Görevden geldiğimizden beri izindeydik ve bu gün iznin son günüydü, bu gün hastaneye gidip pansuman yaptıracaktım sonra Elazığ'ı gezecektik Duru ile, Duru kim diye sorarsanız Duru Alphan abinin kardeşi yani kuzenim.Duru doktor, hatta hastaneye onun için gidcektim gitmişken pansuman da yaptırayım dedim, ama Duru'nun haberi olmayacaktı yoksa çenesinden kurtulamazdım, ama bunlardan önce Kemalettin Albay'a gidip boş lojman olup olmadığını soracaktım, geldiğimden beri askeriyede kalıyordum.

Üniformamı giydim, sarı saçlarımı ensemde topladım, bordo beremi omzumdaki yerine yerleştirdim, postallarımı da giydikten sonra, Kemalettin Albay'ın odasına doğru ilerledim, Kemalettin Albayın odasına girdiğimde tekmil verdim.

"Üsteğmen Asu Başaran / Kahramanmaraş" dedim.

Kemalettin Albay rahat şeklinde baş haraketi yaptı ve "Otur bu bir emirdir" dedi.

Emir olduğu için oturdum ve söze girdim.

"Komutanım lojmanda boş daire var mı" dedim.

Kemaletin Albay " Bende seninle bu konuyu konuşucaktım Ufuk timinin kaldığı binada Demirhan yüzbaşının karşı dairesi boş senin için uygunmudur" dedi.

"Uygundur komutanım" dedim.

Ve çekmecesinden bir anahtar çıkarttı ve bana doğru uzattı "Bu evin anahtarı" dedi.

Anahtarı alıp " Teşekkürler komutanım" dedim ve çıktım.

Odama gidip üzerimi değiştirdim, Üzerime siyah tişört, altıma gri eşofman giydim saçlarımı açtım.

(Asu'nun giydiği) Bunun gibi düşüne birsiniz

Karargahtan çıkıp motorumun yanına geldim siyah bir motordu.

Asu'nun motoru

Yollar sakindi o yüzden bir tık hızdan zarar gelmezdi.

*********************

Lojmana vardığımda motorumu park ettim ve bana ait olan daire yani evime çıktım. Bina beş katlıydı ben ise üçüncü katın da oturuyordum, Kemalettin Albay karşı dairenin Demirhan yüzbaşının olduğunu söylemişti, acaba şuan evdemiydi, bu gün izin günüydü belkide evdedir, düşüncelerimden sıyrılıp evime girdim, gayet temizdi benden önceki temiz kullanmış demek ki, o sırada telefonumun zil sesi oda da yankılandı telefonu cebimden çıkarıp kimin aradığına baktım annem arıyordu çok bekletmeden açtım.

" Efendim anne" dedim

"Nasılsın kızım iyimisin merak ettim" dedi annem.

"İyiyim anne sen nasılsın" dedim ve annem asıl ne demek istediğine geldi az uz tahmin edebiliyordum

"Alphan bana bir şeyler söyledi annem şimdi iyimisin" dedi.

"Şimdi iyiyim anne" dedim

Annem "Keşke banada haber verseydin neden haber vermedin" dedi.

"Ufak birşeydi zaten yani bir şey değildi" dedim

Annem ise "Tamam ama bi dahakine haberim olsun, neyse ben seni tutmayayım evine gelmişsindir" dedi ve kapattı.

Buraya gelmeden önce anneme mesaj atmıştım.

Ama şimdi ben Alphan abiden intikam alcaktım ağzında bakla ıslanmıyor o kadar anneme deme dedim gitmiş yetiştirmiş ama ben ona sorarım görür o.

Eve gelmeden yiyecek bir şeyler ve temizlik mazemeleri almıştım, ilk önce bir şeyler atıştırdım ve toz almaya başladım, ne kadar temiz gözüksede temizlemeden içim rahat etmeyecekti.

**********

Askeriyeden gelirken üzerime giyecek birkaç şey almıştım ve evden çıkmadan önce üzerimi değiştirdim, üzerime koyu mavi altıma beyaz pantolon giydim, saçlarımı açık bıraktım.

(Asu'nun giydiği) böyle düşüne bilirsiniz

Evden çıkıp tam kapıyı kilitlerken karşı dairenin kapısı açıldı ve karşımda Demirhan yüzbaşı vardı, tam hazır ola geçicekken "Sivildeyiz" dedi ve şaşkın gözlerle bana baktı.

Kendimi açıklamak adına "Karşı dairenize ben taşındım" dedim.

Demirhan yüzbaşı aydınlanmış bir şekilde " haa, o zaman hoşgeldin" dedi.

Bende "Hoş buldum" dedim ve baş selamı vererek merdivenlerden inmeye başladım, merdivenlerden inerken baş selamına karşılık oda baş hareketi yaptı.

Lojmandan çıkınca direk olarak hastaneye sürdüm.

************

Hastaneye vardığımda Duruya gözükmeden pansuman yaptıcaktım yoksa başımın etini yerdi nerde oldu?, neden oldu?, niye dikkat etmiyorsun?, hiç onu çekemezdim, arkadan bir ses adımı seslendi

"Asu"

sesin geldiği yöne baktığımda Eren bana doğru geliyordu.

"Eren" dedim

" Senin burda ne işin var" dedim

"Bir kaç günlüğüne burdayım" dedi Eren

" Sen, omzun için mi geldin" dedi.

Onaylayan mırıltı çıkartım

"Ben boşum istersen pansumanı ben yapabilirim" dedi.

"Olur" dedim.

İyi olurdu doktor aramakla uğraşmazdım çünkü her an Duru görüp beni azarlaya bilirdi.

Pansuman için bir odaya geçtik, rahat pansuman yapabilmesi için tişörtümü çıkartım normalde atlet giymeyi sevmem ama pansuman yapılacağı için giymiştim, pansumanı yaptıktan sonra bantla sargı bezini sabitledi ve "geçmiş olsun" dedi.

Tişörtümü giydikten sonra

" Eğer vaktin varsabir kahve içelim mi" dedi Eren

Bu bana mı yürümeye çalışıyor ilk gördüğünden beri çok samimi neyse ben yanlış düşünüyorum adamın öyle bir niyeti yoktur ne alaka, zaten istesemde içemezdim Duru ile buluşucaktık.

"Çok isterdim ama işim var” dedim.

"Peki bir daha ki severe o zaman" dedi Eren.

Onaylayan mırıltılar çıkartım.

Odadan çıkınca Duru'ya yazdım hastanenin bahçesinde olduğunu öğrenince hastenin bahçesine çıktım, etrafa bakındığımda bir bankta oturduğunu gördüm yanına doğru yürümeye başladım.

Duru, Alphan abinin tam tersi esmerdi kehribar gözlü, beyaz tenli, kestane rengi saçlarının boyu gösüne kadardı, boyu 1.78 ve kuzenler arasında en kısa boylu olan Duru'ydu, üzerine beyaz cropve siyah ceket altına siyah bantolon giymişti, her zaman ki gibi kırk beş kat sürdüğü rimeli ile çok güzeldi rimel değince akla ilk önce Duru gelirdi çünkü aynı anda kirpiklerine on tane rimel sürebilen bir arkadaşımızdır kendileri.

(Duru'nun giydiği) böyle düşüne bilirsiniz

Çok bekletmeden yanına ilerledim, yanına gelirken beni fark etmişti Duru'nun yanına vardığımda.

Islık çalarak " Duru hanım bu ne güzellik be" dedim gülerek.

Duru da gülerek " Sende fıstık gibisin Asu hanım" dedi.

Duru'nun arabsıyla gezcektik, o yüzden motorumu hastanede bıraktım ve Duru'nun arabsına bindik.

İlk önce yemek yiyecektik, o yüzden bir restoranta geldik, yemeklerimizi sipariş ettik.

Yemeklerimizi yedikten sonra, hesabı ödedik ve çıktık,

Akşam olduğu için pek bir yeri gezemedik, en son eğlenmek için lunaparka gidelim dedik.

Dönme dolaba falan bindik en son kendimize pamuk şeker alıp bir yere oturduk, otururken birisinin bana baktığını hisetim, hisettim yöne döndüğümde biraz uzağımızda bir kız çocuğunun elindeki mendillerle bize baktığını gördüm,ve odak noktası elimdeki pamuk şekerdi dayanamayıp ayağa kalktım.

Yanımdaki Duru "Nereye" diye sordu.

"Hemen geliyorum" dedim ve kızın yanına gittim çocuklara dayanamazdım helede kız çocuklarına.

Kız çocuğunun yanına geldiğimde bir dizimi kırıp tebessüm ederek "Merhaba, adın ne" kız ilk başta çekindiği için bir şey söylemedi.

Tekrar tebessüm ederek " Benim adım Asu seninki ne" dedim.

Çekingen utangaç bir sesle "Serap" dedi.

Bende " Memnun oldum Serap" diyerek elimi uzattım.

Tebessüm ederek elimi sıktı.

Elimdeki pamuk şekeri havaya kaldırarak "Severmisin, ben hiç sevmedim istersen sana verebilirim" dedim.

Kafasını salladı, bende pamuk şekeri Serap'a uzatım.

Sevinçle pamuk şekeri elimden aldı, gözlerindeki parıltıyı görebiliyordum, çok sevinmişti elindeki mendillere kaydı gözüm.

Mendilleri işaret ederek ne kadar dedim.

"5 tl ama sen istediğin kadar alabilirsin bedava" dedi.

Söylediği şeye gülerek " O zaman bir tane alayım ama öyle şey olmaz diyip cebimden 20 tl çıkartım veSerapa uzattım.

İlk başta çekinerek kabul etmedi ama zorladığım için almak zorunda kaldı.

"Görüşürüz" deyip kalktım bankta oturan Duru'ya doğru yürüdüm, onunda yüzünde tebessüm vardı.

Yanına oturduğumda" Gene dayanamadın demi" dedi gülerek.

"Ne yapalım dayanamıyorum işte dedim.

Sonra kalkıp arabaya bindik, Yolda giderken telefouma bildirim geldi açtığımda.

UFUK TİMİ VE (KOMİTANLARI) adlı gruba alındınız yazıyordu bu grubu hangi akıldı kurmuştu acaba.

Alper: Lan ibo ben sana grubu kurma demedim mi lan

İbo: Komutanım iyi olmadımı ama

Demirhan yüzbaşı:lan gene ne grubu kurdunuz

Eymen: sizin kurduğunuz gruplar yüzünde telefon çökecek lan

Bade: Senin telofonun zaten çökmüş ahirete çıkmayı bekliyo

İbo: Ayberk ve Ömer komutanıma ulaşa biyormusunuz

Alper: Ömer kesin zıbarıyordur Ayberk komutanıma zaten hiçbir zaman ulaşamadık ki

bo: Doğru

Alper: Tabi doğru lan

Demirhan yüzbaşı: boş boş konuşmayın hepinizi engellicem az kaldı

Alper:Tmm komitanım sinirlenmeyin hemen

Demirhan yüzbaşı:Lan sus

Alper:Klavyeden dolayı oldu komutanım

Demirhan yüzbaşı: kesin kesin

Demirhan yüzbaşı: Kurduğunuz grup bir işe yarasın bari lan yarın saat 5'te içtima var geç geleni kulaklarındna tavana asarım haberiniz olsun, şu Ömerle Ayberke de söyleyin çıldırtmasınlar beni hatta Alper bu görevi sana veriyorum hazır senin çenen açılmışken önlememizi alalım demi yorma o güzel çeneni

Alper: Emrederseniz komutanım

**************

Onlar mesajlaşırken çoktan eve varmıştık Duruda bu gün bende kalıcaktı.

Eve çıkıktık Duruya pijama verdim kendimde giyindikten sonra uykumu geldiği için yattık

*********************************************************

Bölüm sonu

Nasıl olmuş?

En sevdiğiniz sahne?

​​​​​​