Yeni Üyelik
5.
Bölüm

4.Bölüm

@elf_01_

Derin bir nefes vererek, önce numarasını kaydettim sonra yine rezil olmamak için dua edip sohbetine girdim.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

 

 

"0534*** adlı numara Avukat Barlas olarak değiştirildi"

Ben: Merhaba Barlas ve hanım demene gerek yok o tarz konuşmayı pek sevmiyorum da (23.01)

Gerçekten öyle konuşmayı pek sevmiyordum. Sadece işimde o tarz konuşurdum normal hayatımda da önüme gelene amca abi diye hitap ederdim.

Barlas bir süre sonra çevrim içi olmuştu.

Avukat Barlas: Peki Delfin (23.10)

Avukat Barlas: Daha yeni dediğim gibi yarın eğer boşsan mahkeme hakkında konuşmamız gerekiyor

Ben: Olur yarın herhangi bir işim yok

Avukat Barlas: Güzel, o zaman ben sana sabah gideceğimiz yerin adresini atarım

Ben: Saat kaçta olacaktı?

Avukat Barlas: Sabah bir duruşmam var, sana da uygunsa akşam beş gibi buluşuruz

Ben: Tamamdır o halde, iyi geceler

Avukat Barlas: Sana da iyi geceler

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Allahtan rezil olmamıştım. Hayır onca derdimin arasına bir de mahkeme eklenmişti. Tanımadığım bir adamla mahkemeye çıkmak beni biraz tedirgin ediyordu. Sonuç olarak uzun zamanlı avukatım değildi ve beni nasıl savunacağını bile bilmiyordum, bu yüzden de işler sarpa sarabilirdi.

Suçum yoktu ama ya hapse düşersem?

"Neyse yapacaklar listemde o da vardı"

Şizofren gibi sırıtarak kendi kendime mırıldandım ve yatağa iyice yayılıp yorgunlukla gözlerimi kapadım.

-------------------------------------------------

"Evet dedim ya Bulut, iki saate işim biter"

"Geç kalma sakın, bu dedikodular ayda yılda bir geliyor"

"Kaçırmam merak etme"

Telefonu kulağımda tutarken diğer elimle de giyeceğim kıyafetleri yatağımın üzerine atıyordum.

Bulut yarım saat önce aramıştı. Sabahtan beri bugün yapılacak olan mahalle arası toplanmaya kesinlikle yetişmemi tembihliyordu. O eğlenceyi tabiki de kaçıramazdım.

"Bebeğim ben şimdi kapatıyorum şu üstümü falan giyineceğim daha"

"Tamam ama gelmeyi unutma"

"Anladım dedim Bulut, kapatıyorum"

Birşey demesine fırsat vermeden telefonu yüzüne kapattım. Yatağın üzerine attığım kıyafetleri düzenlice kenara koyarak ıslak saçlarımı kuruladım. Saçlarım tamamen kuruyunca öyle bırakmaya karar verip makyaj masama geçtim.

Tam o sırada Barlas gideceğimiz yerin adresini atmıştı. Attığı adrese baktığımda sportif bir kafeydi. Onu onaylayan bir mesaj atarak makyajıma devam ettim.

Hafif sayılabilecek bir makyajın ardından üzerimde duran bornozu çıkartıp kıyafetlerimi giymeye başladım.

(Hoşunuza gitmediyse istediğinizi hayal edebilirsiniz)

Gideceğimiz yer bir kafe olduğu için üzerimdekiler uygundu.

Makyaj masama tekrar giderek üzerime uyumlu birkaç takı taktım. Son olarak yeni banyo ettiğimden ve hava hafif estiğinden dolayı dolaptan bir ceket aldım. Çantama masadaki telefonumuda attığımda hazırdım, artık çıkabilirdim.

Evden çıkınca kendime taksi çağırdım. Gönül isterdi ki arabam olsun ama onun için daha param tam olarak birikmemişti. Eğer bu ay ki maaşımı sorunsuz bir şekilde alırsam istediğim arabayı alabilecektim.

Arabayı düşününce derin bir nefes verdim. Hayali bile güzeldi ve ben onu sonunda alabilecektim.

Düşüncelere dalmışken çalan korna ile irkildim. Taksi çoktan gelmişti. Hızlıca arabaya bindim ve şoför abiye,

"Kusura bakma abi beklettim seni" dedim mahçupça.

Şoför abi sorun yok anlamında gülümsedi.

"Sorun değil kızım, nereye gideceksin?"

Gideceğim kafenin aderesini verdim ve arkama yaslanarak yolu izledim. Yarım saatin sonunda taksi kafenin önünde durdu. Parayı ödeyerek kafeye girdim. Masalara bakarak Barlas'ı aradığımda yanına duran kızla bir şeyler konuşuyordu.

Umursamazca bakarak yanlarına ilerledim. Barlas benim geldiğimi görünce yanında ki kızı nazik bir şekilde kovmaya çalıştı.

"Hanımefendi gider misiniz müvekkilim geldi de"

"Ay avukat mısınız?"

Kızın şaşkınca sorduğu soru ile gülmek istedim. Yok adam hemşireydi. Kendimi tutamayarak sırıttım ve sandalyeyi çekerek oturdum.

"Evet, avukatım şimdi gider misiniz"

"Ama numara?"

Amacını şimdi anlamıştım. Sıkıldığım için bir kıza bir de Barlas'a baktım. Barlas derin bir nefes vererek zorla gülümsedi.

"Kusura bakmayın gizlilikten dolayı numara veremiyorum"

"Aa, neden?"

"Gizli avukatım ben, görev için buradayız ve siz şuan görevime engel olduğunuz için suç işliyorsunuz. Hapse girebilirsiniz"

Fısıldayarak dediği saçma cümleler ile kendimi tutamayarak kıkırdadım. Kızdan kurtulmak için resmen hikaye yazmıştı.

"Gerçekten mi?"

Kız da fısıldayarak büyümüş gözleri ile etrafa baktı. Barlas olumlu anlamda kafasını salladığında bir iki adım geri gitti.

"B-ben gideyeyim o zaman"

Koşar adımlar ile yanımızdan uzaklaştığında kendimi tutamayarak kahkaha attım. Barlas da başını olumsuz anlamda sallayarak gülmeye başladı.

"Çok iyiydi ya"

Tekrar gülmeye başladığımda gözümden yaş akmıştı. Harika bir olaydı. Gülmem yavaş yavaş bittiğinde gözümde biriken yaşaları sildim.

"Sen gelmeseydin salmayacaktı beni sanırım"

Sahte bir dehşetle konuştuğunda yine kıkırdadım. Biz hala gülüşürken yanımıza garson gelmişti.

"Hoşgeldiniz efendim, buyrun"

Önümüze koyduğu menüyü inceledim. Ne içeceğimi seçtiğimde Barlas da seçmişti. Elindeki menüyü adama uzatırken,

"Bana sade türk kahvesi" dedi.

Bende aynı Barlas gibi menüyü uzatarak,

"Bana da çilekli bubble tea lütfen" dedim.

Adam başını olumlu anlamda sallayarak yanımızdan uzaklaştı. Bir süre konuşmadan bekledik. Sonunda canım sıkılınca Barlas'a döndüp,

"Mahkeme hakkında konuşalım" dedim.

Derin bir nefes verip ellerini masanın üzerinde bağladı ve bana doğru biraz eğildi.

"Mahkemeyi biz kazanacağız bundan yana endişen olmasın. Ben yarın için kamera kayıtlarına bakacağım. Ordan görüntü çıkarsa mahkeme cepte olur"

"Peki ne zaman olacak?"

"Bir hafta sonra olacak"

Anladım manasında kafamı salladığımda içeceklerimiz gelmişti. İçeceğimizi içerken bir yandan da mahkemede nasıl davranmam gerektiğini sordum. Sonuçta ilk defa çıkacaktım rezil olmayayım.

Geçen bir saatin ardından gitmem gerektiği için ayağa kalktım. Barlas da benim kalktığımı görünce kalktı. Elimi uzatarak elini sıktım.

"Yardımların için teşekkür ederim, sen olmasan herhalde ortada kalırdım"

"Teşekkür etmene gerek yok, her insan bunu yapardı"

Ona kısaca gülümsedim. Yeni hatırlamış gibi,

"Pamuk şekerini almayı unuttum" diyince kıkırdadım.

"Sorun değil"

"Hayır alacağım söz verdim bir gün müsait olursan gidelim"

"Peki"

İkimizde kasaya gidince çantamdan içeceğimin parasını çıkardım. Barlas kaşlarını çatarak,

"Koy geri yerine ben öderim" dedi.

Onu umursamadan parayı çıkardım ve ona baktım.

"Erkeksin diye sana ödeteceğimi sanmadın herhalde, kendim ödeyebilirim"

Ağzını açsa da birşey demesine izin vermeden parayı verdim. Çıkışa doğru ilerlerken arkamı dönmeden,

"Hadi eyvallah" dedim.

Çıktığım gibi taksi çağırdım. Taksinin gelmesini beklerken Barlas da çıkmıştı. Yanıma gelerek,

"İstersen seni bırakabilirim" diye sordu.

"Gerek yok taksi çağırdım birazdan burada olur"

Birşey demeden önüne döndü. Sessizce benimle beklemeye başladığında kaşlarımı çatarak ona baktım.

"Gitsene ne bekliyorsun"

"Canım ayakta durmak istiyor"

"Git az ötede ayakta dur o zaman"

Umursamazca omuz silkip elini cebine attı. Sabır dilenerek önüme döndüğümde taksim gelmişti. Yavaş adımlarla taksiye doğru gittim. Taksinin kapısını açtığımda Barlas'ın hala orda dikildiğini görünce içimden el kareketi çekmek geldi ama kendimi tuttum.

Küçük bir baş hareketi yapıp arkasını döndüp gitti. Göz devirip taksiye bindim ve adresi söyledim. Yolu izlerken telefonum çaldı. Çantamdan çıkartıp arayana baktım.

"Kara Bulut Arıyor... "

Geç bile kalmıştı. Aramayı cevaplayarak telefonu kulağıma yasladım.

"Efendim bebeğim"

"Nerdesin kızım sen hemen gel"

"Yoldayım Bulut on beş dakikaya oradayım"

"İyi o zaman, neler oldu peki orada?"

Sorusu ile göz devirdim. Merakından kuduruyordu.

"Sevgili olduk"

"NE!"

Bağırması ile yüzümü buruşturup telefonu kulağımdan çektim. Hala bağırmaya devam ederken,

"Şaka yaptım" dedim.

"Öyle desene aklım çıktı"

"Neyse kapat geldim sayılır"

Yine birşey demesine müsade etmeden telefonu suratına kapattım. Şuan küfür ediyordu eminim ki.

On dakikanın sonunda eve geldim. Önce üzerimi değiştirecek sonra gidecektim. Hızlıca merdivenleri çıkarak eve girdim. Bulut'a da evde olduğuma dair mesaj attım. Hazırlandıktan sonra evlerin önünde buluşacaktık çünkü.

Odama giderek kıyafetlerimi ayarladım. Hepsini yatağın üzerine attıktan sonra ceketimi çıkarmıştım ki cebimden para düştü.

Kaşlarımı çatarak eğilip parayı aldım. Ben ceketime para koymamıştım ki?

Bir süre düşündükten sonra sinirle gözlerimi yumdum. Aptal Barlas içeceğimin parasını alıp geri bana vermişti. Sabır dilenerek üzerimi giyindim. Eğer tekrar görüşürsek bunun hesabını ona soracaktım.

İki artistlik de yapamıyorduk yahu!

 

🌸

Okurken oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmeyin. Seviliyorsunuz bebekler.

İyi okumalar

 

Loading...
0%