Yeni Üyelik
8.
Bölüm

|•8. BÖLÜM•|

@ebrrqry

 

"Bırakmadım seni" ~Ilgaz

 

Gece boyunca gözüme bir gram uyku girmemişti. Bir ara uyumuş ve bir saat sürmeden geri uyanmıştım.

Perdeleri açmamış, lambaları bile korkumdan yakmamıştım.

Saat sabah 5'ti. Etraf biraz aydınlanmıştı ama hala karanlıktı.

Duyduğum bir silah sesi yerimden sıçramama sebep olurken yatakta doğruldum.

Bir silah sesi daha kulaklarıma dolarken yataktan kalktım ve kapının oraya geçtim.

"Öğretmeni bulun!"

Silah sesleri artarken duyduğum konuşma sesi kolay bir şekilde duyuldu.

Korkuyla hızla mutfağa geçtim ve elime bir bıçak alarak banyoya koştum.

"Eğer silah sesleri duyarsan sakın camlara yaklaşma. Banyoya git ve kapıyı kilitle, anladın mı beni?"

"Tamam sakin ol, Ilgaz seni korur ki" dedim kendi kendime.

Banyo kapısını kilitleyerek telefon ışığımı karanlık alanı aydınlatması için açtım.

Bıçağı elimde sıkıca tutarken silah sesleri çok fazla yakından gelmeye başlamıştı.

Korkuyla gözlerimi kapattım sıkıca. Her korktuğumda küçüklükten beri bunu yapar içimden 10'a kadar sayardım.

Allah'ım ne olur bize bir şey olmasın.

1

2

Allah'ım ne olur sen beni koru.

3,4...

Kapı kırılma sesleri gelirken ayak sesleri çok yakından gelmişti.

Dudaklarım titriyordu, göz yaşlarıma hakim olamazken gözlerimi daha da çok sıktım.

Bir şey yok, bir şey yok..

Banyo kapısı açılmaya zorlanırken, silah sesi patladı.

Kulağım çınlarken bıçak elimden düştü. Hızla kulaklarımı kapattım ve hıçkırdım. Dizlerimi kendime çektim.

Bir süre silah sesleri kulaklarımda çınlarken başımda dönmeye başlamıştı.

"Ilgaz" dedim sessizce.

Şimdi gelecek ve beni kurtaracakti ki. O beni her zaman kurtarırdı.

Bir silah sesi yine kulaklarıma dolarken ağlamam şiddetlenmişti.

Her yerim titriyor ve ben kendimi korkmaktan alıkoyamıyordum.

Bir kaç dakika geçti ve banyo kapısının sesi duyuldu.

"Eftelya, aç kapıyı"

Ilgaz'ın sesini yarım yamalak duysamda tepki verememiştim.

"Güzelim benim, hadi civcivim aç kapıyı. Eftelya!"

Kapı düşme sesi geldi ama ben titriyordum. Gözlerimi açmıyor, kulaklarımı kapatmaya devam ediyordum.

"Eftelya!"

Kolumda bir el dokunuşu beni korkuturken kendime gelmiş gibiydim sanki.

Geri çekilmeye çalışmış ve duvara daha çok yapışmıştım. Gözlerimi açtım ve bir kaç defa kırpıştırdım.

"Güzelim, bitti. Korkma her şey bitti"

Kalp atışlarım sanki yavaşlıyordu ve ben bir şey duyamıyor gibiydim.

Kollarımı hızla Ilgaz'a doğru uzattım bir bebek gibi.

İşte kahramanım yine beni kurtarmıştı.

Beni kendine çekip sarıldı ve ayaklandı. Ayaklarımı bedenine doladım ve başımı boynuna gömerek ağlamaya devam ettim.

"Il-Ilgaz ben, ben çok korktum" dedim titreyen bir sesle.

"Bitti güzelim, burdayım."

Güneş ışığı yüzüme vururken göz yaşlarım onun boynunu oldukça ıslatmıştı.

Etrafı görmekten korkuyordum.

"Öğretmenim!"

"Annecim dur!"

Daha sıkı sarıldım Ilgaz'a. Sanki o giderse tekrardan kendimi banyoda bulacakmış gibi hissediyordum.

"Öğretmenin iyi aslanım, merak etme. Sadece oda senin gibi korkmuş" diyen Ilgaz'ın sesiyle burnumu çektim.

"İyiyim Hasan" dedim sesimin çıktığı kadar.

İyimiydim gerçekten?..

 

Beni yatağa yatıran Ilgaz üstümü örttü.

Kahve ve erkek parfümü kokusu çok fazla gelirken gözlerimi kapattım.

"Gitmeyeceksin değil mi?"

"Gitmeyeceğim, rahatça uyu ben burdayım."

Gülümsedim kendimce.

Ilgaz beni lojmana, kendi evine getirmişti. Neredeyse yol boyunca arabaya binmemize rağmen onun elini tutmuş ve hiç bırakmamıştım.

Kendimi karanlığa bıraktım gülümsemem içinde...

 

"Öğretmeni bulun!"

Korkuyla Ilgaz'a bağırmaya başlamıştım.

Kapı kırılmıs ve içeriye maskeli adamlar girmişti.

Arkamdan bir ses duyulurken arkama döndüm hızla. Ilgaz kanlar içinde yerde yatıyordu.

"Kızı alın, askeri öldürdük şimdi sıra onda!"

Hayır! Ilgaz ölemezdi, onu yeni bulmuşken o ölmüş olamazdı.

"Hayır!" dedim ağlamaya başlayıp bağırarak.

"Ilgaz, aç gözlerini!"

Dizlerimin üstüne çökerek başını dizime koyacağım sırada kollarımdan ve belimden tutulup geriye doğru çekildim.

"Bırakın beni, Ilgaz uyan!"

Git gide ılgazdan uzaklaşıyorduk ve ben bağırıp ağlamaktan başka hiç bir şey yapamıyordum.

"Ilgaz, bırakma beni!"..

Aniden gözlerimi açtım, gözlerimle onu aramaya başladım.

"Bırakmadım seni" dediğini duymamla başım hızla öna döndü.

Dudaklarım titredi, göz yaşlarım birer birer aktı.

"Ilgaz" dedim başımı yastığa koyup onun elini bırakmadan.

"Eftelya?"

"Sen bana civcivim demiştin ya hani, küçüklüğümüzdeki gibi" dedim.

Durdu bir süre bir eli yanağımı buldu ve gözyaşlarımı sildi.

"Evet civcivim, küçüklüğümüzde ki gibi."

"Unutmadın mı beni?" dedim.

Korkuyordum beni unutmasından. Ben onu kaybedecek olmaktan neden bu kadar korktuğumu bilmiyordum.

Galiba kapılmıştım ona, çoktan..

"Unutmadım. Sen unutulacak birimisin?"

Kalbim çok hızlı çarparken yanağımdan elini çekti. Çekmemeliydi, yanaklarım yanıyordu eminimki şuan pembe olmuştu.

Yanaklarıma bakıp güldü. "Sen beni unuttun mu?"

"Ben seni hiç unutmam ki karam" ...

 

Loading...
0%