İyi okumalarrr...

🫧🫧🫧

Barlas odadan çıktıkdan sonra balkon korkuluklarına gelen kuşa odaklandım bembeyaz bir güvercin gelmişti oturduğum sandalyenin yanındaki masaya uçup bana daha fazla yaklaşmıştı korkmamadına şaşırmıştım açıkçası elimi yavaşça korkutmamaya çalışarak güvercinin kafasını okşamaya başladım bi yerde okuduğuma göre beyaz güvercinler barışın ve aşkın simgesiymiş

Biraz daha benimle durduktan sonra uçup başka yerlere doğru gitmeye başladı hayvanları sevmek onlara bakmak bana her ne sorunun içindeysem bile çok huzur veriyordu

En az yarım saat daha burda oyalandıktan sonra üzerime gri salaş bir crop altına yine gri bir şort giymiştim saçlarımı tarayıp aşağıya indiğimde barlas koltuklardan birisine oturmuş telefonu ile uğraşıuordu mutfaktan kendime bir bardak su doldurup içmeye başladım o sırada da barlası izliyordum iki ay , o iki ay bana iki yıl gibi geliyordu aslında barlasın yanında zaman çok çabuk akıp gidiyordu ona karşı içimdeki nefret duygusu Yavaş yavaş aslında yok oluyordu ne hissettiğimi ben bile bilmiyordum ece denen o sarı karısı olucam dediğinde her ne kadar belli etmesem de içime bir kurt düşmüştü ama sonra tabi akrabası olduğunu öğrendiğimde rahatlamıştım noluyor du bana gerçekten de merak etmiyor değildim çünkü daha önce hiç aşık olmadın havin kimseye karşı böyle hissetmediğin için yeni bir duygu tadıyorsun , sen barlastan hoşlanmaya başlıyorsun ama bunun farkına bile varamayacak kadar aptalsın ​​​​​​.belkide haklısındır bilemiyorum böyle şeyler yüzüme vurulmayalı baya olmuştu en son berk vuruyordu o da zaten bana kazık atıcak son kişi bile değilken böyle yapması...... havin konuyu atladığının farkında mısın berki affetmiceğini biliyoruz ikimizde affetmezsin kazık atanlar siliniyor biliyorsun değil mi ? Biliyorum

Suyu bitirip tezgaha koydum dolabı açıp içinde ne var diye baktım canım abur cubur istiyordu dolaptan kutu cola çıkarıp masaya koydum sonra diğer dolapları karıştırmaya başladımbelki cips falan vardır diye ama bulamadım. " Ney arıyorsun " bana bak bu sefer terslemiceksin. " Abur cubur falan ama bulamadım " aferin susar mısın. " Çok fazla aldırmam eve " havin tamam be düzgün cevaplicam " hıhığ " bumu düzgün sen susar mısın artık psikolog hanım cola mı alıp masaya oturdum yönümü salona doğru döndürüp cola yı açtım bir yudum aldıktan sonra kapıdan içeri tanımadığım bir kadın girdi kimleri tanıyorsun saysana hiç kimseyi jsjs

En az 1.70 boylarında kumral altına kalem etek üzerine beyaz gömlek giyinimli yine güzel bir kadın girdi elindede dosya gibi bir sürü defter vardı ilk önce bana bakıp anında salona geçti yani barlasın yanına Allah tan salon la mutfak açıktıda görebiliyordum

" Merhaba barlas bey " barlas başını kaldırıp hafif tebessüm etti bu ne zamandan beri çalışanlarına tebessüm eder oldu acaba sinirlendik mi kes sesini oppss kadın elini uzattığında barlas hiç tereddüt etmeden elini sıktı " hoşgeldin ezgi geç otur " Allah Allah kıskanıldı gibi sanki ama kıskanma sebebim neymiş çalışanı ile adam iş yapcak işte hem banane ki yani napabilirim peki colamdan bir yudum daha alıp izlemeye devam ettim ezgi denen kadında ikide bir kacamak gözlerle bana bakıp duruyordu ben onun o gözlerini oymasını bilirdimde yani BANA İKİDE BİR BAKIP duruyo sonuçta hıhığ kesin SANA baktığı için ay lütfen kes sesini artık

Ezgi bacak bacak üstüne atmış dosyalarla ilgileniyormuş gibi barlasa bakıyordu colayı dikip bitirdim ve tenekeyi buruşturmaya başladım kağıt gibi dümdüz yaptığım kutuyu elimde çevirmeye başladım " ha evet barlas bey burası , evet zaten bir hafta sonrasındada toplantı var ona girilcek " "tamam o zaman toplantıya sende geliyorsun değil mi" "tabikide" tabikideymiş

Yaklaşık 1 saat kadar izlemeye devam ettim ama bunların işleri bitmiyordu hem sinirlenip hemde sıkılmayı nasıl başarıyordum acaba daha fazla izlemeyi bırakıp dışarı çıktım ve baktığımda sabahki beyaz güvercin tekrar gelmişti bahçedeki koltuklardan birisine oturdum güvercin sanki beni takip ediyordu orta sehpanın üzerine konup başını eğip kaldırmaya başladı

Barlas'tan...

Sabah mertle konuştuğumuzda kuzeni ezginin. Sanki çalışan gibi bize gelmesini söyledi ezgi aynı zamanda mimik okuyabiliyordu insanların haraketlerinden ne düşündüğünü anlayabiliyordu yani asıl amacımız ezgi bize normal bir çalışanımmış gibi gelip havinin mimiklerini okuycaktı ne hissediyor gerçektende merak ediyordum ne kadar rahatsız olsamda ezgi ile işlerimizi çok samimiymişiz gibi yapıyor görünüyorduk havinin gözünden bir saat kadar hiç yerinden kımıldamadan bizi izlemişti en sonundada bahçeye çıkmıştı eski soğuk halimi alıp ezgiye baktım

" Eeeee ezgi durum ney " birazcık jafadında tartıp ölçtükden sonra " abi biraz daha incelesem " derin bir nefes alıp "tamam" dedim dosyaların bir kısmını alıp bahceye çıktık havin sandalyeye oturmuş beyaz bir güvercini seviyordu beyaz güvercinin burda ne işi vardıki bizi gördüğünde yüzündeki tebessüm yok oldu " içerisi çok sıcaktı burda daha iyi çalışırız diğil mi barlas bey" " evet ezgi-cim geç otur" bu yaptığımıza göz deviren havini gördüğümde ezgiye döndüm dikkatle inceliyordu havini " yalnız mal mal suratıma bakmasanız iyi edersiniz " işte havinden beklenen tepki "anlamadım pardon" havin saçını kulak arkasına atıp kısık gözlerle ezgiye bakmaya başladı " diyorum ki , suratıma böyle bakmaya devam edersen bakıcak gözün de kalmaz canım benim " " Havin çalışanlarıma bu şekilde tepki gösteremezsin "peki" diyip derin bir nefes aldı ve sandalyeyi geriye iterek düşürdü ardındanda geri içeri girdi tekrar ezgiye yine döndüğümde gülümsüyordu

"İnceledin mi bari ezgi artık " " inceledim abi " " eee sonuç ney söyle artık " " kıskançlık , sinir , kaybetme korkusu , iğrenme kıskançlık ağır basıyor ama " " başka başka bişey yokmu" " var " " ney bak ezgi bana gerilim yapma " sesim sinirli çıkınca ezgi biraz geriledi " hoşlantı " işte o an , o an içimdeki bütün buzlar erimişti belkide " saol ezgi teşekkürler adamlara söyliyim bıraksınlar seni " " bişey değil abi ben teşekkür ederim " diyip gitmişti kendi halime gülmeye başlamıştım "ulan barlas (kahkaha) küçük bir kız için resmen aslandan kediye dönüşüyorsun (kahkaha) ne yaptın ettin hoşlandırdın kızı kendine aferin (kahkaha) " biran durdum lan ben kendi kendime mi konuşup kahkaha atıyorum delirdim galiba ulan havin, ulan havin beni ne hale soktun haberin bile yok

Koltuğa iyice yayılıp adanlardan birisini çağırdım " efendim abi" " tufan viski şişesini getirsene " " tamam abi hemen"

İki tane viski şişesini önüme bırakıp gitti ayaklarımı madaya uzatıp üst üste attım şişeden birkaç yudum aldıktan sonra karşı tarafıma iki tane beyaz güvercin geldi daha demin bir tane olan yanına eş almıştı galiba beyaz güvercinin anlamı neydi acaba telefonumdan yazdığımda

Barışın ve aşkın simgesidir yazısı beni daha da çok mutlu etmişti iki şişeyide bitirdikten sonra üç tane daha istemiştim saat 20.14 geçerken masada tam 7 tane boş şişe vardı galiba kafam güzel olmuştu ama emin değildim emin miydim yoooğ eminim ananı sat*yım kafam çatlıyo

" Benden hoşlanıyormuş eyy sandalye , ne sacmalıyosun barlas ya tuğfaaannn " " efendim abi ". " Beni içeri götür yürüyemiyorum " dediğimde koluma girip eve geçtik koltuğa uzandığımda tufan gitmişti , galiba gitmisti bilmiyordum herne haltımsa havinim benden hoşlanıyordu ya o bile yeter di bana kaçıncı söyleyişim di acaba 1 ,2 , 3 , 8 ,17 offfff " karım yapıcam seni havinimm " fısıldayarak söylüyordum neden fısıldıyordum uyuyordur o şimdi uyandırmayayım en iyisi uyusun premsesim benim

Merdivenden gelen ayak sesleri ile kafamı bile kaldıramadan havin olduğunu anlamıştım ," haviiİnn-im" " barlas?" "Hozgeldim, pardon sen hoşgeldin doğru evet" " sen içtin mi". " Bingoo akıllı prensesim " " ben senin nerden prensesin oluyorum be mağara adamı " diyip adım sesleri uzaklaştı gitti premsesim beni bırakıp nereye gitti karım yapıcaktım ben daha onu kendime ama

" Barlas , barlas , BARLASSSSS " Diyip yanağıma inen ağırlığın ardından yattığım yerden sıçramıştım " kahve yaptım iç şunu ayıl ayyaş ayyaş durma " bana kahve yapmıştı prensesim hemen elinden alıp içmiştim " çok güzel olmuş " diyip gülümsedim havin bu halime yine göz devirmişti " neden o güzel gözlerini bana deviriyorsun " cevap gelmemişti tam gidicektiki bileğinden tutup kendime cektiğimde kucağıma düşmüştü gözleri pörtlek pörtlek olmuştu bu hali bile cok güzeldi " b-barlas ne yapıyorsun ya " kalkmaya çalıştığında tuttuğum için kımıldayamamıştı bile " benden hişlanıyor musun havinim " cevap gelmemişti yine biraz yaklaşıp tekrar sordum " havinim beni seviyor musun " nefes almadığını farketdiginde geri çekildim hazır olduğunda söylemesi daha mantıklı olurdu " nefes al havin " diyip bıraktım hemen kucağımdan kalkıp koşar adımlarla yukarı çıkmıştı

🫧🫧🫧

Arkadaşlar bu kadar yazabildim kusura bakmayın