14. Bölüm

14. Bölüm

Elif minel kayalar
elif_minel

 

14.BÖLÜM

'Bir dakika, bir dakika... Sen Felda'ya güzelim mi dedin? Yoksa ben mi yanlış duydum.' Nisa ne kadar şaşırdıysa ben de o kadar şaşırmıştım. Ama şimdi öğrenmem gereken daha önemli bir şey vardı. 'Nisacığım konuyu değiştirmeye çalışma. Bu şakanın amacı neydi? Hepinize soruyorum.' Öncelikle şunu açıklamalıyım ki kimse vurulmadı. O maskeli adam da Ahmet'miş. Tabii ben olayın heyecanı ve korkusuyla dikkatli bakmadığım için çok daha sonra fark edebildim. Daha göz yaşım kurumadan. Nisa biraz uzağımda ayakta dikilirken kıkır kıkır gülüyordu. 'Cevabımı alabilir miyim Giray Bey?' Saçını düzeltirmiş gibi yaparak cevap verdi. 'Biz alışverişe çıkmıyor muyduk? '

'Ben cevabımı almadan hiç bir yere gitmiyoruz. Evet?' Giray duymak istediğim her şeyi tek nefeste anlatmaya başladı. 'Seni seviyorum. Hem de ilk gördüğüm andan beri. Aslında o yarışmada ben de jüriydim. Senin gibi hızlı bir şekilde yetişmeye çalışıyordum. Sonra seni gördüm ve vurulmuşa döndüm. Senin kazanmanı ve benim yanımda olmanı istedim. Bu yüzden seninle yarıştım ve kazanmanı sağladım. Aynı timde olmanız Nisa sayesinde değil. Ben zaten seni bu time alacaktım. Böylece seni koruyabilecektim. Gerçi pek başarılı olamadım ama neyse. Bu şaka da senin de beni sevip sevmediğini anlamak içindi.' İçimde minik bir kelebek bahçesi vardı ve o kelebeklerin hepsi aynı anda uçmaya başlamıştı.

Çok utanmıştım ama aynı zamanda çok da mutluydum. Kıpkırmızı bir şekilde yerimden kalktım. 'Ben hazırlanmak için odama gidiyorum. Siz de hazırlansanız iyi olur.' Hızlı bir şekilde yürümeye başlamıştım ki biri kolumdan tuttu. 'Hiç bir şey demeyecek misin? ' Seri bir şekilde yanağına ufak bir öpücük kondurdum. Kolumu çektim ve koşarak odama gidip kapıyı kapadım. Allah'ım ne yapmıştım ben. Gerçi bu daha hiç bir şeydi. Çocuğa az önce SEVGİLİM DEMİŞTİM. Ben Giray'a sevgilim demiştim. Bir an önce istifa dilekçemi yazıp teslim etmeliydim. Çünkü ben bir daha Giray'ın yüzüne bakmak değil yanından bile geçemezdim. Ben bunları düşünürken sanki polis baskını yapılıyormuş gibi kapı çalındı. Gelen tabi ki Nisa idi. Kendisinin başlattığı ufak bir çığlık seansı ardından konuşmayı başlattı. 'KIZIM SEN NE YAPTIN? Sen beni delirtmek mi istiyorsun? Ben sana aşıksın deyince bana kızıyordun ne oldu şimdi?'

Mutluluktan havalara uçuyordu. Galiba ben de aynı durumdaydım. Ben onu seviyordum. O da beni seviyordu ve bunu benden çok çok çok önce fark etmişti. Buna çok sevinmem gerekirdi ama ben utancımdan ölüyordum. 'Giray nerede?' 'Melisa'yı almak için evine gitti. Annesi doktora gidecekmiş. Bu yüzden kardeşine bu gün biz bakacağız.' Melisa çok tatlı ve bilmiş bir kızdı. Henüz 5 yaşında olmasına rağmen her zaman büyük gibi konuşur, bizi hayrete düşürürdü. Onunla ilk tanıştığımızda Giray'ın sürekli benim hakkımda bahsettiğini söylemişti. Buradan anlamalıydım. Neredeyse 30 dakika sonra Giray kardeşiyle birlikte içeri girdi. Abisinin kucağından aceleyle inmeye çalışıyordu. 'Abi bırak beni inmek istiyorum. Ben Asena ablama gideceğim.' Abisinin kucağından iner inmez bana doğru koştu ve minik elleriyle bacaklarıma sarıldı.

Ben de hemen eğilip onu kucağıma aldım. 'Hoş geldin canımın içi. Sen beni mi özledin? ' 'Valla beni görünce böyle koşmadı. Kıskanmaya başlıyorum artık. ' Böyle derken göz bebeğimiz tam ortasına bakıyordu. Sanki az önce hiçbir şey yaşanmamış gibi. Ben de öyle davranmaya karar verdim. Sanki hiç bir şey yaşanmamış gibi. 'İstediğiniz kadar kıskanabilirsiniz Giray Bey. Ben Melisacığımı hazırlanmaya gidiyorum. ' Melisa ile ikimizde aynı anda saçlarımızı savurarak odaya doğru yürüdük.

Odaya girdiğimizde peşimizden Selin ve Nisa da geldi. Selin'le de ufak bir heyecan sohbetinin ardından hazırlanmaya başladık. Melisa kendi hazırladığı melek kanatlı çantasından tütülü bir etek ve pembe bir tişört çıkardı ve giydirmem için bana verdi. Üstünü giydirdikten sonra kendimiz hazırlanmaya başladık. Biz hazırlanırken Melisa da benim makyaj masamı karıştırıyordu. Hoşuna gidenleri bana gösterip ne olduğunu soruyordu. 'Asena abla bu ne? Çok güzelmiş. Ben de kullanabilir miyim? ' Gösterdiği benim balo için aldığım yüz simleriydi. 'Tabi ki de kullanabilirsin prensesim. Hemen sürelim sana. ' Gözlerinin kenarlarına minik simlerden sürdüğümde okyanus mavisi gözleri daha da güzel duruyordu. O kadar mutlu olmuştu ki mutluluğu yüzünden okunuyordu.

Biz de hazırlandıktan sonra elini tuttum ve içeri gittik. Tuttuğum elini kaldırıp kendi etrafında döndürerek abisine güzelliğini gösterdik. 'Sen bu kadar güzel olma hakkına nasıl sahip olabiliyorsun benim güzelliğim? Sen çok mu güzelsin? 'Abisi hemen onu kucağına aldı. Kapıya doğru giderken içeride öğrendiği bütün malzemeleri abisine saymaya başladı. 'Abi biliyor musun bir tane kutu vardı. İçinde bir sürü sim vardı. Hatta yüzüme de sürdüm bak. ' Bunu derken hem gözünü gösteriyor hem de Giray'ın yüzüne daha da çok yaklaşıyordu. Biz gülerken Semih kapıyı açtığı gibi kapadı. Yüzü bembeyazdı. Bir şey olmuştu. Hepimize teker teker baktı.

Sonra sessizce Giray'ın yanına gitti ve kulağına bir şeyler söyledi. Giray Melisa'yı hemen kucağıma verdi. 'İçeri götürün. Sakın çıkarmayın. Ben gelene kadar kapıyı kitleyin, Melisa'nın ilaçlarını da alın ve bekleyin. ' Bir şeyler dönüyordu ama anlayamamıştım. Hemen Melisa, Selin ve Nisa ile birlikte en arka odaya yani Nisa'nın odasına girdik. Kapıyı kitledik ve beklemeye başladık. Melisa çok korkmuştu. Gözleri dolu doluydu. Çantası kucağında telaşlı telaşlı oturuyordu. Semih kapıda ne görmüştü. Çok merak ediyordum. Selin silahı elinde kapının önünde duruyordu. Nisa ve ben de hem olayı çözmeye çalışıyor hem de Melisa'yı sakinleştirmeye çalışıyorduk. 'Melisa bana bak hayatım. Hiç bir şey yok tamam mı? Abin birazdan gelecek seni alacak ve birlikte gezmeye gideceğiz.'

Biz onu sakinleştirmeye çalışırken kanımı donduran bir ses yükseldi. 'ANNE AÇ GÖZLERİNİ... ' Hepimiz donup kalmıştık. Bu kadar ileri gitmiş olamazlardı değil mi? Yanlış duymuş olmalıydık. 'Annem mi? Annemi göreceğim açın kapıyı. Gitmek istiyorum. ANNE. ' Melisa'yı kucağıma aldım. Hala dışarı çıkmak için çırpınıyordu. En sonunda kafasını omzuma koyup ağlamaya başladı. Hepimiz gibi. Tenime değen kalbini hissediyordum. Gereğinden fazla atıyordu. Bir sorun vardı. Nisa'ya baktım. 'Kalbi çok hızlı atıyor. Bir sorun var. ' Melisa'nın kafasını kaldırmaya çalıştım. Ne olduğunu sormam lazımdı. Ama kafasını kaldırmıyordu. 'Melisa, Melisa. Güzelim aç gözlerini hadi. ' açmıyordu. Kucağımda Melisa, arkanda Nisa ve Selin ile dışarı doğru koştuk.

Semih hemen bizi durdurdu. 'Semih Melisa gözünü açmıyor. Bir şey oldu. 'Yaşlı gözlerle söyleyebildiği bir kaç kelimeden sonra Nisa da Selin'e sarılıp daha çok ağlamaya başladı. Kucağımda hareketsiz duran minik bir beden, kapıya doğru zar zor yürüyordum. Semih Melisa'yı kucağımdan aldı. Giray'ın feryatları hala duyuluyordu. Bı sesleri asla unutamayacaktım. Kısa bir süre sonra ambulans sesleri de gelmeye başladı. Artık dayanamayacaktım. Semih de Melisa ile birlikte gitmişti. Ne olmuştu benim kuzuma? Kapıyı açtığımda Giray ile göz göze geldik.

Annesini görevliler götürüyordu ama o onlarla gidecek durumda değildi. Nisa ve Selin görevlilerle giderken biz de salona geçtik. Yan yana koltuğa oturduk ve duvarı izlemeye başladık. Bir süre sonra bana döndü. 'Asena? ' 'Edendim? ' ' Beni biraz sever misin? ' Dizime yattı. Saçını okşamaya başladığımda ağlamaya başladı. İkimizde ağlıyorduk. Yapabileceğimiz daha iyi bir şey yoktu çünkü.

Bölüm : 07.05.2025 22:35 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...