Yeni Üyelik
3.
Bölüm

Sonuçlar

@ecrinkbra8

1 Hafta sonra

Test yapalı bir hafta geçmişti. Bu sırada da Eylül'le dışarıda vakit geçirmiştik. Genellikle rutinim şu şekildeydi. Saat 4:45 civarı kalkıyor. Hazırlanma derken 15 dakika gidiyor. Kendimi dışarı atıp koşuyordum. Eve gelince de kahvaltı hazırlıyordum.

Zaten instagramda gezerken iki kaydırıyorum. Şişeyle olan akım çıkıyor. Bir daha kaydırıyorum. Bilgecan dedenin 'alsana' deyişi çıkıyor. Sürekli bunlardan çıktığı için son kaydıracağım da bunlardansa telefonu fırlatacağım. Kaydırdım ama kaydırmaz olaydım. Doping hafıza reklamı...

Telefonda fazla vakit kaybettiğimi düşünüp hazırlanmaya gittim. Altıma kahverengi kumaş pantolon üstüme ise beyaz sıfır kollu crop giydim. Üstüme de ince ceket aldım. Motoruma atlayıp yola koyuldum. Biraz gecikmiştim çünkü polis noktasında motorları kenara çekiyordu. Çok fazla kişi de olunca bana sıra geç gelmişti. Neyse ki asker kimliğimi gösterip yoluma devam etmiştim.

Hastaneye gelip aynı odaya girdiğimde herkes geçen hafta ki gibi aynı yerine oturmuştu. Ben de aynı yerde durdum. Doktor elinde ki kağıdı açıp okumaya başladı. '' Miray Özkurt %98,8 Görkem Çeliğ'in kızı. Aypare Çelik % 99,1 Engin Özkurt'un kızıdır. Geçmiş olsun'' deyip aradan sıvıştı.

Bir an duvarlar üstüme gelmeye hatta ağır çekime alınmış hissettim. Daha fazla burada kalmak istemiyordum. Tam çıkacakken Miray olduğunu öğrendiğim kız üvey babama koştu. Üvey babam da ona sıkıca sarıldı. Bana niye böyle sarılmadın ki baba? Ben küçükken sana ne yapmış olabilirim ki?

Daha fazla burada durmak istemedim. Kendimi dışarı attım. Şu an kimseyi gözüm görmüyordu yada duymuyordu. İlk beni dövdüğü gün geldi aklıma. Daha 7 yaşındaydım. Sadece çizgi film izlemek istemiştim.

Flaşback

Gonca gece uyumaz, gündüz uyuyan bebekti. Annem de Gonca her uyuduğunda bir yere kıvrılır uyurdu. Abim ise etütü vardı. Aypare de okulda arkadaşları sürekli çizgi film ile ilgili konuşuyorlardı. Hep Aypare de bunlardan izlemek istiyordu Ama babası gereksiz yere elektrik harcama diye gündüz vakitleri televizyonun açılmasını istemiyordu.

Aypare okulda o kadar merak etmiş ki eve geldiğinde televizyon kuralını bir kerecik bozmak istedi. Çünkü arkadaşlarının babaları kızlarını kırmıyordu. Benim babam da kırmaz diye düşündü...

Annem yine Gonca'yı uyuttuğu zaman televizyonu açtı. Televizyonun sesi neredeyse sondaydı. Hızlıca 10'a getirdi çünkü annesi yorgundu ve uyanmasını istemiyordu.

Televizyonun kanallarını değiştirdim. Bunu babası yaparken hangi tuşa basacağını görmüştü. Teker teker uğraştıktan sonra 43. kanalda durdurdum. Bu çocuk kanalıydı. Okuma yazmayı yeni öğrendiği için anlamıştım.

Tüplü televizyonun sağ alt köşesinde ki yazıyı okumak için yakalaştım. Şirinler yazıyordu. Bu benim arkadaşlarımın anlatığıydı. Yerimde bir kaç kez zıpladım. 3. bölümün sonlarına doğru saçımdan tutuldum. ''Küçük fareye bak sen biz iki kuruş kazandığımız parayı nasıl da harcıyor.'' aynı şekilde beni yere fırlattı.

Saç diplerim ve dizlerim çok acımıştı. Dizlerime baktğımda sıyrılmıştı. Annem bağırarak ''akşam baban eve gelsin ben sana göstericeğim'' dediği an kapı çaldı. Kafasıyla kapıyı gösterdi ve açmaya gitti. Ben de koltuğa oturdum ve yere bakıyordum.

İçeri babam bağırarak girince yakamdan tutu ve beni havaya kaldırdı. '' SEN NAPMAYA ÇALIŞIYORSUN EVİ ÇÖKERMEYE Mİ? NEEE? CEVAP VERSENE YOKSA DİLİNİ Mİ YUTTUN?'' Konuşamıyordum çünkü nefesim kesilmişti. Bir şey daha söyleyip beni yere çarptı. '' Sen akıllanmazsın ben seni iyice döveyim. Gerçi dövsem de akıllanmazsın'' Kemerini çıkardı ve küçük bedenimin her yerine vuruyordu.

Ben acıdan kalkamazken yanımda sigara içmişti. Söndürmek için se bana yaklaştı ve vurduğu yerde söndürdü. Benim sesim bağırmaktan artık çıkmıyordu. Hem ağlıyo hem kaçmaya çalışıyordum ama vücudum dayanamıyordu. Bayılırken en son gördüğüm kişi ise benim acı çekmemi umursamayan abimdi...

Flaşback Sonu

Sağ gözümden bir yaş geldi. Daha fazla burada durmak istemediğimden motoruma atladım. Son gaz gidiyordum. Bir anda kendime gelince yavaşlama ihtiyacı duydum. Bir benzinliğe gelince lavabosuna gidip yüzümü soğuk su çarptım. Soğuk su beni kendime getirmişti. Artık eve gitmem gerekiyordu.

Motora bindim ve devam ettim. Eve geldiğimde kendimi soğuk duşa attım. Üstümde bugünün yorgunluğu vardı. Hem yarın askeriye gitmem gerekiyor çünkü sonunda iznim bitmişti.

Eylül'le konuşmak için telefonumu aldığımda Belma hanım beni aramıştı. Acaba bir şey mi olmuştu. Hatta yarın o aileyi inceleyecektim. Neden aradığını merak ettiğim için geri aradım.

Çaldı, çaldı ve açıldı.

'' Alo Belma hanım beni aramışsınız'' karşıdan endişeli bir ses geldi '' İyi misin kızım diye aramıştım. Hastanede sana seslendik ama duymadın'' o an değildim ama kadıncağız daha fazla üzülmesin.'' İyiyim. Sanırım yorulduğumdan duymamışım.'' Anladığını belli eden mırıltı çıkarınca '' Bir de sana şey diyecektim kızım ben seni tanımak istiyorum. Yarın, akşam yemeğinde bize katılır mısın?''

Kendimle bir süre çeliştim. En son herkes aynı olmadığından onlara karşı ön yargımı yıkmak istedim. '' Olur. Siz bana bu numaradan konumu atarsınız. İyi akşamlar'' Belma hanım da ''İyi akşamlar kızım'' deyince telefonu kapattım. Eylül'ü de yarın sabah ararım düşüncesiyle yattağa yattım

💣

Sabah normalde uyandığım saatte uyandım. Üniformamı giyince Karargaha gitmeki için arabama bindim. Yol boyu çok sakin olduğu için müzik açtım. Zaten askeriyenin lojmanında kaldığım için aradaki mesafe azdı.

Karargahın kapısında duran nöbetçi beni tanımadığı için ilk başta açmamıştı. Kimliğimi gösterdiğimde tekmil verdi. Ben de kapıyı açmasını söyledim. Kapıyı açarken '' Komutanım sol taraftan otoparka gidiliyor '' ben 1 yıldır burdayım zaten. Onu bir güzel cezalandırırdım da neyse.

Albayın odasının kapısını çaldım. İçeriden '' Gel '' sesini duyunca girdim. '' Kıdemli Yüzbaşı Aypare Çe- Öztürk Urfa Emredin Komutanım'' Albay çelik demediğimden dolayı kaşları çatılmıştı. '' Rahat Aypare. Senin soyadına ne oldu? '' tam açıklayacakken '' Otur, bu bir emirdir.'' . Koltuğa oturduğumda '' Albayım, Ben bebekken birisi beni başka bir kızla intikam amacı ile değiştirmiş. Daha kimlik yenilenmedi ama ben o ailenin soyadını kullanmak istemiyorum. O yüzden yeni ailemin soyadını kullandım.

Kafasını anladım anlamında salladı. '' Aypare seni, geçen hafta geldiğin timin komutanı yaptım. Görevlerde tek olmayı sevdiğini biliyorum ama birlik içinde de hareket etmen lazım. Anlıyorsun değil mi?'' Kafamı evet anlamında salladım. '' Tim seni dinlenme odasında bekliyor. Onlarla tanış yakında göreve gideceksiniz:'' '' Emredersiniz Komutanım'' deyip çıktım.

Dinlenme odasına geldiğimde tim ayağa kalkıp Tekmil verdi. '' Rahat '' dediğimde benim oturmam için sandalye getirmişlerdi. Ben oturunca hepsi de oturmuştu. '' Ben Aypare Özkurt. 26 yaşındayım buralıyım sevdiğim yok''. Tekmil verdiklerinde isimleri öğrenmiştim. ama kendilerini tanıtmalarını istiyordum. '' Evet, ben sizi tanımak istiyorum. Sağ taraftan başlayarak kendinizi tanıtın. ''

'' Komutanım, ben Batu Alsancak. Memleketim Muğla yaşım 32. Nişanlıyım. Seneye de evleneceğim.'' ''Hayırlı olsun Aslanım'' Elini göğsüne vurup başını yana eydi. Yanındakini işaret ettiğimde kendini o da tanıtmaya başladı. '' Ben Oğuz Kaya, 25 yaşındayım ve timin en küçüğüyüm. Memeleketim Sivas. Bekarım. '' Kafamı salladım.

Hız kaybetmeden Batu'nun yanındaki konuştu. '' Bendeniz Efken Şanlı, Memeleket Yozgat. 30 yaşındayım. Talibimin adımını bekliyorum. '' Deyip yanındaki kıza baktı. Hemen sıra ona geldiğini anlayıp '' Ben Ahsen Kaplan yaşım 27 memleketim Ankara. Talip değilim '' Batu en son dediğine cevabı yapıştırdı. '' Kimse sana talibisin demedi. Demek kiii'' Ahsen daha fazla konuşmasına izin vermeden '' Değilim'' dedi.

Kimse konuyu uzatmadan karşımda oturan konuştu. '' Ben Alpay Dumanlı eski komutan. Samsunluyum, yaşım 28. Sevdiğim de yok. Çok konuşmadı. Yanındaki konuştu '' Ben Halil Ertaş. Yaş 28 memleket Hakkari. Sapım.'' Bu cevaba çoğu kişi gülerken iki kişi gülmüyordu. Biri ben sırıtıyordum, Diğeri Alpay tepki vermiyor bana bakıyordu. Son kişi de '' Ben Yiğit Coşkun 34 yaşındayım, Bursalıyım. Benim ise başım bağlı''

Timle ihtimaç için dışarı çıktık. Onlarla birlikte bende katılmıştım. Bittiğinde ise herkes odalarına çekilmişti. Ben ilk Eylül'ü aradım. Açtığında '' Alo, Eylül yarın bana gelsene'' Şaşkın sesiyle '' Bugün geleyim '' Görmese de kafamı iki yana salladım. '' Ben gerçekten karışmışım. Dün kendimi toparlamak için seni aramadım. Bugün ise beni tanımak için yemeğe çağırdılar. Ondan yarın '' Arkadan 'hee' diye ses geldi. '' Tamam yarın gelirim- '' derken arkadan baya bir ses geldi. '' Aypare çok hasta geldi ben geleceğim. görüşürüz'' Bende '' görüşürüz'' deyip kapattım.

Şu ailenin yanına gitmeden en iyisi araştırmak...

💣

Dün küçük bir sorun olduğu için yazmadım.

Nasıldı?

Sizce AhEf ( Ahsen ve Efken) ikilisi nasıl?

 

 

,

 

 

 

 

 

 

 

Loading...
0%