18. Bölüm

Nefesimi kesildigini hissettiğinde ve babamı o ekranda yerde kanlar içinde gördüğümde donup kaldım . Kuzenim karşıdaki adama birşeyler söylüyor fakat ben hiçbir şeyi duymuyordum .

Abinin ve arkadaşının eseri

Yine askeriyeye düşman birileri olmalıydı .

- kapatma lan soysuz köpek diye bağırdığında kuzenime baktım .

- Elif Elif bana bak bende kal babana hiçbirşey olmayacak gerekirse ben bile elimden geleni yapacağım ama babana hiçbirşey olmayacak . Dolu gözlerimden yaşlar firar etti bacaklarım bedenimi taşımaya yetmedi ve dizlerimin üzerinde yere düştüm . Kuzenim hemen yanıma gelip başımı göğsüne yasladı ve ben buradayım dercesine bana sarıldı

- hiç birşey olmayacak sakin ol amcam güçlü adamdır. Dediğinde sadece sustum zira şuan yapabileceğim hiçbirşey yoktu ..

...

Arabanın ekranından Keremin beni aradığını gördüm . Telefonu açıp arabanın hoparlöründen tam efendim diyecektimki Kerem direk konuya girdi ve bağırarak

- yavuz neredesin diye sordu

- eve gidiyorum ne oldu diye sorduğumda

- hastaneye git hemen dediğinde kaşlarımı çattım .

- sebep

- yavuz babam bamamı kaçırmış soysuz itler ben askeriyeye geçiyorum sen hastaneye git dediğinde itiraz edip

- bekle beni bende askeriyeye geliyorum dedim

- hayır yavuz elifide aramışlar telefonlarıma bakmıyor Elif'e birşey oldu Yavuz lütfen git Elif'e bak kaldıramaz o onun yanında dur dediğinde sadece tamam dedim . Önümdeki yoldan u dönüşü yapıp hızla hastaneye sürdüm .

Hastanenin otoparkına arabayı park edip hemen hastaneye koştum . Hızlı adımlarla hastanenin içerisine gireceğim sırada bahçede yerde dizleri üstüne oturmuş bir Elif görmeyi beklemiyordum . Yönümü değiştirip o tarafa doğru gittiğimde Elif'e birinin sarıldığını gördüm .

Yüzümün ve vücudumun kasıldığını hissettim

Hemen yanlarına gidip

- Elif dedim gözyaşlarından ıslanmış yüzü ile yukarı baktığında beni gördü ve

- çağkan , çağkan babam nasıl nerede kim kaçırdı derken ayağa kalktı yanıma doğru adımlar atacaken bir an sendeledi . Düşmemesi için belinden tuutp kendime çektiğimde omuzlarıma tutundu . İslak yüzü gelen güneş ile parlıyor ve kahretsinki fazla güzel görünüyordu .

- Elif iyi değilsin hastaneye gidelim dediğimde

- hayır istemiyorum babamı istiyorum ben çağkan babam nerede dediğinde sustum hala bana tutnuyordu çünkü beni bıraktığı an yere düşeceğini biliyordu .

- bilmiyorum ama sana söz veriyorum herşeyi öğreneceğiz ve seni zamanında nasıl kurtardıysak babanıda öyle kurtaracağız dediğimde daha çok ağladı

- yavuz babam dayanamaz o acılara bana yaptıklarını yaparlar yavuz dayanamaz derken daha fazla ağlamaya başladı .ilk defa yavuz ismini bir kadının ağzından duyuyordum ama ağlayan bir kadının fakat buna rağmen çok güzel söylemişti . Ne yapacağımı bilmez bir şekilde az önce ona sarılan erkeğe baktım . Bana ağız oynatarak göğsüne bastır dediğinde Elif'e baktım. Omuzlarımı bırakıp ayakta durmaya çalışacağı sırada bedeni yine onu taşıyamadı bende daha fazla onu ayakta tutmak yerine bir anda kucağıma alınca düşmemek için boynuma tutundu

- sakin ol ağlama yeter dedim . Kendiside ağlamak istemiyor gibi başını omuzuma koydu . Tam arkamı dönecekken yanımızda duran erkeğe bizi takip etmesi için bir baş hareketi yapıp önüme döndüm . Başını omuzuma yaslamış kıza baktığımda gözleri kapalıydı . Derin bir nefes aldığımda daha yeni vücudumun gevşeyip eski halina döndüğünü anladım .

Kucağımdaki kız rahatsız olmasın diye normal yürüdüğüm hızdan baya yavaş ilerliyordum . En son arabanın önüne geldiğimizde arkamdan bizi takip eden gence baktım

- cebimde dediğimde hemen olayı anlamış gibi önümüzde durdu ve cebinden çıkardığı anahtarla arabanın ön kapısını açtı .

- abi istersen arkaya yatır daha rahat eder dediğinde Elif'e baktım . Ağlayarak uyumuştu . Tekrar gence bakıp

- araba kullanmayı biliyormusun dedim başını salladığında

- şoför koltuguna geç dedim ve Elif ile birlikte arka koltuğa bindim . Şoför koltuğuna yanımızdaki genç oturduğunda

- yavaş sür uyanmasın dedim başını salladı ve arabayı çalıştırdı . Kucağımdaki kızı koltuğa yatırıp başını bacağıma koydum . Yönümü tekrar yola çevirdiğimde

- abi nereden gideceğiz diyen gencin sesini duymamla yüzümde hafif bir tebessüm yer edindi

- düz devam et dedim . Biraz daha duruduktan sonra

- Elif'in neyi oluyorsun dedim

- kuzeni abi bugün ona hastanede supriz yaptım çıkıstada zaten o itler aradı dedi . Başımı salladım

- buraları biliyormusun

- bilsem sorar mıyım be abi dediğinde güldüm . Abi biz şuan Eliflerin evinemi gidiyoruz dediğinde başımı salladım . O zaman Elif'i uyandıracak mıyız dedi . Durdum biraz düşündükten sonra

- uyansa bile doğru düzgün yürüyemez evine çıkartacağız mecbur prensesi dediğimde güldü .

- abi son birşey soracağım dediğinde başımı salaldim . Elif ile sevgili falan mısınız dediğinde Elif'e baktım

- Keremin arkadaşıyım dedim .

- Kerem abi Elif'i taşıdığını biliyormu dediğinde durdum hayır anlamında başımı salladım . Abi seni gebertmezse iyi dediğinde güldüm

- nedenmis o

- kerem abi kardeşini benimle bile paylaşmıyor dediğinde

- benim gibi damadı bulsun öpsün başının üstüne koysun dedim ikimizde güldük . Eliflerin evinin önünde bir yere arabayı parkettiğmizde ilk arabadan Elif'in kuzeni indi . Arka kapıyı açıp bende çıktım ve sonrasında Elif'i tekrar kucağıma aldım .

- arbada konuştuklarımızı kerem ve Elif'e söylersen üzerinde yeni taktikler denerim dedim. Kuzenina güldü ve bahçenin kapısını açıp geçmemizi bekledi . Sonrada koşup bina kapısına şifresini girdi ve takrar açıp bizi bekledi .

- önüme geç ben evlerini bilmiyorum dedim . Önümden yürüdüğünde telefonunu açtı ve birini aradı

- şirin annen evdemi dediğinde Elif'in kız kardeşiyle konuştuğunu anladım .

- kapıyı aç bize dedi ve telefonu kapattı . Evlerinin kapısının önüne geldiğimizde şirin kapıda bizi bekliyordu . Kucağımdaki Elif'i görünce şok olmuş bir ifadeyle bana baktı

- ablama ne oldu dediğinde anlatacağım dedim sadece . Botlarımdan kurtulup kucağımdaki Elif ile birlikte içeri girdim .

- sağdaki oda dedi şirin ve odanın kapısını kolumla açıp yatklardan birine dikkatlice Elif'i yatırdım . Ayağındaki botlarının fermuarını açıp ayağından çıkardım . Arkamda beni izleyen şirin ve kuzenina bakıp

- şalınıda çıkar sen daha rahat yatsın ama uyandırmaya çalış dedim . Tamam anlamında başını. Sallayıp odanın içine girdiğinde ben ve kuzeni odadan çıktık . Kapının önünde şirini beklerken sonunda geldi

- hallettim dediğinde başımı salladım

- annen nerede

- komşuda gelir birazdan dediğinde

- ara çağkan abi geldi de gelsin sizinle birşey konuşacağım dedim ki aramasına fırsat kalmadan annesi kapıyı çaldı . İçeride beni Elif'in kuzenini görünce şaşkın karşılasada ikimizede sarıldı .

- Hayırdır oğlum Keremde yok sen niye geldin dediğinde

- sizinle birşey konuşmam lazım efednim dedim . İçeriye oturduk ve isminin emre olduğunu öğrendiğim kuzeni ile herşeyi anlattım . Annesi ve kardeşi de ağlamaya başladığında elimizden gelen herşeyi yapacağımızı falan söyleyip evden çıktım .

Askeriyeye gittiğimde kerem etrafına bizim ekibi toplamış ve herbiri bir yandan dosyalara bakıyordu .

- birşey bulabildinizmi diye sorarak içeri girdim

- Tacettin sado üç yıl önce gittigimiz görevde bir it . Ve bu itin Elif'i kaçıran Faruk ilede ilgisi var

- nasıl yani

- farklı örgütler fakat bizim için birleşmiş diyebiliriz . İki tarafta farklı şekilde eğitmiş askerleri fakat davaları aynı bana ve sana zarar vermek . Derin bir nefes aldı . Benim aileme zarar vererek hem seni hemde beni üzeceklerini biliyorlar bu yüzden benim ailemin hayatı üzerine bahis oynuyorlar

- ve şu kırmızı listede aranan adam ile bu adam aynı kişi yani hem bir tim kuracağız hem babamı kurtarıp hemde o iti ve köpeklerini sağlam bir şekilde buraya getireceğiz . Sağlam bir plana ihtiyacımız var çünkü Elif'e istedikleri kadar zarar vermediler ve bunun karşılığını babama ödeteceklerdir .

- şimdi ne yapacağız peki ilk olarak timi oluşturmamız lazım

- aynen öyle bu sırada elimiz armut toplamyacak tabi . Emir ve Uraz timin eksiklerini belirleyip bu eksikleri kapatabilecek kişilerin tayini için bakanlığa bir yazı gönderecek . Zaten şuan beş kişiyiz kendimiz bile bir tim oluşturabiliriz fakat biz bu işi yedi kişiye tamalıyacağız . Emir ve uraza baktı

- bu yüzden siz ikimiz sećeğiniz iki adamı güzel seçin dedi . Onlar bu işi yaparken bizde babamın nerede olacabileceğini muhbirleri ne tarafa salabileceğimizi falan öğrenip konum bilgisi toplayacağız dediğinde araya girdim .

- time yeni askerler geldiğinde de sağlam bir plan kurup o dağları başlarına yıkacağız dediğimde kerem gülümseyerek

- aynen öyle dedi . Ama tim ile alakalı size küçük bir sürpriz yapacağım dediğinde kaşlarımı çatarak ona baktım . O zaman öğrenirsiniz . Dedi ve ayağa kalktı

- Süleyman ve Ali konum bilgisi için ve istihbarat için hangi kuvvetlerle çalışabileceğimizi hangi adamların daha güvenilir ve güzel iş yaptığını araştırın yavuz sende benimle gel dedi ve kapıya doğru yürümeye başladı . Arkasından gittigimizde beni kendi odasına sokup

- elif nasıl diye sordu

- gittiğimde kuzeni yanındaydı ve ağlıyordu eve bıraktım ikisinide ve evdekilerede durumu söyledim . Dediğimde başını salladı

- iyi yapmışsın. Ben hep askeriyede olacağım senden benim ailemle ilgilenmeni istiyorum yavuz ve eğer bana birşey olursa onlara sahip çık dediğinde kaşlarımı çattım

- anca beraber kanca beraber boş boş laflar etme burada diyerek masanın üzerindeki telefonu alıp iki kahve söyledim

- şu plan için nasıl bir yol izleyebiliriz onları konuşalım dedim ve önümüzdeki dosya ve bilgisayarlardan gelen kahvelerimiz ile birlikte nasıl bir yol izleyebileceğiniz konuşmaya başladık..

Kapının çalması ile içeriye emir ve Uraz girdi

- komutanım izniniz varmı

- gel asker

- komutanım iki adam bulduk . Gorevelrinde başarılı ve tamda istediğiniz görünmeyen kahramanlardan

- kimlermis onlar

- Barlas bozkurt ve Göktuğ Abalıoğlu derken dosyaları önüme bıraktı . Göktuğ aslında asteğmen fakat atış yeteneği baya iyi ve güzel bir eğitim almış . Barlas ise kıdemli üsteğmen plan becerisi operasyona şekil vermesi ve daha birçok şey sayılabilir. Ve bu iki ismi bence ayıran en önemli özelliğin ise ajan tarzı askerler olması dediğinde kaşlarımı çattım ve incelediğim iki dosyayida kermein önüne bıraktım

- nasıl yani

- şöyleki komutanim adamların birçok büyük ulkede gidilmiş gizli girevelri mevcut . Yardımcı olarak giridkleri bir yerde içeriden askeriyeye ustaca ve hiç şüphe çekmeden çok güzel hir şekilde bilgi sizdirabiliyorlar . Aynı zamanda giridkleri yerlerde genelde istihbarat uyelri bırakıp çıkıyorlar ve hüda ülkemizin olsa bir saldırı durumunda istihbarat olanağını gerçekleştiriyor .

- peki önceliğimiz su tacettin sado olayı o olaya nasıl bir katkıları olabilir dedi Kerem

- Göktuğu keskin nişancı olarak içeri sizdirabilirsek eğer çok çabuk role giren ve açık vermeyen birisi . Operasyonu yaptığımızda içeriden bizlere veridgi bilgilerle operasyonu daha iyi yönetebilir aynı zamanda içerideki can alıcı noktalarında bulabilirse keskin nişancı yetegini kullanıp içerideki adamları kolayca temizleyebilir

- riskli ama imkansız degil peki ya Barlas

- onunda komutanım operasyon bilgisi geniş . Dediğim gibi gizli girevelr sayesinde pek çok operasyona katılmış birisi ve pek çok bölgeyi bilen birisi bu sayede yanımızda olması daha iyi olur diye düşündük .

- pekala o zaman yeni tim askerlerimiz için üst rutbelere bir yazı iletin .

- emredersiniz komutanım peki ya tim ismi ne olucak

- orayı bana bırakın dedi Kerem

Size bölüm getirdim . Hep konuşmalı bir bölüm oldu ama idare edin . Yavuz ve Elif'in kuzeninin arasını nasıl buldunuz peki ya keremin sözleri neleri beğendiniz neleri beğenmediniz hepsini yorumlarda yazın .

Sizi seviyorum bölümün kısalığını idare edin ( 1700 kelime hfdnbfj) oy ve yorum atmayı da unutmayın 🌺 ❤️