan kendimden iğreniyorum."

 

"EVLENECEKSİN LAN EŞŞEK GİBİ EVLENECEKSİN kardeşin için yapacaksın bunu!" Dedi sinirle

 

"Üzgünüm baba! Ama ben bir çocukla asla evlenmem aramızda altı yaş var altı abisi yaşındayım ben evlenmeyeceğim artık bunu anlayın... YA KARDEŞİM VE O ŞEREFSİZ ÖLECEK YADA BEN ÇEKİP GİDİYORUM BURALARDAN!" Dedi alaz kendinden emin bir sesle sinirle o asla bir çocukla evlenmezdi ağa olabilirdi ama onunda merhameti vardı .

 

"Asla asla kızım ölmeyecek sende gitmeyeceksin ve aşiretin başında duracaksın ! Benim sözümü bir daha tekrarlatma alaz! "

 

"Demek kararını verdin öyle mi" dedi alaz tekrar babasına sorarak"

 

Bawer girdi hemen söze

"Alaz abim saçmalamayasın otur sakince düşün taşın "

 

Dedi kardeşime delici gözlerle uyarı verip konuşarak . Ama bu bakışların

Ve sözleerin alaz için artık hiç bir değeri ve önemi yoktu.

 

Alaz kararını vermişti çoktan ...

 

Son kez babasının gözlerinin içine baktı alaz ve konuşmaya başladı.

 

"'Madem kararını verdin baba öyle ise eyvallah babam ben artık gidiyorum... Ben sana söylemiştim

Artık alaz yok ağalık falanda hiçbir zaman istememiştim abim olur artık"

 

Dedi buz gibi bir sesle .

Ve Son kez annesine sarılıp çıktı büyüdüğü konaktan babasının abisinin ve annesinin arkasından ona söylediği sözleri duymazlıktan gelerek. Ama babasın dan duyduğu son söz acıtmıştı canını.

 

Babası onu evlatlıktan red etmişti peki sadece bu mu canını yakmıştı tabiki hayır annesinin ağıtları da yakmıştı yüreğini .

 

Alaz Xidrekan doğup büyüdüğü amad topraklarını artık geride bırakmıştı hiç dönmemek üzere...

 

Kim bilir belki de bir şey olurda geri dönerdi amed 'ın güzel ve sıcak topraklarına .

 

İki mahfolmuş bir hayat ve iki annenin acı dolu ağıtları yakıp yıkmıştı amed'i

 

Tanıtım bölümü nasıl dı ?

 

Umarım beğenmiş sinizdir bölümlerin gelme olasılığı değişecektir.

 

Böyle bir kitap yazmayı hiç düşünmüyordum aslında çünkü böyle şeylere gerçekten karşıyım ve asla desteklemiyorum.

 

Ben burda size ülkemizde hala olan şeyleri göstermek ve bilgilendirmek istedim .

 

Yorum yaparken insanların kırılıp kırılmayacağını düşünün ve öyle fikirlerinizi yazarsanız sevinirim.

 

Çok anlamlı ve sevdiğim bir söz var kürtçe de derlerki

 

"Cehennemi görmezsen cennet sana tatlı olmaz."

 

Bu söz gerçekten bu kitaba uygun .

 

Hepiniz kendinize iyi bakın

Se

viliyorsunuz kuşlarımm

 

Hoşçakalın...

 

1754 kelime.

 

Alaz'ın babasını yanlışlıkla azer diye yazmışım o mehmet olacak yawrular

 

2024 mart 8 cuma DÜZENLENDİ.

 

Yazım yanlışlıkları varsa orada ki satıra yazarsanız sevinirim :))

 

Loading...
0%