
Eruto ve Erifu Sensein evini temizledikten sonra evlerine dağıldılar.
Bir hafta boyunca yerden kalkamadılar fakat görev beklemezdi.
Sensei
Küçük veletlere evi temizlettikten sonra çok yorulmuş olacağım ki bir hafta boyunca yerden kalkamadım.
Yatağımda keyifle uzanmış telefonda geziyordum.
Bir anda telefon çaldı.
Arayan kişi Daijin di.
Daijin Kılıç Ustaları bölgesini yöneten kişiye verilen isimdi.
Meşgul biri olduğumu zannetsin diye telefonu biraz beklettim sonrada açtım.
Daijin "Hwajin çabuk öğrencilerini al ve yanıma gel " Dedi.
Bende "tamam hemen geliyoruz " Dedim.
Yaw Allah belanı vermesin be adam
Bir sürü işim vardı daha Eruto ve Erifu'ya fake hesaptan mesaj yazcaktım.
Yataktan kalktım.
Üstüme beyaz bir tişört ve siyah ceket giydim.
Kaslarımdan dolayı tişört çok darlaşmıştı bedenime.
Altıma da siyah kumaş pantolon giydim Çok karizmaydım yaw.
Evden çıktım ama bir sorun vardı.
Küçük veletler nerde otuyordu lan?.
Her neyse üstün zekamla şimdi bulurdum.
Eruto galiba Kılıç ustaları bölgesindeki en güçlü savaşçılardan olan Odayaka'nın kardeşiydi.
Erifu da dillere destan olmuş, Kahramanlar Müzesi'nde heykeli olan ve Kurai'nin en sevdiği cariyesini öldürmüş kamura'nın kızıydı.
Böyle başarılı Ailelerden böyle çocuklar nasıl çıkmıştı lan.
Kesin hastanede değiştirilmişlerdi.
Arabama atladım ve bir sigara yaktım.
Evleri bana çok uzak değildi zannedersem.
İlk Erifu'yu almaya gittim.
Kapısına varır varmaz son gücümle kornaya basmaya başladım.
Kimse çıkmadı.
Evi benimki kadar olmasa da baya büyüktü.
Arabadan indim ve bahçeden içeri girdim.
"ERİFUU! " diye bağırdım.
Erifu korkuyla kapıyı açtı çok korkmuş gibiydi. "Senseii iyimsiniz? " dedi panikle.
Hihihi dün geceki intikamımı almıştım.
"İyiyim yeni bir göreve hazır mısın" Dedim kollarımı açarak.
Erifu korkuyla gözlerini açtı.
Mavi grimtrak parlak gözleri inanılmaz derecede güzeldi
Bu çok garipti ilk defa bu kadar ilgimi çeken bir göz görmüştüm.
"Merak etme bu seferki farklı" dedim sevecen bir sesle.
Erifu rahatlamış bir şekilde nefes verdi.
Arabaya bindik ve"Eruto Odayaka'nın kardeşiydi değilmi? " Dedim.
Erifu kafasını salladı.
Hemen arabayı oraya sürdüm.
Evin önüne geldiğimizde kornaya bastım gene kimse çıkmadı.
kapıdan indim ve "ERUTOO!! " diye bağırdım kapılarının önünde.
Kimse yine çıkmadı.
Daha da bağırmaya başladım sesimi yükselterek "ERUTO!! " O anda üstümdeki katın camı açıldı.
"Erutoo sonunda" Dedim sevecen bir sesle fakat bir baktım ki camı açan Eruto değildi.
Nashiydi ve elinde de bir kova su vardı.
Suyu alıp aşağı döktü.
"SUS LAN! " Diye bağırdı o sırada Nashi'nin yanına Eruto geldi ve aşağı baktı.
Korktu ve gözlerini açtı sonrada aşağı koştu.
Amk her yerim su oldu hiç zamanımızda yoktu.
Eruto kapıyı açtı ve "Sensei iyimisiniz?" Dedi panikle.
Eruto'ya baktım ve "İyi değilim"Dedim Ağlak bir sesle .
Eruto'ya " Hadi arabaya bin yeni bir görev bizi bekliyor" dedim.
Eruto kafasıyla onayladı ve arabaya bindi.
Hemen Daijin'in binasına sürdüm.
Binaya varmak üzereydik siyah ceketimi çıkardım ıslandığı için çok ağırlaşmıştı.
Arabayı park ettim ve indik.
Hızlı adımlarla yürürken bir şey fark ettim ve dikkatim dağıldı.
Bütün güzel kızlar yüzleri kızarmış ve utanmış bir şekilde bana bakıyordu.
Nedenini anlamaya çalıştım ve buldum.
Islandığım için beyaz tişörtüm vücuduma yapışmıştı ve bütün kaslarım kabak gibi ortadaydı.
Hu Huuu şimdi tam fırsatıydı.
Kızlara döndüm ve kaslarımı sıktım.
Bağıraşarak daha da kızardılar ve yüzlerini kapattılar.
Eruto ve Erifu "Ne yapıyor bu aq" Der gibi bakıyorlardı.
Artık gitme vaktiydi koşmaya başladık ve Daijin'in odasına vardık.
Daijin koltuğunda ters oturmuştu.
İçeri girince koltuğu bize çevirdi ve "Sonunda! çok erken geldiniz biraz daha geç gelseydiniz keşke" dedi.
Ensemi tutarak mahcup olmuş gibi yaptım.
Daijin "Konuya direk giriyorum Hwajin" dedi.
"Kraliyet bölgesinde yağrın Urashi'nin kral olduğu günü kutliyacaklar oraya kılık değiştirip gidiceksiniz ve bilgi toplayacaksınız " Dedi.
NEE! Daijin "Bu veletler de mi benimle gelicek!? " Dedim.
Aslında beceriksiz olmalarından değil ölmelerinden endişelendiğim için onları götürmek istemiyordum.
Daijin "Evet, Senseileri olarak onları korursun herhalde" dedi.
Tam bir şey daha söylicektim ki Daijin elini uzattı ve sakin bir sesle "bu kadar yeter artık yola çıkın"dedi.
Eruto ve Erifu mutlu görünüyordu.
Odadan çıktık ve arabaya binip evime gittik.
Urashiye yaklaşabilmek için kılık değiştirmeliydik ve tabiki de sahte kimlik de çıkartmalıydık.
Ben Urashiye yaklaşabilmek için şovalye olucaktım Eruto kahya ve Erifu da hizmetçi olucaktı.
Kimlikler hazırdı , giysiler de hazırdı.
Çantalarımızı hazırladık ve artık yola çıkmaya hazırdık.
Arabaya çantaları yükledik Kraliyet bölgesine gizlice gireceğimizden arabayı yarı yolda bırakacaktık.
Arabayı tren yolunun bulunduğu kanyonun üstündeki yola sürdüm.
Tren geçerken üzerine atlayacaktık.
dumanı uzaktan göründü.
Eruto "Sensei niye buraya geldik?" dedi.
"Tren gelince üstüne atlayacağız" dedim.
İkisi de şaka yaptığımı düşündü ve ciddiye almadı .
Tren altımızdan geçmek üzereydi o anda çantalarımızı trenin üstüne attım.
Eruto ve Erifu şoka girdi daha sonra ikisini de sırtlarından aşağı ittirdim ve bende arkalarından atladım.
İkisi de korkudan bağırıyordu.
Bağırmakda haklıydılar ben bile istemsizce titriyordum.
Trenin üstüne onlardan önce düştüm ve ilk Eruto'yu havada yakaladım.
Eruto'yu bırakıp hızlı bir refleksle Erifu'yu da yakaladım.
İkiside korkudan titriyordu.
En sonuncu vagona düşmüştük tam planladığım gibi.
Çantalar bir önümüzdeki vagona düşmüştü.
Çantaları aldım ve yere bıraktım.
Biraz eğildim ve ters tekme atıp vagonun camını kırdım.
Kırılan yerden içeri girdim ve camı tamamen açtım.
Eruto ve Erifu bana doğru baktı.
"Çantaları uzatın" Dedim ve dediğimi yaptılar.
Daha sonra "Erifu dikkatlice cama yaklaş" dedim.
Erifu ürkerek cama yaklaştı.
Kollarından tutup içeri aldım sonra Erutoya seslendim.
"Eruto sende gel hadi" Eruto da korkmuş bir şekilde ilk raylara baktı daha sonra cama yaklaştı onu da içeri aldım.
Bu kullanılmayan boş bir vagondu.
Hiç kimsenin buraya geleceğini düşünmüyordum.
Çantamdan şişme üç adet yatak çıkardım ve serdim.
Oh be uzanıp rahatlama zamanıydı şimdi.
Tam rahatlamıştım ki kulağıma bir ses ilişti.
Yan vagondan " O ses neydi cam kırılma sesi mi geldi" diye sesler duydum.
Özel güçlerimi kullanarak kapıya hayalet zincirlerle bir duvar çektim.
Son darbe klanında olduğum için çok şanslıydım yaw.
Sesler kesildi güneş batmak üzereydi. Sabah kraliyette olurduk.
Keşke bu işe yaramaz şaşkınların da güçleri olsaydı o zaman bu kadar gerilmezdim.
Gözlemlediğim kadarıyla ikisinin özelliklerinin hiçbiri klanlarındaki güçlerle uyuşmuyordu.
Eruto ve Erifu benim ilk öğrencilerimdi.
Daha yirmi yaşındaydım benden sadece dört beş yaş küçüklerdi.
Onları koruyup koruyamayacağımdan emin değildim.
Evet Kılıç Ustaları Bölgesindeki en güçlü Sensei bendim fakat en deneyimsizleri de bendim.
Urashi'nin bütün ordusunu yenebilecek güçteydim ama işte deneyimsizliğin verdiği heyecanla baya gergindim bir türlü uyuyamıyordum.
Eruto vu Erifu'ya döndüm ikiside bana küçüklüğümü hatırlatıyordu.
Benimde küçükken onlar gibi güçlerim yoktu.
Annen ve babam da ben çok küçük yaştayken Urashi tarafından öldürülmüştü.
Herkes benden nefret ediyordu...
O Piç Urashi ile karşılaşmak için sabırsızlanıyordum umarım onu görünce kendimi kaybetmem.
Eruto'nun battaniyesi düşmüştü onu üstüne örttüm iyi geceler öpücüğü de verecektim ama sonra vazgeçtim.
Yatağıma uzandım ve gözlerimi kapattım.
***
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 3.11k Okunma |
312 Oy |
0 Takip |
43 Bölümlü Kitap |