Yeni Üyelik
9.
Bölüm

9. Bölüm

@ecollywqx

Birkaç saat önce sözler verdik, kef fırlattık ve bolca gülüp fotoğraflar çekildik. Şimdiyse artık sıra eğlenceye gelmişti. Sanırım çok mutluydum hani annem yanımdayken onunla fotoğraf çekindim ya... İşte o zaman içim çok kötü oldu sanırım gururlandım. Herkes çift olmuş dans ederken ben boş bir masada duruyordum. Evet tek başıma. Maalesef tüm arkadaşlarımın hepsinin sevgilisi vardı ancak benim yoktu. Aslında Demir'in de yoktu ancak bugün hoşlandığı kıza dans teklifi etti yani böylelikle ona sanırım duygularınıilan edecekti. Aman ne romantik! Kadehimdeki kırmızı şarabımdan bir yudum alarak tekrar o tarafa baktım. Uraz'da yalnızdı ve sürekli onunla göz göze geliyorduk. Mezuniyet balomda bile yalnızdım yahu! Ne zaman gelecek benim beyaz atlı prensim? Evet yine göz göze gelmiştik ancak bu sefer yerinde durmadı yavaş adımlaryla yanıma doğru geliyordu. Ne geliyor muydu? Heyecandan kalbim hızla atarken çoktan ynaklarım ısınmaya başlamıştı bile. Göz temasını bozmadan aramızda tek adım bırakarak yanıma geldiğinde yüzünde her zamanki gülüşü vardı. Elini uzattığında neredeyse kalbim çıkacakken ''Benimle dans eder misin?'' dediğinde sanırım kalbim çıkmıştı yerinden. Başımı sallayarak ona tebessüm ettim ve elimi onun avucunun içine bıraktım. Benim ellerim onun ellerini arasında minicik görünürken piste ilerliyorduk. Piste geldiğimizde utanarak ona baktığımda benim halime gülmekle yetindi ve ellerini belime doladı. Bende tıpkı onun gibi yaparak kollarımı onun boynuna doladım. Rahat olmaya çalışıyordum ancak kalbimböylesine hızlı atarken bu çok zordu. Kalbim çok hızlı atıyordu ancak bende deli cesareti olduğundan aklımdakini dudaklarımdan çıkarmaktan çekinmedim. ''Seviyor musun beni?'' Ben daha bunu hangi cesaretle söylediğimi düşünürken karşımdaki adamın dudakları kıvrılmıştı. ''Çok...'' Verdiği cevapla beni şoka uğratan adam yüzünü bana dahada yaklaştırdı. Kulağıma yaklaştığını verdiği sıcak nefeslerden anladığım adam fısıldadı kulağıma: ''Sende beni seviyorsun değil mi? Hemde çok...'' Sorusuna cevap vermedim. Yüzünü benden uzaklaştırdı Uraz ardından gözlerimizi kenetledi.Yavaşça dans ederken gözlerimiz hiç ayrılmıyordu birbirilerinden. Tekrar yüzüme yaklaştı ancak bu sefer yüzüme değil burunlarımız değecek şekilde. ''Seviyorsun değil mi?'' yine sormuştu bu soruyu. Hemde çok masumca sormuştu tıpkı br çocuk gibi. Dudaklarımı araladığımda cevap vermemi engelleyen şey balo salonundaki çığlıklardı. Ben daha ne olduğunu bile anlamadan gürültülü bir ses çıktı. Evet bu silah sesiydi ve isabet bendim. Giyindiğim mavi elbisem tek kurşun sesiyle kırmızıya boyanmıştı. Acıyla yere yığıldığımda tek duyduğumşeyler Uraz'ın bağırtılarıydı.Gözlerim kararıyor ve kulaklarım uğultuluyordu. Balo salonundan gelen çığlık sesleri benim için sadece biruğultudan ibaretken Uraz'ın kollarında yaralı bir kuş gibiydim. Bilincim kaanırken tek duyduğum şey Uraz'ın ''Hayır ölme!'' diye haykırmasıydı. Zaten ardından gözlerimden yaşlar akarken gözlerim ve bilincim kapanmıştı. Tek düşündüğüm şey şuydu; canım çok acıyordu...

 

Loading...
0%