Canan'dan

Sevda teyzemlere geleli 2,5 saat olmuştu ve ben hala buraya gelme sebebimi açıklayamamıştım,tamam her zaman fırsat buldukça gelirdim ama bu seferki geliş amacım tamamen farklıydı.

Söze nasıl başlayacağımı bilmiyordum ki! Ben bir işe girdim sizden habersiz bir aydır çalışıyorum ve size kazandığım ilk maaşımla hediye mi aldım diyecektim.Sevda Teyzemin "Canan kızım yarım saattir oturduğun yerde kıvranıp duruyorsun sanki bir şey diyeceksin de diyemiyorsun nedir senin aklını bu kadar kurcalayan"demesiyle düşüncelerimden sıyrıldım.

Ben de en fazla ne olabilir ki diyerek söze başladım.

Hem Selim Hem de Sevda teyze beni pür dikkat dinlemeye başladılar.

Aslında Sevda teyzecigim size söylemek istedigim çok önemli bir şey var.

Selim sözümü keserek:

"Kesin derslerinden kaldın ve bize söylemek için akla karayı seçtin dimi"dedi sinsice gülerek.

Hayır Selim öyle bir şey değil sululuk yapma lütfen sözümü kesme de bir dinle beni dedim ve konuşmaya devam ettim.

Biricik Sevda teyzem Ve Selim siz en zor anlarımda hep yanımda oldunuz desteğinizi ve sevginizi üzerimden hiç eksik etmediniz bunun için size o kadar minnettarım ki. Ama ben size artık yük oluyorum Hem beni okutmak hem de Selimi okutmak için olanca gücünle uğraşıyorsun,ben daha fazla bu yükün altında ezilmemek için bir şirkette işe girdim. Bana izin vermeyeceğinizi bildiğim için de size söylemedim ve size ilk maaşımla bunları aldım.

Sevda teyzem ve Selim şaşkınlıkla onlara verdiğim hediyeye bakıyorlardı.

Ben Sevda teyzemden bir tepki beklerken;Selim elindeki saat kutusunu sertçe masaya bırakıp bir hışımla ayağa kalkarak;

"Canan sen ne dediğinin farkındasın değil mi ne demek çalışıyorum ne demek.Annem bu yaşında senin ve benim için gece gündüz demeden dişini tırnağına takıp çalışıyor,sense bize yük olduğunu düşünüp bizden habersiz bir işe girdin öyle mi? Sen daha 18 yaşındasın Canan İstanbul gibi bir yerde nasıl hemen güvenip bir işe girdin.Senin bu yaptığın çok bencilce. Asla senden beklemezdim Canan Asla..."

Ben Selimin bu tepkisini ağzım açık izlemiştim neye uğradığıma şaşırmıştım Sevda teyzem de Ben de bu aşırı tepkisine anlam veremiyorduk.

Selim çok kırıcı konuşuyorsun,sanki ben bir suç işlemişim de cezamı sen kesiyorsun. Ben sadece size muhtaç olmak istemedim kendi ayaklarımın üstünde durmak kendi paramı kazanmak istedim.Her zaman siz benim yanımda olmayacaksınız Selim.Sen benim canımsın dostumsun sensiz bir hayatı istemem ama doğanın kanunu bu zamanı gelince benim yanımdan gideceksin o yüzden benim senin korumana ihtiyacım yok.

Bunun üzerine Sevda teyze araya girerek:

"Tamam çocuklar sakin olun ikiniz de ağır konuştunuz.Bak kızım Selim tepkisinde kendince haklı.Burası büyük şehir kızım her türden insan var burda.Sen bize yük olmuyorsun kızım ama madem çalışmak istiyorsun çalış.

Sevda teyzemin bu tepkisi beni çok mutlu etmişti.

Selimin yanına gidip elini tutarak:

Az önce biraz ağır konuştum Selim özür dilerim.Seni kırmak bu hayatta isteyeceğim en son şey bile olamaz.

Benim için endişelenmeyin ben güvenli bir yerde çalışıyorum.Sağolsun arkadaşım Banu bu halimi gördü ve abisinin yanında bana part time iş ayarladı.oldukça da rahat günde sadece iki saat çalışıyorum.

Bunun üzerine Selim daha da hiddetlenerek

"Bir de Bülent Yaşaroğlunun yanında çalışıyorsun demek bravo sana gerçekten bravo"diyerek alkış tutmaya başladı.Ben gerçekten Selimin bu tepkisine anlam veremiyordum,sakinliğimi koruyarak;

Evet onun yanında çalışıyorum ayrıca ne olmuş yani orda çalışıyorsam senin benim gibi sıradan bir insan sağolsun iş verdi bana,ayrıca da çok iyi davranıyor..

Bunu duyunca Selim gülerek yanıma geldi ve

"Tabi buldu senin gibi masum balığı ağına almak için iyi davrancak tabi "diyince ben de ani bir hareketle Selimi'me onu kaybetmekten korktuğum dostuma ilk kez tokat atmıştım...

Selimin bana bakan ışıldayan gözlerinin yerini dolu dolu olmuş akmaya hazır olan yaşlar almıştı.

Selim ben.... cümlemin sonunu getiremeden

"İyi öyle olsun"dedi ve ceketini aldığı gibi çekti gitti..

O kapıyı kapatır kapatmaz ben de dizlerimin üzerine çöktüm ve Selime tokat attığım elime bakıp keşke kırılsaydın da o tokatı atmasaydım ben ne yaptım ne yaptım diyip hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlayınca Sevda teyzem de yanıma çöküp saçımı okşayıp göz yaşımı silerken;

"Ağlama yavrum Selim unutur bunu yarına hem sana kıyamaz bilmiyor musun" diyip beni sakinleştirmeye çalışıyordu.

Bu sefer farklı Sevda teyze asla affetmeyecek beni ilk kez tokat attım ilk kez bu kadar kırdım onu. İlk kez okyanus mavisi gözleri benim yüzümden yaşlarla doldu.Ben bir aptalım aptal...

Sevda teyzem beni kaldırdı ve "hadi güzelim şimdi uyu yarına her şey geçmiş olacak"dedi.

Ben de pişmanlık içimi yaka yaka uyumaya çalıştım.