9. Bölüm

9. Bölüm

Elif minel kayalar
elif_minel

 

9.BÖLÜM

Gözlerim sıcak simit kokusuyla aralandı. Ben terliklerimi giyerken Nisa elinde bir tabak dolusu simitle odama daldı. 'Hadi kahvaltıya!. Bu kızın neşesi beni mutlu ediyordu. Çoğu zaman stresli kalktığım yataktan bugün neşeli bir şekilde kalmıştım. Mutfağa geçtiğimizde sofra hazırdı. Çaylar konmuştu. Herkes beni bekliyordu .'Sonunda Felda. Bu uykun yüzünden aç kalıyoruz haberin olsun. 'Galiba Selin haklıydı. Her zaman en geç ben kalkardım ve herkes beni beklemek zorunda kalırdı. Gerçi böyle bir zorunlulukları yoktu fakat ne zaman kalksam sofraya dokunulmamış oluyordu. Ben de sofraya geçtim ve sonunda sorunsuz bir kahvaltı yaptık.

Bugün gitmemiz gereken bir görev yoktu. Rutin bir şekilde kahvaltı yapıp antrenmana gittik. Eve geri döndüğümüzde hamladığımı fark ettim. Bütün kemiklerim ağrıyordu. Artı olarak bugün kendimize yeni bir ev bulmalıydık. Yani eğer evimizin düşmanlarımız tarafından basılmasını istemiyorsak. Aslında birkaç ev vardı aklımızda. Gidip hepsine teker teker baktık. Bizim için uygunu en son baktığımızdı. Hem eski evimizden olabildiğince uzak hem de oda sayısı yeterliydi.

Gerçi beş odası olması gerekirken dört odası vardı fakat Nisa ile aynı odayı paylaşmak benim için bir avantajdı. 'Tamam o zaman biz bu evi tutuyoruz.' Giray diğer işleri hallederken biz de artık eski evimiz olan eve geçip toparlanmaya başladık. Her an böyle bir durumun olabileceğini hesapladığımız için hiçbirimiz tam olarak yerleşmemiştik. Bu yüzden çok da uzun sürmedi. Artık buradan gitmenin vakti gelmişti. 'Bir daha görüşmemek üzere en sevdiğim evim. 'Bazen Nisa bir bebek mi yoksa bir asker mi ayırt edemiyordum. O kadar duygusaldı ki neredeyse ağlayacaktı.

Sonunda yola çıkmıştık. Evimiz hazırdı. Sadece kalan birkaç eşyayı yerleştirecektik. Yolumuz çok uzundu. Şehir değiştirecektik. Artık ayaklarımı hissedemeyecek kadar çok yol gittikten sonra bir benzinlikte durduk. Arabadan indiğimde Nisa'nın hala inmeye çalıştığını gördüm. 'Ne oldu Nisa? Yoksa uyuya mı kaldın?' Sonuçta bu Nisa'ydı. Ondan her şey beklenirdi. 'Yok. Uyumadım ama ufak bir sorunumuz var. AYAKLARIMI HİSSETMİYORUM! Sanki yoklar. Dokunuyorum ama bana mısın demiyorlar. 'Gülmekten karnım ağrımıştı. Hatta Giray bile buna gülmüştü. Zor da olsa Nisa'yı arabadan indirip benzinlikteki markete girdik. Karnım çok açtı. Hızlıca hepimize birer sandviç ve içecek alıp diğerlerini bekledim. Nisa iner inmez kendine kahve almaya koşmuştu. Selin tuvalete ,Giray ve Semih ise arabaya benzin almıştı. Bir süre sonra hepimiz tekrardan bir araya geldik. Herkese kendi sandviçini uzatıp kendi sandviçimi yemek için açtım. İlk ısırığı aldığımda ağzıma garip bir tat geldi. Nisa ise korkmuş bir şekilde suratıma bakıyordu.

'Felda çabuk tükür sakın yutma.' Artık çok geçti. 'Ne oldu Nisa? Ne telaş yaptın.' Semih'in sorduğu soruyu ben de merak ediyordum. 'Sandviçin içinde zeytin ezmesi var ve Felda'nın zeytine alerjisi var.' 'Zeytin mi? NE? Olamaz. Benim iğnem nerede? NİSA?' Zeytin benim bu hayatta en korktuğum şeydi. Doğduğumdan beri bir kere yemiştim. O zaman da iki gün hastanede yatmıştım. Bu şuan olamazdı.

Neden üstünde yazmıyordu ki? O an orada bulunan herkes iğnemi arıyordu. Ben ise nefes almaya çalışıyordum .Boğazım neredeyse tamamen kapanmıştı. Neredeydi bu iğne? Hata bendeydi. Ölümcül derecede alerjik biri olarak bunu akıl etmeliydim. Son anda kol çantamın içine attığımı hatırladım. Konuşamıyordum ama Giray'a çantamı vermesini gösterebilirdim. Neredeyse omzunu kıracak kadar sert vurdum koluna.

'Ne? Çantan mı? Tamam tamam al.' Çantamı elime aldığımda gözlerim kararmaya başlamıştı. İçini karıştırıyordum ama bir türlü bulamıyordum. Giray durumu fark etmiş olacak ki birden çantayı elimden çekti. Çantanın içinde ne varsa kucağıma döktü Sonunda bulmuştuk. Hemen kapağını açıp bacağıma batırdı. Herkes derin bir nefes almıştı. Aynı şekilde ben de.

 

 

 

 

 

 

 

 

Bölüm : 04.12.2024 21:16 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...