@edythella._
|
Son ders hızlı geşmişti. Şimdiyse evin önündeydim. Yetiştirme yurdundan ayrıldıktan sonra ölen ailemin mirası ile bir ev tutmuş sonra çalışmaya başlamıştım. Bu evin beni ilk defa bu kadar mutlu gördüğüne eminim ama kanıtlayamam. Hızla içeri girdim. Salon koltuğuna oturur oturmaz çantamdaki hediye paketini çıkarıp, açmay başladım. Çok güzeldi. Bir kolye vardı içinde. Zarif, kelebekli bir kolye. Bir yandan kolyeye bakıyor bir yandan annemi düşünüyordum. Düşüncelerimi bölen şey telefonumdan gelen bildirim oldu. ^_________^ 502****: Hediyemi açtiğinı var sayıyorum 502****: Umarım beğenmişsindir 502****: Görünce aklıma direk sen geldin 502****: Aslında onu boynuna kendi ellerimle takmak isterdim 502****: Nasip değilmiş demek ki Sezin: Bu çok güzel teşekkür ederim Sezin: İlk defa böyle bir şey alıyorum ve benim için anlamlı 502****: Ben aldığım için mi? Sezin: Seni tanımıyorum 502****: Nedenini sorsam çok mu ileri giderim Sezin: Annem ölmeden önce buna benzer bir kolye takıyordu 502****: Anladım o zaman iyi ki bunu seçmişim 502****: Ve fark etmedim sanma noktalama işareti kullanmıyorsun Sezin: Fazla resmi gibi geldi belki seni de rahatsız ediyordur 502****: Rahatsız etmek mi ? şaka yapıyor olmalısın 502****: Seninle ilgili hiçbir şey beni rahatsız etmez Sezin: Daha uzun konuşmak isterdim 502****: Engelliyor musun tekrar Sezin: İşe gitmem gerek diyecektim 502****: Şöyle yarım yazma bir daha yüreğimi iniyordu Sezin: Ölmezsinya bir şey olmaz Sezin: Sonra konuşuruz gitmem gerek ^_________^ Son mesajı attıktan hemen sonra evden çıkıp çalıştığım kafeye gittim. " Sezin hoş geldin." Kafenin sahibi Mehmet amca beni yine kapıda karşılamıştı. " Hoşbuldum Mehmet amca. Nasılsın? İyisin değil mi? Cuma günü çok halsiz görünüyordun." Mehmet amca gaziydi. Askerliği bırakmak zorunda kalıca karısı Gülten teyze ile birlikte burayı açmışlardı. Uzun yıllar tek başlarına işletmişlerdi. Dört yıl önce Gülten teyzeye kanser tanısı konulmasıyla yanlarında çalışacak birilerini aramaya başlamışlardı. Bizde tam o zamanlarda tanışmıştık. Tanıştığımız günden beri burada çalışıyordum. " İyiyim kızım. Hiçbir şeyim yok Allah'a şükür. Sen ne yapacağını biliyirdun zaten ben içerdeyim fırına birkaç kurabiye atmıştım onlara bakayım. Hadi sana kolay gelsin." diyerek içeri geçti. Bende arka tarafa geçip önlüğümü giydim. Tekrar ön tarafa geçtiğimde birkaç müşteri kapıdan giriyordu. Ateş ve pek kıymetli arkadaş grubu. Kafe deki tek garson olmadığım için umursamadan diğer müşterilere yöneldim. " Ateş aşkım bu da burada çalışıyormuş gördün mü?" Aleyna' nın o cırtlat sesiyle bağırmasını tabi ki de duymuştum. Tepki verecekmiydim. Asla. " Aleyna şimdi değil bırak kül kedisi işini yapsın sonra sevgilim." Hani olurduya birbirlerine yapışık mıç mıç sevgililer. Ateş ve Aleyna tam olarak öylelerdi. Bu bile nefret etmek için bir sebep yani Ateşin söylediği şeyden sinra birdaha bana laf atmadı, biraz daha oturup kafeden ayrıldılar. Onlar gittikten iki saat sonra kafeyi kapatıp eve geçtim. Saat on ikiye gelene kadar dizi izleyip uyudum. ^_________^ Kolye medyada ki gibi. Kitap hiç içime sinmiyor ama garip bir şekilde yazmak da istiyorum . Umarım beğenmişsinizdir.
|
0% |