"Feryadım bazen bir şarkı

Bazen de göğsümde sancı

Anlatmam, zaten duymazlar

Öp dilimde kan tadı var."

Dedublüman

Dakikalar sonra Begüm ile babamın sesleri geliyordu.Hemen yatağıma geçtim,uyuma takliti yaptım.Aynı küçükken yaptığım gibi.Begüm ile babam içeri girmeden gözlerimi kapadım.

(2 saat sonra)

"Neredeyiz?"

"Cenneteyiz." Begüm'ün sesiydi.

"Ne ara öldüm ben ya?"

"2 saat önce."

"Ne?"

"Üfff kuzen şaka yapıyorum,ölmedin ve yaşıyoruz.Sana ilaçlar etki yapıyor sanırım."

Gerçekten uyumuş muydum?

"Huu kuzen heralde hayali ortamdan çıkamadın?"

"Ee boşver şimdi hayali ortamı.Ne dedi doktor?"

"Gayet sağlıklıymışsın."

Yalan söylüyordu.Bana gerçekleri söylemiyorlardı.Ama ben acı gerçekleri biliyordum.Belki de bilinmesi gereken daha çok gerçek vardı.

Saçlarım dökülüyordu, ama ben bunu kimseye söylemiyordum.Cildim de morluklar çoğalıyor du,gene kimse bilmiyordu.

Hatta bazen ağlıyordum,tahmin edersiniz ki gene kimse bilmiyordu.

Öyle işte ben bir bilinmezin içindeydim.Ve bu bilinmezi ne zaman çözecektim? Bilmiyorum.

"Aa iyi o zaman hastalığım azalıyor demek."

Begüm benden saklasa bile ben hissediyordum.

"Evet gayet iyisin.Kendini yorma.Ben şimdi gideceğim.Mesut eniştem yanında."

"Tamam Teşekkür ederim.Beni yalnız bırakmadığın için."

Begüm odadan çıktı.Babam karşımdaki koltukta oturuyordu.

"Baba,anneme ulaşabildin mi?"

"Evet kızım.Annen ile konuştuk, yarın geliyor."

"Aaa iyi."

O sırada doktor bey içeri girdi.

"Nasılsınız?"

"Yani gayet normal hissediyorum."

"Peki."

"Bir şey sorabilir miyim?"

"Tabi ki."

"Tahminen ne zaman taburcu olurum?"

"Bilemiyorum.Tedavilerin henüz bitmedi.Ama en yakın zamanda."

"Teşekkürler."

Doktor odadan çıktı.Artık o kadar sıkılmıştım ki.Çıkıp biraz da olsa eğlenmek iyi gelebilirdi.

Yarın Begüm gelirse ona sorabilirim.Yarını iple çekiyordum

Belki babam tek çıkmama izin vermeye bilir.Begüm olunca mutlaka izin verirdi.

"Acıktın mı kızım?"

"Hemde kurt gibi."

"Peki,o zaman yiyecek bir şeyler alıp geleyip."

"Tamam babacığım."

(Dakikalar sonra)

Odada babamı bekliyordum.Günler sonra ilk defe bu kadar acıkmıştım.

Hele ki babaannemin o tarhana çorbasını nasıl unutabilirim ki.Ama çorbada turuncu tarhana değil.Beyaz tarhana.Tadı hala dilimde.

Ben tarhana hayal ederken,babam içeri girdi.

"Kızım sana bir haberim var."

"Neymiş o haber?"

"Babaannen sana tarhana çorbası göndermiş."

Babam elindeki poşeti bana uzattı.Bende hemen poşeti kaptım.

"Bende tarhana çorbası hayal ediyordum."

Hemen telefonuma uzanıp babaannemi aradım.Telefonu açtı.

"Babaanne nasılsın?"

"İyiyim kuzum.Sen nasılsın?"

"İyiyim babaanne.Çorba için teşekkür ederim."

"Sen yeter ki iç.Ben sana daha neler neler yaparım."

"Sağol.Hadi ben soğutmadan içeyim."

"Tamam kuzum,hadi görüşürüz.Allaha emanet ol."

Dıt dıt dıt.

Çorbayı hemen içmeye başladım.Ve hızlıca bitirdim.

Ve yarın nasıl izin koparacağımı düşünmeye başladım.