Yeni Üyelik
17.
Bölüm

15°Yıldızların Altında°

@esmeryazarrrr

Sınır: 20 Oy/ 25 Yorum

 

Akşam herkes televizyonun karşısına oturmuş haberleri izliyorduk.

 

Ve beklenen haber çıktı.

 

"Uyuşturucu Çetesinde oldukları bilinen 4 kişinin cansız bedenleri bulundu"

Haberin başlığıyla "Golll" diye bağırıp havaya fırladım.

 

Haberin devamında "Geçen günlerde Şirketi batan Sinan Okay ofisinde asılı halde bulundu. İntihar ettiği düşünülüyordu ta ki yayın yasağı getirilen otopsi raporundan çıkan sonuçlar ve yüzüne kazılanmış "K" harfi akıllara katil kim sorusunu getiriyor"

 

Ohaa

 

Sinan intihar etmez ki , hele ki parasını almadan.

 

"Şaşırtan olay şu ki sokak ortasında cansız bedenleri bulunan ve uyuşturucu çetesi oldukları bilinen ekibin ve Sinan Okayın yüzlerine kazınmış olan "K" harfilerinin aynı şekilde yazılmış olmasıydı." spikerin son lafı ile şokta kalmıştım.

 

"K", Sinan öldürmedi çeteyi ama başka kim yapmış olabilir.

 

Gözümün önünde neon ışıklarla 3. Damat adayı ortadan kalkmıştır yazısı ile bakıştım.

 

Babam televizyonu kapatacağı anda Elimle dur işareti yapıp koltuğa tekrar oturdum. Pür dikkat haberleri izlemeye başladım.

 

"Akıllarda tek bir soru var. "K" kim? "

 

Benim öldürmem gereken adamlar sırayla ölü bulunuyor ve kim olduklarını dâhi bilmiyoruz.

 

Ya ben merak etmekten nefret ederim.

 

Aklıma Kara geldi, o yapmış olabilir mi? , Benim görevimi niye yapsın ki

 

Cebimden telefonumu çıkarıp Karayı arama kararı aldım.

 

Aramalarda gezinirken Kara'nın engelde olduğunu fark ettim.

 

Niye hatırlatmıyorsunuz ben en son Karayı tiktok izlerken engellemiştim.

 

Unutmuşum bee

 

Engelden çıkarıp vakit kaybetmeden aradım.

 

Wolf Bakışlım Aranıyor...

 

Telefon açılınca, Kara "Beni mi özledin." dedi

 

"He yaa seni özledim. Özlemekten kendimi kesicem." bunu derken Çoktan odamın yolunu tutmuştum.

 

"Ee aramanı neye borçluyuz"

"Sinanı neden öldürdün? "

Telefonun ardından gelen sahte kahkaha sesiyle sinirlerim daha da bozuldu.

 

"Sevgilim şöyle ki O seni öldürecekti. Buna izin veremem çünkü seni benim öldürmem gerekiyor."

"Niye yüzlerine "K" harfi bıraktın."

 

"Babandan şüphe etsinler diye , düşünsene manşetler şöyle "Kenan Toprak baş şüpheli" ya da "Kenan Toprak evinden kelepçelerle alındı"

Ve yine bir kahkaha sesi

 

Cesetler de "k" harfinin yazılmış olması bunu illa babam yapmaz.

Ne saçmalıyor bu bee

 

Sarhoş olabilir bence

 

Telefonu Kara'nın yüzüne kapatıp yatağıma attım. Telefon yine çalmaya başlayınca Karayı bir daha engelledim.

 

Bence Kara yapmadı. Başka birşey var.

 

Başka biri yaptı. Paranın peşinde olan biri ya da başka bir şey isteyen her hangi biri

 

Her hangi biri olsa polisler çoktan bulmuşlardı aslında

 

Hesabımda ki paranın yarısını abim ve Büşra'nın hesabına atmıştım. Polisi şüpheye düşüremezdim.

 

Babama parayı verecektim aslında ama o senin kazandığın ilk para , Sen harca demişti.

 

O parayı normal yollardan kazanmışım gibi "O senin ilk paran" demişti.

 

Yarın şirketin reklam yayını olduğundan uyumaya karar verdim.

 

Şirketimizde silah üreticiliği ve Silah ithalatı yapılıyordu. Yarın bol habercinin arasında Mafya Babaları ve diğer ufak tefek şirketler olucak.

 

Türkiye'de 5 şirket açtıktan sonra Yurtdışına çıkma vakti gelmişti.

 

Gözlerim kapanmaya başladığı anda Abimin odaya dan diye girmesiyle baş ucumda ki çalar saati fırlattım.

 

Tabi ki değmedi

 

"Kalk ben yarın ne giyeceğimi bilmiyorum kıyafet seçelim. Güzel kızlar orda olur şimdi yakışıklı olmam gerekiyor."

 

"Uyğumm varr" dediğim sırada kolumdan tutmuş odasına doğru sürüklüyordu beni.

 

Koridorda ayağa kalkıp kolumu elinden kurtardım. Odasına hızla gidip gardırobun önünde takım elbiselere bakmaya başladım.

 

 

(Bu gerçekten Yusuf karekteri ve bu takım elbise harika)

 

Kıyafetlerini yatağa atıp dışarıya çıkacakken "Büşra geliyor mu yarın?" Diye sordu abim

 

Yanına yaklaşıp yanaklarını sıkıp "Ya çen aşık mı oldun çen" elimi yanaklarından ayırıp ensemden tuttuğu gibi kapı dışarı etti.

 

Ben ne giyecektim peki?

 

🌺🌺🌺

 

Sabah Annemin beni okul için uyandırmaya geldiğinde ben çoktan uyanmıştım.

 

İlk defa ben isteyerek Büşrayı alışverişe götürüyordum. Akşam için elbise almam gerekiyor.

 

Annem bana şaşkınlıkla bakarken "Hastamısın, neyin var , niye uyanıksın?" diye sorular sorarken ben giyinmiş çıkıyordum.

 

Annemin yanın gidip yanaklarını çekip "Fıstığım benim bugün çok işim var" deyip hızla kaçtım.

 

Telefonumun çalmasıyla cebimden çıkardım.

 

Büşram🦋 Arıyor...

 

Telefonu açtığım anda Büşra "Ben kapıdayım hadii" diye söylenmeye başladı.

 

Alışveriş lafı geçti ya iki eli kanda da olsa gelir.

 

"İniyorum bekle bee" deyip telefonu kapattım.

 

Aşağı indiğimde boynuma atlayıp "Gezmemiz gereken çok yer var hızlı olmalıyız" deyip elimden tutup sürüklemeye başladı.

 

🌺🌺🌺

 

Pişmanım bu kızla alışverişe gelinmez, bu sadece para israfı ki güzel şeyler alıyor para israfı sayılmaz tam olarak

 

Bir cümle kurarken bir insan nasıl sürekli kendiyle çelişebilir yaa

 

Öğlen olmak üzere ve biz sadece iki elbise aldık benim için güzel bulduğu herşeyi kendi alıyor.

 

"Büşra akşama davet var ben ne giyicem " Kafasını baktığı elbiseden kaldırmadan "Buluruz" dedi.

 

Şuan 3 elbise modeli var elimde hangisi olur bilmiyorum

 

1

 

 

(Bu elbise aşiret havası vermıyor mu?)

2.

 

(Piremses elbisemiz)

3.

 

 

Beyaz askılı ve yırtmaçlı elbiseyi çok beğenmiştim ama Büşra prenses model diye tutturdu.

 

Ben elbiselere bakarken Büşra tedirgin bir ses ile "Sevmedim burayı çıkalım burdan" deyip elimi tutup çekiştirmeye başladı.

 

Elimi kolundan kurtarıp "tamam" deyip çıkışa yürüdüm.

 

"Mayaaa" ardımdan birinin adımı seslenmesiyle dönüp bakınca ufak çaplı bir şok yaşamış oldum.

 

Kaan ve Yaren

 

Yaren şeytan gibi bana bakıp yapmacık bir gülümseme yerleştirmişti yüzüne , Yaren bana el sallayınca göz devirdim.

 

Kaan başını eğmiş hiç bana bakmamaya çalışıyordu. Yaren Kaan'a dönüp hafifçe güldü.

 

Büşra "hadi gidelim" deyince Yaren de Kaan'nın dudaklarından öptü.

 

Sonrada bana Kaan yavşak değil diyorsunuz

 

"Şu elbiseleri alalım öyle çıkalım " deyip Büşra ile kasaya yürümeye başladık, Kaan'nın yanından geçerken ona bakmadan yürümüştüm ama onun bakışları beni izliyordu.

 

Kaan'nın bunu yaptığına üzülmedim sadece şaşırdım.

 

Yavşak işte ne olucak

 

🌺🌺🌺

 

2. Elbiseyi giymiş , tüm hazırlıklarımı bitirmiş Abimi bekliyordum kapının önünde

 

Yaa bir insan nasıl bu kadar geç hazırlanır ya, bir de kızlara derler geç hazırlanıyorsunuz

 

Merdivenlerden kuğu gibi inen Abimi görünce Babama dönüp "Geldi bizim manken" dedim.

 

"Gel mankenim gel, Endamına bakın bee" Abim yanıma geldiğinde kafama vuracakken saçıma kıyamayıp yüzüme vurmaya kalkıştı ki orada da Babam "sakın" diye araya girdi.

 

Şimdi Babamı öpsem yanağında ruj izi kalır ki buna da gerek yok

 

Abimin koluna girip çıktığımızda Babam ve Annemde arkamızdan geldi.

 

"Arabayı ben kullanıyorum bak" abim bu söylediğim göz devirip "Ölmek için aşırı genç ve yakışıklıyım" dedi.

 

Yakışıklı ama gerçekten

 

Arabaya binip otele doğru yola çıktığımızda yolda abim "Büşra ile sevgiliyim ama benden fazla birşey beklemesin. Beni kendine bağlamaya çalışmasın."

 

"Lannn ne zamandan beri"

Abim kol saatine bakıp "1 saat 10 dakika 8 saniye oldu, şuan 9 saniye ve 10" Abim bu yüzden mi bu kadar geç hazırlanmış

 

"Eeeee, Dedikodu ver nasıl teklif ettin." Bana bakmadan telefonu çıkarıp elime uzattı.

 

Aaaa ben bile Büşrayı daha romantik kaydetmişim.

 

Siz: Davete katılıyor musun ?

 

Büşoo: Evet, katılıyorum.

 

Ben hayatımda ilk defa Büşra'nın noktalama işareti kullandığını görüyorum.

 

Siz: Tamam. Seni almamı istermisin peki

Büşoo: Hayır yaa gerek yok

 

Ne kadar sıkıcı bir konuşma

 

Siz: Bana aşık olmayı nasıl başardın.

 

Acaba bu konuşmadan çıkıp başka mesajlarımı okusam

 

Abim öldürür beni

 

Siz: Mesajı gördünü biliyorum cevap ver

Siz: Bende sana karşı birşeyler hissediyor olabilirim.

 

Bu arda abimin bu mesajı kesinlikle yalan, sırf Büşra'nın ondan hoşlanıp hoşlanmadığını öğrenmek istediği belli

 

Büşoo: Evet seviyorum seni

Siz: Tamam o zaman benimle çıkarmısın?

Büşoo: Garip oldu ama evet

 

Öggghhkkkkkkk

 

Allahım bu nasıl bir vizyonsuzluk

 

Abime telefonu uzatıp "Kızı sevmiyorsun niye böyle birşey yaptın." Dedim.

 

Abim arabayı kullanırken "Güzel kız"dedi.

"Abi, Büşrayı kullanmıyacaksın dimi bak eğer kullanırsan bende konuşmam seninle"

 

"Yok ya yapmam boks torbamm" deyip yanağımdan makas aldı.

 

Araba Otelin önüne geldiğinde Abim arabadan inip benim kapımı açtı.

 

Yaaa centilmen Malll

 

Abimle kol kola otele girdiğimizde

Birkaç Kameraman fotoğraf çekiyordu.

 

Otelin giriş katı çok güzel düzenlenmişti hemen salona bağlı büyük bir Balkon vardı.

 

Etrafa biraz bakındığımda gözüme ilk çarpanlar Kaan ve Yaren oldu.

 

Kaan beni gördüğü anda bakışlarını başka tarafa çekti.

 

Hayır Yaren'e geri dönmüş olabilirsin neden yüzüme bakamıyor ki

 

Ben olduğum yerde kalmış olacağım mi Abim bana dönüp "Hadi" dedi.

 

Ayyyyyy Kara da gelmiş.

 

Abimi geçip daha hızlı yürümeye başladım.

 

Kara yine elinde sigarası vardı, ufak bir masanın başında gözleri bende sigarasını ağzına götürdü.

 

Beyaz dar bir gömlek kaslarını ortaya çıkarırken gömleğin ilk 3 düğmesi açıktı.

 

Masanın üzerinde de onun olduğunu bildiğim bir ceket vardı.

 

🌺🌺🌺

 

Herkes masalarına geçmiş konuşmacı biri babamı sahneye çağırdı. Alkışlar arasında sahneye çıkan Babamın etrafı haberci dolmuştu.

 

"Herkes bu gece buraya neden toplandığızın farkındadır, TSK dan gelen arkadaşlar az önce yeni tasarım Türk YX-420 silahını denediler gayet memnun da kaldılar bize de seri üretime geçmek düşüyor."

 

Oturduğum yerden Babamı dinlerken Kara sandalyesini bana doğru yaklaştırdı. Hoşuma gitmedi değil

 

Muhabirlerden biri "Amerika'da ki Şirketin başına kim geçicek efendim."

 

"Şuan bunu konuşmak için çok erken Amerika'da Şirket hazır seri üretimden sonra bellirlenicek" dedi Babam

 

"Kenan Bey SFx Rival bildiğiniz üzere en iyi ve en önemli silah endüstrisinin

Ö

 

dülü olan ICA ( The Industry Choice Awards) almıştı, peki YX-420'i ne kadar güçlü bir sonraki sene bu ödülü Türkiye'ye kazandırırmı"

 

(Yazardan: Bu arada yukarıda yazanlar doğru araştırabilirsiniz, SFx Rival 2022 En iyi tabanca ödülünü almıştır. Biraz seviyorum bu konuları)

 

"SFx Rival gerçekten güzel bir silah, etkileyici ama YX-420 daha yeni seri üretime geçmeden ödül alıp alamayacağını bilemeyiz"

 

"Kenan Bey son olarak Birkaç özelliğinden bahsedermisiniz"

 

Bu kısmı ben yapıcaktım yaaaa

 

Küstüm ben

 

Moralimin bozulduğunu fark eden Kara sesini sadece benim duyabileceğim bir sesle "Asma suratını bugün çok güzel olmuşsun mutsuz olmak yakışmıyor."

 

Ben Kara'nın sözüne gülümserken Babam "Özelliklerini en iyi Maya Toprak anlatır izninizle sahneye onu davet edelim."

 

Şimdi çoğunuz Yusuf ne yaptı diye düşünüyor o tasarımcı ben sadece konuşmacıyım silahı resmen abim yaptı yani

 

Alkışlar eşliğinde sahneye çıkarken bunun güzel bir şey olduğunu anladım. Herzaman güzel olduğunu düşünürdüm ama tedirgin edici

 

"Hepiniz tekrardan Hoşgeldiniz, Özellikleri fazla ama önemli olanları bilmeniz yeterli sanırım

°Kolay Sökülebilir Elyaf Katkılı Tam °Boy Polimer Gövde

°Fiber Arpacık

°Ayarlanabilir Gez

°İğne Kurulu Göstergesi

°Düşük Profilli Kolay Sökülebilir Sürgü Mandalı

°Tabanca Kılıfı 'Tak ve Kitle ' Yuvası

Kendinden Şarjör Hunili Gövde

°+0 Şarjör Alt Kapağı

°Yönü Değiştirilebilir Uzatmalı Şarjör Kilidi (S-M-L)

°Çift Yönlü Sürgü Tutucu

°MIL-STD-1913 Picatini Ray

°Şarjör Hunisi Uyumlu Arka Kabza (3 Boy)

°Hafifletilmiş 90° Elmas Kesim °Alüminyum Düz Tetik

°Sportif Şarjör Hunisi"

 

(Yazardan: Okumadan geçtiniz dimi hdjdjdhdhdh)

 

Tekrar bir alkış geldiğinde "Bu gece sadece eğlenin arkadaşlar hepinize iyi eğlenceler " deyip soru faslını bittirdim.

 

Tekrar masama döndüğümde Kaan da masamıza gelmişti. Onu umursamadan sandalyeme oturup Karaya döndüm.

 

Yavşak çocuk yaa

 

Kara'nın eli masanın altından bacağımı buldu, yavaşça okşamasıyla "Yapma ya biri görücek" dedim kısık bir sesle önce gülüp sonra ayağa kalktı.

 

Elini bana uzattıp "Dışarıya çıkalım."

Bende ayağa kalktığımda Kaan "Maya biraz konuşalım " ben tamam diyecekken Kara araya girip "İşimiz var sonra"

 

Bunlar burada kavga etse ne güzel olurdu be

 

"Sen karışma Kara , Maya sende benimle gel konuşalım iki dakika" dedi Kaan

 

Ben kimle gidecem şimdi yine ikisinin arasında kalmıştım.

 

Kaan'a doğru ilerleyecekken Lara elimi daha sıkı tutup balkona doğru yürütmeye başladı beni

 

Ne kadar da kibar çekiştirerek götürüyor.

 

Balkonda ki masalar doluydu arka kısımda bir tane boş yer vardı ama o da tek sandalyeli

 

Ben geri içeri dönecektim ki Kara yine çekiştirerek ben o masaya götürdü.

 

Yaa kucak kucağa mı oturalım tek sandalye var diye bakışlar atıyordum.

 

O bakışları nasıl atıyordun diye sormayın Kara anlıyor.

 

Kara sandalyeye oturup beni de yanına çekti elini belime dolayı tek hamlede beni kucağına oturttu.

 

Kalkmaya çalışınca belimde ki elini daha da sıkılaştırıp hiçbir şey demeden gözlerime bakıp gülümsedi.

 

"Kara biri görücek bır-" lafımı yarıda kesen Kara'nın dudakları oldu.

 

Benden ayrılıp "Seni çok seviyorum ama" ben hem şokun etkisinde hemde devamında ne diyecek diye merak ediyordum.

 

"Ama" dedim cümlesine devam etmesini isteyerek, "Ama Cerenimin intikamını almam gerekiyor. 2 hafta kaldı ölüm yıldönümüne senin de 2 haftan kaldı ölümüne"

 

Hâlâ beni öldürmeyi planlıyor.

 

"Kara sen beni sevmiyorsun, Seven insan zarar vermez ben hep böyle biliyordum."dedim.

 

"Maya seni çok seviyorum, Sana aşığım sana bir şey olunca deliriyorum dün gece beni engellemene delirdiğim gibi" bunu söylerken hafifçe gülümsedi ve devam etti.

 

"Ceren de var Babanın yakarak öldürdüğü Kardeşim. Sana zarar vermeden intikam almak istiyorum ama yok, sen beni ister sev ister sevme ben sana aşığım ama intikamımı da alıcam senden başka çarem yok" diye konuştu.

 

"Biliyor musun sende diğerleri gibisin Kaan gibi" yutkunup "Efe gibisin sen beni sevdiğini söyleyerek kendini kandırıyorsun."

 

Benim içime başka bir şey kaçtı ben bunları söyleyemem asla

 

Tekrar kalkmaya çalıştığımda beni tutup ayağa kalktı. Ben gidecekken de beni kucağına aldı.

 

Balkonun arka kısmında bir merdiven var burası da deniz tarafı için ama bu merdiven neden balkonda bende bilmiyorum.

 

"Kara bıraksana beni, Karaa" diye bağırmaya başladım ama kimse merdivenlerde olmadığından ve Müziğin sesinden duymamıştı.

 

"Ya Kara bıraksana" ben bırak dedikçe daha sıkı tutup merdivenleri bittirdim.

 

"İmdattttttt" diye bağırdım ama sesimi alçak tutmaya çalışıyordum çünkü bende hoşlanmıştım.

 

Merdivenler bitmişti ama bir yere doğru gidiyoruz hayırlısı

 

Bende çırpınmayı bırakıp beklemeye başladım.

 

"Niye sustun" diye sordu bu sefer Kara

 

Cevap vermiyorum işte hadi bakalım.

 

"Maya sinirlendirme beni cevap ver" dedi bu sefer sert bir sesle

 

Sinirlenmekte özgür ama ben cevap vermiyeceğim

 

Kim daha inatçı acaba

 

"Tamam cevap verme" deyip beni havaya attı.

 

"Aaaaaaaaaaa" ağzımdan bir çığlık çıkınca tekrar Kara'nın kollarındaydım.

 

"Konuşacak mısın tekrar havaya fırlatıyım mı"

 

"Bebekmiyim lan ben bırak beni konuşmayacam "

Söylediklerime gülüp beni tekrar atacağı sırada boynuna sıkıca sarıldım.

 

"Tamam yapma Kara tamam konuşucam." deyip boynuna sarılmaya devam ettim.

 

Artık otelden baya uzaklaşmıştık. Beni kucağından indirdiğinde sahil kenarında bir yerdeydik

 

Kara yan tarafıma geçip oturunca ben ayağa kalkıp kaçmaya çalışmam ile omzumadan tutup kumda uzanmış olduk

 

"Amacın ne ? Hem ben bebekmiyim beni havaya atıyorsun"

"Bebek değilsin ama bebeğimsin"

 

Benden yuvarlanıp kaçsam yakalar mı

 

"Sana evde yemek evde vermiyorlarmı be güzelim sen niye bu kadar hafifsin tek elle bile havaya atıp yakalayabilirdim."

 

Cevap vermiyeceğim Ehehehe

Kudursun

 

Uyumuş taklidi mi yapsam.

 

"Başa döndük yani cevap vermiyeceksin"

Başımı evet anlamında sallayınca ellerini omuz hizasında yerleştirip üstüme çıktı.

 

Aramızda mesafe olmasına yüzümün kızarmasına neden oldu.

 

Ellerimle yüzümü kapatıp "Çekil" diye bağırdım.

 

Dengesini tek eline bırakıp diğer eliyle de ellerimi tuttup çekti. Bakışlarımı başka yöne çektim. Kollunu hafif şınav çeker gibi yapıp dudakları dudaklarımı buldu.

 

Dudağımı ısırıp geri ayrıldı "Ben kimseye benzemem" deyip tekrar eğilip tekrar dudaklarımdan öptü.

 

"Ben Kaan'a da benzemem." Bunu söyleyip tekrar dudağıma ulaştı.

 

Üst dudağımı dudakları arasına alıp kısa bir öpücük daha bıraktı. "Ben o piç Efe'ye hiç benzemem. Şimdi eğer bir daha kaçmaya çalışırsan bu gece kimse seni bu yıldızların altından, benden alamaz. "

 

Kendini yana atınca başımı diğer tarafa çevirdim yanaklarım yan dığını hissettim de kalbimin Kara için attığını bir türlü hissedemiyordum.

 

Seviyordum ama bu aşka dönüşmüyordu ve az önce yaptığım şeyden sonra kendimden 1-2 saniye nefret bile ettim.

 

Belki de bunları Efe yüzünden hissediyordum.

 

"Utanmak bile yakışıyor sana"

"Kara insan öldüreceği insana aşık olmaz"

 

Aaaaaaaaa bittiii

 

Son bir bölüm kaldı fav. Karekterime bu yüzden sınırı hızlı aşon plss

Oy vermeyi unutmayın ❤️❤️💋💋❤️❤️💋💋❤️❤️💋💋💋💋❤️❤️💋💋💋💋❤️❤️💋

 

 

 

Loading...
0%