(Yeni oyuncumuz Alkan Kızılırmak:Melih)

Alperen:Melih amca

(Melih ilk Alperen'i görür ardından Defne de belirir,Melih'in gözleri dolar,hasretli gözlerle kızına bakar,bir müddet baktıktan sonra gözünden yaş akar)

Melih:Kızım!🥺

Defne:Kızım mı?😮

(Kapının önündeki herkes şaşkın,telaşlı,hüzünlü gözlerle birbirine bakar)

(Melih gidip Defne ye sarılır,Defne noluyor manasında Tahir'e bakış atar.Melih sarılırken sessizce ağlar,herkes tedirgindir)

5 DAKİKA SONRA

Tahir:Eee,şeey Melih kardeşim hoşgeldin ya

(Melih,hızlıca gözlerini siler ve sarılmayı bırakır)

Melih:Hoşbuldum.

(Sarılırlar daha sonra sarılmayı bırakırlar Melih,Defne ye bakar,Defne ise Melih kızım dediği için şaşkındır)

Defne:Ben anlamadım,bana neden kızım diyip sarıldınız?

(Hifa ve Yağmur da şaşkındır,Melih te nediyeceğini bilemez)

Melih:Beeen,eeee,şeey b b b been se se senin...

(Hümeyra araya girer)

Hümeyra:Şey kızım,eee Melih amcanın bir kızı vardıda sende çok benziyorsun ona Melih amcan da duygulandı herhalde o yüzden ağzından öyle çıktı ve sana sarıldı.

Defne:Anladım (üzülür)

Hifa:Baba kim bu amca

Tahir:Benim bir arkadaşım kızım

Yağmur:Hoşgeldiniz (tebessüm eder)

Melih:Hoşbuldum.

Tahir:Ayakta kaldın,bizde tam yemek yiyorduk nasibin varmış demek ki,gel beraber yiyelim.

Melih:Yok yok ben tokum abi.

Hümeyra:Olur mu öyle şey hem yorulmuşsundur tamda sofranın üstüne geldin mecbur yiyiceksin itiraz istemiyorum. (tebessüm eder)

Melih:Peki tamam ama ben önce bi ellerimi yıkasam olur mu?

Hümeyra:Tabi tabi,Defne sana banyoyu gösteriversin,hadi kızım?

(Defne eli ile banyonun yolunu gösterir)

Defne:Bu taraftan...

ASAFGİLİN EV

(Asaf ve Hafize akşam yemeğine oturmuştur ama Erva ve Eren hâlâ inmemiştir.Asaf seslenir)

Asaf:Çocuklaaar,hadi yemek hazır!

Hafize:Gidip kulaklarını çekmek lazım bunların,şuraya bak cevap bile vermiyorlar.

(Asaf tebessüm eder)

Asaf:Dur anacım dur daha yeni seslendim inerler birazdan.

(Asaf tekrar seslenir)

Asaf:Çocuklaaar hadi

(Erva iner)

Erva:Geldim baba geldim

Hafize:Yahu çocuğum insanlar bu kadar bekletilmez niye cevap vermiyorsunuz

Erva:Haklısın babannecim ama Eren i ikna etmeye çalışıyordum

Asaf:Ne için

Erva:Yemeğe gelsin diye ama gelmek istemiyorum dedi

Hafize:Olur mu öyle aç karnına

Erva:Tokum diyip durdu ama,daha çok keyifsiz gibi...

Asaf:Allah Allah hasta filan mı acaba?

Erva:Yok başka bir derdi var gibiydi baba.

Asaf:Tamam siz başlayın ben bi çıkıp bakayım.

Hafize:Tamam oğlum ama çok gecikmeyin.

Asaf:Tamam anacım.

FATİHGİLİN EV

(Yemek yiyiyorlardır)

(Barış henüz eve gelmemiştir diğerleri ise yemeğini yerken Selim yemiyordur kaşıkla bir sağ bir sol yapıyordur)

Fatih:Oğlum oynamada ye...

(Selim kaşığı kenara bırakır)

Selim:Ben yemiyicem ya size afiyet olsun

Ayşe:Ne demek yemiyicem,biticek o tabak

Selim:Hoşgelmiyo,canım istemiyo

Nil:İyide okuldada düzgün yemedin,hasta filanmısın

Selim:Yok sadece hoşgelmiyo yemek istemiyorum

Fatih:Bu şekilde kuvetten düşersin oğlum.

Selim:Kuvetten düşmenin bir çaresi var baba ama ölümün çaresi yok.

Ayşe:O ne demek şimdi oğlum?

Selim:Ya anne haberleri görmüyor musun Filistin ne halde,zulüm var zulüm.Gazze'de Kudüs'te el kadar bebekleri,küçücük çocukları öldürüyorlar. (Selim'in gözleri dolar)

Fatih:Oğlum bi sakin ol,haklısın ama

Selim:Ama ne baba kardeşlerimiz orada ölürken biz burda yemek mi yiyicez nasıl rahat edebiliyorsunuz ya,hayır yani ben rahat edemiyorumda...Niye birşey yapmıyoruz,niye gidip savaşmıyoruz,niye boş boş oturuyoruz

(Fatih hafif sesini yükseltir)

Fatih:Oğlum bir sakin,kim dedi boş duruyoruz diye dua ediyoruz ya?

Selim:Haklısın baba ama hem dua etsek hemde harekete geçsek daha güzel olmaz mı?

Fatih:Elbette daha güzel olur oğlum;Ama demek ki şuanda bu kadarını yapabiliyoruz.(bir kaç saniye duraksar ve devam eder ) Bak evlat biliyorum çok üzülüyorsun bizde birşeyler yapalım diyiyorsun haklısında yapalım ama herşeyin bir vakti var.

Nil:Babam haklı Selim,hem müjdeler var Filistin,Kudüs,Gazze Zulüm gören o yerler vakti gelince özgürlüğüne kavuşacak diye ,şimdi olmuyorsa henüz vakti gelmemiş demektir.

Fatih:Bak Nil ne güzel dedi.

Ayşe:Hem ellerinizde telefonlarınız var naystagramda,youtubede hiç görmediniz mi?

Nil:Naystagram değil anne instagram (Güler)

Ayşe:Neyse işte orada videolarda görmediniz mi nediyor bir çocuk özellikle çocukları seçiyorlar ki biz korkalım,burayı terk edelim ama hayır terketmiyicez ve onlardan korkmuyoruz

Biz ölsek bile yerimize başkaları gele- cek, Filistin elbet özgürlüğüna kavuşacak diyiyor biri drğilki hepsj böyle onlar bile sabrediyor,şükrediyor bizde öyle yapıcaz,en önemliside duayı bırakmıyıcaz.

(Selim in gözlerinden hafif yaşlar akar)

Fatih:Şuanda gidemiyoruz evet,ama buradanda birşeyler yapabiliriz.Mesela dua gibi ya da İsrail ürünlerini almamak gibi.Bu dediklerimi ne kadar çok yaparsak o kadar çok kârdayız demektir.İki rekât namaz kılıp dua etmek zor değil aksine çok kolay,kolay olduğu kadarda güçlü bir silâh.Tamam mı sabredicez ve dua edicez,vakti gelincede gidip savaşıcaz.Anlaştık mı?

(Fatih tebessüm eder ve yanında oturan Selim in başını okşar)

Selim:Tamam baba (Yanaklarına akan damlaları siler)

Ayşe:Hadi yemeğini ye oğlum 

Selim:Anne gerçekten hoş gelmiyo tamam konuştuk ama yinede hoşgelmiyo,ben müsadenizle odama çıksam?

Fatih:Peki oğlum sen bilirsin...

(Selim odasına çıkar,Herkes elindeki kaşığı bırakır,Nil de üzgün bir ses tonuyla konuşur)

Nil:Kıyamam ya çok üzülüyo...

Fatih:Haklı kim olsa üzülür ama Selim çok takıyo kafasına yani şimdi git savaş desek şu yaşında bile gözünü kırpmadan savaşmaya gidecek.

Ayşe:Hakikatten haa,neyse kaldıralım sofrayı kimse yemiyicek herhalde

Fatih:Aynen canım kaldır,kardeşlerimiz ne halde biz burda yemek mi yiyicez kalkıp nafile namaz kılıp dua edelim bari,Rabbim yardımcıları olsun.

(Hepsi aynıanda amin der)

TARIKGİLİN EV

(Onlar yemeğini bitirmiş oturmaodasında oturuyorlardır.

Akın kendi kendine söylenir)

Akın:Kudüs ne zaman özgürlüğüne kavuşacak acaba

Tarık:Birşeymi dedin

Akın:Kudüs ne zaman özgürlüğüne kavuşacak acaba diye söyleniyordum kendime

Tarık:Vakti gelince olacak,sen düşünme bunları,şimdilik dua edebiliriz sadece

Akın:Öyle tabi ama o günleri görmeyi çok isterdim,hatta orada savaşanlardan biride olmak isterdim

(Tarık ta orayı özgürlüğüne kavuşturacak ordunun Asiltürklerden çıkacağını bildiği için endişelenir ve yutkunur,hafif sesini yükseltir)

Tarık:Oğlum yokmu başka işin kalk git ödevlerini yap,öyle kafana göre birşeylerde söyleme herşeyin hayırlısını iste Allah Allah!

(Akın biraz sinirlenir ve ayağa kalkıp hızlıca odasına gider)

ASAFGİLİN EV

(Asaf,Eren in odasına çıkmış kapıyı tıklatıyordur)

Asaf:Müsaitmisin oğlum gelebilir miyim

(Eren in elinde bir foto vardır biraz ağlamıştır Asaf kapıyı tıklatınca hemen toparlanır ve elindeki fotoyuda hızlıca yastığunın altına koyup...)

Eren:Gel amca "der".

(Asaf içeriye girip,Eren in yanına oturur)

Asaf:Noldu oğlum neyin var?

Eren:Yok birşey amca

Asaf:Var birşey,niye ağladın sen

Eren:Yok ya ne ağlıyıcam

Asaf:Ereen

(Eren fotoğrafı yastığın altına tam koyamadığı için uçtan gözükür,Asaf fark eder fotoğrafı almadan Eren e sorar)

Asaf:Bu fotoğraf ne oğlum

Eren:Hangi fotoğraf

Asaf:Arkandaki fotoğraf tam saklayamamışsın

(Eren başını arkasındaki yastığa çevirir)

Eren:Haa omu önemli birşey değil ya

Asaf:Ereen bak benimle paylaşabileceğini biliyorsun demi,annenle babanı fotoğrafı mı yoksa?

(Eren üzgünce başına öne doğru eğer)

Asaf:Anlaşıldı onları özledin demi

Eren:Sadece babamı özledim,keşke ölmeseydi

Asaf:Şehitler ölmezevlat (biraz duraksar sonra devam eder).Peki ya annen...

Eren:Onu asla affetmiyicem beni terk edip gitti (Eren in gözleri dolar)

Sahi amca annem beni niye terk etti.

Asaf:Bilmiyorum ama mutlaka geçerli bir sebebi vardır.

Eren:Bi annenin çocuğunu terk etmek için naaıl bir sebebi olabilir ki?Bazen diyiyorum acaba onu üzücek birşeymi yaptımda,benim yüzümden mi gitti...

Asaf:Niye senin yüzünden gitsin oğlum

(Eren in gözlerinden yaş akmaya başlar ve ses tonu biraz yükselir)

Eren:O zaman niye gitti amca niye,bi anne nasıl olurda 5 yaşındaki çocuğunu terk edebilir aklım almıyo.

Asaf:Seni anlıyorum,ama illaki bir sebebi vardır (Eren bağırmaya devam eder)

Eren:Hayır anlamıyorsun,nasıl anlıyabilirsin ki sen hiç terk edildin mi amca,terk edilmek ne nerden bilebilirsin?

(Asaf ın gözleri dolar)

Asaf:Haklısın bilemem ama anlayabilirim çok sevdiğin birinin yanında olmamasını,onu kaybetmeyi çok iyi bilirim ben karımı ve oğlumu kaybettim...

(Eren biraz sakinleşir)

Eren:Ama aynı şey değil ki amca ben terkedildim sen onları bir kazada kaybettin.

Asaf:Elbette aynı şey değil ama inan bana ben senin hissetiklerini hissedebiliyorum,kendimi senin yerine koyup anlayabiliyorum ama illaki vardır bir sebebi be oğlum

(Eren birden ayağa kalkar komidinin üzerindeki eşyaları yere fırlatır ve bağırmaya başlar,Eren sinir krizi geçiriyordur)

Eren:Olamaz geçerli bir sebebi olamaz eğer bi anne daha küçücük evladını terk ettiyse ya divanedir ya da evladını istemiyordur

Asaf:Sakin ol aslanım...

Eren:Olmıyıcam sakin filan 

(Eren etrafındaki eşyaları fırlatmaya başlar,Asaf Eren'i durdurmaya çalışır fakat Eren durmaz.En sonunda bir şekilde tutar ve sarılır,bi eliyle sarılırken bir eliylede Eren in başını okşamaya başlar )

Asaf:Sakin ol evlat,sakin ol tamam geçicek,söz veriyorum herşey düzelicek,nolur sakin ol

(O sırada Erva içeriye girer)

Erva:Babaa,Eren...

(Eren in saçı başı dağılmıştır derin bir nefes alıp verir bir yandanda ağlıyordur ama yavaşça sakinleşmeye başlar,Erva da fark eder)

Erva:Eren iyimisin

(Eren dahada sakinleşir sarılmayı bırakır ve Erva ya döner)

Eren:İyim

Erva:Emin misin

Eren:Korktunuz demi

Erva:Yani biraz

Eren:Kusura bakmayın amacım sizi korkutmak değildi babannem nerde o dahada korkmuştur

Erva:Merak etme babannem iyi siz gelmeyince yemeğini yedi yorgunmuş gidip hemen uyudu

(Erva,Eren in bu dağılmış halini görünce derin bi nefes alıp gider ve Eren e sarılır)

Erva:Canım kardeşim benim "der"

(Eren de tebessüm eder ve karşılık verir,sonra sarılmayı bırakırlar)

Erva:Eren sorun ne bilmiyorum ama tahmin edebiliyorum,nolur üzülme babamında dediği gibi herşey yoluna girecek biz inanıyoruz sende inan

Eren:Sen büyüdün de bana moral mi veriyorsun ya (tebessüm eder)

Erva:Çok komik üzülme diyiyorum işte hem şu haline bak (Erva,Eren in dağılmış saçını düzeltir) yıpratmışsın kendini,birdaha böyle yaparsan bozuşuruz.Hem sen benim ikizim gibi oldun,sana biri zarar verirse onu parçalarım,bu kendin olsan bile,duydun mu?

(Eren güler)

Eren:Beni parçalıyıcaksın ha

Asaf:Vallaha yapar (gülerler)

(Eren,Asaf'a döner)

Eren:Kusura bakma amca sanada bağırıp,çağırdım ama istemeden oldu gerçekten yani benim aklım almıyo annem beni niye terk etti,nasıl yaptı bunu,anlam veremiyorum.Bir anda kendimi kaybedincede sana patladım işte,özürdilerim.

Asaf:Özürdiliyicek birşey yok oğlum,bana birşey yapmıyorsun ki,sadece kendine zarar veriyorsun birdaha böyle yapma tamam mı?

Eren:Tamam baba (Eren duraksar,Asaf şaşırır,Erva da duygulanır)

yani amca demek istedim

(Asaf tebessüm eder)

Asaf:Sorun değil oğlum,neyse hadi sen biraz dinlen ne zaman istersen iner yemek yersin.

Eren:Ben aslında uyusam daha iyi olur amca

Erva:Ama birşey yemeden olmaz

Eren:Aç değilim,zaten ben atıştırmıştım birşeyler,okuldada çok yedim bunlar yeter bana.

Asaf:Sen bilirsin...

Eren:Etrafta amma dağıldı.

Erva:Amaan yat dinlen sen,boşver sabah beraber hallederiz

Eren:İyi öyle yapayım o zaman

(Asaf,Eren'in yere düşen yastığına yerine koyar,Eren'de yorganını kaldırıp yatağa girer,Asaf üstünü örter ve anlından öper)

Asaf:Hadi iyi geceler evlat

Erva:İyi geceler

Eren:Sizede

(Asaf ve Erva ışığı kapatıp odadan çıkar)

TAHİRGİLİN EV

(Yeme işlemi bitmiştir,kızların üçüde odalarına çıkmıştır,diğerleri ise çay içiyordur,herkes çok sessizdir,sessizliği Tahir bozar)

Tahir:Yani Melih susuyim susuyim diyiyorum ama olmuyo,napıyon Allahını seversen ya durdurmasak dan diye söyliyicen ben senin babanım...

Melih:Kusura bakma abi,kızım büyürken yanında olamadım,onu öyle görünce heyecanlandım,duygulandım napıcağımı,nediyiceğimi bilemedim

Ali:Sende haklısın abi

Hümeyra:Bunca yıl sonra kızını görmen,ne hissettirdi sana Melih (tebessüm eder)

Melih:Vallaha abla karmakarışık duygular içindeyim şuanda,ağladım gördün,ne kadarda çok benziyor Hatice ye

Alperen:Fotoğraflarına bakınca gerçekten aynısı Melih amca

Melih:Ben napıcam abi nasıl söyliyicez gerçekleri bilemiyorum,13 sene önce ben söyliyicem dedim ama hiç kolay olmayacak gibi

Tahir:Evet kolay olmayacak,hadi söyledik diyelim nasıl vedalaşıcaz...

Alperen:Keşke beraber bizde kalsanız...

Melih:Çok güzel olurdu ama ev tuttum odası bile hazır,abim olacak o şe×××iz de tutuklandı,işim gücümde yerinde. Hem siz,hemde Defne kabul eder Allah ta nasip ederse ben kızımı almak istiyorum.

(Herkesin gözleri dolar,hepsi birbirine bakar Tahir ve Hümeyra oflar)

NİHAYET SABAH OLUR

(Yine bir kargaşa vardı,Selim tek başına bir karanlık yerdeydi heryerden duy sesimi,duy sesimizi,duyun bizi diye haykırışlar geliyordu.Daha sonra Selim kendini bir savaşın içinde buldu,herkes oradaydı)

Selim:Noluyo ya

(patlama sesleri,silah sesleri heryeri inletiyordu)

Selim:Yardım edin,yardım edin,Allahım yardım et bize nolur.İmdaaat sesimizi duyan yok muuu yardım ediiin,sesimizi duyan yok mu...

(Feryadına Fatih yetiti)

Fatih:Oğlum oğluum,oğlum hadi kalk,kâbus görüyorsun

(Bir anda Selim in bulunduğu yer bombalanır)

Selim:Hayıır (Selim birden uyanır,nefesi kesilmişcesine öksürmeye başlar)

Fatih:Oğlum,oh çok şükür geçtii,geçti sakin ol...

(Selim in öksürüğü durur ağzından hızlı hızlı nefes almaya başlar,Fatih,Selim in başını okşar,ve sarılır)

Fatih:Tamam oğlum sakin ol sakiin,geçti artık,dur su veriyim sana.

(Komidinin üstündeki sürahiden bardağa su doldurup verir,Selim suyu içince biraz sakinleşir,çok terlemişti yüzü,alnı hep ter içindeydi)

Fatih:Daha iyimisin oğlum

(Selim yutkunur)

Selim:İyim;Ama çok kötü bir kâbus gördüm,gerçek gibiydi

Fatih:Onu burdan bakınca görebiliyorum oğlum,noldu ne gördün

Selim:Bir savaşın içindeydik,herkes ordaydı ben bir tarafta tek başıma mücadele veriyordum bomba sesleri,patlama sesleri,yardım çığlıkları çok karışıktu her yer tozduman içindeydi

Fatih:Tamam oğlum adı üstünde kâbus işte (Fatih,Selim e sarılır,başından öper,sonra sarılmayı bırakır)hadi oğlum hazırlanda okula geç kalma

Selim:Tamam 

1 BUÇUK SAAT SONRA KOLEJ

SINIF

(efsane bir aradadır ama Taner ve Tuğçe hâlâ gelmemiştir)

Beril:Ders zili çalmasına az kaldı Taner ve Tuğçe niye gelmedi hâlâ

Emre:Hakikatten nerde onlar ya,sen biliyor musun Derya

Derya:Yok aradımda birinin telefonu kapalı,biride cevap vermiyo

Yiğit:Merak etmeyin birazdan gelirler

(O sırada Taner ve Tuğçe gelir,biraz keyifsizdirler)

Taner-Tuğçe:Günaydın (üzgün bir ses tonuyla söylemişlerdir bunu)

Derya:Günaydında,siz iyimisiniz

Taner:Çok iyiz ya vallaha

Tuğçe:Aynen süperiz,sıradan bir gün işte

Emre:Yok yok siz iyi değilsiniz,noldu söyleyin

Taner:Boşver kardeşim ya,evin herzamanki problemleri işte kavga,gürültü

Tuğçe:Sabah sabah neye uğradığımızı şaşırdık annem naptıysa babam baya bi bağırdı

Taner:Annem birşey yapmadı Tuğçe babamın herzamanki hali

Tuğçe:Ne âlakası var ya babam böyle biri değildiki,belki kendince sıkıntıları var işyerinde nebiliyorsun

Taner:Taman Tuğçe,sen neye inanmak istiyorsan ona inan.

Yiğit:Tamam ya kavga etmeyin,hem böyle yaparsanız müsabakayı kaybederiz

Taner:Bu gün müsabaka vardı birde demi

Beril:Aynen

(O sırada sekiz köşe gelir)

Emre:Ooo şirinler,nerede kaldınız ya gözümüz yollarda kaldı

Akın:Sanane Emre,sabah sabah birde senlemi uğraşıcaz,işine baksana

Tuğçe:Noldu başka işlerledemi uğraştınız

Erva:Diyelim ki öyle bu sizi neden ilgilendiriyo

Yağmur:Bunlar yine eski hallerine dönmüş arkadaşlar,boşverin uğraşmayalım

Beril:Bencede uğraşmayın yoksa pişman olursunuz

(Erva hafif bağırır)

Erva:Allah Allah ya dikkat edinde siz pişman olmayın

Taner:Erva ya,sen niye hep böyle agresifsin

Selim:Ben şimdi göstericem sana kim agresifmiş

Taner:Al bi agresif daha...

(Akın sinirlenir)

Akın:Ya sabır,ya selâmet bizi bi salın ya yeter

Alperen:Amcaoğlu tamam,tamam sakin olun,Taner sizde işinize bakın,Allah aşkına ya...

Taner:Aman ne haliniz varsa görün,zaten canım sıkkın birde sizinle uğraşamıyıcam

Nil:Bu uğraşmamış halin mi

Alperen:Tamam Nil...

(Nil gözdevirir,o sırada Güneş hoca içeriye girer)

Güneş:Çocuklar,niye herkes ayakta,oturun yerlerinize bakıyim)

(Herkes yerlerine oturur)

5 SAAT SONRA

TAHİRGİLİN EV

(Kapı çalar,kapıyı Tahir açar,gelen Fatihtir)

Tahir:Hoşgeldin Fatih

Fatih:Hoşbuldum abi (sarılırlar,daha sonra koltuklara geçip otururlar,tam oturmuşken tekrar kapı çalar.Tahir gidip kapıyı açar,gelen Asaftır)

Tahir:Hoşgeldin usta

Asaf:Hoşbuldum Tahir

(Otururlar)

Tahir:Fatih acil Asaf ustanın yanına gitmemiz lazım diyince meraklandım önemli birşey olmalı dedim gelicektim ama Ali'yi tek bırakamazdım o yüzden buraya kadar yordum sizi hakkınızı helal edin.

Fatih:Estağfurullah abi,helâl olsun

Asaf:Helal olsunda Fatih,acil dedin,konu neydi benim fazla vaktim yok anam evde biraz rahatsız ondan gitmem lazım

Ali:Hayırdır usta neyi var?

Asaf:Soğuk algınlığı gibi,ciddi değil ama yaşlı sonuçta tek bırakmak istemiyorum.O yüzden eğer mümkünse hemen başlayalım konuya,olur mu?

Fatih:Tamam usta hızlıca anlatıyim o zaman.

Asaf:Anlat

Fatih:Usta hani şu Kudüs'ü özgürlüğüne kavuşturacak çocuk

Asaf:3.Fatih diyelim biz ona...Hemde uzaltmadan kurtulmuş oluruz.

Fatih:Tamam 3.Fatih!Önce bir şey sorucam bu bahsedilen kişi kesin olarak bizim çouklardan biri mi?

Tahir:Tam olarak öyle değil abicim yani %80 öyle ama düşük bi ihtimalle asiltürklerin soyundan gelen başka birileride olabilir...

Asaf:Tabi böyle birileri varsa.

Ali:Nasıl yani varmı,yokmu bilmiyormuyuz usta

Asaf:Bilmiyoruz çünkü zamanında göç etmişler,ve maalesef haber alınamamış

Ali:Peki napıcaz

Asaf:Araştırıcaz,yani başka napabiliriz ki

Fatih:Neyse usta onu sonra konuşuruzda asıl konumuz bu değil,Selim!

Asaf:Selim mi? (Herkes meraklı ve şaşkın gözlerle bakar)

KOLEJDE ÖĞLEN ARASI ERVA VE YAĞMUR SINIFTADIR

(O sırada Selim ve Akın sınıftan içeri girer)

Selim:Kızlar,napıyorsunuz burda tek başınıza?Heryerde sizi arıyorduk.

Erva:Hiç öyle oturuyorduk,siz neredeydiniz en son öğretmenler odasına gidecektiniz...

Akın:Gittik,sonra sizin yanınıza gelicektik bahçeye filan baktık bir türlü bulamadık meğerse sınıftaymışsınız ama niye teksiniz diğerleri nerde ya

Yağmur:Abim,Nil ve Defne kütüphaneye indiler

Erva:Eren'de Kimya öğretmeninin yanına gitti.

Selim:Hmm bu arada biz içeri girerken.birşey konuşuyordunuz,galiba voleybol ile alakalı,hayırdır?

Yağmur:Evet katılalım mı katılmayalım mı diye konuşuyorduk,beden öğretmenine hâlâ bir cevap veremedik

Selim:Niye düşünüyorsunuz ki katılın işte...

Akın:Bence gerek yok

Yağmur,Erva:Niye

Akın:Yaaani hem okçuluk,hem voleybol yorulmazmısınız?

Selim:Niye yorulsunlarki amcaoğlu,sen okçuluk ve futbolu birlikte yürütmeyi düşünüyorsunda,demek ki iki şeyi bir arada yapmak o kadarda yorucu değil.

Akın:Doğru;Neyse siz bilirsiniz,nasıl isterseniz öyle yapın.

Erva:Ben katılalım diyiyorumda Yağmur biraz kararsız

Akın:Niye karar veremedin ki Yağmur?

Yağmur:Ya aslında istiyorum ama başarabilir miyim acaba diye düşünüyorum.

Akın:Tabiki başarırsın,katılmanı çok istemesem bile,sen istedikten sonra başarabileceğine eminim.

Erva:Aynen,hem sen neler başardın komaya girdin atlattın,tedavisi olmayan bir hastalığı yenmeyi başar...

(Selim boğazını temizler,Erva Selim'bakar,Selim kafasıyla yanında duran Akın ı işaret eder,Akın da yutkunur,herkes üzüldüğünü fark eder)

Erva:Ya Akın özürdilerim,dalgınlığıma geldi eski mevzulara girdim ama seni üzmek için değil.

(Akın'ın gözleri dolmuştur,kısık bir ses tonuyla)

Akın:Sorun değil "der" (ve bir kez daha yutkunur,biraz durduktan sonra tekrar konuşur) Ben biraz hava alıcam

(Tam giderken,Selim seslenir)

Selim:Amcaoğlu (Akın gider,Selim olumsuz bir şekilde başını sallar) kime diyiyorum ki ben,off hâla kendini suçluyo (Akın için söylemiştir bunu)

(Erva kendikendine kızar)

Erva:Ah Erva ya bi ağzına sahip olamadın iyimi?

Yağmur:Sakin ol ,kötü bir niyetle söylemedin ki...

Erva:Ama farkında olmadan üzdüm onu

Selim:İyi ki diyiyorsun farkında olmadan hem Akın bu,havasını alsın sakinleşince gelir,bilmiyosun sanki...

Erva:Of ya!

Yağmur:Ben gidip bi bakıyim.

Selim:Tamam. (Yağmur gider)

TAHİRGİLİN EV

Tahir:Evet abicim,Selim derken,birşeymi oldu yeğenime

Fatih:Yok abi çok şükür iyizde,bu arada yengem yok evde demi?

Ali:Olsa söylerdik amcam,yok kimse merak etme🙂

Fatih:Tamam o zaman devam ediyorum.Selim son zamanlarda çok tuhaf rüyalar görmeye başladı usta. Gerçi rüyamı, kâbus mu oda belli değilde çünkü öyle bir anlatıyor ki sanki o gördüklerini gerçekten yaşamış gibi

Asaf:Bu kadar gerçekci ne görüyormuşki

Fatih:Sürekli bi savaştan bahsediyo usta.Asiltürklerin bütün erkekleri o savaşın içindeydi diyiyo,hatta bir kaç kezde Erva yı bile gördüm savaşta diyiyo

Asaf:Yok artık!

Fatih:Bende öyle dedim ama sadece Erva değil ki bir seferde Nil ve Yağmuru görmüş tabi başkalarıda var kalabalık ordulardan bahsediyo

Tahir:Gerçekten yok artık!

Fatih:Neyse abi böyle işte bomba sesleri ,yardım isteyen insanlar,kapkaranlık yerler nebiliyim böyle şeyler yani

(Ali biraz güler)

Ali:Erva,Yağmur,Nil cünbür cemaat savaşmaya gitmişiz desenize (hep beraber hafif bi kahkaha atarlar)

Fatih:Masal gibi demi,ama gerçek

Asaf:Yok Fatih masal gibi değil,hakikat

Ali:Birdakika ya ben bu rüyayı nerden hatırlıyorum (Ali düşünmeye başlar diğerleride meraklı gözler ile ona bakar)

2 DAKİKA SONRA

Ali:Bidakka ya bu rüya,Alperen in rüyası

Tahir:Na nasıl yani 

Asaf:Emin misin Ali

Ali:Birebir aynısı olmasada oda bir kaç kez Selim'in rüyasına benzer rüyalar görmüştü

Fatih:Bu nasıl mümkün

Asaf:Bilmiyorum (bi duraksar sonra devam eder)amaaa 3.Fatih Selim veya Alperen olabilir.

Tahir,Ali,Fatih:Nee

Tahir:Peki ya emanetçi...

Asaf:Maalesef bilemiyorum ama hissediyorum az kaldı o iki çocuğuda en kısa zamanda bulucaz,inşallah!

Fatih:Şimdiden tedbirde almak lazım usta,asiltürkleri yok etmek isteyen düşmanlarda her an ortaya çıkabilir.

Ali:Öyle

KOLEJ

(Akın bahçede bir köşede oturmuş ağlıyordur,Yağmur gelir ve arkasından seslenir)

Yağmur:Müsade var mı?Gelebilir miyim?

(Akın hızlıca gözlerini siler)

Akın:Gel

(Yağmur gelip yanına oturur,Akın kısık ve duygusal bir ses tonuyla konuşur)

Akın:Senin bir suçun yok diyip,moral vermeye geldiysen hiç yorulma

Yağmur:Evet onun için geldim çünkü senin bir suçun yok.

Akın:Sırf üzülmiyim diye yalan söylemene gerek yok suçlu benim Yağmur.

Yağmur:Akın yapma böyle senle hiç alakası yok ki,hem bak bakiyim bana yalan söylüyo gibi duruyor muyum?

Yalan söyleseydim sen bunu anlardım

(Akın tebessüm eder)

Akın:Çünkü yalan söyliyince yanakların kıpkırmızı olur

(Yağmur tebessüm eder)

Yağmur:Aynen öyle,bak bakıyim olmuş mu?

(Akın tekrar tebessüm eder)

Akın:Olmamış.

Yağmur:Demek ki yalan söylemiyorum.Ayrıca benim birşey söylememe gerek yok sende biliyorsun ki senin bi suçun yok.

(Akın hafif sinirlenip bağırır)

Akın:Var Yağmur.

(Yağmur Akın bağırınca hafif bi duraksar sonra toparlanır)

Yağmur:Tamam diyelim ki senin suçun;"Değilde"neyse şimdi inatlaşmıyalım sonuca baktığımız zaman geçip gitti,niye hâlâ geçmişe takılıyorsun ki?

Akın:Geçtiğine emin misin?

Yağmur:Bu aralar unutkanlığım ve göz kararmalarım oluyor diye hastalığımın nüksettiğini düşünüyorsun demi?

Akın:Sende öyle düşünüyorsun.(Derin bi nefes alır) Sınav haftası,edebiyat ve tarih sınavından sonra nasıl geçti diye konuşuyorduk ya sen kötü geçti unuttum bazılarını dedin,Selim nasıl unuttun diye sorunca birbirimize baktık hatırlıyor musun?

(Yağmur evet manasında başını salladı)

Akın:Sende benimle aynı şeyi yani hastalığının tekrarladığını düşünüyordun demi

(Akın ve Yağmur'un gözleri dolar)

Yağmur:Sende söyledin işte düşünüyodum yani artık öyle düşünmüyorum çünkü olabilir insanlar birşeyleri unutabilir gözleri kararabilir bunlar normal şeyler.O yüzden üzülme,kendinide suçlamayı bırak,senin bi suçun yoktu tamam mı?

(Yağmur tebessüm eder,Akın da biraz rahatlamıştır oda tebessüm eder)

NİHAYET MÜSABAKA SAATİ GELMİŞTİR

Ömer:Eveet gençler herkes hazır mı

Efsane ve sekiz köşe:Eveet

Ömer:Madem öyle başlayalım

(Efsane ye döner) Çocuklar sizinde yeni takım adınız hayırlı olsun

Taner:Sağolun hocam

Ömer:Çocuklar bu arada Emin bey müsabakalarda her iki takımdanda artık beş kişi yarışacak dedi 5 dakika veriyorum kimler katılacak aranızda konuşun sonrada başlıyıcaz

Selim:Tamam hocam

5 DAKİKA SONRA

Ömer:Herkes hazırsa,yarışacaklar bir adım öne çıksın (Çıkarlar)

O zaman ilk atacaklar gelsin bakalım

(Akın ve Emre gelir)

Ömer:Hazıır,çeeek,bırak!

(Akın 9/Emre 9)

Ömer:Sıradakiler 

(Yağmur ve Derya gelir)

Ömer:Hazıır,çeeek ve bırak

(Yağmur 9/Derya 10)

Ömer:3.atışlar için kimler geliyor?

(Eren ve Tuğçe gelir)

Ömer:Güzeeel

Eren:Başarılar 

Tuğçe:Sanada 

Ömer:Hazıır,çeek,bırak

(Eren 10/Tuğçe 9)

Ömer:Sıradakiler

(Erva ve Beril gelir)

Ömer:Hazııır,çeek ve bırak

(Erva 10/Beril 10)

Ömer:Son atışlar için kimler geliyor

(Selim ve Taner gelir)

Ömer:Hazır,çek,bırak

(İkiside 10 puan atar)

Ömer:Güzel,berabere

Selim:Sekiz köşe toplanın

(Hepsi toplanır,ellerini üstüste koyarlar)

Sekiz köşe:Ooo,şşş 1,2,3 se-kiz-köşe

(Ellerini kaldırır ve sarılırlar)

Taner:Sevinin,sevinin ama bu son sevinişleriniz olacak.Şimdi berabere kaldık ama haftaya biz kazanıcaz.

Nil:Aynen aynen o dediğinden (güler)

Taner:Ya sabır ya (bi duraksar sonra devam eder) efsane yürüyün

(Giderler)

Selim:Abicim sen bu aralar biraz fazla özgüvenlisin dikkat etde başına iş alma

Nil:Birincisi birşey olmaz,ikincisi sen benim abim değilsin ikiziz biz.

Selim:Ben senden 1 gün büyüğüm

Nil:Hiçte bile sadece 37 dakika var aramızda

Selim:Hayır canım ben 23.40 ta doğmuşum sen ise 00.17 de doğmuşsun bu yüzden 1 gün var aramızda,abinim

işte.

Nil:Değilsiiin

Selim:Abiniiim

Nil:Değilsiiin

Selim:A-bi-nim

Nil:De-ğil-sin

Selim:Değilim

Nil:Abimsin (Nil hariç hepsi güler)

Selim:Yaa,kendi ağzınla itiraf ettin işte!

Nil:Hile yaptın,beni şaşırttın

Selim:Vallaha beni ilgilendirmez şaşırmasaydın o zaman

Nil:Of tamam!

Alperen:Didişmeniz bittiyse hadi gidelim.

Erva:Siz gidin,biz beden hocasının yanına bir uğruyucaz

Selim:Voleybol için mi

Erva:Evet

Selim:Naptınız kararınız ne

Yağmur:Katılıcaz

Alperen:İyi güzel,o zaman çabuk gidin,biz bahçede bekliyoruz sizi

Erva:Aslında,beklemeyedebilirsiniz,biz beraber gelebiliriz aslında

Selim:Olmaz,bekliyicez (tebessüm eder,Erva da tebessüm eder)

Erva:Tamam.

(Giderler)

AKŞAM OLUR

TAHİRGİLİN EV

(Yine kızlar hariç herkes oturmuş çay içiyordur)

Ali:Kızlar niye gelmedi ya

Hümeyra:Yağmur içmek istemiyormuş,kitap okuyucakmış,Defne yorgunmuş erkenden yatıcam dedi,Hifa da biraz rabatsızdı okuldan gelir gelmez uyudu hâlâ kalkmadı.

Tahir:Kalkmadı mı,hastaneye mi götürsek

Hümeyra:Gerek yok canım ben 20 dakika önce kontrol ettim daha iyidi,tekrar rahatsızlanırsa gideriz.

Tahir:İyi tamam.

Alperen:Baba birşey sorucam

Tahir:Sor bakalım

Alperen:Melih abiyle konuştunuz mu,yani Defne'ye ne zaman söyliyiceksiniz aslında gerçek ailesi biz olmadığımızı.

Yağmur:Nee!

(Herkes arkasını dönüp Yağmur'a bakar)

Yağmur:Nasıl yani,Defne benim gerçek kardeşim değil mi?

(Yağmur şaşkındır ve gözleri dolar,herkes tedirginleşir)

BÖLÜM SONU

1.Sizce Yağmur,bu durum karşısında ne yapıcak?

2.Sizce Alperen ve Selim in bu rüyaları ne anlama geliyor?

3.Sizce Yağmur un hastalığı tekrarlamış olabilir mi?

Gibi sorularınızın ve daha fazlasının cevabı haftaya sizlerle olacak takipte kalın.

(Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın,hoşçakalın🙂)