Merhabalarr öncelikle çok heyecanlıyız. Biz bu hikayeyi iki kişi yazıyoruz ve ilk kitabımız olduğu için acemilikler olabilir. Kitabı okumaya başladıktan sonra asıl olaylar beşinci bölümden itibaren açılmaya başladığı için hemen sevip sevmediğinize karar vermemenizi öneririm. Çünkü evreni hemen tanımaya başlasak da evrenin derinliklerini, gizlerini, sırlarını yavaş yavaş öğreniyoruz.

Birbiriyle bağlantılı olan iki seri var. Önce Ejderha Serisini okumanızı öneririz. Kitap sıralaması şu şekilde:

Ejderha Serisi

1. kitap- Ejderhanın Fısıltısı ve Sirenlerin Şarkısı

Novella- Geçmişin Gölgesinde Kalanların İzleri

2. kitap- ?

Oyunbozan Serisi

1. kitap-?

2. kitap-?

3. kitap-?

Oyunbozan serisinin ismi ve kitap sayısı kesin değil, her an değişebilir. Burada belirttiğimiz sayılar temsilidir.

Ejderha Serisinin ismini bulamadık arkadaşlar hslfkflfl öneriniz varsa önerilere her daim açığız.

Keyifli okumalar dilerim. Minik yıldızımızı parlatmayı unutmayın.

Başlama tarihiniz➡️

İlk bölüm yayımlama tarihi: 29/07/2024

Yazmaya başladığımız tarih: Mart 2023

***

Dora'nın yıkımı ve ölümsüzlüğü engellemek için bir asilin gücünden mahrum kalmalıydı Arcadia. Işık, karanlık, ateş, su, buz, toprak, hava, yıldırım asilleri bir araya toplandı. Kadim cadı Pera da yanlarındaydı.

"Biriniz dünyaya gideceksiniz ve bu bir daha kimsenin ölümsüzlük planı kurmamasını sağlayacak," dedi Pera.

Tüm zarafetiyle "Ama ya dünyaya gelirlerse?" diye soran ışık asiliydi.

"O zaman ben duruma müdahale edeceğim," dedi Pera. "Ama şunu bilmelisiniz. Aranızdan biri dünyaya gidecek ve gücünün kudretinden mahrum kalacak. Fakat benim korumaya sorumlu olduğum kişi de bir tek o olacak."

Tüm asiller sessizleşti, hiçbiri evinden ayrılmak istemiyordu.

"Bence su asili gitmeli," dedi hava.

"Evet," diye onu destekledi buz.

"Bir taşta iki kuş," diyen ise ateşti. "Hem ölümsüzlük olayı çözülür hem de tehdit ortadan kalkar."

Tehdit diye bahsettikleri suydu.

Su asili Atlantis'i sular altında bırakmıştı, birçok kişiyi kendi kanlarında boğmuştu, üstelik Arcadia'yı tek başına o yönetiyordu. Onları da öldürmeyeceğinin bir garantisi yoktu. Su aralarından en çok korktuklarıydı.

Su asilinin beyaz saçları yüzüne dökülüyordu. Titrek bir nefes verdi. Bunca korkunç iş yapmıştı, ama o bile kendisinden korkuyordu. Belki en mantıklısı buydu. Buradan gitmeli, her şeyi unutmalı ve bu büyülü dünya onun için yalnızca silik bir anıdan ibaret kalmalıydı. O zaman kimseye zarar vermezdi.

"Döktüğü kanların cezasını çekmiş olur," dedi karanlık.

Su asili bu sefer öfkelendi. Çileden çıkmamak ve kontrolünü kaybetmemek için kendini zorluyordu, ama nedense bu sefer içinden ne geliyorsa onu yapmak istemişti.

Elini öne doğru uzattı ve karanlığın kanına hükmetti. Karanlık asili eğilip bükülürken ağzından kan sızmaya başladı. Tüm asiller paniğe kapılıp bunu durdurmaya çalışırken karanlık asili dizlerinin üzerine çöktü ve yere yığıldı.

Hepsi korkuyla su asiline baktı.

Su asili güldü. "Cezamı gerçekten hak etmiş olayım dedim fena mı?"

Karanlık asili ölmüştü ve akrabası yoktu. Artık karanlığa hükmeden herkes lanetlenmiş ve göz renkleri mora boyanmıştı. Karanlık hala vardı ama bir daha karanlığa kimse hükmedemeyecekti.

Pera bir hayalet hızıyla su asilinin önünde belirdi ve saydam elini su asilinin göğüs kafesine soktu. Su asili büyük bir feryat kopardığında diğer asiller olduğu yerden kıpırdayamıyordu.

Kan kırmızısı bir enerji maviden ayrışıp su asilinin göğsünden yükseldi ve Pera o enerjiyi kendisine hapsetti. "Bundan böyle su gücüne sahip kimse kan kullanamayacak," dedi Pera net bir ifadeyle.

Su asilinin gözleri acıdan kanlanmıştı.

Pera öfkeli bir şekilde su asiline baktı, gerçekten de onu götürmeliydi. Kapıya doğru ilerledi ve geriye kalan son büyü güçleriyle kapıyı canlandırmaya çalıştı. Kapı renklenip büyümeye devam ederken Pera ise eksiliyor gibiydi. Kapı parıl parıldarken Pera'nın gözleri kamaştı.

"Karanlık öldü, bununla siz ilgilenirsiniz," dedi Pera. "Su asili benimle geliyor."

Su asili itiraz etmek istedi, ama itiraz edecek bir sebep bulamadı. Kapıya doğru yürüdü ve içeriye bir adım atmak üzereyken arkasına dönüp son bir kez Arcadia'ya baktı.

"Yani buradan gidince her şeyi unutacağım öyle mi?" diye sordu su asili.

"Evet, her şeyi unutacaksın. Su asili olduğunu bile. Senin kader çizgine dokunduğum için ara sıra beni hissedebilirsin, ama hissettiğin şeyin ne olduğunu hiçbir zaman öğrenemeyeceksin," diye cevapladı Pera. Ama lütfen benim gibi kaderine boyun eğme, diye düşünmeyi de ihmal etmedi Pera.

Gizler, sırlar ve asla öğrenemeyeceklerim.

***

Hata üstüne hata yapan fani aklım akıllanmak bilmiyordu. Zira ben bu savaşı en başından kaybettiğimi hissediyordum. Nedenini bile bilmeden.

Çünkü o bu savaşı en başından kaybetmişti.

İsterseniz bir his deyin isterseniz saçmalık veyahut kuruntu.

Öyle ya da böyle.

O gerçekti.

Fakat ben bunu hiçbir zaman öğrenemeyecektim.

***

Ludo Yıldızı'yla mora boyanan gökyüzü eşliğinde sirenlerin şarkılarının kulakları tırmaladığı gün, herkese korku salan ve denizlerin hâkimi olan su ejderhası uyanacaktı.

Ve onu kimin durduracağını kimse bilmiyordu...

***

Soraya'nın rüyasında bir hayalet görmesinin ardından başka bir evrende uyanmasıyla ejderha saldırısına uğraması bir olur. Tam öleceğini düşünürken elinde beyaz çiçeklerle bir yabancı çıkagelir.

Kaderin değiştiğinin ve onları birleştirdiğinin farkında olmayan iki kişi bu gerçeği kabul etmek istemezler. Ama kader bağları çoktan örülmüş, düğüm düğüm olmuştur.

Çünkü o bu savaşı en başından kaybetmişti.

Çünkü o bedenini bile feda etmişti.

***

İnstagram hesabımız: ejderhaninfisiltisi

Bölümlerde görüşmek üzere❤️