Birden telefonumun şidettli bir şekilde çalmasıyla uyandım şidettli diyorum çünkü on bin kere aradığı için arayan kişi! Uyanmak zorunda kaldım.telefonu kimin aradığna bakmadan açtım."YA NE DİYE 10 BİN KEZ ARIYOSUN AÇMIYORSAM BİR SEBEBİ VAR DEĞİL Mİ APTAL!" s​​​​​​Sonra aklıma arayanın albay olabileceği geldi.inşallah albay değildir yoksa askerliğe elveda derim. "Komutanım kusura bakmayın acil tabura gelmeniz gerekiyor kimse size ulaşamıyordu o yüzden bu kadar aradık.hatta bir an bütün tim evinizi basamayo düşündük ama çok kızarsınız diye gelemedik." Arayan neyse ki timin en genci ve en gevezesi olan aktan'dı."ilk önce bir nefes al aktan.nedir durum neden tabura acil gelmem gerekiyor?" Aktan hız kesmeden cevapladı. "Komutanım bizde bilmiyoruz albay acil olarak toplanın önemli bir mevzu var dedi.komutanınıza turuncu tuş derseniz o anlar dedi." Kahretsin! Turuncu tuş sadece bizim albayla aramızdaki bir şeydi.turuncu tuş dememizin sebebi sam denen itti.kendisi turunç oldupuniçin biz ona turuncu tuş diyorduk.galiba sam şerefsizi sahalara geri dönmüştü.ve benimde yine bu şerefsiz yüzünden tek başıma operasyona gidecektim.tek başıma gidiyorum çünkü bu timinin bile bilmemesi gereken özel bir görev.çok fazla düşünmüş olmalıyım ki karşı taraftan bir "komutanım?" Sesi geldi. "Tamam Aktan geliyorum ben." Dedim ve kapattım.aslında bu görevde sadece beni çağırması gerekiyordu.timimle birlikte neden çağırılmıştım ki?bu görevi sadece bana devretmişlerdi.bir şeyi yanlış mı yapmıştım? Bilmeden görevi tehlikeye mi atmıştım? Ama yaptığımı düşünmüyordum çünkü ben her operasyondan dönüşümden tebrik beklememe rağmen tebrik alırdım.belki de operasyonun gizliliği biraz çözülmüştü ve bu işi artık timimle birlikte yapmamı istiyorlardı.çok fazla düşünmedekten çok stres olduğum için ve başım ağrıdığı için bu konu hakkında daha fazla düşünmedim.tabura gidince albay söylerdi zaten.hemen üstüme düzgün birşeyler geçirdim dişlerimi fırçaladım ve telefonumu,anahtarlarımı ve cüzdanımı alıp çıktım.sabahın daha 6 sıydı ama biz askerler için geç ya da erken diye bir zaman kavramı yoktu.ne zaman çağırılırsak o zaman göreve giderdik.kapıdaki mercedese binip tabura sürmeye başladım.arabayı Mercedes almıştım çünkü ben neredeyse maaşımı hiç harcamıyordum.ve arabayı alıp içine birşeyler daha döşemiştim.mesela benim arabam bu arabanın aynısı olanlardan daha hızlıydı çünkü ben bu arabayı canavar gibi bir şeye dönüştürmüştüm.ben yolda düşünürken tabura geldiğimi fark ettim ve arabayı park edip hızlıca karargaha girdim.kapıyı tıklatıp içeri girdim " YÜZBAŞI ELÇİN ÇEVİK ORDU EMREDİN KOMUTANIM! Dedim ve hazır ola geçtim.bütün tim ve albay oturmuş beni bekliyordu.bu iğrençti.kesin nanayı yiyecektim. "rahat elçinciğim,rahat ol ya.biz seni biraz daha beklerdik niye bu kadar acele ettin? Aman efendim geçin şöyle oturun,çay kahve istermiydiniz efendim? BURASI BABANIN ÇİFTLİĞİMİ LAN! NE BEKLETİYORSUN BENİ! O TELEFON İLK ÇALIŞTA AÇILACAK.NASIL ÖZEL KUVVETÇİSİN SEN? Haketmiştim.hemde fazlasıyla.burası olmayan babamın çiftliği değildi.hızlıca özür dileyip yerime geçtim.albay bana ters bir bakış atıp konuşmaya başladı. "Durum çok kötü çocuklar..."

HEP BUNU YAPMAK İSTEMİŞTİM NİHİİHİİHHİHİ BÖLÜMÜ ÇOK KÖTÜ BİR YERDE BİTİRDİM NİHİHİHHİİH ŞAKA BİR YANA,BÖLÜMÜN GERÇEKTEN ÇOK KISA OLDUPUNU FARKINDAYIM,AMA ÇOK YORGUNUM VE AZ SONRA DÜĞÜNE GİDECEĞİM.EN KISA ZAMANDA BÖLÜM ATMAYA ÇALIŞACAĞIM MUCUKKSSSS.BU ARADA KİTAPLA İLGİLİ SORULARINIZI YORUMLARA BEKLİYORUM.BİR SONRAKİ BÖLÜM SORU CEVAP YAPACAĞIM BYYSS💖💋​​