11. Bölüm

11. Bölüm

Elif minel kayalar
elif_minel

 

11.BÖLÜM

Sabah sıcak bir havada, pencereden gelen kuş cıvıltılarıyla uyandım. O an gözlerimi açmak istemedim. Huzurlu bir şekilde biraz keyif yapmamın bir zararı yoktu nasıl olsa. Dün gece yaşadığım ölüm tehlikesi ardından bu keyif hiçbir şey değildi. Bu şekilde biraz daha keyif yaparken Nisa sıkıca sarıldı bana. Burnuma odunsu sert bir erkek parfümü kokusu geldi. Nisa erkek parfümü mü kullanıyordu? Halbuki dolabı ağzına kadar çiçek ve vanilya kokuları ile dolu olurdu hep. Nisa biraz iri miydi sanki? O kadar sıkı sarılıyordu ki nefes almakta bile zorlanıyordum. 'Nisa nefes alamıyorum arkadaşım. Eğer biraz daha sıkarsan maalesef hayatta kalamayacağım.' Uzaktan Nisa'nın sesi geldi. 'Efendim arkadaşım. Ne dedin?' Nisa yanımda değildi. Kimdi o zaman şuan bana sarılan? Hemen gözlerimi açtım. Giray dağınık saçlarıyla mışıl mışıl uyuyordu. Kolları ile sıkı bir şekilde sarılıyordu bana.

'GİRAY kalk. Boğulacağım birazdan.' Tek yaptığı şey biraz kıpırdanıp tekrardan uyumaya devam etmek oldu. Ben nasıl gelmiştim buraya? Ben bu kadar savruk mu uyuyorum gerçekten? 'Giray lütfen uyanır mısın? Bir askerini kaybedeceksin yoksa. 'Yavaşça gözlerini açtı. 'Günaydın Asena.' O kadar uyku mahmuruydu ki ne dediğinin bile farkında değildi. Ben ne diyorum diye düşünmüş olacak ki şaşkın gözlerle suratıma bakıyordu. 'Senin ne işin var burada?' Mantıklı bir soruydu ama beni hala bırakmamıştı. 'Bilmiyorum ama bırakmazsan öğrenemeyeceğim.' Sonunda kollarını serbest bıraktı ve rahat bir nefes alabildim.

Ben yer yatağından kalkmaya çalışırken biri yavaşça kapıyı tıklattı. Nisa koşarak gidip kapıyı açtığında çalan kişinin resepsiyondaki teyze olduğunu gördük. 'Günaydın yavrularım kahvaltı hazır çaylarınızı soğutmayın hemen hazırlanın da inin aşağı.' Bu teyze çok tatlıydı. 'Ayyy benim canım teyzem sen bize kahvaltı mı hazırladın?' Nisa teyzenin yanaklarını sıkıp ona sevgi sözcükleri yağdırırken biz de hemen kalkıp üstümüzü değiştirdik ve etrafı topladık. Hep birlikte aşağı inip askerlik kariyerim boyunca yediğim en lezzetli kahvaltıyı bitirdik. Çok uzun bir süre sayılmazdı ama yine de lezzetliydi. Daha sonra hızlıca etrafa göz gezdirip bir şeyi unutmadığımızdan emin olduktan sonra kapının önüne doğru yol aldık. 'Ellerine sağlık Emine teyzem biz artık kalkalım daha uzun bir yolumuz var.'

Dün gece girmemek için kırk takla attığım bu yerden şimdi de hiç çıkmak istemiyordum. Emine Teyze'nin sıcak kanlılığı sayesinde bir gecede buraya çok alışmıştım fakat artık gitmemiz gerekiyordu. 'Yolunuz açık olsun yavrum güle güle gidin.' Hepimiz teker teker Emine Teyze'nin elini öpüp ona veda ettikten sonra arabaya yerleştik. 'Bir şey soracağım. Bizim daha çok yolumuz var mı?' Semih yoldan sıkılmış gibi görünüyordu.

'Çok kalmadı. En fazla 30 dakika sonra oradayız. Tabii gidince ufak bir temizlik derdimiz var.' Bir de o vardı. Temizlik yapmak hayatta en nefret ettiğim işlerden biridir. Evdeyken temizlik olduğu günlerde muhakkak bir bahane bulur tüyerdim. Fakat şuan öyle bir durum yok. Sakin sakin bir sorun çıkmadan yeni evimize girebilmiştik. İçeride çoğu eşya yerleşmişti. Sadece kişisel eşyalarımız yanımızdaydı. Ufak bir temizliğin ardından rahatça oturabilirdik. Saat daha öğlen bile olmamıştı. Emine Teyze'nin bize hazırladığı kahvaltıdan sonra iki gün yemek yiyemeyecek kadar toktuk.

Eşyalarımızı bırakıp üstümüzü değiştirdik ve salonda buluştuk. 'Ben ev süpürmem söyleyeyim. En nefret ettiğim şey.' Nisa ile temizlik yapma konusunda aynıydık. 'Ben de yapmam. Hatta ben temizlik yapmayı da sevmem ama hadi neyse siz yabancı değilsiniz.' Biz gülüşmeye ve iş ayrımı yapmaya çalışırken kapı çaldı.

Hepimiz birbirimize baktık. Yine mi bulunmuştuk? Giray silahını eline alıp sakince kapıya doğru ilerledi ve kapı deliğinden kim olduğunu kontrol etti. 'Bizim Ahmet ya tamam sakin.' Ahmet kimdi? Nisa birden yanıma geldi. 'Ahmet Giray'ın en yakın arkadaşı aynı zamanda binbaşı. Biraz garip gelebilir ama öyle. Bizim gibi çocukluk arkadaşıymışlar.' Çok garipti. Biri komutan biri binbaşı ve çocukluk arkadaşı. Gerçekten şaşılacak durumdu.

'Hoş geldin Ahmet geç içeri. Kusura bakma dağınık biraz.' 'Ne kusuru olur mu öyle şey?' Ahmet içeri geçti. Kısa bir sohbetin ve kahve molasının ardından ciddi bir konuya gireceği kesindi zaten. ' Arkadaşlar sohbetinize doyum olmaz ama ben buraya sadece sohbet etmeye gelmedim. Size bir görev getirdim.'

İşte eğlenceli kısım başlıyordu. 'Yakın bir zamanda Çırağan Sarayı'nda büyük bir balo olacak. Gamze ve çetesinin de baloda olacağı haberini aldık. Sizden oraya gitmenizi ve baloda ne işleri olduğunu öğrenmenizi istiyorum. Fakat balo çift balosu. Yani çiftler halinde gidilecek. Ben de Aslı ile birlikte orada olacağım. Kalabalık olmamız daha iyi olur. Bu yüzden siz de geliyorsunuz.'

Bölüm : 22.01.2025 23:56 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...