@emlyce
|
Havada esen hafif rüzgar sardı sarayın etrafını, has bahçede ki ağaçların yapraklarını salladı. Pargalı Rüya'ya kaçamak bakışlar atmaya devam ediyordu. Sultan Süleyman Bali beyi döndüğünde Pargalı'da önüne döndü. Sultan Süleyman : Bali Bey! Bali Bey : Buyrun hünkarım? Sultan Süleyman : Yemeğiniz bittiyse sizinle şöyle dolanalım bir. Bali Bey : Tabi hünkarım. Bali Bey kalkıp hünkarı takip etti. Pargalı bakakalmıştı, Rüya yemeğine odaklanmıştı. Pargalı ve Rüya'nın birbirlerine attığı kaçamak bakışları Yasemin dışında kimse fark etmemişti. Yasemin Rüya bakıyordu kız kafasını kaldırım baktığında ona yan gülüş atıp göz kırptı, Rüya onun gördüğünü fark edince aldığı son lokma neredeyse boğazında kalıyordu. Öksürükleri artınca Pargalı, Rüya'nın sırtına iki kere vurdu. Pargalı : Helal! İyi misin? Rüya utanmıştı, hızla başını evet anlamında salladı. Yasemin : Rüya? Bizde seninle yürüyelim mi? Rüya : Olur tabi! Kızlarda sofradan kalktılar. Bahçenin güneşi en iyi alan yerine doğru yürüdüler. Yasemin etrafa bakındı kimsenin olmadığına emin olunca Rüya'nın kolunu tutup kızı durdurdu. Rüya : N'oldu? Yasemin : Has odabaş- Rüya'nın gözleri kocaman açıldı, Yasemin'in sözünü bitirmesine izin vermeden işaret parmağını kızın dudağına bastırdı. Rüya : Şşş! Sesiz ol! Biri duyabilir! Yasemin tebessüm edip Rüya'nın parmağını dudağında yavaşca çekti. Yasemin : Ee.. neler oluyor? Rüya : Hiç! Bişey olduğu yok! Yasemin : Beni kandıramazsın Rüya! Kendi gözlerimle gördüm. Yasemin iki parmağıyla gözlerini işaret ediyordu. Rüya bıkkınlıkla nefes verdi. Rüya : Kimseye söylemeyeceğine yemin etmelisin.. en sevdiğin şeyin üzerine! Yasemin : Tamam! Yemin ediyorum.. Aslan paşanın ölüsünü göreyim ki kimseye söylemeyeceğim! Rüya : Teo.. Pargalı İbrahim'miş.. Yasemin : Ne?!! Rüya : Şşş! Ne dedim? Sessiz ol! Yasemin : Tamam tamam, o da biliyormu senin olduğunu? Rüya : Evet biliyor.. Yasemin : Ben sana demiştim dimi?! Rüya : Ne demiştin? Yasemin : Bizi bir araya getiren kader sizide bir gün bir araya getirir demiştim. Rüya : Ah evet.. haklıymışsın.. Yasemin, Rüya'yı daha mutlu göreceğimi düşünmüştü lakin kızın yüzünden düşen bin parçaydı. Yasemin : Peki neden asık o suratın? Rüya : Onu buldum lakin artık birlikte olamayız.. Yasemin : Neden? Rüya affalayıp Yasemin'e bakış attı. Rüya : Ne demek neden? Ben hünkarın kad- Yasemin : Değilsin! Kadını falan değilsin Rüya. Gayette birlikte olabilirsiniz sadece tek yapman gereken hünkara anlatmak. Rüya : Asla! Hünkar bunu öğrenirse yanlış anlayıp ikimizide öldürebilir.. Yasemin bir şey düşünüyormuş gibi eliyle çenesini ovuşturdu. Rüya merakla onu bekledi. Yasemin : Buldum! Rüya : Çözüm mü buldun? Yasemin : Yani.. çözüm sayılır mı? bilmem.. Rüya : E- anlat? Yasemin : Sen önce onunla olmak istiyor musun onu söyle? Rüya : Latife mi ediyorsun? Tabi ki istiyorum. Yasemin : Peki.. Aslan'ın bana düğün hediye olarak verdiği bir köşk var.. gözlerden epey uzak.. Rüya : Bunun konuyla alakası ne? Yasemin : Ya off.. anlasana Rüya! Bir çözüm bulana kadar orada buluşabilirsiniz.. Hem kimse sizi görmez hem özlem giderirsiniz hıh? Yasemin muzur bakışlarıyla Rüya'nın omzunu dürttü. Rüya : Ha? Terbiyesiz! Yasemin küçük bir kahkaha attı. Yasemin : Ne var? Özlemedin mi? Rüya : Yasemin! Yasemin : Ay tamam! Ee ister misin? Rüya : Bilemiyorum.. Hem belki o istemez.. Yasemin : " İçinde siner.., tenine de.., bir geçirsem seni ellerime.." Rüya'nın gözleri kocaman oldu, Yasemin'in bunu duymuş olabileceğini düşünmemişti. Rüya : Sen bizi mi dinledin? Yasemin : Bence o senden daha çok istiyor. Rüya : Ola- Rüya'nın sözü yerdeki yaprakların hışırtışıyla kesildi. Pargalı : Hanımlar? Pargalı, Rüya'nın arkasında duruyordu. Yasemin Rüya'nın yüzünün kızardığını görünce hafifce gülümsedi. Yasemin : Has odabaşım? Bir şey mi oldu? Pargalı : Hünkarım sizi akşam içinde kalmaya davet etti, Aslan paşa size sormadan karar vermek istemedi. Sizi bekliyorlar. Yasemin : Ben hemen gideyim o halde, hünkarımız beklemesin. Yasemin Rüya'a son bir bakış atıp hızla yanlarından uzaklaştı. Rüya arkasına döndüğünde ona gülümseyen Pargalı'yı gördü. Kızı adamın gülüşüne her gördüğünde hayran oluyordu. Pargalı : Ne o? Gözlerini benden alamıyorsun bakıyorumda. Rüya'nın anında kaşları çatıldı, gitmek için adım attığında adam önüne doğru gelip yolunu kesti. Pargalı : Hemen kızma.. Rüya : Kızgınlığım şimdiden değil, sofrada yaptıkların.. ya biri görseydi! Hakkımda ne düşünürlerdi? Pargalı : Beni öyle etkiliyorsun ki.. sen etrafımdayken aklım bazen çalışmıyor. Rüya :... Pargalı : Bak sana ne getirdim. Pargalı kuşağının içimden sarılı bir mendil çıkarıp kıza uzattı. Rüya : Ne bu? Pargalı : Açarsan görürsün. Rüya adamın elinden mendili alıp nazikçe açtı. Gördüğü şeyle yüzünde küçük bir tebessüm oluştu. Mendilin içinde Rüya beyaz güllerin içine düştüğünde Pargalı'ya verdiği beyaz gül vardı. Pargalı gülü kurutup saklamıştı. Rüya : Dur.. o zaman gerçekte kim olduğumu biliyor muydun? Pargalı : Hayır.. Rüya : Gülü neden sakladın ki o zaman? Pargalı : Has odaya ilk gideceğin gün bana bişey demiştin.. " Yoksa beni kendiniz için mi isterdiniz?" diye, o gün o kadar çok evet demek istedim ki.. ben senin kim olduğunu bilmeden bile sana tekrar aşık olmuştum. Rüya : Pargalı ben- Pargalı : Sus lütfen.. Bir şey söyleme.. Pargalı elini kızın beline dolayıp onu kendine çekti. Bedenleri birbirine değdiğinde sıcaklık dalgası kapladı ikisinide. Rüya hipnoz olmuş gibi gözlerini adamın gözlerinden ayırmıyordu. Pargalı kıza doğru yavaşca edildiğinde, Rüya gözlerini kapatıp teslim olmuştu lakin Pargalı bu kez kızın dudaklarını es geçip kulağına eğildi. Pargalı : Ne kadar inkar etsende.. sende beni istiyorsun Rüya.. Rüya gözlerini hızla açtı, bulunduğu yeri hatırladı, yavaşca adamdan sıyrılıp bir kaç adım geriledi. Pargalı şaşkınlıkla bakıyordu, böyle bir tepki beklemdiği açıktı. Rüya : Evet.. Pargalı : Ne? Rüya : Evet bende seni istiyorum.. Pargalı'nın yüzünde koca bir gülümseme oldu. Kıza sarılmak için bir adam attı lakin Rüya elini kaldırıp onu durdurdu. Rüya : Böyle ulu orta görüşemeyiz! Çok tehlikeli.. ben sana haber yollarım. Rüya, Pargalı'nın yanından hızla koşarak ayrıldı. Pargalı ne olduğunu anlamamıştı. Kızın arkasından bakmak için döndüğünde Bali beyi gördü. Bali Bey : Has odabaşım..? Pargalı : Bir isteğin mi var Malkoçoğlu? Bali Bey : Rüya hatunu gördüm.. koşarak gidiyordu bende- Pargalı : Sende ne? Merak mı ettin? Bali Bey : Evet, bir sorun mu var? Pargalı : Haddin olmayan işlere burnunu sokma Malkoçoğlu! Bali Bey : Ben buraya sizin yapamadığınız işi halletmeye geldim, gördüğüm muamele bu mu? Ne kadar ayıp. Pargalı : Tek bir kelime!.. Tek bir kelime daha sonra o güzel başın yerinde olmayacak! Bali Bey : Bu tehditlerinizi bırakın rica ediyorum, eğer hünkarımızın kulağına giderse epey üzülür. Bali Bey, Pargalı'nın yüzüne imalı bir bakış attı ardından arkasını dönüp gitti. Pargalı sinirden delirmek üzereydi, öfkeyle sıktığı yumruğunu hızla yanındaki ağaca savurdu. Elinde vurmadan dolayı kesikler oluştu lakin Pargalı sinirden bunu hissedemiyordu. Kanlar akıp üzerine damladığında ancak fark edebilmişti. Sinirle soluyordu, kuşağından çıkardığı pez parçasını eline sardı. Etrafı kolaçan etti sonra oradan ayrılıp odasına gitti. * -Sultan Süleyman ve Bali Beyin konuşması- Sultan Süleyman : Herimimde olan bu cinayetlerin failini bulmanızı istiyorum. Bali Bey : Siz merak buyurmayın hünkarım, tez zamanda buluacağım. Sultan Süleyman : Rüya hatunda size bu konuda yardım edecek. Bali Bey : Nasıl yani hünkarım? Sultan Süleyman : Haremle ilgili çoğu şeyi bilir. Bali Bey : Peki siz nasıl uygun görürseniz hünkarım. *
BÖLÜM SONU 😃
BÖLÜMÜ NASIL BULDUNUZ?🙃 |
0% |