
İstanbul/2016
"Hadi oğlum sıkıldık lan" murat bağırarak tarığı aşağı çağırıyordu, bana bakarak "hep sen yüz veriyorsun buna" diye sistemle konuştu, "sanane lan kıskanma en çok beni seviyor diye" tarık elinde kravatıyla murata gıcıklık yapıyordu ve bunda oldukça başarılıydı, murat ona ters ters bakıyordu . Tarık kravatı boynuna dolayarak "Nil" diye adımı sayıkladı karvatı göstererek, karavatı elime alarak " bir türlü öğrenemedin gitti tarık" diye söylendim "ne yapsam olmuyor beceremiyorum şunu" dedi . Ona baktım güldüm murat bıkmış bir şekilde "artık çıkalım" diye konuştu tarık" kıskanma kıskanma en çok beni seviyor diye" tarık Murat'ı sinirlendirmeye devam ediyordu, onları bırakıp evden çıktım arkamdan didişerek geliyordular.
Herkes tamdı salih, Sasha, Eflal, tarık,murat, Marcus ,Lucas ve elçin. Gözlerim çeliği aradı ama bulamadım, arkamda tanıdık bir koku vardı ve o kokunun sahibi elini belime yerleştirerek "burdayım" diye kulağıma fısıldadı "hadi gidelim" dedim ve herkes arabalara binerek yola koyulduk. Çelik ve ben arkadaki Mercedes g kasaya binip yola çıktık "sarraf dağın başında niye bizi toplamak istedi Nil" eli elimin üstündeydi ona baktım "bilmiyorum ama hepimizi çağırmasının bir açıklaması vardır" diye konuştum ve yol boyunca derin bir sessizliğe gömüldüm, aklım sarrafın bizi neden açığa çıkarıp çağırmasıydı .
Dağ evine geldiğimizde hepimiz içeri girdik. Tarık yanıma gelerek " ee hani sarraf" diye konuştu. Etrafa göz gezdiridim ve masada olan telefonu gördüm, elime aldım kapalı olan telefonu açmak için tuşuna bastım "tarık izi sakla" diye konuştum benimle tarık arasında olan bir şeydi bu .
Telefon açıldığında ekrana arama düştü, aramayı açtım ve hoparlöre vererek"kimsin" diye konuştum , karşı taraf " merhaba isimsiz ve ekibi sizi canlı olarak bizzat karşılamak isterdim ama şartlar buna uygun olmadı" diye konuştu karşı taraf. Salih "ulan pezevenk seni elime geçirsem kimse alamayacak seni" diye konuştu öfkeyle.
Timsah kahkaha atarak " bugün son gününüz birbirinzle keyifli vakitler geçirin" dedi ve tekrardan konuşarak " kapıyı açarsanız evi uçurursunuz" diye kahkahalarla telefonu kapattı .
" Nil ne yapıcaz biz " eflal endişeyle konuşarak "sakin ol eflal çıkıcağız burdan"güven vererek konuştum .
"Nil"çeliğin bana seslenmesiyle ona ona döndüm ve işaret ettiği yere baktım "Allah kahretsin siktiğimin timsahı seni timsahlara yem etmediysem benim adım isimsiz değil lan" diye öfkelye konuştum.
Burdan canlı çıkabilicekmiyiz bilemeden ve hatırladığım son şey tarığın beni korumak için bana doğru yaklaşmasıydı.
Evetttt özel bölümü nasıl buldunuz
Hehhe sizcede murat tarığı kıskanıyormu
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |