Yeni Üyelik
4.
Bölüm

3.Bölüm

@elf_01_

Bana seslenmesi ile gözlerimi sıkıca kapatarak yok olmayı diledim. Resmen kardeşi ile pamuk şeker kavgası yapmıştım. Tekrar adımı söylemesi ile zoraki bir şekilde gülümsedim ve ona doğru döndüm. Tanımadığım adama da rezil olmuştum.

Bozuntuya vermeden şaşırmış gibi yaparak,

"Aa Barlas" dedim.

Anlamsızca bir bana bir de kollarında hala ağlayan kardeşine baktı.

"Neler oluyor?"

Barlas bana bakmaya devam ederken Bulut yanıma yaklaşarak,

"Anlattığın Barlas bu Barlas mı?" diye merakla sordu.

Gergince olumlu anlamda başımı salladım. Barlas hala cevap vermem için bana bakıyordu.

"Ne oldu ki, birşey olmadı"

"Masal neden ağlıyor?"

"Masal kim?"

İyice saçmalamaya başladığımda Bulut hemen söze girdi.

"Kusura bakma abi biraz akıl sağlığı yerinde değil onun"

Bulut'un dedikleri ile kaşlarımı çatarak ensesine vurdum. Barlas başını eğerek gülüşünü gizlemeye çalıştığında ona öldürücü bakışlarımdan attım.

"Abi"

Ağlaması dinmiş olan Masal konuşmaya başladığında herkes ona baktı.

"Ben pamuk şeker alıyordum ama bu abla tüm hepsini aldı ve bana vermiyor"

Suçlu sanki benmişim gibi konuşması ile gözlerimi devirdim. Tamam biraz suçluydum ama bunu kimsenin bilmesine gerek yoktu.

"Abicim bak hala bir sürü var sana onlardan alalım"

"Hayır ben çilekli istiyorum!"

Tekrar bağırmaya ve ağlamaya başladığında yüzümü buruşturdum. Çocukların bu huyundan nefret ederdim. İstemedikleri bir şey olduğunda çeşmeyi açıyorlardı.

Barlas kararsızca bir kardeşine bir bana baktığında adama acımıştım. Her gün bu çocukla uğraşmak zor olmalıydı.

"Delfin birini versen en azından, ben sana alırım sonra söz"

Kaşlarımı çattıp tam ağzımı açacağım sırada Bulut,

"Hadi deflo ver de gidelim, zaten başka pamuk şekerci de yoktur. Geç kalacağız güne" dediğinde bıkkınca nefesimi üfleyerek elimdeki bir pamuk şekeri Barlas'a uzattım. Normalde uzatıp burada kavga çıkarırdım da gün daha önemliydi.

Barlas teşekkür eder gibi gülümseyip pamuk şekeri aldı ve ağlayan kardeşine uzattı. Kız anında susup gülerek abisine sarıldı. Sanırım şizofrendi. Barlas da gülerek ona sarıldığında kız arkadan bana dil çıkarmıştı.

Kaşlarımı çatarak küfür edeceğim sırada Bulut kolumdan tutarak beni ordan uzaklaştırdı. Barlas'ın arkamdan baktığını hissetsemde umursamadan yürümeye devam ettim

"Çocuk gibisin Kiraz"

Omuz silktim dediği karşısında. Barlas olmasaydı o çocuğa gününü gösterirdim ben de neyse.

"Gitti pamuk şekerim o cadıya"

Ben ağıt yakmaya başladığımda Bulut halime gülerek kolunu omzuma attı ve mahalleye doğru yürümeye başladık. Mahalleye girdiğimizde çoğu teyze Hatice Teyze'nin evine doğru gidiyordu. Bizim de adımlarımızı hızlandırarak onlara yetiştik.

Sırıttarak,

"Hadi bakalım başlasın mesai" dedim.

----------------------------------------------

"Senin oğlun benim kızımı kandırıp kaçıracaktı be!"

"Benim oğluşumun suçu yok, ne var ne yoksa hep senin kızda! Gül gibi oğluşumu asıl o kandırdı!"

"Bana bak kızım hakkında doğru konuş"

"Asıl sen benim çocuğum hakkında doğru konuş!"

Gözlerim fal taşı gibi açılırken bir yandan da tabağımdaki sarmaları ağzıma atıyordum. Şuan üst sokaktaki Meral Teyze ve Suna Teyze kavga ediyorlardı. Sebebi ise Meral Teyze'nin oğlu Mustafa, Suna Teyze'nin kızı Aslı'yı kandırıp kaçıracakmış ama işler sarpa sarınca aileler kanlı bıçaklı olmuştu.

Ama Meral Teyze çocuğunun pardon oğluşunun suçunu kabullenmeyip suçu Aslı'ya atıyordu. Hal böyle olunca ne zaman bir araya gelseler ya kavga çıkardı ya da laf dalaşına girerlerdi.

"Başlıyor eğlence"

Bulut'un sırıtarak söylediği şeye kısıkça güldüm. Cidden birazdan büyük bir kavga çıkacaktı.

"Hanımlar başlamayalım yine lütfen"

Hatice Teyze biraz sonra çıkacak karmaşayı bildiğinden ortamı yumuşatmaya çalışıyordu ama pek işe yaradığı söylenemezdi. Heyecanla poğaçamdan büyük bir ısırık alarak çıkacak kavgayı bekledim.

"Sen karışma Hatice, bunun canı yine dayak yemek istiyor galiba"

Suna Teyze sinirle konuşup Meral Teyze'nin üzerine gidince büyük kavga sonunda başlamıştı. Bulut'la beraber bir köşeye çekilmiş elimizdeki tabaklarla keyifle kavgayı izliyorduk.

Herkes saç baş kavgaya tutuşurken bazıları da ayırmaya çalışıyordu.

"Delfo bak bak"

Bulut'un kıkırdayarak işaret ettiği yeri gördüğümde kahkahama engel olamadım. Adını bilmediğim bir tane Teyze, sabahtandır 'olmamış, tuzu eksik' dediği yemekleri şuan gizlice çantasına atmaya çalışıyordu.

Bizim güle oynaya izlediğimiz, bazı yerlerinde ise videoya aldığımız kavga yarım saatin sonunda nihayet bitmişti. Şimdi sıra nasihat olduğunu bildiğimiz için yavaştan Bulut'la dışarı çıkmaya hazırlandık.

Kapıdan çıkmadan önce içeridekilere su götüren Hatice Teyze'yi yakalayıp,

"Biz gidiyoruz sultanım, yemeklerin de senin gibi harikaydı eline sağlık" dediğimde Hatice Teyze utanıp bana sarıldı.

"Sağol canım kızım hadi güle güle"

Ona kısaca veda ettikten sonra evden çıktık.

"Kızım o neydi ya, felaket"

Bulut'un gülerek dediği şeye sırıttım.

"Her zaman ki Meral ve Suna Teyze"

"Bir de şu yemekleri alan kadın"

Dediği ile kahkaha attım ve cebimden telefonu çıkartıp salladım.

"Onu da çektim"

"Şaka yapıyorsun, aç hemen"

Kahkahalarla videoyu izleye izleye eve gelmiştik. Binanın önünde vedalaşıp evlerimize girdik. Kapıyı açtığım gibi odama gidip kendimi yatağa attım.

Bir süre yatakta hareketsizce durduktan sonra kalkmaya karar verip önce üzerimi değiştirdim. Rahat bir pijama takımımı giydikten sonra aşağı, aç olan karnımı doyurmak adına yemek yemeye indim. Bir saat önce koca bir tabağı bitirmeme rağmen yine acıkmıştım.

Hızlıca yemek adına buzluktan bulduğum tüm malzemeleri çıkartıp kendi usulum olan bir sandviç yaptım. Gerçi pek sandviçe banzemiyordu ama olsun. Yaptığım yemeği yerken bir yandan da film izleyeceğim için abur cubur dolabımı açıp içinden cips, çekirdek ve çikolatayı çıkardım.

Onları tabaklarken çoktan yemeğim de bitmişti. Hepsini tepsiye dizdiğimde dolapta kola olduğunu hatırlayıp bir bardakta ondan doldurdum. Gözümün doyduğuna kannat getirip tepsiyle birlikte oturma odasına geçtim.

Elimdeki tepsiyi masaya bırakarak herhangi bir komedi filmi açtım. Masayı biraz kendime yaklaştırıp, kenarda duran ince pikeyi üzerime çektim. Kimse rahatsız etmesin diye de telefonumu uçak moduna aldıktan sonra artık filmimi izleyebilirdim.

------------------------------------------------

Gülmekten gözümden akan yaşı silerek bitmiş olan filmi kapattım.

"Ayol kendime geldim be"

Şizofren gibi kendi kendime konuşarak tekrar gülmeye başladım. Önümde duran boş tabakları ve bardağı mutfağa götürdükten sonra telefonumu pijamamın cebine atıp televizyonu ve oturma odasının ışıklarını kapattım.

Son kez mutfağı da kontrol ederek odama gittim ve yatağıma uzandım. Cebime koyduğum telefonu çıkartıp uçak modundan aldım. Üst üste gelen bildirimler ile kendi kendime,

"Ünlü oldum da haberim mi yok" diye mırıldandım.

Bildirimlere göz gezdirdiğimde ikisi hariç devamı boş bildirimdi. İki bildirimin birinde Bulut'un yazdığını görünce önce ona tıkladım.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Kara Bulut: Delfin o adam neydi lan öyle (18.54)

Kara Bulut: Gay olasım çıktı yeminime, adam taş taş (18.54)

Attığı mesaja sırıttım. Salak malaktı ama tatlı çocuktu.

Ben: Çok beğendiysen numarasını vereyim konuşursunuz, ayarlarım ben sana Barlas'ı (22.47)

Kara Bulut: Olur valla, adam avukatmışta zengindir o şimdi (22.49)

Ben: Değil mi? Evlenirsen çocuk da doğrumazsın evlat edinirsiniz

Ben: Bir kedi, bir köpek, pempe panjurlu eviniz ve o küçük cadı. Mutlu mesut yaşarsın

Kara Bulut: Yok vazgeçtim, gencim güzelim daha zenginini bulurum elbet

Yazdığı şeyler ile kısık bir kahkaha attım. O küçük cadıyı duyduğunda tüm hayalleri yıkılmıştı.

Ben: Üzülme Bulut'um. Bazen parçalı bulutlu, bazen yağmurlu, bazen ise dolu olabilirsin ama sonunda sende güneşini bulacaksın

Kara Bulut: Yeter artık bıkmadın mı şu espiriyi söylemekten

Ben: Hayır kmkmkmk

Ben: Neyse sohbetin kısası makbuldür hadi iyi geceler

Kara Bulut: Şerefsizsin ama sanada iyi geceler

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Kahkaha atarak sohbetten çıktım ve başka bir numaradan gelen sohbete girdim. Belki işim ile alakalı olabilirdi.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

0534***: Merhaba Delfin Hanım ben Barlas (19.36)

0534***: Sizinle hem mahkeme hakkında hem de şu sabahki olay hakkında konuşmak istiyorum. (19.37)

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Ya Allâh bismillah, adam inşallah avukatım olmaktan vazgeçmezdi.

 

🌸

Okurken oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmeyin pleaseee!!!

İyi okumalar.

 

Loading...
0%