Kızıl güzelim Eda Avcı.

Otel odasında uyandım. Yanımda yatıyordu. Onu gördükçe dün gece yaşananlar aklıma geliyordu.

Ayağa kalktım ve hızlı bir duş aldım. Bedenim şimdiden farklı hissediyordu.

"Gerçekten bakire olduğuna inanamıyorum biliyor musun?"

"Bakire değilim artık."

"Her neyse işte. Bakireliğini benle bozduğun için özür dilerim."

Kıyafetlerimi giydim.

"Neden inanamıyordun?"

"Babam. Senin kesin birilerine verdiğin konusunda konuşuyordu. İster istemez inandım buna."

Beni yıllardır görmemişti. Amcamın yaptığı kahpelikler artık umrumda değildi. Bu konuşulanları hiç mi duymadın baba?

"Şimdi ne yapacağız?"

Yataktan kalktı ve üstünü giyindi.

"Baran arabası ile bizim eşyalarımızı getirdi. Gelinliği sen giyersin."

Elindeki nişan yüzüğünü yere fırlattı.

"Bende damatlık giyeceğim tabi. Evleneceğiz. Akşam da Baran'ı bırakıp burdan gideceğiz."

Kafa salladım. Üstüne bir tişört geçirdi ve otel odasından çıktı. Dakikalar sonra benim beğendiğim gelinlik ile geri döndü.

Kısa bir düşünme sonrası gelinliği giydim.

"Hadi gidelim."

Kafa salladım. Elini tuttum.

"Tamam gidelim."

Beraber otel odasından çıktık.

Ailelerimizin bize yönelttiği saçma bir istek sonucu bu aptal yolu seçmiştik.

Aptal bir goblin ile evlenmekten daha iyidir.

Umarım bana kızmazsın anne. Umarım doğru olan budur.

(...)

Bölüm Sonu.