@elif.ravza
|
23 yıl önce Güneş saçlı, gökyüzü gözlü kız Güneş Aslan, ailesi, tek olan ailesini kaybedeli üç ay olmuştu. Küçüktü daha dört yaşındayıdı bi abisi vardı Pars abisi yurtda sahip çıkıyordu onu yanlız bırakmıyordu, Pars abisinin idalleri vardı kendisi asker olmak istiyordu büyüktü küçük çocuklara abilik yapardı kendisi on yaşındaydı diğer küçük kardeşlerine örnek olmak isterdi hep onlar da bu yoldan gitsin vatan savunsun isterdi küçüktü ama sadece bedeni küçüktü hayal dünyasının ve ufkunun ucu bucağı yoktu . Küçük Güneşi gökyüzü gözlü kızı severdi hemde çok, kendisinden yaşça küçüktü hemde çok, ama o gökyüzü gözlü kızda vardı vatan, toprak aşkı farkındaydı gökyüzü gözlü kızı da asker gibi yetiştirecekti Pars Kaplan küçük kızla oyun oynardı, oyunun adı sürekli değişirdi ama değişmeyen tek şey konusuydu savaş ve barış, dost ve düşman, iyilik ve kötülük, hep savaş içindeydiler her zamanki gibi. "Kaplan komutanım yoruldum ne zaman biticek oyunumuz?" "Dikkatli ol Aslan vatanı savunma yorulmak dinlemez.",diyordu Pars otoriter bi sesle küçüktü ama devlet yönetebilecek akıla sahipti, asla rahat bırakmazdı küçük kızı hep oyun oynuyoruz ayağına çalışırlardı eğitirdi gökyüzü gözlü kızı. "Ama komutanım düşman yok ki yoruldum düşücem." ,diyordu gökyüzü gözlü kız. "Aslancık hızlı ol ve devam et" Dediğini yapıp devam etti küçük kız şınav pozisyonunda duruyordu, arada koşuyordu ,yada bi dala asılıp duruyordu o şekilde günlerini gün ediyorlardı ta ki Pars Kaplan on sekiz yaşına gelip yurttan gidene kadar... 🪷 Pars Kaplan... benim abi gözüyle baktığım canım ciğerim olan Pars Kaplan kısaca Kaplan Komutan benim küçüklük kahramanım nasıl olur da burda olur, nasıl olur da ben onu görmem , ben nasıl ... "evet askerler bildiğiniz üzere timleriniz artık birleşecek, birleşme nedeni ise Türkiye genelinde düzenlenen bir suikast planı bizim amacımız ne asker?" diye sormuştu Görkem komutan hepberaber "VATAN MİLLET İSTİKBAL. " ,diye bağırmıştık, her askerde olması gereken inançlardı bunlar, her asker gibi her vatandaşın da aklının ve kalbinin bi köşesinde vardır bu duygu elbet bir gün açığa çıkar . "afferin asker, şimdi size asıl planı anlatıcağım Yüzbaşı Akman timin komutası sende senden sonra buradaki en yetkili kişi Kıdemli Üsteğmen Pars Kaplan'dır " ,deyişiyle ben iki askere de baktım birisi komutanım olacak kişi, diğeri ise benden daha yetkili olan abim Pars Kaplan . Ben ise Bataklık timi komutanı Güneş Aslan namı değer Lotus... "Ve son olarak Kıdemli Üsteğmen Güneş Aslan Bataklık timi komutanı sizinle artık bir bütün halinde savaşacak kişilerden bi tanesi, geri kalan tanışmayı aranızda yaparsınız arkadaşlar operasyon İçin gerekli bilgileri size tekrar bir toplantı yapıp aktarıcam şimdilik bu kadar çıkabilirsiniz bilirsiniz uzun konuşmak adetim değildir." ,dedi ve bunu bilen herkes toplantı odasından kendini dışarıya atmıştı çıktığımız an Pars Kaplanla göz göze gelsekte bir kaç saniye sürmüştü ardından Komutan Akman'ın konuşmasıyla o tarafa dönmek zorunda kaldım. "Ben Akman İz soyadımın aksine izimi belli etmem komutanınız olarak sizi uyarıyorum beni bilenler bilir tim içerisinde görevlerde şakalaşma ve laubalilik en sevmediğim şeydir bana veya herhangi birine karşı yaptığınız kötülük kulağıma gelirse timden atılırsınız şimdi sizi tanımak isterim Lotus komutanın timi" demişti kumral ve yapılı olan komutan şöylediği şeylere bakılırsa ondan çok çekeceğimiz vardı.
"Ben Güneş Aslan Bataklık timinin komutanıyım ve ben timimde gerektiğinde şakalaşmaya da izin veriyorum ve komutanım bilmem bilirmisiniz bazı insanlar gülünce daha motive oluyo bilmem anlatabildim mi ?" dememle biraz yüzümde gezindi kahvenin en koyu tonu olan gözleri tuhaf bakışları olsada ikimizin daha doğrusu herkesin hedefi aynı olduğu İçin kimseyi bakışlarıyla yargılayamazdım hiç kimsenin hikayesini bilmeden hemde....
🪷 bitti biraz geç geldiği için özür dilerim biraz daha erken atmaya çalışıcağım yazım ve noktalama hataları varsa tekrardan özür dilerim tekrar teşekürler okuduğunuz İçin oy ve yorum atmayı unutmayın yıldızlar sizi bekler... |
0% |