"Teyze ben gelmem oraya!"

"Ne demek gelmem Delfin?! Kadın bizi özel olarak davet etti diyorum ayıp olur"

Sinirli bir soluk bırakarak kendimi koltuğa attım. Sabahtan Yıldız Teyze bana gelerek kahvaltı etmiştik, akşama kadar sohbet ettikten sonra aniden Ahu Teyzelerle gideceğiz demesi ile oturmuş bir saattir kavga ediyorduk. Hayır ben kadının oğlundan hoşlanırken nasıl yüzüne bakarak rahatça konuşacaktım ki?

Ama Teyzem tutturmuştu bir kere, eğer gideceğiz derse oraya kesin giderdik ancak ben yine de şansımı zorlamaya devam ediyordum.

"Teyze lütfen, ben ne yapayım kadının evinde ya? Utanırım bir kere, nasıl konuşayım?"

Üzüntü ile yüzümü buruşturarak söylediklerim ile gözlerini devirerek kolumdan tuttu ve beni oturduğum yerden kaldırdı.

"Çok fazla konuşma ve üzerini giyin bende gideceğim şimdi, sadece yarım saat veriyorum hazırlanman için yoksa seni şu halinle oraya sokarım. Kapıyı çaldığım zaman hazır ol ve şık giyin"

Tehdidi ile üzerime bakınca winxli pijamamla bakıştım bir süre. Eğer Teyzemi tanıyorsam dediğini kesinlikle yapardı ve ben bu pijamalar ile o eve girerek rezil olmak için henüz çok gençtim.

Oflayarak kafamı kaldırdığımda Teyzemin ölümcül bakışları ile sevimli bir şekilde gülümsemeye çalıştım ve koşarcasına odama gittim. Dolabımı açtığımda bir süre ne giymem gerektiğine baktım. Elbise giysem çok mu resmi olurdu acaba? Akşam yemeğine davetli olduğumuz için teyzem şık giyin demişti. Ne giyeceğimi bilmediğim için önce saçımı ve makyajımı yapmaya karar verdim.

Çok özenmeden saçımı düzleştirerek açık bıraktım. Makyajımı da sade ama şık olacak şekilde yaptıktan sonra dudağıma kahverengi tonlarında bir ruj sürdüm.

Tekrar dolabın karşısına geçtiğimde bir süre sonra etek-üst takımlarımdan birini aldım sade ve şıktı bence.

(İsterseniz farklı birşey düşünebilirsiniz )

Ahu Teyze'nin evi tek katlı bir ev olduğu için bu kıyafetler de fazla abartı değildi. Sonuçta gelecekteki kaynanamın gözüne güzel gözükmeliydim değil mi? Kendi içimde düşündüğüm şeyle güldüm. Dışarıdan biri beni görseydi eğer kesinlikle şizofren zannederdi.

Üzerimi hızlıca giyindikten sonra takılarımı taktım. Yıldız Teyze birazdan buraya gelirdi. Ayağıma topuklularımı giydikten sonra çantamı da hazırladım. En son parfümümü sıkarken kapı çalmıştı. Alel acele telefonumu da alarak odamdan çıktım ve kapıyı açtım.

Anahtarı alarak kapıyı açtığımda karşımda hazırlanmış Yıldız Teyze'ye baktım. Siyah ince penyesinin altına uzun aynı siyah bir etek giymişti. Ayağında ise fazla uzun olmayan bir topuklu vardı. Siyah saçlarını da açık bırakarak dalgalandırmıştı. Islık çaldığım zaman güldü.

"Benden daha güzel olmuşsun kız, başım döndü resmen"

"Sen önce kendine bak kaynanan için ne kadar da süslenmişsin"

İma ile konuşmasıyla sanki az önce bunu ben de düşünmemişim gibi göz devirdim.

"Ne alaka Teyze ya, ben hep böyleyim bir kere"

'Tabi tabi' der gibi başını salladığında çoktan arabaya gelmiştik bile. İkimizde arabaya bindiğimizde yola koyulmuştuk.

"Sadece biz mi olacağız"

Teyzem sorduğum soru ile beni kafası ile onayladı.

"Peki neden sadece biz, hadi sen onun arkadaşısın da ben neden geliyorum ki onu anlamadım?"

Tekrar merakla soru sorduğumda Teyzem ima ile gülümseyerek bana baktı ve,

"Ahu seni çok beğenmiş, geçen gün konuştuğumuzda seni sordu. Ne kadar kibar olduğunu falan söyledi, sonrasında ise bizi yemeğe davet etti" dediğinde büyümüş gözlerle ona baktım.

"Ne anlamda beğenmek bu?"

Umarım düşündüğüm şey olmazdı çünkü eğer oysa bu çok komik olurdu. Düşünsenize zaten oğlunuza aşık bir kızı oğlunuza almaya çalışıyorsunuz ve bunun için araya kişiler sokarak sizi görmek istiyor. Bence oldukça komik bir olay olurdu.

"Güzelliğinden etkilenmiş, sanırım seni Barlas ile sevgili yapmaya çalışacak"

Teyzem gülmeye başladığında bende güldüm. Tam da düşündüğüm gibi çıkmıştı. Zaten oğlu ile çokça görüştüğümü bilse mutluluktan havalara uçardı sanırım.

Sonunda geldiğimiz ev ile arabayı güzelce park ederek indik. Gerginlikten karnım kasılmaya başladığında gözlerimi kapatıp derin bir nefes verdim. Teyzem koluma girdiğinde ona doğru döndüm. Yüzünde güzel bir gülümseme ile,

"Sakin ol, belli etme" dediğinde tüm gerginliğime rağmen gülümsedim.

Ahu Teyze'nin benim oğluna karşı bir şeyler hissettiğimi anlamasını istemiyordum. Teyzem de bunu bildiği için bana böyle bir cümle kurmuştu ve ben az da olsa rahatlamıştım.

Kapının önüne geldiğimizde zile bastım ve beklemeye başladım. Birkaç adım sesinden sonra kapı açıldığında Ahu Teyze'nin gülen yüzü karşımızdaydı. O da üzerine krem tonları bileklerine kadar gelen bir elbise giymişti. Kolları uzun, önü ise V yaka şeklindeydi. Saçlarını da tepeden sıkıca topladığı için yaşına rağmen aşırı derecede güzel olmuştu.

"Hoşgeldiniz"

İkimize hitaben konuştuktan sonra Yıldız Teyze ile beraber 'hoşbulduk' dedik. Ahu Teyze önce Teyzeme sonra ise bana sarıldı. Geri çekildiğinde gülümseyerek beni süzdü.

"Manşallah çok güzelsin"

Aniden gelen iltifat ile şaşırsam da gülümsedim.

"Teşekkür ederim, sizde öyle"

Aynı şekilde Yıldız Teyze'yi de övdükten sonra geri çekilerek,

"Buyrun içeri geçin" dedi.

İçeri geçtiğimizde salonda koltuğa oturmuş Masal'ı gördük. Masal bizi fark ettiğinde ayağa kalktı ve yanımıza geldi. Teyzemle bana hitaben,

"Hoşgeldiniz" dedi.

İkimizde ona gülümseyerek karşılık verdik. Daha altı yaşında olmasına rağmen diğer çocuklardan daha terbiyeliydi. Teyzem biraz eğilerek Masalı'nın yanağını okşayarak,

"Nasılsın birtanem, görmeyeli kocaman olmuşsun" diye sordu.

"Evet Yıldız Teyze bak kocaman oldum ben artık"

"Hemde nasıl boyun falan da uzamış genç kız olmuşsun remen"

Masal Teyze'min lafından sonra ortaya küçük bir kıkırtı bıraktı ve teyzemi onayladı. O sırada hepimiz koltuklara oturmuştuk. İçimde hala gerginlik ve heyecan kırıntıları vardı. Elim koluma gittiğinde tırnaklarımı hafifçe bastırdım. Her gergin olduğumda bunu yapıyordum istemsizce.

Ben ve teyzem üçlü kanepeye oturduğumuzda Ahu Teyze de hemen karşımızdaki üçlü koltuğa oturdu. Masal'ı da yanına oturtarak açık sarı saçlarını okşadı ve sonrasında gülümseyerek bana döndü.

"Delfin, sen nasılsın kızım?"

Bana yöneltilen soru ile içimden, gergin, heyecanlı ve birazda aptal gibiyim demek istesem de dışımdan sadece gülümsedim.

"İyiyim Ahu Teyzeciğim, asıl sizleri sormalı"

"Bende iyiyim kızım sağol"

"Kaç yaşındasın?"

"20 yaşındayım 21'imden gün alıyorum"

Biraz daha bu tarz sorular sorduktan sonra Ahu Teyze teyzemle konuşmaya başladığında onlara çaktırmadan içimde tuttuğum nefesi dışarıya üfledim. Kendimi şuan nedensizce diken üstündeymişim gibi hissediyordum.

Koluma dokunan parmaklar ile başımı o yöne çevirdim. Masal çekingen bir şekilde bana baktığında gülümsedim ve hafif eğilerek ona yaklaştım.

"Efendim?"

"Şey yanına oturabilir miyim?"

Bana bakmadan sorduğu soru ile kıkırdadım ve onu onayladım. Eskiden bu kızdan nefret ederken şuan gözüme çok tatlı geliyordu.

"Tabikiside"

Masal aldığı onay ile heyecanla yanıma oturdu ve bana bakmaya başladı.

"Neden öyle bakıyorsun bana"

"Çünkü çok güzelsin"

Aldığım iltifat ile yüzümdeki gülümseme daha da genişledi.

"Teşekkür ederim, ama sen daha güzelsin"

Masal parlayan gözlerle bana baktı ve heyecala,

"Gerçekten mi?" diye sordu.

"Gerçekten"

Gülerek yanımdan kalktı ve salonda bulunan aynadan kendine baktı. Onun bu haline kahkaha atmak istesemde kendimi zar zor zapt ettim.

"Delfin sen okulunu bitirdin değil mi?"

Ahu Teyze'nin sorduğu soru ile Masalda olan bakışlarımı ona çevirdim.

"Evet bitirdim, şuan çalışma hayatındayım"

Ahu Teyze'nin yüzünden küçük bir şaşkınlık geçti.

"Çalışıyor muydun? Ne işi yapıyorsun peki?"

"Online çevirmenlik yapıyorum Ahu Teyzeciğim, belirli yurt dışı şirketleri ile anlaşmam var onlarla çalışıyorum"

Ahu Teyze sözlerim ile gülümseyerek başını salladı.

"Çok iyiymiş"

Biraz daha oturduktan sonra Ahu Teyze ayağa kalktı ve,

"İsterseniz yemeğe geçelim yavaştan" dediğinde onu onaylayarak ayağa kalktık.

Yemeği salondaki masada yiyeceğimiz için orası zaten hazırlamıştı. Geriye sadece yemek tabaklarını koymamız gerekiyordu. Yavaş yavaş tabakları masaya dizmeye başladık. Tekrar bir tabak almak için mutfağa gideceğim sırada kapı çaldı. Hemen önünde ben olduğum için içerdekilere hitaben,

"Ben bakıyorum" dedim ve kapıya doğru ilerledim.

Kim olduğuna bakmadan açtığım kapı ile karşımda gördüğüm Barlas'la şaşkınca birbirimize baktık. Barlas beni süzdüğünde kısa bir an yutkunduğunu görmüştüm ya da sadece bir hayal de olabilirdi.

"Delfin?"

"Barlas?"

İkimizde şaşkınca konuştuğumuzda arkadan gelen bir başka ses ile tüm vücudumun donduğunu hissettim.

"Barlas aşkım ne yapıyorsun burada, geçsene içeriye"

🌸

Dan dan dannn. Gerilim aksiyon, dram kdmsmmdmd.

Bir sonraki bölüm bol bol Barlas'lı olacak merak etmeyin. Öptüm hepinizi.

Okurken oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmeyin(!!!)

İyi okumalar.