@ecrinkbra8
|
Birkaç kişi masadan kalkmış ve eğlencenin olduğu alana gidiyordu. Ben de doyduğumdan kalkıp o oadya gittim. Efken, Batu, Yiğit ve karısı daha yemek yiyorlardı. Koltuğa oturduğumda Oğuz bana sesledi '' Komutanım alıştınız bizim time '' Kafamı salladım. ''Alıştım da asıl siz bana alıştınız mı? '' Tebessüm ederek '' Komutanım size kim alışmaz ki '' Ben de tebessüm ettim. '' Resmiyette değiliz siz diye hitap etmene gerek yok '' Kafasını salladı. Herkesi tek tek incelerken gözüm beni izleyen Yüzbaşıya takıldı. Sapık mıdır nedir? Her gözüm kaydığında bakıyor, oluyor. Göz temasını sosyal hayatta sevmediğim için gözlerimi kaçırdım. Kapıdan gelen çifti gördüm. Ahsen elini mikrofon gibi yapıp '' Yeni anne ve baba adayını sahneye davet ediyorum. Bunu dedikten sonra dans müziği açtı. Son arzumdu ( Şimdi dinlenmesi önerilir). Yiğitle Merve ortada dans ederken kapıdan gelen Efken Ahsen'e elini uzattı. Ahsen'in yüzüne tebessüm yayıldı. O da elini uzatınca piste gittiler. Yanımda bir hareketlilik hissettiğimde oraya baktım. Yüzbaşı elini bana uzatıyordu. Ben de elimi uzatınca sahneye gitmiştik. Ben bu sefer gözümü kaçırmadan ona bakıyordum. Kulağıma doğru nefesi geldi. '' Bana baktığında neden gözlerini kaçırdın'' '' Küçükken ki bir durumdan '' Kafasını ağır ağır salladı. Müzik ikinci nakarata girdiğinde '' Müzikte söylediği gibi senin son arzun var mı?'' Tek kaşım havaya kalktı '' Sen bana mı yürüyorsun Yüzbaşı '' Yüzüne kocaman bir tebessüm yaydı. Yanağında ki gamzeleri görünce parmağımla dokunasım geldi. Hiçbir erkekte gamze görmemiştim ve bu Alpay'a o kadar yakışıyordu. Gözüm yine gözlerini bulunca gamzesine baktığımı anlamıştı. Ben de ona gülümsedim. Müziğin durması ile anın havası bozulduğundan çekildim. Ahsen'e baktığımda koşarak müziği değiştiriyordu. Bu sefer açtığı lingo lingo şişelerdi. Şarkı açılınca herkes sahneye koştu. Şişeler kısmında herkes elini havaya kaldırıp salladı. Ahsen bunu herkes oynayabilsin diye açmıştı. Halil '' bu şarkıları az çok öğrenmemiz lağzım bu yaz için'' herkes onaylar ses çıkarmıştı. Ahsen bu mizik bittiğinde kapattı. Herkes koltuğa oturduğunda Ahsen'le beraber mutfağa soğuk çay, kola, limonata gibi içecekleri doldurmaya gittik. Merve'ye özellikle meyve suyu koyduk. Tepsiyi ben taşırken herkese içeceğini verdim. Ben de kendime soğuk çay aldım. Hepimiz kendi içeceğini içerken Merve '' Gerçekten bunları içemeyecek miyim?'' Gözleri doldu bir anda hormonları devreye girdi. Yiğit abi Merve'ye moral veriyordu. Oğuz ortaya fikri attı. '' Bence tabu oynayalım. Sizce?'' Halil Oğuz'un ensesine vurduğunda '' Çocukmuyuz da oyun oynayacağız '' Herkes buna gülerken Merve '' aslında olabilir. İstemeyen var mı?'' Kimse itiraz etmeyince oynamaya başladık.Ben, Alpay, Oğuz, Halil bizim grupta diğerleri karşıdaydı. Telefondan sırayla kelimeler geliyordu. İlk az olduğumuzdan biz başladık. Halil anlatıyordu. '' Elma nedir?'' Oğuz meyve dedi. '' Bu şey bir meyve ağaçta yetişiyor. Hatta sarı ve kırmızı birleşince ki renk'' Ben portakal dememle doğru bildik. '' Ee Alpay sen nerelisin? '' '' Samsun'' Elini şıklatarak '' Size yakın neresi var say hepsini'' Alpay hızlıca illeri saydı en son Rize deyince '' Tamam. Oranın neyi meşur'' Alpay direk çay dedi. İki tane daha yapınca süre doldu biz toplam dört tane bildk. Sıra diğerlerinde. Onlarda üç bildiler. Efken bir tanesini anlatırken yasaklı kelimeyi kullandığı için bir kelime gitmişti. Herkes döene kadar oynadık sonuç onlar kazandı. Normal çünkü daha kalabalıktılar. Artık gece yarısı olduğundan herkes dağılmaya başlamıştı. Ben de onları kutladım ve arabama bindim. Ne yorucu gündü be ama değdi. Evime varınca üstümü değiştirip kendimi derin uykunun kolarına bıraktım. Zaten iki gün daha izinliydim. 💣 Dün yeterince eğlendik artık spor vakti. Benim eski görevlerim normalden uzun olduğu için spor salonlarına para vermeyip spor eşyalarına vermiştim. Zaten iki, üç şey almıştım. Koşu bandı, hyper extension sehpası, barfiks barı ve leg extension makinesi. ( Pek fazla bilgim yok çaktırmayın) Biraz spor yapınca acıktığımı hissettim. Kendime patatesli yumurta yapıp yedim. Yemekten sonra telefonu mu çıkardım. Dün fotoğraf çekmiştik grupta paylaşmışlardı. Masadayken, dans edilirken hepimizi ayrı ayrı ve oyun oynarken çekilmişti. Harbi ben dans ederken nasıl çekildiğimi hissetmedim. Biraz Eylül'le konuşmak istedim ki onun dün nöbeti olduğundan uyuduğu aklıma geldi. Akşama doğru aramayı aklıma kazıdım. Tam telefonu kapatacakken gruptan mesaj geldi. Efken, benim ve Alpay'ın dans ettiği fotoğrafı yanıtlamıştı. Duman Timi Efken: Bu fotoğrafta komutanımın birbirine olan hayran bakışları Efken: Demek ki yeni bir aşk doğuyor Yüzbaşı: Saçma saçma konuşma Efken Ahsen: Bence de bu konulara karışma Efken: Doğru diyorsun ben bizim konulara bakayım Oğuz: Ooo Ahsen: Ne alakası avr Efken: Alpay Komutanım benden örnek alım kullanırsınız Yüzabaşı: Ya bir siktir git Bu mesajdan sonra telefonu kapatma kararı aldım saat 13.47'di. Dışarı çıkma kararı aldım. Kot pantalon ve siyah tişört giyip evden çıktım. Bir markete geldim.Birkaç parça yiyecek alıp yola koyuldum. Yürüyerek gelmiştim eve fazla uzak değildi. Geri dönerken ara sokaktan bağırış sesleri geliyordu. Hemen herzaman arkamda olan silahımı çıkartıp yavaş yavaş yaklaştım. Bu ses bana bir yerden tanıdık geliyordu ama nereden. Birisi '' Çıkar tüm paranı '' diye bağırıyordu. Oraya dalmadan dikkatli inceledim. Sıkıştırılan çocuk benim kardeşimdi. 💣 Önceki bölümün devamı olduğu için biraz kısa oldu. Aklıma fazla fikir gelmiyor siz küçük fikir söylerseniz sevinirim Nasıldı |
0% |