
İyi okumalar
🫧🫧🫧
kahve irisleri dahada koyulaşan barlas ve diğerleri kapının ardında kim olduğunu görmeyi beklerken arkadan berkin sesi duyuldu "yağmur iyi misin naptılar sana hay sikeyim " arkalarından geri gelen yağmur ve asmin vardı bedenleri korku ve kan içinde zangır zangır titriyordu "HAVİN NERDE" diye resmen kükremişti barlas asmin kekeleyerek "i-içer-de" diyerek parmağıyla orta kapıyı işaret etti ve o anda kapı tamamen açılmıştı "saydun , kemal kızları alın" dedi mert ve herkes kapıya odaklanmıştı barlas artık sabredemiyordu bir an önce karısına kavuşmak istiyordu "çık dışarı ödlek herif " daha fazla dayanamadan aralık kapıdan içeri daldı ve gördükleri ile beyninden vurulmuşa döndü bir sandalyeye oturtulmuş havin ve arkasından başına silah tutan amcası Tayfun Kılıç " ooo hoşgeldiniz barlas bey biraz geç kaldınız açıkcası bizi çok bekletdiniz " o an herşey sessizleşmişti sadece odada barlas ve havin vardı gözleri karısının yaralı vicudundaydı başka hiçbirşeyi görmüyor , duymuyordu arkasından gelen adamları duymuyordu hiçbir şeyi bilmiyordu yada o an bilmek istemiyordu tek istediği inanmak istediği gerçekte gerçek değildi
"hadi ama barlas bir kadın için bu kadar şoke olmuş olamazsın havini öldürürüz baska bir kadını bulursun o başkasını vururuz sonra bir başkasını dünyada kadın mı yok " diyip kahkaha atmaya devam etti tayfun barlasın sinirden damarları sanki patlıycakmış derecede olmaya başlamıştı
"TAYFUNNN" o kadar çok bağırmıştıki odanın lambası patlamıştı ismini söylerkense ardı ardına o daha tetiğe basamamışken 5 el ateş etmişti gözlerini sevdiğine çevirdiğinde en sonunda korkudan bayıldığını anlayıp hemen kucağına alıp mertin yakınlardaki yazlığına götürmüşlerdi herşey çok hızlı gelişmişti hangi ara arabaya binmişlerdi hangi ara doktor gelmiş hangi ara barlas sinirden bütün hıncını eşyalara zarar vererek geçirmeye çalışmıştı anlaşılmamıştı bile
"abi haber geldi bizim mekana bırakmışlar adamı başında en az 50 tane adam var sen merak etme yaptıklarının hesabını tek tek vericek"
" doktor ne zaman çıkıcak şu sikik odadan artık " neredeyse 1 saattir odadan çıkmıyordu her geçen dakika endişeler dahada artıyordu "abi bi sakinleştirici mi yapsak sanada yenge seni bu halde görmesin " Mert in söylediklerine kulak asmayıp duvara yaslanıp gözlerini tavana dikti ve içinden geçirmeye başladı
'Allah'ım sana yalvarıyorum yalvarırım sevdiğime birşey olmasın gerekirse ben ölürüm benim canımı al ama havinimin asla sana yalvarıyorum yarabbim sağlık istiyorum Allah'ım karımın iyileşmesi sağ salim ayağa kalkmasını istiyorum'
Merdivenlerden gelen adım sesleri ile kafamı o yöne çevirdim yağmurla asmin aşağı geliyorlardı " Barlas enişte havin nasıl" " bilmiyorum" diyip salona geçtim tekli koltuklardan birisine kendimi attım
"Asmin iyi misin meden indiniz odanızdan"
" İyiyim abi merak etme havinin durumunu öğrenmek için indik " mert abi lafından sonra ne kadar bocalasada bozuntuya vermek istemedi " siz gidin dinlenmenize bakın birşey olursa haber veririm "
"Ama-" " yukarı çıkın ve dinlenin acıkmışsınızdır hatta siz ben size yemek söyliyim "
Kızlar yukarı çıktıktan sonra havinin bulunduğu aynı bir hastane odasına benzeyen yerin kapısı açıldı iceriden doktor ve hemşire çıktı barlas yerinden fırlayıp doktorun yanına gitti " nasıl "
" Çok fazla darbe almış , kan kaybetmiş , durumu ağır ve şunu söylemek isterim ki anne karnındaki zigot da aldığı derbelerle ölmüş ölümcül bir tehlikesi yok tabii ama bünyesi fazla dayanıklıymış başka birisi olsaydı eğer çoktan hayatını kaybetmişti açıkcası çok şaşırdık uyutucu ilaçlarla uyutuyoruz şuanda 1 hafta kadar bir tedavi süreci yapmayı düşünüyoruz olası bir tehlike görürsek bu süre uzayabilir hasta uyandığında psikolojik destek çok önemli şimdilik bu kadar geçmiş olsun "
Diyerek yanımızdan ayrılmıştı doktor dedikleri hala zihnimin içinden tekrarlanıyordu sırf sorumsuzluğum yüzünden daha yeni varlığından haberdar olduğum çocuğumu mu kaybetmiştim bu neydi şimdi " mert " " burdayım abi "
" Mert benim çocuğum " " abi "
" MERT BENİM DAHA ZİGOT OLAN ÇOCUĞUM ÖLDÜ " " abi sakin ol"
Sürekli aynı kelimeler dönüp duruyordu sürekli sesler susmuyor her geçen dakika daha da artıyor bitmek bilmiyordu karısı kaçırılmış işkence görmüş ve en sonunda daha yeni haberdar olduğu çocuğu
Olanlar o kadar çok üst üste geliyorduki aklını kaçırmak üzereydi dışardan gelen beş koruma zoruyla sakinleştirici yapılmıştı ama bir faydası yoktu ateşini dışına savurması belki engellenmişti ama içinde daha da harlanıyordu söndürülemezdi hepsinin kendi suçu olduğu bilincinde bir şekilde bu durumdaydı
Barlası sakinleştirici bile işe yaramadığı için bayıltmak zorunda kalmışlardı alt kattaki kendi odasına taşıyıp yatırmışlardı herkes biliyordu bunun ne kadar zor bir durum olduğunu
Mert elinde sigarasını içerek bahçede yürürken yanına berk geldi
" Kimin burası "
" Benim yazları kafa dinlemek için gelirdim çoğunlukla ama en son 3 yıl önce gelmiştim" kafasını salladı berk
Mert içtiği sigaranın dumanını üfledikten sonra berke döndü " nasıl atlatıcak acaba "
" Barlasla çocukluktan beri beraberiz kan bağı olmasada kardeş deriz birbirimize atlatması kolay olmiycak adam çocuğunu kaybetti karısına yapılmayan kalmadı nerdeyse "
" Kızlar nasıl oldu acaba yağmurun yanına çıkamadım hala "
" Dinlensinler biraz olayı daha onlarda atlatamadı rahatsız etmemek en iyisi bende cıkmadım yanlarına ama biraz daha iyiler"
" Aklım çıkıcaktı nerdeyse üçüde birbirinden ayrı kıymetli benim için "
" Ya ben benim için kıymetsiz mi sanıyorsun birisi kardeşimin karısı kız kardeşimdir yağmuru tanımam ama kız kardeşim dediğim kadının arkadaşı " salakça gülüp devam etti " asmin desen " derin bir nefes aldı sevdiği tarafından kendisine 'abi' kelimesini kullandığını duymak bir hayli zor geliyordu " asmin işte kız kardeşimin kız kardeşi gibi bir durum oldu " berk kendisini tutamayıp küçük bir gülüş kaçırdı "kız sana abi diyor" " kapa çeneni "
" İyiyim abi " diye taklit etti berk "berk kapa çeneni" giderek sinirlenmeye başlıyordu "merak etme mert abi" diye taklit etmeye devam etti berk o sırada mert belindeki silahı çıkartıp berke salladı " biraz daha devam edersen ağzına kursun dizerim berk"
Berk en son gülmeye devam edip "Mert abi" dedi ve arkasına bakmadan hızlı hızlı koşmaya başladı arkasından ne kadar kurşun sesi gelmişse hepside ıskaydı çünkü berk çoktan arka bahçeye kaçmıştı bile
2 gün sonra
" MERT DELİRCEM ARTIK" diyerek ortalığı yıkmaya tam gaz devam ediyordu barlas
" Noldu barlas karına yaptıklarımı anlatmam hoşuna gitmedi mi yoksa aaa bak ama şanslısın karın kanlar içinde olsada alyansının olduğu ne parmağına nede yüzüğüne elimizi sürmemize izin vermedi"
Mertin elinden kurtulup tayfunun üzerine atladı ne kadar ayırmaya çalışsalar bile onu elinden kimse alamazdı buna cüret edicek birisi henüz aralarında yoktu " hele bi , hele bi ona birşey olsun seni öldürmem için bana yalvarıcaksın ama ben seni öldürmeden öldürücem tayfun sen bekle" son bir yumruk atıp üzerinden kalktı bu gidişle devam ederse adam ölürdü
Yalvartıcaktı havinine ne yaptıysa en ağırını aynı şekilde ona yapıcaktı onu öldürmesi için yalvartıcaktı ama öldürmiycekti
" Şunu kaldırın yerden mert arabaya "
Türkiye'ye dönmüşlerdi ve hala havin uyanmamıştı ama sağlığı bu iki gün içersinde en iyi şekilde gitmeye devam ediyordu barlas hala aynı kafada dönüp durup birşeyler yıkıyordu yağmur ile asmin kendilerine gelmişlerdi mert ne kadar asmine yaklaşmaya çalışsada asmin hep geri tepiyor 'mert abi' lafını esirgemiyordu
Yağmurla berk ise araları giderek iyi gidiyordu ama havin bu haldeyken bulundukları duruma bir isim vermek istemiyorlardı herkesin dört gözle havinin sağlığını beklemesi kaçınılmazdı zaten
Arabada sakin bir şekilde geri malikaneye dönerken Mert'in telefonu çaldı " kim arıyor"
Asmin arıyordu telefonda yazan isimle mert heyecanla yerinden haraketlendi " Asmin "
" Efendim " karşı taraftan ses gelmesini bekledi mert " asmin orda mısın"
" Mert abi " derin bir nefes aldı mert ama bir sorun vardı sesin belliydi " asmin bir sorun mu var"
" Barlas yanında mı" mert barlasa baktı onları dinlediğini sanmıyordu yola dalmış büyük ihtimal havinin düşünüyordu " bir dakika bekler misin " diyip yolun karşısındaki petrolde durdu " abi iki dakika bekle su alıcam " barlas tınlamadan karşısına bakmaya devam ediyordu
Arabadan iyice uzaklaşan mert tekrar telefona döndü " yanından uzaklaştım şimdi asmin noldu "
" H-havin titriyor çok titriyor ama doktor ortalarda yok ne yapıcaz bilmiyoruz eğer barlas enişte duyarsa yine sinirlenir diye söylemeye çekindim ne olur çabuk gel "
" Geliyorum " telefonu kapatıp koşar adımlarla geri arabaya bindi mert " abi seni bizim meyhaneye bırakıcam benim küçük bir işim var hem sende biraz kafanı dağıt "
Barlas hiçbirşey demiyor sadece sert yüz hatları her dakika daha da geriliyordu
Bes dakika içinde meyhaneye barlası bıraktı ve eve sürmeye başladı o kadar hızlı gidiyorduki kaza yapsa önündeki arabayıda kendisi ile birlikte gidiceği yere kadar sürükliyebilirdi
Eve geldiğinde koşarak havinin olduğu odaya girdi hastane bilgisi yülsekti ne yapıcağını bildiği için kısa sürede havini kendisinie getirdi ve tekrar uyku ilacı enjekte etti eğer iyileşmeden uyanırsa kalıcı hasarlar ortaya çıkabilirdi
" İyi değil mi " " iyi yağmur daha iyi yalnız başına bırakmayalım ama " kafasını sallayarak onayladı yağmur
🫧🫧🫧
bir bölümün sonuna daha geldik ruh halime göre bir dahaki bölüm ne zaman gelir bilemiyorum her an depresyona girebilirim
sağlıklı kalın
oy+yorum🙏🏻🍂
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 84.49k Okunma |
3.59k Oy |
0 Takip |
43 Bölümlü Kitap |