Başlık size ne anlatıyor

Güzel bir bölüm ile karşınızda bulunmaktayım.

Bu yüzden 25 oy ve 30 yorum rica edecektim.

Ayrıca kocama ayaz demeseniz olur mu onun adı Mourir de, onu sadece tanımayanlar mourir diyor siz tanıyorsunuz ayaz demeyin.

Sınırıdı geçin haaa, hem okurken yorum yapmak daha eğlenceli ayrıca hayalet okuyucular yemin ederim çok güzel saklanıyorsunuz, hayır oy verseniz, sanki ne olucak.

𓆩😈𓆪

İyi Okumalar ballarım ♡'･ᴗ･'♡

Hiçbir şey demeden sadece Maya'nın ne anladığını çözmeye çalıştım.

"Burak ne yangınından bahsediyor. " dediğinde hâlâ konuşmanın ne kadarını duyduğunu anlamaya çalışıyordum.

"Bilmem, Uykudan kalktım anlamadım. " Maya tekrar gözlerini oluşturup bana baktığında siyah gözleriyle beni süzdü elini uzatıp "İkinizde boşsunuz" deyip tuttuğu elimde yatağa kadar çekip tekrar uyumak için yatağa girdi.

Bende yanına uzandığımda bana daha da sokuldu ve temas sevmeyen, nefret eden Maya kendi eliyle elimi tutup beline yerleştirdi.

Herkese olan o korkusu bana karşı artık kaybolmaya başlamıştı.

Hayır, hayır ben Maya'dan bir şey saklayamam anlatırsam belki beni terk edicektir ama en azından güveni kırılmayacak ve ben tekrar onu kendime aşık edebilirdim. Sabah ilk işim her şeyi anlatmak olucaktı.

Daha fazla üzülmesini istemiyorum.

🌺🌺🌺

Maya'nın Anlatımıyla

Ben Mourir'e 1 nisan şakası yapmamıştım ve 16 Nisan yani bugün telafisini yapbilme imkanım vardı.

Elime aldığım telefonla Burağa mesaj atma kararı ile şakamı düşünmeye başladım.

Siz: Cerrramm buraya bağğ

(7.45)

Lüzumsuz: Ne var lan gereksiz

Siz: Düzgün konuş yengenle Mourir duymasın.

Lüzumsuz: Yenge de yengeliğini yapsın kankasına birini ayarlasın.

Siz:Kankam çorap değiştirir gibi sevgili değiştiriyor ortada kız kalmadı.

Lüzumsuz: Valla yalan ben sadece 2 ayda yalnızca 1 sevgili yaptım yani bu demek oluyor ki ben eğer senin dediğin gibi çorap değiştirir gibi sevgili değiştirseydim şuan 60 sevgilim olurdu.

Siz: Tamamm konu bu değil şimdi sana anlatacağım şakayı sende abime anlatıyorsun ve yarım saat sonra uygulamaya başlıyoruz.

~Yarım Saat Sonra~

Mourir kalkınca yeni uykudan kalkmış gibi kalkıp "Günaydın Lan " dedim.

Mourir bana şu tipe bak bakışlarını gönderirken bende trip atmaya çalıştım.

"Ne oluyor ben yine ne için trip yiyorum. "

Mourir 'e baktığımda uykudan kalkmasına rağmen taş gibi karşımdayken ben saçlarım yüzünden çarpılmışa benziyordum.

"Yaa hani gezecektik havalimanından geldiğimizden beri uyuyoruz"

Önce dalga geçtiğiniz düşünsede benim ciddi olduğumu görünce ciddileşti ve dudaklarını omzuma değdi.

Eline aldığı yastığı kafama vurup "Sen hâlâ sarhoş musun Maya yaa"

Bende elime aldığım diğer yastığı kafasına vurup "O geceden sonra hiç içmedim yalan söyleme" diye bağırıp ayağa kalktım.

Amacım dün gece hiç olmamış gibi davranıp onu delirtmekti ama zeki adam benim bakışlarımdan anlıyor doğruyu yalanı.

"Maya otur şuraya sana anlatmam gereken şeyler var. " deyip üzerinde ki battaniyeyi kaldırdığında tüm düğmeleri açık bir gömlekle kasları gözümün önüne serildi.

Gelde şimdi bu adama bakıpta konuş

Karın kasları çok güzel görünürken "Sapıksın, senden adam olmaz sapıksın Maya"

Gözlerimi büyük bir çaba ile vücudundan çekip Mourir'in yüzüne baktığımda yüzünde keyif almış bir ifade vardı.

Gömleği ile önünü kapattığında göz devirdim ama edepli çocuk.

Edep sen ne güzel şeysin🥀🌹

"Senin sapığınım bebeğim" deyip banyoya geçtim.

Mourir konuşmayınca "Bak geldiğimizden beri odadan çıkmadık ben çıkıcam birazdan" dediğimde yemin edebilirim ki birden arkamda belirdi.

Aynaya bakıp ellerimi yıkarken ellerini omzuma yerleştirip beni kendine çevirdi "İnandırıcı değilsin dün akşamdan sonra hele de saatlerce Adrien'in yanında kaldıktan sonra" bu adam nasıl sarhoş olmuyor yaa

Benden daha çok içti ama sarhoş olmadı.

"Adrien çizgi film karekteri lan ne alaka ne dün gecesi" elimi alnına yerleştirip ateşini ölçtüm "Ateşin de yok ki" deyip şaşırırken Mourir'in bakışları sinirle dönüştü.

Şakadan da anlamıyor ki, anında ciddileşiyor.

"Maya gerçekten anlatmam gereken bir şey var. Evlenme teklifimi kabul etmedin ama bunu dinlemem gerekiyor. " ben "ne" diye çığlık atınca Mourir tamamen inanmıştı sanki ama kafamı bir yere çarptığıma

"Sen bana evlenme teklifi etmedin ayrıca etsen kabul ederdim ve sen kesinlikle şizofren oluyorsun aşkım. "

Mourir yumruğunu aynaya vurduğunda parçalanan ayna ile dehşete düştüm.

Kalbim hızlı hızlı atmaya başlarken "Maya" diye bağırdığında içimde bir korku oluşmasını beklerdim ama olmadı.

Sesi sertti ama beni korkutacak kadar değil , Mourir elini tekrar omzuma koyduğunda bir kanayan eline sonra Mourir'e baktım. "Delirdin mi yaa , yalan mı söylüyorum çıkmadık işte"

Ben malım yaa adam farkında ve ben hâlâ şakaya inandırmaya çalışıyorum.

Neyse ki onun bana zarar verebilecek son insan bile olmayacağını biliyorum.

Güveniyorum, her şeyden daha çok inanıyorum.

Kendine gelip aynaya ve bana baktığında beni kendine yapıştırıp "Çok özür dilerim" deyip alnımdan öptü.

Ayy yerimm bee

Şapşik

"Dışarı çıkmadık demem seni bu hale getirdiyse tamam bugün de çıkmayalım. " ben duygu sömürüsüne devam ederken Mourir az da olsa inanmıştı.

Odanın kapısının açılmasıyla ikimizde banyodan çıktık Burak bize bakıp "Kanlı fantezi mi? severizz" deyip kendini koltuğa attı.

"Mourir'e bugün dışarı çıkalım dedim diye aynayı ve elini patlattı."

Burak ciddi bir ifadeyle "Kankitoşkom hani biz akşam şeyi hazırlayacktık gezecektik falan"

Ben kendimi gülmemek için zor tutarken Mourir göz devirip Burak'ı kolundan tuttuğu gibi dışarı sürüklediğinde bende kapının ardından onları dinlemeye başladım.

"Mourir'im, kolumu kırsaydın bide bu ne öfke gereksizimin yanında" bu çocuk Mourir'in yanında da böyle ve bana gereksiz diyor.

"Bana bak ne oyun planlıyorsunuz, Dün akşam bir daha Maya ile herhangi bir şekilde yanyana gelip kafanıza göre hareket etmeyeceksiniz demedim mi? Amına koyim siz göz göze gelince bile saçmalıyorsunuz gelmeyeceksiniz"

"Akşam biz hiç konuşmadık ki, ayrıca senin sevgilinin ve bu gece karın olacak kişi ile benim kafam şeytanlık için yaratılmış. Başta sevmedim ama kafası güzel"

"Amk dalga mı geçiyorsunuz nasıl dün gece bir şey olmadı, ben dün evlenme teklifi etmedim mi Maya da reddetti"

Küfür mü etti o, ilk defa benim yanımda küfür ediyır tamam normalde çok yaratıcı küfürler ediyor Mourir, ama benim yanımda ilk defa etti ki mantıken benim yanımda değil.

O yüzden no problem

Kapının deliğine gözümü dayayıp izlediğimde Burak elini Mourir'in yanağıma bırakıp "Delirdin mi yavrum hani biz gece edicez yaa, sen çok mu heyecan yaptın. "

Birşey farkettim.

Şeytan Burak'ı görse işi devreder önünde gömlek ilikler yemin ederim.

"Burak seni sikinden tavana asarım yeter bu kadar oyun" diye bağırdığında ses zaten benim odamda da yankılandı.

"Lan papatya tarlası girsin götüne bu ne asabiyet, git kendine gel biraz akşam için helikopteri bile Türkiye'den getirdik her şeyi mahvediyorsun. " dediğinde açılan kapı ile ben yere yığıldım.

"A Aaaaa" diye çığlık atığımda gözümü tutmuş yerde uzanmış "Yaa niye kapının arkasında biri var diye sormuyorsun malmısın yaa" deyip kapının çarptığı ve muhtemelen birazdan morarıp şişeceği için kendimi yere atıp "gerizekalı" diye bağırmaya devam ettim.

Burak kapıdan bana bakarken "Ahaa salak işte gelde bununla dedikodu yapma, Aslan yengem bee"

"İkiniz nasıl birbirinizin kopyası oldunuz be" Mourir bunu söyledikten sonra beni kucağına alıp "Eğer oyun oynuyorsanız ikinizde bunun cezasını çok kötü çektirirken. Burak'ı biraz önce ne yapacağımı söyledim ve sana" deyip kulağıma yaklaştı ve fısıldayarak "Seni iki gün bu odadan çıkarmam ve iki günün sonunda da yürüye bileceğini sanmıyorum. " deyip kafasını kaldırıp göz kırptı.

Ne ima etti o şimdi

"Pislikleşme"

"Seni görünce bu hâle dönüyorum. "

Kapıda unuttuğumuz Burak kusmuş gibi yapıp "Ay ben nefret ederim romantizmden bee " deyip giderken Mourir bana bakıp "Bana söylemek istediğin bir şey var mı ki benlik bir sorun yok 2 gün boyunca sadece sen ve ben" Mourir'in ağzını kapatınca tekrar göz kırptı.

İslâm'ın kızına haram teklif kabul etmiyorum⚔️

Söylesem mi lan, yok söyleyemem yoksa Burak beni parçalar.

Mourir beni yatağa bırakıp eline telefonunu alıp birini aradı. Telefon açıldığında "Meralcim şimdi sana bir şey sorucam eğer doğruyu söylemezsen bir daha o bilgisayarı asla kullanamazsın. " dediğinde dışa vuramasamda Burak Merali şakadan haberdar etmişmidir diye düşünmeden duramadım.

Acıyan gözümün üzerinden elimi çektiğinde Mourir "Bana doğruları söylediğin için çook teşekkür ederim miniğim. "

Miniğim?

Hayırdırr

Ne bu samimiyet

Telefon kapandığında "Minğim" deyip dalga geçerken "özel dilerim hayatım senide sabah sabah üzdüm. " nee Meral bir şey demedi mi?

"Birşey olmaz MİNİĞİM"

"15 Yaşımdaki kızıda kıskanmazsın bee"

15? 

Şimdi Türkiye'nin altını üstüne getirip tüm kameraları, ışıkları, banka hesaplarını çökertmeyi bilen Meral 15 yaşında mı?

"Kıskanmıyorum zaten MİNİĞİM"

"Beni buradan kalkmadan uslu uslu bekle abinle konuşup geliyorum" arkasını dönmüşken tekadam bana dönüp "Kalkma" deyip gittiği anda ayağa kalktım.

Ben galiba insanları takmayı sevmiyorum, kendi bildiğimi okumaktan vazgeçmem.

Hızla spor kıyafetlerimi giyip dışarı çıkacak iken kapı da Mourir belirdi. "Bir kere beni dinlesen kendimi keserim zaten. "

Elindeki ilk yardım çantasıyla bakışırken yanında duran masaya bırakıp içinden çıkardığı merhemi açıp kanlı yırtılımş eliyle gözümün altına sürmeye başladı. "Sence şuan ilk yardıma ihtiyacı olan ben miyim? "

"Acımıyor sargıya ihtiyacı yok elimin" deyip merhemi yedirmeyi bırakıp kutusuna geri bıraktı.

Kutuyu kapatacak iken parmağımı araya katınca acıyla yüzüm ekşise de içerisinde gördüğüm tentürdiyot'u pamuk yerine direkt yaranın üzerine sıkınca "Hayvansın " dedi.

Kalbim çıt göz yaşım pıt

Pamukla tentürdiyot'u yaydıktan sonra sargıyı alıp mumya sarar gibi önce yarayı sonra ise Mourir'in omuzundan boynuna kadar sarıp oradan da beline sardığımda eliye kafasına vurdu bende andan faydalanıp eliyle kafasını bitişik bir şekilde sarıp bıraktım.

O ölürse tövbe haşa ama mumyalayıp saklasam mı?

(Yazardan; Bu lafı unutmayın tamam mı?)

Sargıyı açması 4-5 dakikasını alırken "Ee ne itiraf edecektin" diye sorduğumda bana bakmadan "Rüya görmüşüm yaa" dedi.

Ama ben çok merak ediyordum.

Şaka olmasaydı anlatırmıydı ki acaba

"Rüyanı anlat" dediğimde o tatlı gülümsemesi ile bana bakıp "Gerek yoktu ama ben rüyamda sana Eyfel'de evlenme teklifi ettim sen HAYIR dedin ondan sonra ben senin yanından ayrıldım bir kadın yanıma geldi biz böyle saatlerce öpüş yükten sonra tam kalkıcaktık ki sen sarhoş bir şekilde salonda gelirdin yoksa biz o sarışın affet ile geceye başka bir yerde devam edicektik."

Dün beni aldattı mı?

Sert bir tokat atınca kafası yana yattı ve yüzündeki o gülümseme yerini ateşli gözlere bıraktı. "Basit bir rüya bu ne var bir kadın birden gelip kucağıma yerleştiyse" tekrar elimi kaldırdığımda elimi hava da yakalayıp "Madem zoruna gidicek anlat demeseydin RÜYAYI"

Bildiğin beni kışkırtmaya çalışıyordu ve ben şaka olduğunu söylemek için erken olduğunu düşünüyordum.

"Ne güzel bir rüya böyle içerisinde belki benim yanımda da biri vardır. Şöyle yakışıklı uzun boylu, SARIŞIN YEŞİL GÖZLÜ, biri çünkü ben biliyorsun böyle altın renkli saçlı adamlara bayılıyorum ki benim için renk önemli değil yakışıklı birini elde etmem 5 dakikamı almaz bilirsin belki. "

Ben bu cümleyi nasıl kurdum yaa

Mourir'e omuz atıp çıkacakken boy farkı yüzünden sadece çarpıp geçmiştim.

Ben aşağı inerken şuanda yüzündeki siniri hayal etmek korkunçtu.

Aşağı spor salonuna indiğimde Adrien kum torbasına vuruyordu ve oradaki tek insan oydu.

(Yazardan:Bu zamana kadar boks torbası olarak bildiğim şey kum torbası çıktı niye söylemiyorsunuz lan Nıç nıç nıç nıç)

Ben eldivenimi takıp arkasına geçip omzuna dokunduğumda savurduğu yumruğuyla "Amip beyinli, tek hücreli varlık" diye bağırıp başımı geri çektiğinde yumruk boşlukta kalmış Adrien ise " Je t'ai dit d'évacuer cet endroit (Burayı boşaltın dedim) " diye bağırmıştı.

Bunların hepsi şizofren, yemin ederim bi ben akıllıyım aralarında

🌺🌺🌺

Ben ve Adrien ringte yarım saat kadar dövüştükten sonra kazanan tabiki ben olmuştum.

Ve şuan nasıl olduğunu bilmediğim bir şekilde Adrien ve Mourir dövüşüyordu.

Bunlar ne ara kavga etmeye başladılar ne zaman dönüşleri Fransızca küfürlerle doldu bende bilmiyorum.

Mourir'in bir kaç küfürü

-bâtard(Piç kurusu)

- putain d'enfant (siktiğimin çocuğu)

- Je vais te pendre au plafond par ta bite au milieu (Bu yerin ortasında seni sikinden tavana asarım.)

- Fils de salaud (Piçin evladı)

(Gidip arkadaşlarınızda kullanın kdkd jdjdjd)

Sırf bu yüzden Mourir'den nefret edebilirim, küfür hiç sevmiyorum yemin ederim yaa

Bir kaç dakika sonra ikisinin de yüzlerinin patlamış kısımları yüzünden kanlar içindeyken Adrien yere yığılınca Mourir kazandığını ilan etti ve öyle de oldu Adrien uzun bir süre kıpırdayamadı yerinden.

Bir de onların dövüşünü izlemek için aşağı gelen 40'a yakın insan.

Mourir ringten inip bana doğru gelirken önünü bir kız kesti ve havlu uzatınca yanlarına gidip omzumda duran havluyu Mourir'e verdim ve kızın elindeki havluyu da top haline bizim yanımıza gelen Adrien'a attım. Adrien bana başıyla selam verip gülümsedi ve kıza döndüm.

"Salope(Sürtük) " diyen kızı ben anlamaya çalışırken Mourir kızın boynuna yapışıp sıkınca kızın akan gözyaşını gördüğüm anda Mourir'i kızdan uzaklaştırıp "Özür dileriz" deyip Mourir'i sürükleyerek spor salonundan çıkarttım.

"Maya kendine gel ya O kadının sana ne dediğini bilmiyorsun"

"Aptal olmaya sen ve o kadının gücü eşit değil sen bir kadına benim karşımda şiddet uygulayamazsın ki ben olmasam bile böyle birşey olmayacak. " dediğimde elinde ki havluyu omzuna atıp "Ben sana ilk gün dedim hakedene hak ettiği gibi davranırım, benim yanımda kimse sana sesini dahi yükseltemez."

Ne dedi de bu adam bu kadar delirdi lan, şuan gidip benim dövesim geldi.

"Cidden yoruldum kimsenin ne dediğini anlamıyorum sen yardımcı olmak yerine sürekli birine saldırıyorsun lan beni daha 5 dakika önce tanıdığım çocuktan kıskanıp kavga ettin. "

"Rüyamda ki çocuk buydu"

Garibim hâlâ rüya olduğunu düşünüyor ya da benimle dalga geçiyor.

"Demek ki gökten vahiy göndermişler o çocukla kavga etme diye" dediğimde birden kahkaha atıp "ama ben onunla rüyada da kavga etmiştim. " dediğinde bende gülmemi tutamadım.

Mourir elini belime yerleştirip yavaşça kendine yapıştırdığında gözlerine bakmak için başımı kaldırıp baktım. "Seni her şeyden çok seviyorum. Senin için bir dakika bile düşünmeden canımı bile verebilirim. "

(Yazardan: Bu sahne de aklınıza kazınsın (üstteki))

Ayy bu da iyice romantik biri olmaya başladı bee

Sevmem ben bu kadar romantik bende sırf ona gıcık kısaca "bende işte yaparım belki" dediğimde belimden tutup havaya kaldırdı ve bu sefer kendi ayaklarının üzerine çıkardı.

O hareket edince bende onunla gidiyordum ve bu çok rahat bir yöntem, hiç yorulmadan hiç bir kas hareket ettirmeden yol bitiyor.

Mourir yanağımdan öptüğün de Burak'ın sesi arkadan "Ehh sizde yeter bee her yerde mıç mıç mıç " deyip arkadan koşarak geldi ve benim arkamdan kazağımdan tutup sürüklemeye başladı.

Mourir geride kalınca beni daha da uzağa atıp tekrar Mourir'in yanına gitti.

Burak neden benim kumam lan ama bu çocuk kız olsaydı valla dünya güzelliğinde birinci olurdu. Yanlış doğmuş.

🌺🌺🌺

Mourir karşımda oturmuş önündeki yemek yerine bana bakıyordu.

Bir şey anlatmak için belli ki kendini zorluyor ama kelimelerin ağzından çıkmadığı çok belli

"Maya ben... " deyip tekrar sustuğunda aklıma gelen "artık seni sevmiyorum" lafı ile içimi bir korku saldı. Ben Mourir'i çok seviyordum eğer bu da böyle bir şey derse benim kalbim dayanamaz artık.

Derin bir nefes alıp ellerimi tuttu.

Yemek yiyordum bee niye tutuyon elimi diye düşünmeden edemedim tabi ki

"Kara'nın kız kardeşi; Ceren'i, ben öldürdüm. Kara senin baban yaptı sanıyordu ama o kızı ben öldürdüm kendi ellerimle sıktım kafasına ama bilmiyordum konunun sana kadar uzanacağını ben o zamanlar da seni tanımıyordum bile eğer Kara'nın seni öyle ateşe atacağını bilseydim asla yapmazdım. Yemin ederim yapmazdım. Sırf sen başka kimseden bunları duyma diye ben anlattım. "

Ellerimi ellerinden çektim ve çatık kuşlarla dinlemeye devam ettim.

"Bak ben sensiz yapamam, sen benim hayatıma girmiş en güzel şeysin sana açık kredi bana istediğini yap ama beni sensiz bırakma" deyip ellerimi tutup önce sağ sonra sol elimi öpünce tekrar hızla elimi çektim.

Bittiii

Ama olmadı

Kalbim durmadı

... (Burayı bilmiyorum)

Sana olan aşkımı yene bilmek için binbir numaralar çektim ama Olmadıı.

Kalbim durmadı.

Eee nasıldı bölüm.

Sınır geçilsinnnn