Yeni Üyelik
29.
Bölüm

29. Bölüm

@eliz_4213

Evet uzun bir yolculuktan sonra karargaha gelmiştik hemen eve gittim direk duşa girdim daha sonra gerisi güzel bir kahvaltıyla yaptım ve geri karargaha gittim vardığımda bana doğru iki kişi geldiğini gördüm biri uzun boylu kumraldı diğeri kısa boylu ve esmerdi ikisi de asker üniformalıydı evet bu iki misafir kurtardığım askerlerdi

 

"Şey müsait misiniz?" Dedi kısa boylu olan

 

"Evet müsaitim,gelin şuraya oturup konuşalım" dedim ikiside onaylayınca dışarda bulunan sandalyelerin birine oturduk direk uzun boylu olan kişi konuştu

 

"Şey...biz özür dileriz o an sizi de onlardan sandık"

 

"Sorun değil kim olsa öyle düşünürdü" dedim ve kısa boylu olan kişi konuştu

 

"Şey biz artık gidelim yeni görevden geldiniz zaten" diyip kalktı ben de direk kalktım arabaya doğru yürümeye başladılar ve gittiler birden telefonum çaldı direk açtım

 

"Efendim abi"

 

"Umay iyi misin?"

 

"İyiyim abi sen nasılsın"

 

"İyiyim ben de sana şey diyecektim hani şu can vardı ya benim lise arkadaşım olan İzmir'e tayini çıkmış ve şuan yanım da"

 

"Şaka yapıyorsun çabuk ve telefonu ona" dedim can abimin arkadaşıydı hatta lisede bizim yan apartman da oturuyordu daha sonra taşındı oda polis olmak istiyordu ve sonun da gerçekleştirmişti

 

"Efendim deli Umay"

 

"Ya can abi nasılsın"

 

"İyiyim Umay sen?"

 

"Ben de iyiyim öyle görevden göreve koşuyoruz"

 

"İyi bakalım bir haftalığına yanina geleceğim bakalım timi nasıl yönetiyorsun görelim"

 

"Tamam can abi görüşürüz" diyip kapattım küçükken can abi,fatih abi,Caner ve abim çok mükemmel bir dörtlüydü ve hepsinin de tek hedefi polis olmaktı ve oldularda ama tayinleri çıktığı için bir araya gelmediler birden yanıma serhat komiser geldi

 

"Umay iyisin dimi?"

 

"İyiyim komiserim"

 

"Askerler gitti mi?"

 

"Evet komiserim gittiler"

 

"İyi bakalım benim biraz isim var sonra görüşürüz" diyip gitti bir kez daha yanlız kaldım canım sıkılmaya başladığı için oturduğum yerden kaltım ve en yakında ki kafaye doğru yürümeye başladım yirmi dakika sonra gelmiştim kahvemi aldım ve kafeden çıktım karargaha doğru yürümeye başladığım esnada yanımda bir araba benimle aynı hızla gitmeye başladı şoför koltuğuna baktığımda esmer 30 yaslarında iki kişi yan yan oturmuştu

 

"Nereye gidicekken bırakabiliz güzellik" güzellik? Yok bunların kafa uçmuş

 

"Salak mısın lan ne diyorsun seni şuraya gömerim hadi işine" dedim araba durdu ikisi de indi biri kolumdan tutmaya çalışırken tekme attım diğeri cebinden bıçak çıkardı içimden sövmeye başladım Umay şimdi naneleri yedin hadi kurtul kurtula biliyorsan

 

Ani bir refleksle bıçak olan eline tekme attım ve bıçak elini kesti bu sırada arabayla kaçtılar hemen onlar kaçarken arabanın plakasını aldım direk caneri aradım

 

"Alo Caner ****** plakalı aracı çevirin alkollü sürücü var"

 

"Of Umay yine mi belaya bulaştın" şey aslında Caner bela bana bulaştı

 

"Of Caner ilk onlar bana bulaştı"

 

"Yav Umay tamam halledeceğim görüşürüz ama egeye söyleyeceğim" dedi

 

"Tamam Caner, tamam söyle" diyip telefonu kapattım ve eve doğru yürümeye başladım birden Kaan aradı onlar karargahtan çıkar çıkmaz topluca gitmişlerdi

 

"Efendim Kaan"

 

"Umay ne güzel dövdün hepsini iyi aksiyon yaşadık"

 

"Siz beni mi takip ediyorsunuz"

 

"Hatırlatayım bulunduğun kafenin yan tarfında bulunun apartman da biz oturuyoruz"

 

"Ağğ sana bir şey soracagim"

 

"Evet dinliyorum"

 

"Neden o gün görevde ben gittikten sonra odamda uzun eşek oynadınız ve bunu neden benden gizli yaptınız eğer cevap verirsen ibanına karşılığını vereyim "

 

"Şey...emirin doğum günüydü sizin uzulmenizi istemedik o yüzden ayriyeten o an gerçekten uzun eşek oynadık" bu sırada kaanın ibanına 500 TL attım

 

"İyide o gün ayın kaciydı ki" dedim

 

"Ekimin 2siydi" ve evet gerçekten emirin doğum günüydü

 

"Tamam" dedim ve telefonu kapattım abim aradı acmayı düşünmüyordum ama açmam lazımdı

 

"Efendim abi" dedim sakin bir sesle eve ilk adımımı attım

 

"UMAY HER NEREYE GİDERSEN GİT BİR BELA OLUYOR BEN SENİN BELALARINLA UĞRAŞMAKTAN BIKTIM AM SEN BELALARA BULASMAKTAN BIKMADIM"

 

"Abi sakin ol ben belaya bulaşmadım bela bana bulaştı"

 

"UMAY BİR DAHA BENİMLE KONUŞMA AYAZ SANA NASIL KATLANIYOR BEN BURDA ÖLDÜM" hiç bir şey demeden telefonu kapattım odama gittim tahta bir şeyler giyip kendimi yatağı attım ve ağlamaya başladım uzun süre sadece ağladım birden ayaz aradı aslında bakmayacaktım ama açtım

 

"Umay müsait misin?" Sesimi düzelterek konuştum

 

"Evet müsaitim bir şey mi oldu"

 

"Hayır konuşmak istiyorum sadece"

 

"Tamam..." Diyip kapattım odamı topladım üstüme eşofman takımı giydim ve odadan çıktım ve banyoya gidip yüzümü yıkadım bir kaç dakika sonra kapı caldı direk kapıyı açtım

 

"Hoşgeldin" dedim içeri girdi ben de kapıyı kapatıp arkasından gittim ve koltukların birine oturdu

 

"İçecek bir şey ister misin?"

 

"Hayır" ben de ayazın karşısında ki koltuğa oturdum

 

"Ayaz bu böyle devam mı edecek?"

 

"Anlamadım" bence anladı ama neyse

 

"Ayaz bu böyle mi devam edecek yani sen beni sürekli aldatıp sonra hiç bir şey yokmuş gibi devam mı edecek sen kimle olmak istiyorsan seç ben görevdeyken de başkasıyla gezdiğini biliyorum belki bana aptal diyeceksin ama şunu bil ben seni hala seviyorum karar senin" dedim bu sırada telefonum çaldı ve devam ettim

 

"Ben gelene kadar düşün çok zamanın yok" diyip oturduğum yerden kalktım ve mutfağa gittim telefonu açtım arayan canerdi

 

"Alo Umay neredesin?"

 

"Evdeyim Bir şey mi oldu yoksa"

 

"Senin ihbar ettiğin iki kişi var ya onlar zaten gasp, hırsızlık,gibi şeylerden aranıyormus baş komiser yağız kılınç yarın seni bekliyor"

 

"Tamam..." Dedim ve kapatıp içeri ayazın yanına gittim ve kendimi koltukların birine attım ayaz direk konuştu

 

"Umay...ben... özür dilerim"

 

"Ayaz bir daha yapma ve hala sana güvenmiyorum fakat seni seviyorum" dedim

 

"Tamam Umay, ben artık gidiyim"

 

"Tamam" dedim ve ikimiz de oturduğumuz yerden kalktık kapıdan geçirdim acaba hata mı yaptım bilmiyordum telefonum çaldı arayan yabancı bir numaraydı

 

"Buyrun" dedim

 

"Umay ben can iyi misin ?"

 

"Evet can abi iyiyim sen?"

 

"Ben de şey...sen egeyle mi tartıştın"

 

"Evet abi...abi sen ne zaman geliyorsun?"

 

"Şey... Şimdi uzaktayım yarın karargahta olurum merak etme"

 

"Tamam abi dikkat et" dedim ve kapattım yarın burada olacaktı keşke eski dörtlü geri gelse aralarında şehirler değilde bir adımlık mesafe olsa can,ege,fatih,Caner... Ben bu dörtlüyü çok özlemiştim ama içimden bir ses diyor ki

 

"O dörtlü nün arasında şehirler olmayacak kilometreler olmayacak sadece bir adımlık mesafe olacak" diyordu televizyondan flim açtım ve izlemeye başladım fantastik bir flimdi uykum yoktu ve sanırım olmayacaktı aklım sürekli ya abim de ya ayazda ya da bu gün ihbar ettiğim adamlara gidiyordu dışardan bakan biri benim flim izlediğimi sanabilir ama benim içimdeki mücadeleyi kimse bilemez zaten hep böyle olmaz mıydı?

 

İki saat önce gülen kız şimdi savaş veriyordu ya kazanacaktı yada pes edecekti ama kimsenin bilmediği bir şey vardı o kız pes etmeyi sevmezdi çünkü pes etmek o kızın işi değildi ve olmayacaktı bu savaş o kıza göre yeni başlamıştı

 

 

BÖLÜM SONU...

Biraz heyecan ve sürprizlerle dolu bir bölüm oldu umarım seversiniz kendinize iyi bakın yorumlarınızı bekliyorum görüşmek üzere 💙

 

Loading...
0%