Sınırları hızlı aşar mısınız?

​​​​​​Şahsen ben bu kitaba bölüm yazmaya doymaıyorum daaaa

Sınır 20oy/ 20 Yorumcukkkk

Eve geldiğimde saat gecenin bir buçuğu olduğundan ev sahibine yakalanmadan ve dedektör Teyze'nin de benim varlığımı hissetmesinden kaçınmış ve eve girmenin bir yolunu bulmuştum.

Harikayım.

Her yönümle harikayım.

Salonu geçip daracık bir odamın hemen bitişiğinde bulunan mutfağa su içmek için girdiğimde ışıklar açıldı ve ben o anın korkusuyla ellerimi havaya kaldırdım.

Ece ellerini bel boşluğuna yerleştirmiş sinirle bana bakarken Nazlı kapıya bir omzunu yaslayıp elinde ki telefonu ile ilgileniyordu.

"Açıklayabilirim"

"Bekliyorum" dedi Ece kendini tezgaha yaslarken ama ben açıkçası "açıklamanı istemiyorum" demesini beklemiştim.

"Bak şimdi... " dedim ve olayı nasıl anlatacağımı düşünürken kapının çalınma sesi duyuldu.

Ben kurtulmak için kapıya ilerlediğim'de Ece kolumu tutup "sen dur" dedi ve Nazlı kapıya bakmaya gitti.

Meltem değildir her halde, hakikaten o nerede yaa

Acaba ben telefonumun derdine düşmüşken hırsız meltemi de mi kaçırdı lan

Haaaa!

O yüzden benimle konuşuyor.

Meltemi kaçırdığı için benimle konuşıyor diye düşünüp burnumu çekerek ağlamaya hazırlanırken kafama yediğim tokatla "Meltem sevgilisinde kalacakmış bugün" diyerek içimi okudu Ece'cim

Nazlı elinde sopa tutar gibi bir buket çiçekle girince başta şaşırsam da Berk bana hayatta çiçek almayacağı için üstüme alınmadım.

Çocuğun polene alerjisi olduğundan bende ondan hiç çiçek istemedim.

Ya ben hem maddi fakir, hem manevi fakir hem de ruhen fakirim.

Hayatım boyunca babamdan başka kimseden çiçek almadım.

Neyse babam yeter.

"Alooo" diye birinin beni dürtmesiyle kendime gelip bakışlarımı çiçekten çekip Ece'ye baktım.

"Berk sana çiçek yollamış." dendiğinde kaşlarımı çattım "Bir karışıklık olmuştur."

"Al" diye elime sokuşturdu Nazlı ve ben içerisinde kart ararken papatyayı ne kadar çok sevdiğimi bir kez daha hatırladım.

Berk benim papatya sevdiğimi bilmiyor muymuş?

Kartı baya bir alttan bulup çıkaedığımda üstünde Ece yazısını görüdüm ve çiçeği ona verip "Berk bana çiçek almaz sana gelmiş" dedim.

Hırsız Bey yüzünden nişanlımdan soğumak üzereyim yani ne olmuş çiçek alamadıysa alerjisi var adamın.

"Ezo al senin olsun sen papatya seviyorsun"

"Sana gelmiş saçmalama"

"Ben papatya sevmem hem senin öküz sana almamış benden sana gelsin."

Ece çiçeği bana uzattığında "Kusura bakma ama papatya sevmediğimi fark ettim ve "Uykum var, olanları sabah anlatırım" dedim ve telefonumu çıkardığımda "Haberlere çıktınız" dedi Nazlı

Haberlere mi çıktık.

Yani 158 kişinin aynı anda cüzdan ve telefonu çalınınca çıkmamız normalde ben güzel çıkmış mıyımdır? Ya çirkin çıktıysam.

Ay inşallah çıkmamışımdır.

Pijamalarımla gitmiştim iftara

Ayy! 

Ben sabahtan beri etrafta pijamalarımla dolaşıyorum, yaa rezil oldum.

Yüzüm kendiliğinden buruşurken "Sen çıkmamıştın üzülme" dedi Ece ve ben üstüme dikkatle bakıp kırmızı çizgili pijamalarımla polisle kavga ettiğimi düşündükçe yüzüm buruştu ve ne kadar rezil bir görüntü olduğunu tüm kalbimle hissettim.

Önümüzdeki 2 ay boyunca bu anı her hatırladığımda yüzüm buruşacak ve rezil gibi hissedicektim.

Hırsız Meltem'in de telefonunu cebime soktuğu için daha fazla sorumlulık üstlenmeden telefonu tezgaha bırakıp "gerçekten uyumaya ihtiyacım var" dedim ve odama geçtim.

Odam dediğimde hepimizin beraberce yattığı küçük bir kiler tarzı bir yer. Buraya oda demek içimden gelmese de ev sahibi için Saray gibi bir yer olduğundan kirasını ödüyoruz.

Yatağa girip battaniyemi kafama kadar çekip ardından başımı geri çıkardım ve hayatımda en sevdiğim şeylerden biri olan yatağımın başında ki prize şarjımı taktım.

Priz dibi yatak kadar güzel bir şey yok yaa

Gözlerimi kapattığımda telefonumun ışığı yandığında sakince gözlerimi açıp telefonumu elime aldım.

Hayatım Arıyor...

"Efendim Berk"

"Ezgi gecenin o saattinde neden dışarıdaydın ve neden mesajıma görüldü attın? "

"Sabah konuşalım uyuyorum ve gerçekten çok yorucu bir gün geçirdim."

"Ezgi beni delirtme benim nişanlım geceleri dışarı da sürtemez"

Üstten bir mesaj geldi.

0532 54**: Owwww bu ağır oldu.