@elfstkn
|
İyi okumalar, Anonimle olan konuşmamızdan son yazdığına bir cevap veremedim. Güvenemiyordum. Ya eskiden konuştuğum biri bana oyun oynuyorsa ya başka bir şeyse. Güven sorunu işte buydu. Elimdeki turşu kavanozuna bakarak içeri geçtim. Edis içerde yüzü asık bir şekilde oturuyordu. Beni gördükten sonra telefonunu odada bırakıp tuvalete gitti. Kalktığı yere bu sefer ben oturmuştum. Telefonumu açıp anonimin mesaj kutusuna girdim. Son attığı mesajı üstten okumuştum. Beren: Öyle demek istememiştim. Mesajı gönderdiğim gibi Edis’in telefonu da aynı anda çaldı. Edis’in gelip gelmediğini kontrol ederek emin olmak için telefonunu aldım. O mesaj sesi sanırım artık her şeyi açıklıyordu. Neler yaptığımdan haberinin olması. Akşam ne yaptığımı nerede olduğu bilmesi. Aslında her şey ortadaymış da haberim yokmuş. Lahana Canavarım: Öyle demek istememiştim. Evet her şey apaçık ortadaydı. Başta düşman olan birisinin uzun süre birlikte vakit geçirdikten sonra neden bir anda değişirdi ki? Ayak sesleri duyduğum gibi telefonu aldığım yere bıraktım ve eski halimi aldım. Edis geldiği gibi telefonunu alıp bir bana bir telefonuna bakmaya başladı. “Sen buradayken ses çıktı mı?” “Ben bir şey duymadım. Mutfağa gidip geldim sadece.” “Mutfağa gittin ama turşunu bırakmadın mı?” O kadar çok istiyordum ki anonim sen miydin neden gelip direkt konuşmadın demeyi ama içimde bir şey bunu öyle bir engelliyordu ki anlatamam. “Su içmiştim.” “Anladım.” “Edis?” “Efendim.” “Neyse sonra derim. İyi geceler.” Ayağa kalktım tam yanından geçmiştim ki kolumdan tutup kendine çevirdi beni. “Beren. Bir şey mi gördün.” “Ne görebilirim Edis? Böyle yaparak içimde şüphe uyandırıyorsun.” “Belki de uyanması daha iyidir Beren. Belki de bir şeyleri gör diye uğraşıyorum.” “Çok mu istiyorsun ne gördüğümü ya da öğrendiğim mi her neyse ne?” “Tekrar soruyorum ne gördün Beren.” “Anonim sen misin?” “Bunları yarın öğle arasında konuşalım şuan değil.” “Hayır şuan konuşulacak odama gel.” “Odana mı atıyorsun yani hımm.” “Elimin tersiyle çakarım o gün görürsün odaya mı atıyormuşum mezara mı.” “Tamam tamam kızma. Ama anlattıklarımdan sonra benimle konuşmak istemeyebilirsin. Baştan uyarımı yapayım.” “Ne çıkabilir ki?” Beni cevapsız bırakıp odama geçti. Bende arkasından geçip kapıyı örttüm kilidini de bir kez çevirip döner sandalyeme oturmuş olan kişiye baktım. Bende yatağıma oturup Edis’e döndüm. “Dökülebilirsin şimdi.” “Şimdi konuşmak zorunda mıydık gerçekten.” “Evet, dökül, bekliyorum.” “Oooo dominant kadın seni tamam anlatıyorum. Seni ilk ilkokul sonda yani 8. sınıfta gördüm. Sen başka okuldaydın ama eve giderken her seferinde bizim okulun önünden geçiyordun. Hatta bir kere annene neden turşum yok öldü mü diyerek ağlamıştın tabii yine seninle denk gelmiştik. Ama bir süre seni göremedim. Senin okuduğun okulda Burak vardı. Okula gitmediğim bir gün onu almak adına annesiyle sizin okula gelmiştim belki seni görürüm diye ama maalesef yine göremedim. Seni tam unuttum derken lise de sıra da gördüm. Aylardır görmediğim kızla aynı liseye denk gelmiştik. Başta çok konuşmak istemiştim ama cesaret edemedim. Sonra arkadaşım dediğin grupla olayınız oldu Okan denen itle bile çıktın. Çıkmak sayılmaz ama yine de sevgili miydiniz evet. Nasıl çıldırdığımı bir ben bir de Burak biliyor. Neyse seninle konuşmak için ne yapabilirim derken istemeden düşmanın oldum sanırım. Ama seni bana getirdi mi evet. Anonim olma işi yoktu aklımda konuştukça aramız düzelir sanmıştım ama öyle olmadı. Hastane işin oldu. Son çare ikinci bir hat alıp yazmaktı. Onda da çok konuşamadık zaten bir şekilde ortaya çıkacağı belliydi. Bugüne nasipmiş. Kovarsan eve giderim bu halimi de bir şekilde açıklarım sorun olmaz.” Ben en son ne çıkabilir ki mi demiştim. Tamam o lafımı geri alıyorum. “Edis ben ne diyeceğimi gerçekten bilemiyorum. Anonimden yazdığında da gerçekten kırmak istemedim seni ama yaşadıklarımı benden daha iyi biliyorsun.” “Evet başta kırıldım en son dediğin şeye ama çokta takılmadım haklıydın yani.” “Unutmayacaksın değil mi?” “Unutmayacağım.” “Şey ben mesajı görmeseydim ne zaman karşıma çıkmayı düşünüyordun?” “Ne zaman olurdu bilmiyorum ama böyle olmayacağı kesindi.” Biz konuşurken kapımın zorlanma sesi geldi. İkimizde kapıya dikkat kesildik. “Beren bu kapı niye kilitli.” Abimin sesiydi bu Edis’e dönüp sessizce. “İşte şimdi sıçtık.” Ehehehehe arkadaşlar bu kurgumu da uzun tutmayı düşünmüyorum. Üzerinde durmak istediğim ve heyecanla ilk bölümünü yazdığım bir kurgum var ona odaklanmak istiyorum. Önümüzde 3-4 bölüm anca kalmıştır. Diğer bölümde görüşmek üzereeee. |
0% |