Yeni Üyelik
6.
Bölüm

5.Bölüm ~Kahve? ~

@esmanurozaslan8

Kız çocukları en savunmasız zamanlarda babalarına sığınmalıydı. Çünkü babalar kızlarını korurdu her kötülükten. Babam yine sarmıştı bana kanatlarını. Ne kadar zor zamanlar geçirdiğimi en yakından bilirken şimdi dağılan enkazımı tekrar toplamak istiyordu. Gece 2 olmuştu ama hala yanımda uzanmış saçlarımı seviyordu. Biliyordu uyumadığımı ama kendisi de bozmuyordu bu halimizi. Sessiz bir anlaşma yapmıştık aramızda.

Gözlerim ağırca açılıp kapanırken saatlerdir yaptığım gibi yine çektim.

"Küçükken de böyleydin. "

Anlamazca alttan ona bakmak için kafamı oynatırken ayak ucumda kalan pencereye bakıyordu.

"Nasıl? "

Yüzünde gülümseme olurken bana bakmıştı.

"Sen hatırlamazsın o zaman çok Küçüktün. Abin o zaman ilk okula gidiyordu. Öğretmeni ona yazma ödevi vermişti ve sen o ödevi makasla keserek mahvetmiştin. O zaman hem annen hemde abin sana çok kızmıştı. Göğsüme sokulup orada ağlamıştın. Tabi annen o zaman abine zorla ödev yaptırdığından sana sinirliydi ona sığınamamıştın. "

Hatırlamasam bile hayal etmiştim o halimizi.

"O zaman seni odana getirip yatırmıştım böyle tabi saçların bu kadar uzun değildi. Daha bebek saçlarındı. "

3 veya 4 yaşlarında ki haylaz kızdım demek...

"Burnunu çekerdin sonra da üstüme sürterdin burnunu. "

Gözlerim dolarken sıkıca sarıldım ona.

"Bugün onun gelmesi bize de beklenmedik oldu. Annen yemeğe davet etmiş Kenan ile Tülay hanımı. Onlar ile kahve içerken denk geldi. Seninle konuşmak istediğini yeni görev yerinin mahalle okulu olduğunu söyledi. "

Kafamı sallayıp sessiz kaldım.

"Eşi de burada görev yapacakmış. Biliyorum belki zor gelecek sana ama yinede akışına bırak bazı şeyleri kızım. "

İç çekip

"Baba ben ne kadar bazı şeyleri atlattım desem de olmadı bu. Ali ile ayrılmamız ani ve hızlı oldu. Kimse birşey anlamadı ama bebeği hiç istemedi. Benim herşeyden çok zoruma giden bunlar. Ya ben onun için kendimi eksik bıraktım. Mesleğimi yok saydım yoksa bende sevmiyor muydum Polis olmayı? "

Yatakta doğrulup

"Anlattım sana ben aramızda geçen her konuyu. Şimdi yakınımda olacak belki ben şuan çalışıyorum ama içimde var hala mesleğim ve evladımın sızısı. "

"Tekrar dene? "

Kafamı olumsuz anlamda sallayıp

"Artık ona gücüm yok. Ne kadar istesem de cesaretim de yok. "

Sessizce bana bakarken acı ile gülümsedim. Yanına tekrar yatarken alarm kurmak için telefonumu aldım.

"Ne yapıyorsun? "

"Sabah işe gideceğim? "

Şaşkınca bakıp

"Annen gider senin ile işimiz var yarın. Bankaya gitmeliyiz. "

kafamı olumsuz anlamda sallayıp

"baba olmaz çok iş var yarın. "

telefonu elimden alıp "hadi kızım uyu. Boşver işi annen ile kardeşin hallederler "

Uzanırken çok sürmeden uykuya dalnıştım. ​​​​​​

 

Sabah uyandığımızda babam hazırlanmış ve beni bekliyordu. Kahvaltı yapmak istesem de kafeden poğaça tarzı almak mantıklı gelmişti. Araba ile kafeye uğramış ve ikimize poğaça hazırlıyordum. Annem ile babam kenarda konuşurken onlara kaçamak bakışlar atıyordum. Sabah ne kadar yüzüme makyaj yapsam da ağladığım şiş gözlerimden ve kızarmış olmasından belli oluyordu. Kafenin kapısı açıldığında içeriye giren Kenan ile ona baktım. Hazırlanmış babamın yanına ilerlemişti. Gerçi o da bankada işi olduğunu söylemişti. Bugün doğal haline bıraktığım saçlarım iyice doğal dalgalı kalmıştı. Saçımı arkama atıp birkaç poğaça daha kattım. Tabakları masaya yerleştirip 4 tane de çay alarak annemlere baktım.

"Hadi kahvaltı yapalım sonra gideriz. "

Kenan elindeki güneş gözlüğü, telefon ve araba anahtarını masaya bırakmıştı.

"Günaydın."

Küçük bir tebessüm sunup "Günaydın. Otur lütfen soğumasınlar "

Babam ile yanyana otururken bizde annem ile oturmuştuk.

Açlığım iyice artarken kahvaltıma başlamıştım.

"Esra kızım bugün ki birçok şey hazır nişan da atlatırız bugün. Zaten organizasyonun görevlisi varmış 4 kişi gelecekler yarın yardıma "

Kafamı sallayıp "iyi bize de kolay olur. "

Babam gülüp "o zaman sana ihtiyaç yoktur? "

Omzuma dokunan Burak "valla patron bence biraz bize emanet et burayı. Yarın da gelme keyfine bak "

Ona şaşkınca bakıp "size emanet ederim de neden yarın gelmiyorum? "

Babam gülümseyip "yarın bir gezelim hem bak Kenan da buraları pek bilmiyor. Çocuk görev emri gelmeden gezsin hem Babası da gelecekmiş tanışırız? "

Kenan a baktığımda kafasını sallayıp

"Daha fırsat olmadı burayı gezmeye. Babam da gezmeyi sever tabi müsaitseniz? "

Annemler bana bakarken bende Burak a baktım.

"Size emanet ederim ama lütfen bir sorun olmasın"

Kafasını sallarken bende onaylamıştım.

"Ay o zaman ben Tülay ı arayıp haber vereyim. "

Annem telefonu ile giderken güldüm. Karnım doyunca babamlar dışarı arabaya giderken mutfağa gizlice göz atıp bende çıkmıştım. Kenan kendi arabasına ilerlerken ona seslendim.

"Aynı yere gidiyoruz zaten iki araca gerek yok beraber gidelim bence? "

Babam da bana destek çıkınca onaylayarak geçmişti. Arabayı çalıştırarak yola çıkarken rahatça kullanmaya dikkat ediyordum. Dikiz aynasından gördüğüm Kenan dikkatle araba kullanımıma bakıyordu.

İlk gördüğüm an anlamıştım zaten onun arabalara değer verdiğini. Ama bilmediği benim 17 yaşında kullanmayı öğrenmem ve 18 de ehliyet almamdı.

Bankaya gelene kadar onların sohbetlerini dinlemiş ve ara ara dahil olmuştum konuya. Babam kendi işlerini hallederken Kenan hızlı adımlarla yanıma gelmişti.

"Esra beni askeriyeye bırakabilir misin? "

Oturduğum yerden kalkıp babama baktığımda o da bize bakıyordu. "Babama haber verip geliyorum. "

Babam bana bakarken ona durumu anlatıp eve geçmesini istemiştim. O da beni onaylayarak gitmemi istemişti.

Dışarıya çıktığımda Kenan anahtarı istediğinde direkt vermiştim. Yan koltuğa oturup kemerimi bağladım.

"Hızlı gitmem gerektiği için aldım anahtarı. "

Onaylayıp "zaten bende yolu bilmiyorum sıkıntı yok. "

Kafasını sallayıp yola odaklandı. Bende sessizce akan yolu izledim.

"İşim çok sürmez büyük ihtimal görev ile ilgili istersen gidebilirsin sen eve. "

Ona bakıp "sıkıntı yok zaten işim de yok beklerim seni sorun olmazsa. "

Kafasını sallayıp askerlere kimliğini gösterip geçmişti araba ile. Biraz daha ilerleyip aracı park edip "İlerde oturma alanları var sen otur bende sana içecek göndereyim. İstersen odam da da bekleyebilirsin"

"Yok hayır ben bahçede otururum. "

O binaya giderken bende bankların olduğu yere ilerlemeye başladım. Üzerimde ki bakışları hissediyordum ama bakmadım. Sevmezdim bu bakışları.

Boş bir banka oturup etrafı incelerken ağaçlar ile çevriliydi. İlk defa askeriyeye geliyordum ve ilgilimi çekmişti.

Çocukken hep polis olmak istemiştim ama olmamıştı. Hem boyum da kısa kalmıştı zaten.

"Esra hanım beni Kenan komutanım gönderdi. "

Elindeki tepsi ile bekleyen askere baktığımda tepside çay ve su vardı.

Tepsiyi alıp "Teşekkür ederim zahmet oldu size de. "

Kafasını sallayıp "Yok estağfurullah size eşlik etmemi rica etti. "

Yana kayıp "buyur otur lütfen "

Etrafa kısa bir bakış atıp

"Ben Polat astsubayım. "

Uzattığı elini sıkıp "Esra bende memnun oldum. "

Kafasını sallayıp "sizi ilk kez gördüm gerçi Kenan komutanım da yeni geldi eşi misiniz? "

Yanaklarım kızarırken "yok hayır arkadaşıyım. "

Kafasını sallayıp "gerçi bizde çok tanımıyoruz komutanımızı. Yeni geldi zaten ha birde biraz sinirli birisi. "

Asker ile komutanının dedikodusunu yapmak da biraz tuhaf..

"Yani bilmem daha sinirine denk gelmedim. "

Kafasını sallayıp

"Zaten böyle birisi değilmiş. Bildiğimiz kadarı ile 1 aylık evli kalmış daha sonra eşi vefat edince mesleğine asılmış daha çok. 32 yaşında adam "

Ne diyeceğimi bilmezken sessiz kaldım.

Evliliğinin olduğunu bilmiyordum gerçi daha yeni tanışmış sayılırız.

Sessiz kaldım. Kenan gelince asker gitmişti yanımızdan.

"Gidelim mi? "

Kafamı saklayıp ayaklandım.

"Olur gidelim "

Anahtarı ona uzattım. Elimden alarak ilerlemişti. Arabaya yerleştiğimizde kemerimi taktım.

"Sıkılmadın değil mi? "

Kafamı sallayıp "yok hayır Polat ile sohbet güzeldi. "

Yan bir bakış atıp

"Öyle mi? "

Onu onaylayıp "evet iyi birisi. "

Sessiz kalarak yola odaklanmıştı.

Bende önüme döndüm.

" Kahve içelim mi? "

 

çok şükür geldim. Eminim içinizden şükür diyenler vardır. Bence de şükür 😂

bölüm size emanet yorum ve oy vermeyi unutmayın 💖💐

 

 

Loading...
0%