Sabah olmuştu. Uyandığımda Giray hala uyuyordu. Kumsal'a baktığımda oda uyuyordu. Tek uyanık bendim. Yavaşça sol elimi Giray'ın başından kaldırıp telefona uzandım saate bakmak için. Saat 10.51'di. Telefonu bıraktım. Tekrardan yavaşça elimi Giray'ın kafasına koydum. Saçlarıyla oynamaya başlamıştım. Yavaşça gülümsemeye başladı. Saçlarıyla oynamam hoşuna gitmişti. Yavaşça gözlerini açtı. Açtığında gözlerine baktım. Oda benim gözlerime bakıyordu. Gözlerine baktığımda huzuru onda hissediyordum. Çok güzel bakıyordu. İlk laf atan o oldu. "Günaydın güzelim nasıl rahat uyudun mu bari" dedi. Gülümseyip "Günaydın Giray'ım gayet rahattı sende" dedim. "Benimki çok güzeldi senin kokunu içime çeke çeke uyudum" dedi. Gülümsedi. Kapı çalmıştı. Giray ayağa kalktı bir anda. "Gel" diye bağırdım az bir tonla. Gelen orta yaşlarında bir doktordu. "Günaydın Ilgın hanım nasılsınız" dedi. "Gayet iyiyim Doktor bey"dedim. "Bugün çok fazla boynunuzu hareket ettirmeyecekseniz eğer taburcu olabilirsiniz" dedi. Yanıma yaklaşmaya başladı. Yatağa oturdu. Giray doktora dik dik bakıyordu. Doktor boynumu ellemeye başladı. Eminim Giray buna sinir olmuştu. Dokunduğunda acıdan inlemeye başladım. Çok acıyordu. Doktor biraz daha bastırdı. Giray acıdığını anladığı için "daha fazla bastırma" dedi. Doktor bir şey anlamamıştı. Açıkçası biri bana öyle dese bende anlamazdım. "Efendim anlamadım" dedi Doktor. "Diyorum ki karımın Boynunu daha fazla bastırma görmüyor musun acıdan inlemeye başladı" dedi. "Peki ben odadan çıkıyorum" dedi. Yataktan kalktı. Kapıya doğru yürüdü. Kapıyı açıp çıktı. Giray baş ucuma oturdu. "O kadar fazla acıyor mu" dedi. "Evet hareket ettiremiyorum" dedim. "Tamam bir kaç gün burda kalalım" dedi. "Tamam olur" dedim. Kumsal yavaş yavaş uyanmaya başladı. "Günaydın ablacım" dedim. Giray Kumsal'a baktı. "Günaydın Kumsal'ım" dedi. Kumsal ayağa kalkıp "Günaydın abla Günaydın abi" dedi. "Giray ben hep böyle yatıcam mı" dedim. "Evet oturmak yok" dedi. "Of ya neden" dedim. "Hayır Ilgın yat boynun acır" dedi. "Of tamam peki" dedim. Sol elimle telefonu aldım. "Kumsal canın sıkıldı mı" dedim. Onaylayarak kafasını aşağı yukarı salladı. Telefonu ona uzattım. "Al ablacım biraz oyna" dedim. "Tamam abla teşekkür ederim" dedi. Telefonu aldı elimden. Giray'a baktım. Oda bana bakıyordu. "Sen niye bu kadar iyi kalplisin" dedi. Kumsal'a baktım. Bize bakıyordu. Gözlerimle Kumsal'ı işaret ettim. Sonra anladı ne demek istediğimi. Hemen sustu. Kumsal telefona bakmaya başladı. Giray kulağıma eğilerek "Bunun cevabını yalnızken alıcam merak etme sen" dedi. Ardından benden uzaklaşarak sırıttı.