@emrullah
|
ACININ , ÖFKENİN VE GAZABIN DİYARINA HOŞ GELDİNİZ.
KİNSOTA tarafından lanetlenmeden önce bu diyar o kadar güzeldi ki anlatamam.
Eskiler , yaşlılar o zamanın güzelliğini resmettiği için şu an sarayın duvarlarını ALATAR'ın eski hali süslüyordur.
Tertemiz havasıyla , berrak sularıyla , yeşilin birbirinden güzel tonuna sahip ağaçlarıyla ALATAR cennetten adeta bir köşedir.
KİNSOTA , ALATAR'ı yaratırken hiç kimseden yardım almadığı gibi , kimseye ve kendisine de rakip olacak , onun kadar güçlü hiçbir varlığı da kendi diyarına almayarak aslında barışın tanrısı olduğunu ilk ve son kez insan büyücülere göstermiştir ama insanoglu her diyarda her dünyada hatta her evrende genlerinde gelen eksiklikleri bir şekilde acığa vurmayı başarmıştır.
Böyle bir ırktan geldiği için nefret eden İETRAT , büyücü ırkına yükseltildiği için tam kendi soyuyla gurur duyacağı sırada , bu sefer de insan büyücüler ALATAR'ın eksenini kaydırmayı başarmışlardır.
Yaklaşık 3 asırdır buzların altında kalan ALATAR ve oradaki tüm soylar , insan büyücülerden nefret ediyordur.
Krallık dağılmıştır tüm doğaüstü varlıklar bir yolunu bulup yer altına çekilmiştir. Cüce benzeri ama onlardan daha da küçük BAHTXİ'ler çoğu ırkı kurtarmayı başarmışlardır. Sanki böyle bir şeyin olacagını biliyor gibi KİNSOTA'nın son yarattığı varlık BAHTXİ'lerdir.
O sonuçta yüceler yücesi kudretinin sonu olmayan bir Tanrıydı bu tehlikeyi önceden bildiği YASAK ODALAR da ki kehanet tablosunda anlatılmıştır.
Kahin CUJSDI , 1550 sayfalık kehanetler kitabını ve duvarlara çizdiği yazdığı kehanetlerini Kral'a miras bırakmıştır.
Kral kayıptır kral yok olmuştur. Kral ölmüştür. Halk teoriden teori üretirken İETRAT kendisinin yaşayan tek varis olduğunu öğrenir.
Asıl hikaye de bundan sonra başlar.
Nasıl oldu bilmiyorum ama ilham gelmişken yazdım. Buraya kadar okuduğuysanız teşekkür ederim öncelikle ve yorum da bırakırsanız tek tek okuyacağıma ve dikkate alacağıma emin olabilirsiniz.
|
0% |