Yeni Üyelik
8.
Bölüm

8. Bölüm

@elifsmcninyeri

 

Herkes konuşup eğlenmeye devam ediyordu . Etrafta Ereni arıyordum . Bir masada onu Atelente timinden bir kızla konuşurken gördüm . Liam ve Chen den izin isteyerek masadan ayrıldım . Erenin görüş açısına girdiğimde gözlerini üzerime kitlemişti . Masaya iyice yaklaşmıştım , masaya vardığımda kızda bana bakmaya başlamıştı . Kıza göz ucuyla baktıktan sonra Erene dönüp;

- Konuşabilir miyiz?

Kız bir anda lafa girdi.

- Yalnız şuan da benimle konuşuyor.

- Üstüne alınma önemli birey konuşacağım , timlerle alakalı . Aynı timdeyiz sonuçta.

Diyip Erene başımla gel işareti yapıp boş masalardan birine geçtim . Eren kızı bireyler söyledikten sonra yanıma geldi .

-Bu kadar önemli olan şey nedir Gece?

- Bugün kaçamayacağım gibi duruyor.

- Sadece bunun için mi çağırdın?

Kızarmıştım . Onun yüzünde işe bundan keyif alan bir ifade vardı.

- Evet tabiki de bunun için çağırdım , başka ne olacaktı.

Diyerek yalandan kızdım.

- Bu gün kaçabilirsin.

Anında ona döndüm.

- Peki ama nasıl?

- Herkes şuan eğlenmekle meşgul ve koruma sayısı arttı. Genede korumaların dikkatini dağıtırsak bir ihtimal kaçarsın.

- Peki yakalanırsam.

Gözlerini kaçırdı.

- Bilmiyorum.

Bu her şey olabilirdi. Daha on dakika önce şarkı söyleyip eğleniyorken şimdi ise içimi bir hüzün ve korku kapladı ama genede ne olursa olsun, başıma ne gelirse gelsin bunu yapacaktım. Buradan kaçacaktım.

- Ne zaman başlıyoruz?

- On dakika sonra. Ben bir yerden ses çıkarcam, sende aradan çıkacaksın. Oldu da gelmeyen korumalar oldu. Ahmet seni çağırıyor de.

- Ahmet kim.

- Baş koruma.

Bunları hangi ara öğrendi hiç bir fikrim yok.

- Eğer başına birşey gelirse, yakalanırsan lütfen ismimi haykır.

- Tamam.

Ellerini yanaklarıma dokundurdu ve daha sakin bir sesle konuşmaya başladı.

- Söz ver bana.

Ellerimi , yanağımda olan ellerinin üstüne koydum.

- Söz, söz veriyorum Eren.

İkimizde gözlerimizin en derinine bakıyorduk. Bir anda birinin Erenin omzuna kolunu atması ile eren sarsıldı.

- Eren halay çekicez gelmiyor musun?

- Hayır Can. Çağırdığın için sağol. Benim biraz işim var .

Diyip yanımızdan ayrıldı Eren. Can;

- Bunun nesi var?

Canın Ereni göstererek sorduğu soruya cevap vermeden masadan ayrıldım. Odama doğru giderken arkamdan Canın yakırışını işittim.

- Bunların derdi ney!

Arkamı döndüğümde Can koşarak halayın ortasına dalmıştı. Hayır mecazen değil , gerçekten Blade grubundan bir çocuğun üstüne atlayarak halaya girip halay başı oldu. İçimdeki hüzün artmaya başladı. Ne kadar buraya zorla getirilmiş olsamda kısa sürede herkese alışmıştım ve ayrılacağım için üzülüyordum. Odama gidip eşyalarımı bir çantanın içine topladım. Çekmeceyi açınca içinden bir fotoğraf çıktı . Bu tim ile çekilen bir fotoğraftı. Buraya geldikten sonra sabah çekilen bir fotoğraftı. Ben bunu nasıl unuttum. Can , Batunun üstüne atlamış gülerek poz veriyordu. Enes ikisine iğrenir gibi bakıyordu. hdjkfhwh. Lia ve Chen sırtlarını birbirlerine yaslamış ve kollarını bağdaş yapıp gülümsüyorlardı , ben kollarımı bağdaş yapmış somurtuyordum ve oda ne !!!! Eren bana iki kulak yapmış , kendisi de sırıtıyordu.

Foroğrafın arkasında bir şeyler yazıyordu.

******

Sevgili Gece . Klube geldiğin günden beri sana çok alıştım ve kendime sürekli inkar etsemde sana karşı duygular besledim. Umarım burada geçirdiğin kısa zamanda sende beni ve bizi sevmişsindir. Bizi hiç unutma olurmu. seni çok seviyorum , çok seviyoruz. Kendine dikkat et.

Sevgiler Eren...

******

Beni seviyormuş. Gözümden bir damla yaş düştü. Düşünmeden edemedim . Başka bir zaman, başka bir yer, başka bir şekilde acaba birlikte olabilir miydik?

Fotoğrafı çantama koydum. Çantayı sırtıma atıp yavaşça aşağıya mutfağın oraya gidiyordum. Bir anda büyük bir gürültü koptu. Herkes gürültünün nereden ve neden çıktığını bulmaya çalışıyorlardı ama bunu bitek ben biliyordum. Sessizce fısıldadım;

- Teşekkür ederim.

yavaşça kapıya yaklaştım. Diğer korumalar içeriye koşuyordu. Hemen duvarın arkasına saklandım. Onlar gidince kapıya doğru yöneldim. Karşıma iki koruma çıktı.

- Nereye efendim.

Diyerek gözleriyle çantamı gösterdi.

- Bir yere gitmiyorum , sadece

- Sadece ne?

- Sadece eski kıyafetlerimi atıyordum .( Erenin dediği şey geldi aklıma.) Ahmet bey sizi çağırıyor.

Dedim. Koruma , diğer korumaya kafasıyla gel işareti yaparak içeriye girdi. Direk kapıya koştum ve dışarı çıktım. Çok mutluydum. Neredeyse mutluluktan ağlayacaktım ama bu neden bana bu kadar kolay oldu. Biraz yürümeye başladım ki bir anda önüme siyah bir araba çıktı. Arkamı döndüğümde korumalar oradaydı. İçimden geleni yaptım.

- EREENNNN!!!!!!!!

Bir anda Grim, Blade , Atalente , Cenk ve Süleyman çıktı. Eren gözlerimin içine dehşetle bakıyordu. Kafamı sağa sola olmadı der gibi sallıyordum. Gözlerim dolmuştu.

- Senin kaçacağını tahmin etmiştik. Yüzden şaşırdığım pek söylenemez.

Bunu söylen kişi, kendisine Ahmet'in çağırdığını söylediğim kişiydi. kendisine anlamaz gözlerle baktığımda konuşmaya başladı;

- Hanımefendi ,Ahmet benim.

Gözlerimi sıkıca yumdum. Nasıl böyle bir hataya düşmüştüm. Keşke ilk önce kim olduğunu öğrenseydim. siyah arabanın kapısı açıldı ve beni buraya gönderen büyük patron indi. Ona öyle bir bakıyordum ki gören herkes ondan ölesiye nefret ettiğimi anlayabilirdi.

- Ah küçük çocuğum senin bunu yapacağını biliyordum.

Gülerek yanıma yaklaştı . Bir anda çenemden sertçe tutarak kafamı yukarı kadırdı.

- Oradan bakınca salak gibimi duruyorum küçük hanım.

Gülerek bakıyordu yüzüme. Bir anda çenemi bıraktı. Canım çok yanmıştı. Arabasına binerken,

( Buradan sonrasını müzik dinleyerek devam etmenizi tesviye ederim. Çünkü bunu dinleyerek yazdım.)

- Alın kızı.

Dedi. Bir anda Erene baktım. Yanıma koşuyordu. Aniden korumalar kollarımdan tuttu.

- Hayır. Hayır. BIRAAKKKK!!!! HAYIRRRRR!!!!

Eren bana ulaşmak için önüne gelen bütün korumalar yumruk atarak aralarından geçmeye çalışıyordu. Ayaklarımı sürtüp kurtulmak için kollarımı çekiyordum. Eren bir anda bağırdı.

- GECEEEEE!!!!

Koşarak geliyordu gözyaşlarım gözlerimden firar ediyordu. Eren sonunda bana ulaştı ve beni tutan korumalar yumruk attı. Erene sarıldım. Can, Süleyman , Cenk ve tim gelmeye çalışıyordu ama korumalar engel oluyordu. Altı koruma bize doğru gelmeye başladı. Erenle onları atlatmaya çalışıyorduk ama bana gelecek bir darbenin önüne atladı ve bir anda ikimizinde yere düşürüp vurmaya başladılar. Kollarımı kendime siper etmiştim. Bir anda Erende kollarını bana siper etti. Görebildiğim kadar Can korumalara yumruk atmaya başladı ve bütün tim bize ulaşmaya çalışıyordu ama ne yazıkkı onlarda korumaların elinden kendilerine düşen payı alıyorlardı. Korumalar bir anda geri çekildi . Ereni kolunun altından tutarak zar zor kaldırdım. Karnını tutuyordu. Eren bir anda korumalar arkasını dönüp yüzümü elleri arasına aldı, alnımı öptü ve bir anda sarıldı. Zamanın durmasını istedim, bu an hiç bitmesin istedim ama büyük bir ses kulağıma ilişti ve elime gelen sıcak bir sıvı . Korka korka elime baktım . B- bu kan. Ereni şartım ama daha sıkı sarıldı. Korumalar bizi ayırmaya çalıştı ama onlar ayırmaya çalıştıkça Eren daha sıkı tutuyordu beni . Herkes Eren diye bağırıyordu. Erenin kafasına bir anda vurdular ve Eren dayanamayıp kollarımdan düştü. Beni yine sürüklemeye başladılar. Erene gitmeye çalışıyordum ama izin vermiyorlardı.

- EREEENNNN!!!!!!!

Biryandan ağlıyor, bir yandan kurtulmaya çalışıyor Erene ulaşmaya çalışıyordum. Arabaya yaklaştığımda var gücümle bağırdım.

- ERENNNN!!!!!

- SENİ SEVİYORUUUMMMM!!!!!

- EREEENNNN ÖLLMEEEEEE!!!

- EREEENNN!!!

Beni arabaya bindirmişlerdi. Kapı kapanmadan önce gördüğüm son şey yerden kafasını kaldırıp kanlanmış yüzü ve dişlerine rağmen gözümün içine bakıp ağzını oynatmasıydı.

- Seni seviyorum bücür.

Ve o son gülümsemesi.

******

Bu bölümü yazarken çok etkilendiğimi söylemem gerekli. Yazan ben olmama rağmen fena etkiledi beni.

Umarım sizi de etkiler. Oy vermeyi unutmayın. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere hoşçakalın<3

 

 

 

Loading...
0%