Yeni Üyelik
2.
Bölüm

2. Bölüm

@ekimzeynep

07.03.2018

Bugün her zamanki gibi erken kalkmıştım.Aylardır doğru düzgün tek bir uykum bile olmamıştı ve olacağa da benzemiyordu.Gerçi kendimi tanıdım tanıyalı düzgün bir uykum olmamıştı.

Bugün benim doğum günümdü.

Sol tarafımda kalan yatakta uyuyan oda arkadaşıma, İnci'ye baktım.Çok güzel bir kızdı.Fazla güzeldi.Benim aksime oldukça bakımlıydı.Saçları dalgalı ve simsiyahtı.Burnu benimkinin aksine mükemmeldi.Şuan kapalı olan göz kapaklarının altındaysa ela gözleri vardı.Benden beş santime yakın daha uzundu ve çuval giyse yakışacak bir fiziği vardı.Çoğu erkeğin hayallerindeki kızdı İnci.Dolgun dudakları,bembeyaz teni ve pürüzsüz cildiyse güzelliğine güzellik katıyordu.Herkesle arası iyi olan birisiydi.

Yataktan yavaşça kalktım ve ses çıkarmamaya özen göstererek odamızda bulunan tuvalete girdim.Elimi,yüzümü yıkayıp tekrardan odaya girdim.Hava daha aydınlanmamıştı.Odanın içi soğuktu.Yatağımın yanında olan komidinin üstündeki hırkamı üstüme geçirdim ve yastığımın altından telefonu alarak cebime attım.

Benim yatağım cama yakın olan taraftaydı.Camın önünde benim çalışma masam vardı ve sol tarafında orta boyutta bir kitaplık onun yanındaysa İnci'nin çalışma masası vardı. Yatağım ve masamın arasında en fazla 2 adımlık yer bulunuyordu.İnci'nin yatağıyla benim yatağım arasında iki komidin vardı.İnci'nin yatağının bir adım ilerisinde tuvaletin kapısı vardı.Tuvalet kapsının bir adım ilerisindeyse ortalama büyüklüğe sahip ikimizin ortak kullandığı bir gardırop vardı.Mobilyaların hepsinin rengi kahverengiydi ve bir süre sonra oldukça bunaltıcı hale getiriyordu odayı.

Yatağımı toparlayıp çalışma masamın üzerinden fizik kitabı ve kalemliğimi alıp tuvalete geçtim.İnci uyuduğu için odada ışığı açamıyordum ve mecburen İnci uyanana kadar tuvalette ders çalışıyordum.

Tuvaletin buzu aratmayan fayansına oturdum.Cebimdeki telefonu çıkardım ve saate baktım.Daha İnci'niin uyanmasına bir saatten fazla vardı.Kitabı kucağıma alıp kalemliğimden kalemi çıkarıp ders çalışmaya başladım.

-----

Yorulduğumu hissetmeye başlamıştım.Yanımda duran telefondan tekrar saati kontrol ettim.Yeterince çalıştığımı düşünüyordum.Eşyalarımı toparlayıp tuvaletten çıktım.Oda az da olsa aydınlanmıştı.İnci'ye baktım.Dün çok geç yattığından emindim.Kitabı ve kalemliğimi masaya bırakıp hırkamı da yatağın üstüne koydum.Tekrardan İnci'ye bir göz atıp gardıroptan sağ tarafı açtım.Sağ taraf bana aitti.Okul kıyafetlerimi elime alıp tuvalate gittim yine.

Okul kıyafeti griydi ve pantolon ise siyahtı.Giyindikten sonra aynada kendime baktım.Yüzüm çok soluk duruyordu.Dolgun olmayan dudaklarım ise rengini kaybetmiş ve çatlamıştı.Çillerim yaza göre daha az duruyordu.Gözlerimin altları ise griye boyanmıştı.Kahverenginin koyu tonu olan gözlerimin etrafını da hafif bir kırmızılık sarmıştı.Saçlarım taranmayı bekliyordu ve oldukça uzamışlardı.Kırıklarımda ellerimi gezdirdim.Açık olan saç rengim kırık yerlerinde sapsarı gözüküyordu.Nefesimi sesli bir şekilde dışarıya bıraktım.Kilolu duruyordum.Boyumsa ortalamaydı.

Pijamalarımı katlayıp odaya geçtim.İnci yatakta geriniyordu.Yatağıma pijamalarımı bıraktıktan sonra çantamı hazırlamaya başladım.O sıdırada İnci de yataktan kalkmış her günkü bakımını yapmaya başlamıştı.

Gözlerim eller tarafından kapatıldığında hafifçe gülümsedim.Arkamı döndüğümde İnci hediye paketiyle bana bakıyordu.

''İyi ki doğmuşsun Duygu!''dedi İnci.Ben pek öyle düşünmüyordum ama parıldayan gözlerine bakarak gülümsedim.Gülüşü kusursuzdu.

''Küçük bir şey alabildim kusura bakma.'' diyerek elindeki hediye paketini bana uzattı.Ona herkesin diyeceği bir şeyi diyerek yanıt verdim.''Düşünmen yeterli.''

İnci'den paketi aldım.Heyecanlı gözlerle paketi açmamı bekliyordu.Büyük ihtimalle bir kolyeydi.Paketi yırtmamaya özen göstererek açtım ve içinden ucunda pembe bir papatya bulunan bir kolye çıktı.Benim tarzım değildi ama öneli de değildi.

''Beğendin mi?''diyerek tepkimi ölçmeye çalışıyordu.Ona büyük bir gülümseme sundum.''Çok güzel çok teşekkür ederim''diyerek onun beklediği cevabı vermiş oldum.O da bana büyük bir gülümseme bahşetti.Çok tatlı bir kızdı.Küçüklüğünden beri burdaydı.Tam olarak kaç yıldır burada olduğunu bilmiyordum ama burada olma sebebini bana söylemişti.Annesi ve babasını trafik kazasında kaybetmişti ve akrabalarından hiçbiri İnci'yi istemeyip yetimhaneye bırakmıştı.Yani anne,baba sevgisinden uzak büyümüştü.

-Sen çok farklıymışsın gibi.

''Biliyor musun dün birisi bana yazdı ve tahmin et o kişi kim?''Heyecanlı bir şekilde dünkü olanlar hakkında konuşmaya başlamıştı ben de gerektiğinde ona katılarak devam ettiriyodum.

Yemek vakti geldiğinde yemekhaneye inmiştik.Çantalarımız da yanımızdaydı.Yemek yedikten sonra direktmen servise binip okula gidiyorduk.Yurttakilerin ortak olarak gittiği belirli bir okul vardı.Mahalle okuluydu.Ama isteyenler kendi kazandıkları okula gidebiliyorlardı.Bense yurda geçtiğimde okulumu da değiştirdim.Her şeyi sıfırlamak istiyordum.Pek mümkün olmasa da çabalıyordum.

İnci'yle yemeklerimizi yedikten sonra yurttakilerin ortak olarak bindiği servisteki yerimize geçtik.Ben cam kenarında oturuyordum İnci'yse hemen yanımdaydı.İnci hemen hemen servisteki herkesle arkadaştı ve oturur oturmaz birileriyle konuşmaya başlamıştı bile.Bense aylardır İnci dışında çoğu kişiyle doğru düzgün bir konuşmaya girmemiştim.

-Eskisi gibi olsaydın İnci gibi herkesle konuşurdun.

Doğru.Kimse de benimle konuşma çabasına girmiyordu zaten.Acımın taze olduğunu düşünüyorlardı sanırım.Acım tazeydi ama ben bir şey hissetmiyordum.Sadece yıllardır istediğim şeyi yapıyordum.Kimseyle gereksiz sohbete girmiyordum.Kimsenin bunu sorgulamaması ise benim için büyük bir avantajdı.

Servis en sonunda yetimhaneden alması gereken herkesi almış olmalı ki hareket etmişti.Dışarıda trafik vardı.İç Anadolu'yu sevmiyorum.

-Deniz olan yerler daha güzel.

Ve rahat.Eğer sevdiğim bir şehirde olsaydım trafikten şikayet etmezdim.

Yolu izlemeye devam ettim.Bir aralar sırf ailemin istediği için gereğinden fazlaca çalıştığım okulun önünden geçmiştik.Oysaki ben o liseye gitmeyi hiç istememiştim.

-Bu kadar kısa mıydı yani o dönem?

Bu kadar.Hatırlamama gerek yok.

-Var.Onlar seni sen yapan şeyler.

Ben beni göremiyorum.

08.04.2015

Kız odasındaki çaışma masasının sandalyesinde sessizce ağlıyordu.Ailesiyle yine kavga etmişti.Bir sınav yüzünden kötü olan hayatı daha da kötüye gidiyordu kızın.Ne olurdu sanki en yüksek puanla alan liseye gitmese.Zaten son zamanlarda arkadaşlarıyla da arası çok kötüydü.Kız evde yaşadıklarından dolayı arkadaşlarına patlayıveriyordu.O sınıfın neşeli kızı olduğundan patlayınca insanlar ondan uzaklaşıyordu.Herkes kızdan anlayış bekliyordu ama kimse kıza anlayışla yaklaşmıyordu.Hepsi kızla sırf eğlenmek için takılıyordu.Hiçbir şey gerçek değildi kızın hayatında.En azından kızın bildiği.

Dayanamıyordu artık.Ailesi onun çalışmadığını ıdda ediyordu.Oysaki kız çok çalışıyordu.

Günler sonra ağlaması bile aslında iyi bir şeydi kız için ama o bunun farkında değildi.Hala bir şeyler canını yakabiliyordu ve ağlayabiliyordu.Bunun kıymetini şuan bilmiyordu.Ağlamak kızın en büyük canlılık belirtisiydi.Çünkü kız için gülmek çok kolay bir şeydi.Ne için güldüğünün bile farkında olmadan gülebilirdi kız.Ama ağlamak.Kız için ağlamak yaşıbüyüdükçe zorlaşıyordu.Git gide hisleri azalıyordu sanki kızın.Kız bunun farkındaydı.Onun için kendine ne ağlamayı yakıştırıyordu ne de diğer duyguları.Kıza göre kendisi başlı başına bir sorundu ve bu sorunun çözümü yoktu.

Şimdiki zaman

Bu yurda geldiğimden beri okulumu değiştirmiştim.O çok çalışarak kazandığım okulu.Gülünç.

Servis okulun olduğu sokağa girince kucağımdaki çantanın kulpuna parmağımı geçirdim.Çantam lacivert renkliydi ve üstünde sadece markası yazıyordu.Servis en sonunda yavaşlayarak durdu.Öndekiler kapı açılınca inmeye başladılar.İnci servise bindiğinden beri konuştuğu sadece adının Hakan olduğunu bildiğim çocukla konuşmayı bırakmış ayağa kalkmıştı.

Ben de ayağa kalkarak çantamı sağ omzuma atmıştım.İnsanlar bunu belki de hava olsun diye yaptığımı düşünüyorlardı fakat bilmedikleri bir şey vardı.Sol omzumda küçükken zedelendirildiği için bir sorun vardı ve ağrı yapıyordu.

-İnsanların bilmediği bir şey yok,her şey var.Omzunsa baban yüzünden oldu.Bunu kendine hatırlatmaktan kaçmayı kes.

------------

Tekrardan merhabaaaa

nasılsınızzz?Umarım beğenmişsinizdir yıldıza basmayı unutmayınnn.

Olaylar daha başlamadı merak etmeyin kitap hep böyle ilerlemeyecek

 

 

Loading...
0%