@eftal.ya
|
Değişen Dengeler Her şey o gün başlamıştı. Annemin dünyadaki son günü benim de aslında Eflal Kara olarak geçireceğim son günmüş. Bilmiyordum. Annem son gününü hissetmiş gibi bana her şeyi anlattı. Evet öz çocukları değildim,babamın bunca sene beni sevmemesi sebepsiz değildi, yediğim dayaklar haksız yereydi ve ben darmadağın bu ruhu yıllarca boşuna taşımıştım. Annem her şeyi anlattığında kendimi kaybetmiştim. Ağlamaktan kafam kopabilirdi belki bilemiyorum. Ama sorularım vardı. O an içerisinde düşünebildiğim soruları sormaya kararlıydım ,öyle de yaptım.
"Ailemin ailem' in benden h-haberi var mı?" Annemin acı çeken güzel yüzü karardı bir anda. Derin bir nefes aldı ya da almaya çalıştı çektiği acı izin verdiği kadarınca. " Hayır kızım senin yerine başkasını kızı bilmişler . Benim kızımı bilmişler yerine. Ben bunu öğrendiğimde yani annen olmadığımı öğrendiğimde yıkıldım. Senin boşuna çektiğin çileye,dayağa,yokluğa kahroldum. Ama yapamadım yavrum doğurduğum evlattan daha çok sevemedim seni . Çünkü o iyi bir ailenin tek kızıydı. El bebek gül bebek büyüttüler onu. Ben ondan o hayatı çalamadım. " dedi ağlayarak. " Anne b-ben dayak yerken o gülsün mü istedin? Kıyamadın mı ona beni parçalarken. " dedim dolu dolu. Ağlamaktan ölmek mümkün olsaydı şu an alınırdı biçare ruhum. Lakin henüz böyle bir durum yaşanmamıştı. "Kızım ben seninle vedalaşıyorum artık bu bizim için son demler hakkını helal et " hızla başımı iki yana salladım "Anne hayır şimdi değil . Kahretsin, anne yediğim dayaklara ,işittiğim hakaretlere , aç kaldığım günlere rağmen sana hakkımı helal ediyorum. Beni seven biri var dedirttiğin için helal ediyorum en çokta . "Dedim hıçkırıklarla. Evet onu affetmemiştim. Bu bu çok zordu ama içini ferahlatmıştım sonuçta. Biliyorum belki salak gibi gözüküyorum ama bunları yaşamak ön yargıyla izlemekten çok farklıydı. O benim annemdi ya. Karşıdan karşıya geçerken elimi tutan, beni daha fazla dövmesin diye babamla tartışan, okumam için gizlice bileziklerini bozup test kitabı alan, doğum günümde pasta yapan kadındı ya o. Nasıl silebilirdim onu tek kalemde. Bugün ruhum buz tutsa bile varlığını ona borçluydum ben."Annem artık yanında olmayacağım ama sen de tek başına kalmayacaksın. Aileni bul .Onlar Demirkan ailesi " " N-ne! Meşhur olan Demirkanlarla alakası yok değil mi anne ?" Annem başını salladı . " Ta kendisi annem. Sakın sakın bu içerdeki adamın eline kalma mahveder seni paramparça eder senden son arzum bu, bana bu kadarını yaparsın değil mi Eflal? " "Kızım" dedi tekrar. "Biliyorum senden bir hayat çaldım hep buruk bir taraf bıraktım sana ama ne olur git kızım buralardan kurtar kendini. "Ağlamam daha da şiddetlendi nasıl duruyordu bu yaşlar bilmiyorum? " böyle söyleme yalvarırım anne bak başka bir doktora gideriz ha İstanbul'a gideriz yeter ki inan sen iyileşeceğine ne olur annem beni sensiz koyma bu dünyada. Bırakılır mı hiç evlat ne olur? " Annem bana haklısın kızım demedi. Ben de taş bastım kelimelerime, kilit vurdum gözyaşlarıma o gece. Her ne olursa olsun o benim için dayakların üstüne atlayan ,hastayken başımda sabahlayan ,örnek aldığım ilk insandı o ; annemdi benim hâla o.Annemin baş ucunda oturdum durdum sadece bütün gece lakin bir ara dalmışım galiba. Nereden bilebilirdim ki bu masum şekerlemenin hayatımın en büyük pişmanlığı olacağını. Uyandığımda dünyanın en güzel ervahının bu odayı terk edeceğini. " Anne " cevap yok! "Annecim" Yine yok."Anneeem" sessizlik. Allahım bu sessizlik nasıl boğabilir bir insanı. Dizlerimin üstüne çöktüm,titreyen ellerimle saçlarını okşadım . Yıllar sonra unutacağım o saçlarının kokusunu ciğerlerim hapsetsin diye yalvararak kokladım. Bir daha hiç kavuşmayacak parmaklarımızı birbirine sardım, elini tuttum canparemin. Başımı son kez göğsüne koydum, artık sesini duymadığım kalbinin üstünde gözlerimi kapadım. Çağırmadım hiç kimseyi annem öldü diye. Çağıramadım. Çünkü çıktığı kapıdan gelişi olmayacaktı bu vedanın. *** "Küçük pislik, bir de doktor olacaksın sen ha"saçlarımda acıyla uyandım. Kafam annemin göğsünden çekildi hızla "Sen ananın ölüğünü de mi anlamadın ahmak herif" ve acımasız bir tokat . Kafamı düşmenin etkisiyle duvara vurmam da cabasıydı hani. Ama neyseki birkaç tekmeden sonra çıkıp gitti . Muhtemelen haber vermeye gitti bense yerimden kalkıp anneme ilerledim tekrar. Avuçlarını öptüm yanaklarını okşadım. Sonrasında gelişen olaylar epey hızlıydı bir o kadar da yavaş. Yıkama, cenaze işlemleri derken dünyadan bir garib Leyla geçti gitti . Hiç öyle olmasa gözlerim şu an 'Leyla Kara' yazısını mezar taşında mı okurdu? Dualar okundu, benim sarılırsam canını acıtır mıyım dediğimi toprakla kapattılar. Üvey babam olacak adam da eline aldığı kürekle toprak atacaktı ki anneme hışımla çektim elinden küreği "sakın ,bak sakın sen benim anneme toprak atacak adam değilsin şerefsiz insan müsveddesi. Sen değil ona toprak atmak mezar taşına bile bakmayacaksın "dedim. Normal koşullarda kayışları kopup üstüme saldıracak adam etraftaki insanlardan ötürü yumruklarını sıkıp küreği yere attı. "Al başına çal " ve gitti hışımla. Yavaş yavaş diğer insanlar da baş sağlığı dileyip gittiler mezarlıktan. Hoş bu saatten sonra benim başım sağ olsa ne yazar? Ben annemle birkaç saat daha durdum ona ,toprağına sarıldım ve nihayetinde bende ayrıldım yanından.
Anahtarı kapıdan çekip içeri girmemle saçlarımdan tutulması bir oldu. Murat, Üvey babam buradaydı. "Demek şerefsiz ha " dedi tokatı suratıma geçirirken. "İnsan müsveddesi demek bak bakalım bu müsvedde sana neler yapacak " sehpadan aldığı vazoyu geçirdi kafama . Akan kanın sıcaklığı bulaştı yanaklarıma. Kalkmaya çalıştım kaçmak için ama ellerime bastı ayakkabılarıyla. Parmaklarımı ezdi . Ben acıdan ağlarken o yumruğunu çeneme geçirdi. Yanaklarıma avcunu dayayıp 2 kez duvara geçirdi kafamı. Başım o kadar çok dönmeye başlamıştı ki korktum beyin kanaması geçiriyorum diye. O da huzursuz olmuş olacakki bıraktı beni . Salona doğru geçerken "aklın başına gelmiştir artık "diyen sesi son duyduklarımdı. Ve ben o gece annemin öldüğü gece yas tutarak değil dayak yiyerek uyumuştum, koridorun bir köşesinde. *** Eveeeet ilk bölümü bitirdik. Nasıl buldunuz? Arkadaşlarım bu benim ilk kurgum hatalarımı mazur görmenizi dileyerek affınıza sığınıyorum. Yorumlarınız beni elbette teşvik edecektir. Beğenileri de umarım bana çok görmezsiniz. Teşekkürler okuduğunuz için. İyi günleeeer. |
0% |