@emrullah
|
Angela Downster yada anne babasının deyişiyle Angelika küçük bir kasabada doğmuştur. Amerika'yı sadece o küçük kasabadan ibaret sanar. Orada mutludur ve dışarısını hiç bir zaman merak etmez.
Ta ki bir gün kendini anlam veremediği karmaşık sembolleri cözmeye çalışırken bulur.
Kasabanın tek haber ajansına sahiptir. Kanallar gazeteler ve dergiler de o ne isterse onu yazarlar. Belediye başkanıyla arası iyidir , kasabanın ileri gelenlerini tanıyordur. Kurucularıyla akrabadır. Ailesi de kasabanın kurucularındandır.
Babası kasabanın inşaat sektörünü yönetirken tüm o binalar ve evler , annesinin ünlü bir yemek dükkanı vardır. Kasabanın önde gelenleri orada kokteyliler partiler falan düzenler , annesi de böyle davetlere öncülük ettiği için her zaman gururludur.
20.000 kişilik Phoenix kasabasında hayat her zaman yolunda gitmektedir.
Kasabanın tek sıkıntısı gecedir. Geceleri burada gizemli olaylar dönmektedir.
Çoğu zaman kasabanın koyunları kaybolur başka kasabalarda köylerden çıkarlar ve oralara nasıl gittikleri bilinmemektedir ve sadece tek gizem o değil.
Kasabanın erkekleri genelde inşaat işiyle uğrastıkları için bayanların calısmasına pek ihtiyaç duyulmazdı. Çünkü Angela'nın babası maaşlar konusunda çok bonkördü.
Kurucu aileler 8 kişiydiler ve onların çocukları torunları derken kurucu aileler epey hatrı sayılır yüksek bir konumdaydı. Bu yüzde çoğu aile tarafından sevilseler de , onları kıskananlarda vardı.
Angele yeteneklerini ilkokuldayken farketmiştir. Birisinin yalan söylediğini anladığı bir sırada bana gerçekleri söyle demiştir ve bir anda o kişi sakladıklarını itiraf etmiştir. O esnada daha ilkokuldayken Angela buna çok şaşırmıştı. Gözleri beyaz bir ışıkla parlıyordu. Ailesi inanclıydı ve kendisi de öyle , çok iyi yetistirilmisti. Doğruyu da yanlışı da ayırt edebilme becerisini küçük yaşta elde etmişti. Yalanlara asla tahammülü yoktu. Bu da onun dürüst günlerinden kaynaklanıyordu.
Ailesi önemli işlerde bulunmustu hem ülkesi hemde vatandaşları için , sıranın Angela ya geldiğini herkes biliyordu.
O da bunu kullanmıstı. Radyo ve Televizyon bölümü okumuş , o özenti genç kızlar gibi oyuncu olmak yerine bir medya ajansı kurmuştu. Seviyordu yaptığı işi hemde çok.
Bu sarışın mavi gözlü zayıf ve uzun boylu kız , kasabanın gözbebeğiydi. Anneler oğullarına kız bulmak için Angela'nın ajansında reklam bile veriyordu. Bu Angela'nın işine geliyordu. Boylu poslu delikanlılardan oluşan dev bir katolog vardı adeta elinde.
Bütün kasabanın haberlerini o düzenliyordu. Kasabanın şerifiyle daima iş birliği içindeydi. Koyunların kaybolması olayına cobanın o gece çok alkol aldığı ve bir köşede sızıp kaldıktan sonra , koyunları kaybetmesi acıklamasında bulundular. Çobana da sus payı verdi belediye başkanı ve bu haber içinde Angela'ya tesekkür etti.
- Dile benden ne dilersen kızım beni büyük bir beladan kurtardın. Zaten başımızda yeterince bela var.
-Rica ederim Başkan bey , yapabileceğim bir şey olduğunda bu kasaba için elimden geleni yaparım biliyorsunuz.
-Cogu ergen gibi boş isler peşinde değilsin Angela , 20 yasındasın ama çok daha olgun davraniyorsun. Akıllısın zekisin. Kendi kızım bile senin kadar mantıklı davranmıyor teşekkür ederim tekrardan.
20 yaşında olmasına rağmen boyundan büyük işler başarıyordu Angela
Akıl okuması ve saklanan sırları deşifre etmesi nedeniyle önce ailesi sonra şerif ve en sonda CIA tarafından keşfedilmisti.
Bu geçmiş dahil pek çok şeyi değistirecekti. Güçlerini ne zamandan beri kullanıldığı sorulduğunda Angele daha yeni farkettim diğe geçistirmeyi başarmıştı. Çünkü CIA tarafından bir tehtit olarak algılanmak kimse istemezdi. Nitekim o da istemiyordu.
Ama çoktan fark edilmişti. İyi yada kötü bu haber çoktan Amerika doğaüstü güçler komisyonu tarafından araştırılmaya başlanmıstı.
Doğaüstü güçler komisyonu Angelika'yı gizli bir görev için New York'a cagiracaktir. Ne haber toplama becerisi ne de yetenekleri bu görev için tam olarak yeterli olacak mı kendisi de bilmiyordur.
|
0% |