@ecem._
|
( Arkadaşlar ben iki karakterin adını değiştirdim. Artık Esila değil Ecem olucak. Diğeri ise Esila değil Ecrin olucak keyifli okumalar dilerim) Hani insan bir şey gördüğünde veya bir şey duyduğunda elinden hiç bir şey gelmez ya işte tam o anı ben yaşıyordum. Önümde kanlı bir not ve üstelik bizi öldüreceğini birde ölümümüzün onun elinden olacağını yazmıştı. Sakin olmak istiyordum ama olamıyodum. Ve ben her sakin olmak istediğimde dışarı çıkardım. Gene bu geleneği bozmamak için dışarı çıktım. Bahçede dolaşırken sırtını duvara yaslamış ve cenin pozisyonunu almış Gülnihal'i gördüm. Yanına gittim. Her zaman canımız sıkıldığında buraya gelir otururduk. Kimse bilmezdi ikimizden başka buraya geldiğimizi. Gökyüzüne bakıyordu. Aynı öğrettiğim gibi. Kızlara hep derdim "yere değil gökyüzene bakın" kimse beni dinlemezdi. Berre ve Gülnihal dışında. Gülnihal 'e bakarak gökyüzüne bakıyorsun aynı öğrettiğim gibi" Gülnihal gökyüzüne bakarak" şimdi yere bakarsak bir gün hapishaneye girdiğimizde neye bakıcaz"dedi. Güldüm. Benim cümlemdi. Sessizlik oldu. Bu sessizlik iki dakika sürmüştü. Ve bu sessizliği ben bozmuştum. Gökyüzüne baktım. Ve"n'oldu gene kim canını sıktı." Güldü"Rüyam" dedi. "Rüyam canımı sıktı." Ona baktım" ne gördün rüyanda da buraya geldin"dedim. "Bize yapılanları. Bize yapılan bütün işkenceleri gördüm"dedi. Sesi sinirli idi. Bana döndü"Sen" dedi. "Sen ne gördün" İç çektim" hiç bir şey. Çünkü uyumadım. Keşke uyusaydım ama uyumadım işte."dedim. Sinirli idim. Her insanın bu durumda sinirli olabileceği kadar sinirli idim. Gülnihal sorar gözlerle bana bakıyordu. 𝐆ö𝐤𝐲ü𝐳ü𝐧𝐞 𝐛𝐚𝐤𝐭ı𝐦 𝐬𝐚𝐤𝐢𝐧𝐥𝐞𝐦𝐞𝐤 𝐢ç𝐢𝐧. 𝐊𝐨𝐧𝐮ş𝐦𝐚𝐲𝐚 𝐛𝐚ş𝐥𝐚𝐝ı𝐦"𝐛𝐚𝐥𝐤𝐨𝐧𝐝𝐚, 𝐛𝐚𝐥𝐤𝐨𝐧𝐝𝐚 𝐛𝐢𝐫 𝐳𝐚𝐫𝐟 𝐛𝐮𝐥𝐝𝐮𝐦."𝐂𝐞𝐛𝐢𝐦𝐝𝐞𝐧 çı𝐤𝐚𝐫𝐭𝐭ığı𝐦 𝐳𝐚𝐫𝐟ı 𝐨𝐧𝐚 𝐠ö𝐳𝐭𝐞𝐫𝐝𝐢𝐦 𝐯𝐞 𝐝𝐞𝐯𝐚𝐦 𝐞𝐭𝐭𝐢𝐦 " 𝐢ç𝐢𝐧𝐝𝐞 k𝐚𝐧𝐥ı 𝐛𝐢𝐫 𝐤𝐚ğı𝐭 𝐯𝐚𝐫𝐝ı. 𝐊𝐚ğı𝐭𝐭𝐚 𝐛𝐢𝐳𝐢 ö𝐥𝐝ü𝐫ü𝐜𝐞ğ𝐢𝐧𝐢 𝐯𝐞 𝐨 𝐠ü𝐧ü𝐧 ç𝐨𝐤 𝐲𝐚𝐤ı𝐧 𝐨𝐥𝐝𝐮ğ𝐮 𝐲𝐚𝐳ı𝐲𝐨𝐫𝐝𝐮." 𝐆ü𝐥𝐧𝐢𝐡𝐚𝐥 𝐳𝐚𝐫𝐟ı 𝐚𝐥𝐦𝐚𝐤 𝐢𝐬𝐭𝐞𝐫 𝐠𝐢𝐛𝐢 𝐞𝐥𝐢𝐧𝐢 𝐮𝐳𝐚𝐭𝐭ı. 𝐙𝐚𝐫𝐟ı 𝐨𝐧𝐚 𝐮𝐳𝐚𝐭𝐭ı𝐦. 𝐆ü𝐥𝐧𝐢𝐡𝐚𝐥 𝐳𝐚𝐫𝐟ı 𝐚ç𝐭ı 𝐯𝐞 𝐢ç𝐢𝐧𝐝𝐞𝐧 𝐨𝐤𝐮𝐦𝐚𝐲𝐚 𝐛𝐚ş𝐥𝐚𝐝ı. 𝐁𝐚𝐧𝐚 𝐛𝐚𝐤𝐭ı"𝐛𝐚ş𝐤𝐚 𝐧𝐨𝐭 𝐯𝐚𝐫𝐦ı" "𝐲𝐨𝐤" "𝐲𝐚𝐧𝐢 𝐛𝐞𝐧𝐢𝐦 𝐨𝐝𝐚𝐦𝐝𝐚 𝐲𝐨𝐤𝐭𝐮 𝐚𝐦𝐚 𝐛𝐞𝐥𝐤𝐢 ş𝐢𝐦𝐝𝐢 𝐤𝐨𝐲𝐦𝐮ş 𝐨𝐥𝐚𝐛𝐢𝐥𝐢𝐫 𝐬𝐨𝐧𝐮ç𝐭𝐚 𝐛𝐚𝐥𝐤𝐨𝐧𝐚 𝐤𝐨𝐲𝐚𝐧 𝐨𝐝𝐚𝐲𝐚𝐝𝐚 𝐤𝐨𝐲𝐚𝐫 " 𝐝𝐞𝐝𝐢𝐦. 𝐆ü𝐥𝐧𝐢𝐡𝐚𝐥 "𝐝𝐨ğ𝐫𝐮" 𝐝𝐞𝐝𝐢. 𝐕𝐞 𝐬𝐚𝐚𝐭𝐞 𝐛𝐚𝐤𝐭ı. 𝐒𝐚𝐚𝐭 𝐛𝐢𝐫𝐝𝐢. 𝐁𝐚𝐧𝐚 𝐛𝐚𝐤𝐭ı" 𝐝𝐚𝐡𝐚 𝐤𝐚𝐛𝐯𝐚𝐥𝐭ı𝐲𝐚 ç𝐨𝐤 𝐯𝐚𝐫 𝐤ı𝐳𝐥𝐚𝐫ı 𝐮𝐲𝐚𝐧𝐝ı𝐫𝐦𝐚𝐲𝐚𝐥ı𝐦 "𝐝𝐞𝐝𝐢. "𝐄𝐯𝐞𝐭 𝐝𝐢𝐧𝐥𝐞𝐧𝐦𝐞𝐥𝐞𝐫𝐢 𝐥𝐚𝐳ı𝐦 çü𝐧𝐤ü 𝐲𝐚𝐫ı𝐧 ç𝐨𝐤 𝐢ş𝐢𝐦𝐢𝐳 𝐯𝐚𝐫 𝐠𝐢𝐛𝐢 𝐠ö𝐳ü𝐤ü𝐲𝐨𝐫"𝐝𝐞𝐝𝐢𝐦 𝐯𝐞 𝐠ü𝐥𝐝ü𝐦. 𝐀ğ𝐥𝐚𝐧ı𝐜𝐚𝐤 𝐲𝐞𝐫𝐢𝐦𝐢𝐳𝐞 𝐠ü𝐥ü𝐲𝐨𝐫𝐝𝐮𝐤. 𝐆ü𝐥𝐧𝐢𝐡𝐚𝐥" 𝐛𝐞𝐧𝐝𝐞 𝐛𝐢 𝐨𝐝𝐚𝐦𝐚 𝐛𝐚𝐤𝐬𝐚𝐦 𝐛𝐞𝐥𝐤𝐢 𝐛𝐚ş𝐤𝐚 𝐧𝐨𝐭 𝐯𝐚𝐫𝐝ı𝐫"𝐝𝐞𝐝𝐢. "Tamam 𝐛𝐞𝐧𝐝𝐞 𝐠𝐞𝐥𝐢𝐲𝐨𝐫𝐮𝐦" 𝐝𝐞𝐝𝐢𝐦. 𝐁𝐚şı𝐧ı 𝐬𝐚𝐥𝐥𝐚𝐝ı. Tesise girip odalarımıza çıktık. İkimizde kendi odamızda not, eşya ya da ip ucu gibi bir şey arıyoduk. Ama benim odamda o nottan başka bir şey yoktu. Hatta not bile odamda değil hepimiz odalarına bağlı olan balkondaydı. Bir anda Gülnihal'in odaya dalmasıyla yerindem sıçtandım. Baş parmağımı damağıma koyup yukarı doğru ittirdim. Ona" umarım bu odama dalışının geçerli bir sebebi vardır." Gülnihal" ya Allah aşkına ben hiç önemli bir şey olmadan senin odana daldığımı gördün mü?" Derin nefes vererek" Nihal benim ağzımı açtırma şimdi ne buldun" Gülnihal sırıtarak "bak bunu " deyip elinde ki tokayı gösterdi. Bu toka Gülnihal in olamazdı çünkü onu ne böyle toka takarken görmüştüm ne de Gülnihal bu tokayı bir ipucu olarak gösterirdi. Yani ben öyle düşünüyorum. Gülnihal'in elinde ki toka beyaz, üstünde siyah noktalar olan fiyok bir tokaydı. "Ne o katil Beşiktaşlı mı yoksa siyah beyaz toka göndermiş" Gülnihal tokaya baktı ve" ne biliyim ben hangi takımlı Allah Allah. Beni ölümle burun buruna getirirken ona hangi takımlıdın diye sormadım ki" Güldüm"ben merak ettim şimdi " Gülnihal yüzüme bir kaç saniye baktıktan sonra "napalım katile gidip bir dakika ya oyun durdu sen hangi takımlıydın mı diyelim. Hem sen merak ede ede bunu mu ettin. Hayır insan bize neden bunları yapıyosun diye sorar bunun merak ettiğine bak hangi takımlı tövbe tövbe" "öf tamam be bir şey demedim. Tamam o zaman bu toka ne anlam geliyo açıkla bakalım" "bir ip ucu olmalı" Gülnihal suratına boş boş bakarken bunları söyledim"oha, yemin et ben bunları nasıl akıl edemedim" "tebi ne sandın. Ay tamam neyse harbiden bu toka ne anlamına geliyo" Telefonu alıp saate baktıktan sonra knuşmaya başladım" varya ben hiç bu işe şimdi kafa yoramam. Hem bizimkilerede söyleriz de az da onlar kafa yorsun" dedi ve devam ettim" saat iki buçuk olmuş hadi yatalım üç saat çok bir şey ifade etmez ama olsun hadi" Gülnihal bana tamam deyip odadan çıktı. Hızlıca yatağa yatıp uykuya daldım. Alarm sesi ile uyandığımda hala uykuluydum. Gözlerimi ovuşturup yataktan kalktım. Dolabı açıp eşofman takımlarından birini giydim. Ben genellikle eşofman takımı giyerdim. Tek olan eşofmanlarım ve tişörtlerimde vardı ama ben hep takım giyerdim. Banyoya gidip yüzümü yıkadım. Odamdan çıkıp Gülnihal'in odasının kapısına gittim. Elimdeki kartı kapıya okuttuğumda açılmıştı " gene kitlememiş kapısını bir gün kaçırılacak o gün görcek gününü. Bir de hala o toka nasıl odaya girmiş olabilir diye düşünüyoruz neden acaba " diye söylendim. Kapıyı sonuna kadar açıp odaya daldım" kalk, kalk, kalk polis geldi kalk" Gülnihal gözlerini açıp bana baktı. Gözlerini ovuşturarak tekrardan bana baktı" biz karşımızda beyaz atlı prens bekliyoruz gelene bak katil gelse daha çok sevinirim" Ona boş boş bakıp" hadi kalk mızmızlanma beyaz atlı prensmiş. Hem ya gerçekten ben değilde burda katil olsa sevinicen sanki söylediğine bak tövbe ya " Gülnihal doğrulup bana baktı" tabii sevinirim sonuçta katil ayağıma gelmiş işte daha ne olsun hiç uğraşmadan bulmuş olurduk " Ona dik dik bakıp konuştum" Allah aşkına ben seni uyandırmasam kalkmıyacaktın bile sen kalkana kadar ya katil seni öldürmüştü ya da kaçırmıştı geri zekalı " "öf tamam yeter kalktık işte " deyip aynanın karşısına geçti ve" gerçi bu halimi katil görse kaçar ama neyse" diyip saçını taradı. Gülerek ona baktım" bu gün kombinini ben yapıyorum" "sebep?" dedi. "Canım istedi" deyip devam ettim"ama benim dolabımdan" "neden" "canım istedi" "aman senin canını he" dediğinde güldüm ve odama gittim. Dolabı açtım. Gülnihal ile aynı kombini yapmak istiyordum ama üstümdekinde sadece bir tane vardı. Üstümdekinin aynısı Gülnihal 'de de vardı ama onu kendi dolabımdan giydireceğim için aynısını giyemeyecekti. Bir benzerini giyecekti. Benim üstümdeki uzun tişört beyaz renkte idi. Altımdaki eşofman ise siyahtı. Dolabı dan üstü siyah, altı beyz bir eşofman takımı aldım. Ayakkabılarımın yanına gidip siyah bir ayakkabı aldım. Benim ayakkabılarım ise beyazdı. Gülnihal'in odasına gidip elimdekileri ona uzattım. Gülnihal"vayyy ayakkabılarda sizden " "evet benzeyelim diye neyse hadi giyin ben çıkıyorum" diyip odadan çıktım ve kapısını kapattım. 2-3 dakika sonra Gülnihal odadan çıktı ve konuşmaya başladı"nasıl olmuşum" "çok güzel e kim giydirdi tabi güzel olucan" dedim. Gülnihal gülerek telofona baktı " oha saat altı buçuk olmuş koş" "ne" diyip koşmya başladık. Hızlıca asansöre bindik. Asasöre bindiğimiz gibi konuşmaya başladım" offf aç kaldık ya bide bu gün daha bizim kızları çalıştırcaz" "harbi ya " Gülnihal konuştuktan sonra asansörün kapısı açıldı. Hemen inip yemekhaneye girdik. Yemeğimizi alıp bizim kızların yanına gittik. Berre"hiç gelmeseydiniz kanka" Berre konuştuktan sonra Ece" harbi ya siz napıyonuz yarım saaten beri neden gelmediniz" Gülnihal'i göztererek"ben buna kombin yaptımda bide konuşmaya dalmışız o yüzden geç kalmışız" dediğimde Ceren Gülnihal ile benim kombinine baktı ve"aynı kombinleri yapmışınız" Gülnihal"Ecem böyle yapmak istemiş" dedi ve bizimkilerin yanına oturduk. O an aklıma kızlara nottan ve tokadan bahsetmediğiz aklıma geldi. Ve"kızlar biz size ne söylemeyi unuttuk" ben daha söylemeden Hazal atladı"ne oldu odada böcek mi gördünüz"dedi ve gülmeye başladı. Ona dik dik bakıp konuşmaya başladım"çok komik ya hem ben bücekten korkmam "deyip yanımda oturan Gülnihal"i Ece"yı ve Ceren'i gösterdim ve konuşmaya devam ettim"ben değil bunlar korkuyor neyse ben dün yatmadan önce balkon kapısını kilitledim mi diye bakıyordum masanın üstünde bir tane zarf gördüm. Ve aldım zarfı açtım. İçinden kanlı bir not vardı. Notta ise bizi öldürüceğini yazmıştı. Bende sakinleşmek için dışarı çıktım sonra Gülnihal'i gördüm sonra ona nottan bahsettim ve belki başka bir şey buluruz diye. Sonra yukarı çıkıp odaları aradık" dedim ve Gülniha kafasındaki kurdele şeklindeki tokayı eline alıp gösterdi ve konuşmaya başladı" bende odamda bunu buldum tokatı Ecem'e gösterdim sonrada saat geç olduğu için yattık"dedi. Eda" sabah bunun yüzünden mi geç kaldınız " "hayır" Eda bana boş boş bakıp" peki ne konuşdunuz da geç kaldınız acaba" dedi. Gülnihal"boş ver çok saçma bir konu için"dedi. O an tekrardan aklıma bir şey geldi ve"lan Nihalb en balkonun kapısını kilitlemeyi unuttum ya katil içeri girdiyse notu bırakan bunuda yapar" Gülnihal bana bakarak" bende odanın kapısını kilitlemeyi ya bir şey kutcaladıysa veya aldıysa". Berre bize baktı" afferin. Neyse hadi yiyin saat yedi oluyonsonra yiyemiyeceksiniz" Gülnihal yemek yerken ben telefonu alıp ajanlardan birini aradım" kadir güvenlik kameralarından her yere bakın bir kaç ajan yinede tesisi arasın katil tesiste olabilir" dedim ve Kadir bana tamam diyip telefonu kapattım. İki üç bir şey daha yedikten sonra dışarı çıktık. Ok attığımız yere gittik ve diğer kızların gelmesini bekledik. Kızlar gelirken hiç biri bir birinden hoşlanmamoş gibi duruyordu. Tabi Ecrin ve Berna hariç. Onlarda kendileri hariç diyer kızlardan hoşlanmamış gibi duruyorlardı. Kızlar gelip bizim önümzde durduklarında Nisa konuşmaya başladı"Evet ilk dersiniz ok atmak" dediğinde Nida gülerek" o zaman bu benim için çok kolay olucak. Bunları bilemem ama" dedi. Nisa" ozaman görelim sizi" dedi. Hepsi okları atıcakları tahtanın önüne geçti ve okları aldılar. Ecrin, Berna ve Gamze yanlış tutuyordu. Gülerek" yanlız siz üçümüz yanlış tutuyorsunuz "dedim. Berna" o zaman gösterin sanki hayatımda bin kere ok tuttumda" Berre "göstericez zaten hemen sıvı yağ gibi üste çıkma"dedi ve üçüne bakarak" buraya bakın" dedi ve nasıl tıtacaklarını gösterdi. Biz daha komut vermeden Hayel oku attı. Ok tahtanın puan olmayan kısmına gelmişti. Nida gülerek" yanlız komut vermelerini bekliyeceksin "dedi. Hayel "ne bilelim biz senin gibi okçuluk kurslarına mı gittik. İyi ki bir okçuluk kursuna gitmişsin sende" Hayel başka bir ok alıp yaya taktı. "Hazır, çek , bırak" dediğimde hepsinin okları tahtayı bulmuştu. Nida'nın sekiz ,Ela ,Hayel ve Eflal'in okları beşteydi. Cemre ve Berna'nın ki üçde, Ecrin ve Gamze'nin ise birdeydi. Ceren"yani ilk atışınıza göre iyi"dedi. Ve Nisa konuşmaya başladı" herkes okları tahta da ki ona üç defa atana kadar gitmiyecek"dedi. Nisa'nın o konuşmasından 5 saat geçmişti. Ve biz üçümüz hala burdaydık. Gamze attığı ok ona gelmişti. Ve gamze'de üçüncü onunu tamamlamıştı. Ve arkasından Ecrin'de üçüncü onu bulmuştu. Ecrin"yes be sonunda bitti" Berna'da elindeki oku attı ve oda üç tane onu tamamlamıştı. Berna"ve benimkinde bitti" dedi. O an derin bir oh çektim ve"sonunda "dedim. Ecrin bana ters bakış atarak"sen buna şükret biz beş saatir orda ok atıyoruz hem daha ilk denemelerim normalde daha uzun sürmesi gerekiyor " "tamam be bir şey demedik hadi odalarınıza birazdan öyle yemeyi yenicek" dedim. Hepsi odalarına doğru giderken biz üçümüz hala dışardaydık. Berre bize baktı ve" hadi ben açıktım gidelim "diyip tesise doğru yürümeye başladı. Bizde Gülnihal ile arkasından tesise girdik. Asonsöre binip yemekhaneye girdik. Bir kaç atıştırmalık aldıktan sonra bizimkilerin olduğu masaya oturduk. Kızlara döndüm ve"artık şu toka ve not konusunu konuşabilir miyiz?" Hazal bana baktı" acaba bir tokadan ne çıkarmayı düşünüyorsun katilin adını falan mı?" "Ya ne bileyim bir ipucu falan olabilir" dedikten sonra Gülnihal'in kafasındaki tokatı aldım. Gülnihal" lan yavaş alsana" Gülnihal'e aldırış etmeden çebimdeki notu çıkardım ve" bu notu bırakan ve bu tokatı bırakan acaba aynı kişi mi? Ya peşimizde bir kişi daha varsa o zaman ne olucak" Ceren bana bakarak"tövbe de" dedi. Berre"bu tokatı hiç başka birinde gördünüz mü ne bileyim çalışanların falandır" Berre konuşmadını bitirdikten sonra ben konuşdum" ya da sırada ki kurbanındır" Hepsi bir bana birde tokaya bakarken Hazal konuştu" bir seşenek daha var" hepimiz soran gözlerle Hazal'a bakarken Hazal konuşmaya başladı" Şaşırtmaca. Belkide toka kimsenin değil sadece kafamızı karıştırmak için yapıyor aynı şimdiki gibi" Hepsi bir şeyler düşünürken Berre ile ben yiyordum. Edanur Berre ile bana bakarak" kızım biz ne düşünüyoruz siz ne yapıyorsunuz" Berre umursamaz bir şekilde" yemek yiyoruz" Berre'nin bu cevabına Ece cevap verdi" aferin size böyle devam" "teşekkürler" dediğimde hepsi bana baktı. Nisa " yoksa senin aklında bir plan mı var" " yani sayılır aslında. Hem bu kadar düşünecek ne var şunları gönderelim incelesinşer bir şey çıkarsa haber verelim" dedikten sonra diğer masada bize bakan Ecrinleri gördüm" birileri meraklanmış gibi "diyip kafamla Ecrinleri otorduğu masayı gösterdim. Hepsi Ecrinleri masasına bakarken Edanur konuştu" senin ki geliyo" dediğinde Ecrin'nin gelmekte olduğunu gördüm. Ecrin masaya gelip " evet ne oluyor hemen anltıyorsunuz" " bir şey olmuyor" Ecrin sinirli bir şekilde " bakın ne oluyorsa bilmeye hakkımız var sonuç ta bizim hayatımız" " peki ne olduğunu söylesem rahat olabilecek misin ? Rahatça uyuyabilecek misin , gezebilecek misin? Hayır, o zaman bilmene gerek yok " Ecrin elini masay vırarak konuştu" Var. Belki rahat gezemiyeceğim , belki rahat uyuyamayacağım ama yinede bilmek istiyorum" " Tamam senin istediğin olsun arkadaşlarına da anlatırsın. Bak bu toka Gülnihal'in odasında bulundu. Bu notta benim odamdaki balkonda ve içinde bizi ve sizi öldüreceğini söylüyor ve bizde bu toka ile bu nuotun bir bağlantısı olabileceğini düşünüyoruz" dedim Ecrin yutkunarak" ben bunları hiçbirine söylemiyeceğim ama sizde söyleyeceksiniz bu onlar için tehlikeli " dedikten sonra gtti. Edanur" en azından arkadaşlarının korkmasını istemiyor" dedi. Ve bir anda çok güçlü bir ses duyuldu. Arkamıza baktığımızda kapı kapanmıştı. Sakin bir şekilde kapıya gidip kapıya açmaya çalıştım ama kapın açılmıyordu. Gülerek" Kilitli kaldık hayırlı olsun" |
0% |