Maria'nın anlatımıyla;

- Sky benim amcama olanları haber vermem gerek.

Şu an Sky ile birlikte koridorda yürüyorduk . Omzuma kolunu atmıştı . Sky 'ı baloda dans ettiğimizden beri hoşlanıyordum . Okulda karşılaşınca konuştuk ve duygularımızın karşılıklı olduğu gördük . Bizde denemeye karar verdik . O gün bugündür beraberiz ve gayet iyi anlaşıyorduk.

- Güzel perim . Bırakta Carol kendisi söylesin .

- Ama ...

- Aması yok güzelim . Babasına kendisinin anlatması daha iyi . Hem başka birinden duymaktansa kendi kızından duymak ister.

Düşününce haklı olduğunu anladım ama gıcıklık değilmi . Beklemediği anda karın boşluğuna dirsek attım .

- Hey küçük peri . Ne yapıyorsun

Bir yandan karnını tutuyor ,bir yandan da gülüyordu .

- Kaçmaya başla küçük peri.

Sky'a baktığımda sinsi gülüşünü gördüğümde hemen koşmaya başladım . Bir yandan da bana yetiştim diye Sky'a bakarken az kalsın kayıp düşüyordum ki Sky yetişip beni tuttu . Çığlık sesi duyunca bir anda o tarafa döndüm ve ayaklarıma kadar gelen kan...

Bir ceset...

Midem bulanmaya başlayınca Sky yüzümü başka yöne çevirdi . Ben kendimi toplamaya çalışırken arkada gülümseyerek bana bakan bir adam gördüm . Sky iyi olduğumu sorunca kafamı iyi olduğumu söylemek için çevirdim .

- İyiyim Sky .

Tekrar adamın olduğu yere baktığımda kimse yoktu .

Kimdi o...

*******

Carol un anlatımıyla;

Alex bana bakıyordu .

- Kabus mu gördün ?

- Hı hı.

diyerek kafamı salladım . Müdürden izin isteyerek eve gitmem lazım Ayağa kalkmaya çalıştığımda Alex hemen koluma girdi .

- Nereye gidiyorsun ?

- Müdürün yanına gitmem lazım . Eve dönmek istiyorum .

Alex bana yardım ederek revirden çıktık . Yavaş yavaş müdürün odasına doğru gidiyorduk . Bir anda önümde Sofia'yı gördüm . Sofia bir bana birde Alex'e bakıyordu .

- Nereye.

- Müdürün yanına gidiyorum Sofia . Önümüzden çekilirsen tabi.

Çok yumuşak bir sesle ;

- Ben kendim için ve Maria için izin almıştım . Hep beraber gidelim.

Ben doğrumu duydum . Hayatımda ilk defa Sofia bana yumuşak davranıyor . Bu cinayet olayı onu çok sarsmışa benziyor .

- Tamam . O zaman yarım saate bahçede buluşalım.

Sofia kafasını salladıktan sonra ben ve Alex yürümeye devam ettik . Müdürün odasına gelince kapıyı tıklayıp , gel sesi gelince içeriye giriştik .

- Carol . Bende seni bekliyordum.

- Neden ki hocam?

- Bu iki ,üç günde çok fazla şey yaşadın ve evine gidip dinlenmen gerekli . Her ihtimale karşı bazı arkadaşların benden izin istedi . Hepiniz izinisiniz ama süreyi fazla uzatmayın gençler.

alex;

- Teşekkürler hocam.

Diyerek odadan çıktık Alex'e döndüm.

- Kim bizim için izin aldı ki?

- Biz.

Sesin geldiği yöne baktığımızda . Olga ve Liam'ı gördük . Alex;

- Siz ne alaka?

Liam;

- Bak kurtçuk isteyende istemesen de bu işte beraberiz ve neden içimden bir ses bunun minik prensesimizle alakalı olduğunu söylüyor .

Ne yani ben mi öldürüdm Ne demeye çalışıyor bu .

- N e demeye çalışıyorsun . Ben mi öldürdüm kızı.

- Hayır prenses . Sadece bu kehanet işinden bahsediyorum . ( Alex bakarak) O yüzden istemekte istemesekte ayrılmayacağız.

Sofia ve Sky görüş adımıza girdiğinde herkes onlara döndü.

- Carol gitmeliyiz . Sofia bahçede bizi bekliyor .

- Max de bizi bekliyor Carol . Bun söyleyen Olgaydı.

- Gençler olaman hep beraber güç krallığına gidiyoruz . Kimseden itiraz istemiyorum . Orada yapmam gereken şeyler var .

Diyerek yürümeye başladım. Bahçeye çıktığımda Sofia ve Max'i gördüm. Bunlarda yakışıyor he. Yanlarına doğru gittim.

- Ne zaman gidiyoruz?

Max;

- Diğerleri de gelsin öyle gideriz.

- Hadi gidelim.

Diyerek Olga geldi. Herkes okusun kapısına doğru gitmeye başladı. Kapıda bizi bekleyen iki tane atlı araba vardı. Birine Sofia, Maria, Sky, Liam, bindi. Diğer arabaya ben, Alex, Max,ve Olga bindi. Arabalar hareket etmeye başladı. Herkes susuyordu. Bende arabanın içinden dışarıyı izliyordum . Yanımdan bir ses geldi.

- Manzara çok güzel dimi?

Dedi. Ses Alexten geliyordu. Ona bakmadan dışarıyı izlemeye devam ettim.

- Evet çok güzel.

- Benim manzaram daha güzel.

Alexe döndüm , bana bakıyordu. İster istemez utamıştım.

- Öhö öhö. aile var burada.

Olga bir anda Max'e döndü.

- Aile derken.

- Şey yani insanlar var manasında , yani şey, ben. Offf birşey demedim sayın.

Max az önce konuşmayı mı unuttu bana mı öyle geldi. Olga kollarını bağdş yapmış dışarıya bakıyordu. Max te Olga' ya bakıyordu. Alex'le birbirimize bakıp kıkırdadık. Galiba ikimizde aynı şeyi düşünüyorduk . ol boyunca Max ve Olganın ufak tartışmaların izledik . Hatta bir ara Olga ,Mex' i boğmaya bile çalıştı. Alex ve benim araya girmemle Olgayı durdurabildik. En sonunda araba durunca herkes indi. Bizden sonra Marialarda geldi ama sanki Liam ve Sofia da kavga ediyordu. Birbirlerini itiyorlardı. Hemen arkalarından gülerek Maria ve Sky geliyordu. Kapıda Daphni ablayı gördüm.

- Hoşgeldiniz prenses.

- Hoşbulduk abla.

Diye Daphni ablaya sarıldım. Ablam ekibe bakıp;

- Hoşgeldiniz majestileri.

Tabi eliyle herkesi göstererek söyledi bunu. Hep beraber saraya girdiğimizde babamı gördüm.

- Baba!

- Hoşgeldiniz kızım.

Babamlada sarıldıktan ona arkadaşlarımı gösterdim.

- Hoşgeldiniz çocuklar. Müdür siz gelmeden önce haber vermişti . O yüzden hepinizin odası hazır. İzninizle bir toplantım var. ( Bana dönüp) Sonra seninle biraz konuşalım kızım.

Dedi. Ben kafamı salladıktan sonra başımı öpüp gitti.

- Gençler herkes odasına yerleşsin. Evinizde gibi hissedi. 10dk sonra burada olun yeterli.

Dedikten sonra Daphni abla herkese odalarını söyledi.

- hepiniz üst katta prensesle aynı kattasınız. Maria ve Sofia prensesler siz herzamanki odalarınızdasınız. Olga hanım sizde Sofia hanımın sağındaki odadasınız. Alex bey siz prensesin karşısındaki odad, Sky bey siz Maria hanımın karısında, Liam bey siz Sofia hanımın karşısında , Max bey sizde Oga hanımın karşısındaki odadasındasınız Daphni abla bana yandan göz kırptı. Bu hareketine kıkırdadım. Hepberaber yukarı çıktık . Ben , Maria ve Sofia odalarımız bildiğimiz için diğerlerinde odalarını bulabildi. Odama girince ne kadar özlediğimi farkettim. Üzerime rahat antrenman elbiselerimi giydim. Ne olur olmaz bir iki tane Hançeri mi yanıma aldım. Beyaz saçlarımı yanlardan örüp at kuyruğu yaptım. Odadan çıktığımda Olga ile karşılaştım. Birbirimize baş selamı verdikten sonra beraber aşağıya indik. Çk geçmeden diğerleri de geldi. Liam;

- Şimdi ne yapıca prenses?

- Beni izleyin.

Diyerek onları sarayın en bilinmeyen yerine götürüyordum. Sürekli kapılardan geçiyor ve labirent gibi bir o yana, bir bu yanadönüyorduk. Olga;

- Daha gelmedim Carol.

- Az kaldı sabredin.

- Kuzen ben bile buraları bilmiyorum. Bizi nereye götürüyorsun.

Bunu diyen Mariaydı. Büyük Bi kapıdan geçtikten sonra normal saray görüntüsü gitmiş yerine terkedilmiş bir görüntü geldi.

- Carol ben korkmaya başladım . Nereye gidiyoruz.

Sofia ya cevap vermeden beş altı dakika boyunca yürümeye devam ettik. Çıkmaz yola varınca Sky konuşmaya başladı.

- Harika .Kaybolduk.

Kimseye cevap vermeden duvara ellerimi yasladım. Herkes nasıl geri döneceklerini, geldikleri yolu hatırlamaya çalışıyordu. Ensemde bir nefes hissettim.

- Hadi Carol geri dönüyoruz.

Bunu diyen Alexti.

- Hayır. çünkü geldik.

- Hadi ama prenses burada hiçbirşey yok. diyerek Liam dalga geçti.

İki Hançeri mide çıkarıp arka kısımları il duvardaki taşlara vuruyordum.

- İyice delirdi. dedi Olga.

Ben bir ritme göre taşlara vuruyordum. İki yukarı, iki aşağı vuruş. Çaprazda bir vuruş ve ortaya bir vuruş. Bir anda duvar ikiye ayrıldı ve gördüm. Uzun zaman oldu eski dostum. Çocuklara dönüp;

- İşte karşınızda gizli Olamor kütüphanesi....

*****

Merhaba arkadaşlar Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Okuduğunuz için teşekkürler. Lütfen oy verip yorum yapmayı unutmayın. Tüm okur arkadaşlarımı instegram hesabım olan elifsmcninyeri ne bekliyorum. Buradan geldiğinizi yazarsanız gt yaparım. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere hoçakalın<3