Yeni Üyelik
10.
Bölüm

Esaret rüzgarı

@ela_nurkcmz

Esaret nedir ? Özgürken bile hayatın bir ipe bağlı olması mı, yoksa seni saran iplerin, seni ele geçirmesine izin vermek mi.

 

Günlerdir düşünmekten kafayı yiyecketim,böyle olmuyacağanı anladığımda kendimi spora sardım.Kendimi toparlamam lazımdı, eski formuma dönmem lazımdı. Düşüncelerimi bozan Muratı'n bağırış sesleriydi , " Nil imdat, yardım et .Bu demir adam beni öldürecek." Anlaşılan rahat durmamış ve Salihe bulaşmıştı, salih onu baş aşağı tutup sallıyordu, "seni bir güzel silkeliyim de o küçük beynin çalışsın murat" .Murat hâlâ kurtulmaya çalışıyordu ve salih' le beraber yere düştüler.

 

İkisine'de masada olan su dolu sürahi üstlerine döktüm ve " sadece tek istediğim 2 saat yalnız kalmaktı", Salih ve Murat bana küçük çocuk gibi alt dudkalarını sarkıtıp aynı anda "seni özlemek suçmu." Diye konuştular, onlara tekrardan su döktüm "sayende duş aldık kızım" diye konuştu murat, ikisi ayağa kalkıp birbirlerine bakıp gülerek çıktılar . " Nereye siz ikiniz buraya gelin" dedim bağırarak ,dışarı çıktıklar ve ikisinde ellerinde su dolu şişelerle odaya girdiler, " hayırdır siz niye sinsi sinsi sırıtıyorsunuz " dememle şişedeki suları bana dökmeye başladılar. "Şeytanlar " dememle salih beni her iki kolumdan tuttu ,muratta suları dökmeye başladı, "siz ikinizi geberticem görürsünüz" dedim Salih" bize dökerken iyidi ha," diye konuştu. Murat'ın karnına tekme attım ama çok sert vurmadım,salihin ise kolunu ısırdım, beni bağırarak bırkatığında, hepimiz gülüyorduk.

                                 . . .

Zihnim bir esretin içindeydi, sürekli aynı şeyi düşünüyordu. Vanilya ile karışık kiraz kokusunu, aklımdan bir türlü çıkarmıyordum. Sanki beni her tarafımdan sarmış ve gitmiyordu bu koku geçmişin kokusuydu ama geçmişi, hatırlamıyordum böyle olmayacağını anladığımda kafamı dağıtmak için bana verilen göreve gitmeye karar verdim. Sarraf bu kararıma karşı çıkmıştı daha iyleşmediğimi ,dinlenmem gerektiğini söyledi ama onu dinlemeyeceğimi anladığında pes etmiş ve bana istediğim görevi vermişti.

Kurbanımın adı Eyüp Altındağ kendisi türkiyenin zenginlerinden idi, kendi adına açılmış vakıfları vardı ve bu vakıflarında ,uyuşturucu'dan kazandığı parayı temize çeviriyordu bununla kalmamakla bunu küçük çocuklara satıp onları zehirliyordu.

 

Evinde ki bütün kameraları devre dışı bırakmıştım,korumalara görünmeden içeri girdim,

"Kimsin sen " arkamdan gelen sesle döndüm "eyüp bey için gelmiştim iş için" dedim sakin ses tonuyla, beni baştan aşağı süzdü " öylemi bekle o zaman" arkasını döndü, silahın tetiğini çekti ama sadece çekmekle kaldı silahımın ucunda olan susturucu ile kafasına sıktım ve silahla beraber yere düştü.

Avımın olduğu odaya yöneldim, içeri girdim Ve sesizce bir köşeye sinip Eyüp altındağı bekledim.

 

Bir süre sonra içeri girdi, kırklılarında,saçlarına aklar düşmüş biriydi, cazibeli biriydi ama bu onun bir şerefsiz olduğunu değiştirmezdi, ıslık çalarak onu korkutmaya başladım. Başarılı olmuştum hızla arkasını döndü ve sesin nereden geldiğini anlamaya çalışıyordu, zeki adamdı ama benden değil. Olduğum tarafa yöneldi, yavaş ve temkinli adımlarla yaklaşmaya başladı , perdeyi çektiği gibi elimde hazır olan bıcağı omuzuna batırdım ve kasıklarına tekme atıp yere düşmesini sağladım. Acıyla inlerken belimde olan silahı çıkarıp ona vurdum ve bayıldı.

 

‌Onu yatağına taşıdım ellerini, ayaklarını bağladım ve bağırmaması için ağzını tıkadım. Uyanmasını bekledim, beklerken malzemeri mi hazırladım,elime en sivri bıçağımı aldım ve bacağına batırdım, acıyla uyandı ve bağırmaya başladı, ağzını bağladığım için belli belirsiz sesler geliyordu. Bıçağı bacağından yavaşca indirdim ve " bu onlarca zehirlendiğin çocuklar için." Diye konuştum öfkeyle, bıçağı çıkarıp diğer bacağına sapladım ve onunda aşağıya doğru indirdim " buda öldürdüğün kadınlar için" dedim yetmiyordu bana daha fazlasını yapmak istiyordum ama daha fazla dayanamiyacağını biliyordum . Bezi ağzından çıkardım," kimsin sen" diye acıyla konuştu "isimsiz" diyerek cevap verdim ve bıcağı boynuna geçirdim. Cebimden siyah bir kalem çıkarıp duvara, büyük harflerle isimsiz yazdım ve yanınada, selden geçenler. Diye yazıp çıktım .

 

Motoruma atlayıp eve geçtim ve üstümdeki herşeyden kurtulup duşa girdim. Duştan çıktıktan sonra delileri asitle yaktım ve plastik makyajı yüzümden çıkardım. Uyumaya ihtiyacım vardı, uyuyamicaktım ama yarım saat bile yeterdi dinlenmek için.

 

Uyandığımda kan ter içindeydim, işlediğim cinayetler peşimi bırakmıyordu, o gün ne yaptıysam aynısını rüyamda bana yapıldığını görüyordum, gördüğüm rüya ise bacaklarımın ve kollarımın yavaşça kesilmesiydi . Saat gece üçtü yatağımdan kalkıp salihin odasına girdim, yanına uzanıp ona sokuldum. " Uyuyamadınmı "diye sordu Salih ona "evet " dedim. Beni kendine çekip anlımdan öptü ve ben uyuyana kadar masal okudu.

 

 

Herkese merhaba bölümü beğendinizmi yorumlarda belirtirseniz sevinirim

Sizce bu kokun sahibi kim ve geçmişle ne bağlantısı var merak ediyor musunuz bunun için size bir süprizim var

Veeeeee süprizzzzz bu kişi ile olan özel bölümmmmmm

İyi okumalara ateş böcekleri

Loading...
0%