Bölüm 32

EUN'DAN

Lee Know ile konuştuktan sonra hemen Jisung'un odasına gittim.

Kapıyı çalmadan direk odaya girdim.

Odada Jeongin, Felix ve Jisung masa oyunu oynuyordu.

Ben:

–Selam çocuklar, yer var mı?

Jisung:

–Var, gel otur şuraya

Jisung'un işaret ettiği yere oturdum.

Felix:

–Sen yatacaktın hani?

Ben:

–Bir bay kibirli beni uyutmadı

Jeongin:

–Bay kibirli mi?

Ben:

–Evet

Jisung:

–Tch... Lee Know'dan bahsediyor

Ben:

–Nereden anladın?

Jisung:

–Görünüşe göre seni baya sinirlendirmiş, ne oldu onun yüzünden mi yanımıza geldin?

Ben:

–Evet, git diğer üyelerin yanına sana iltifat etsinler dedi bende sırf ona inat geldim buraya

Üçüde gülmeye başladı.

Ben:

–Ne gülüyorsunuz? Komik mi?

Jeongin:

–Ha yani buraya onu kıskandırmak için gelmedin, değil mi?

Ben:

–Tabi ki de hayır

Gözlerimi devirdim.

Felix:

–Evet, onun için gelmiş

Ben:

–Her neyse, ne oynuyorsunuz?

Jisung:

–Dur, sana iltifat edelim

Ben:

–Haha, çok komik

Jeongin:

–İyi de, amacın o değil mi zaten?

Ben:

–Değil

Felix:

–Ya ne olacak? İltifat edelim işte

Ben:

–Boşversenize

Jeongin:

–Ya rahatsız etmeyin yengemi

Ben:

–What!?

Jeongin:

–Ne? Sen ve Lee Know sevgili değil misiniz?

Jisung:

–Jeongin mal mısın? Öyle birşey olsa kesin haberimiz olurdu

Jisung bir süre sustuktan sonra konuşmaya devam etti.

Jisung:

–Öyle birşey yok değil mi?

Ben:

–Yok tabi ki de, saçmalamayın

Felix:

–Tamam, şimdi sana ne desek hoşuna gider?

Ben daha konuşmadan arkamdan bir ses benim yerime cevap verdi.

Bu kişi Lee Know'du.

Lee Know:

–Hiç birşey

Ben:

–Nereden biliyorsun?

Lee Know:

–Sen beni delirtmek mi istiyorsun?

Ben:

–Üyelerin yanına git diyen sen değil miydin?

Ben böyle sorunca Jisung oyunu topladı.

Ve yatakta yanyana oturup bizi izlemeye başladılar.

Lee Know:

–Sen her dediğimi yapıyor musun ki?

Ayağa kalktım ve ellerimi birleştirdim.

Ben:

–Ah, her dediğini yapmadığım için beni bağışla Sayın Lee Know Hazretleri

Üyeler gülmeye başladı.

Lee Know:

–O biraz zor olacak

Dediği gibi kolumu tutarak beni odanın dışına sürüklemeye başladı.

Ben:

–Ne yapıyorsun?

Lee Know:

–Seni odama götürüyorum

Jisung:

–Ay, tam çekirdeklik sahne

Bangchan:

–Yetiştim çocuklar

Bangchan ve Cha aniden odaya girdi.

Ve üyelerin yanına oturdular.

Ben:

–Hiçbir yere gelmiyorum

Lee Know dalga geçercesine konuştu.

Lee Know:

–Ah, neden gelmiyorsun Sayın Sultanım, bakın ben çok üzülürüm

Kolumu kurtarmaya çalışıyordum.

Cha:

–Neler oldu? Biz neyi kaçırdık?

Jisung:

–Eun'u odasına götürmeye çalışıyor

Bangchan:

–Ooooo... Cha benim odama gelir misin?

Cha:

–Olur, tabi ki de

Ben burada savaşıyorum, bunlar aşk yaşıyor.

Ben:

–Cha sana inanamıyorum, yardım etsene

Cha:

–Banane

Sen görürsün.

Lee Know aniden kolumu bıraktı.

Yere yapıştım.

Herkes gülüyordu.

Ben:

–Ne yapıyorsun sen?

Lee Know:

–Seni bırakmamı istiyordun

Ben:

–Seni öldüreceğim

Lee Know:

–Odama gidelim, orada öldürürsün

Ben:

–Ah, en sonunda kafayı yiyeceğim

Aniden beni sırtına alınca hayatımın kaydığını hissettim.

Ben:

–Bırak beni, sen görürsün

Lee Know:

–Umarım, iyi şeyler

Artık savaşmanın bir faydası yoktu.

Ama diğerlerine de, Lee Know'a da bunun bedelini ödeteceğim.

BANGCHAN'DAN

Az önce hayatımda yaşayabileceğim en iyi sahneyi yaşadım.

Çok iyiydi.

Jisung:

–Ay, çok komikti

Cha:

–Evet, ama ben yatacağım

Jeongin:

–Nerede?

Cha:

–Ne?

Jeongin:

–Bangchan Hyung, seni odasına davet etti ya yenge

Cha:

–Yenge mi?

Jisung:

–Jeongin sen neden herkese yenge diyorsun?

Cha:

–Herkese derken?

Jisung:

–Eun ile Lee Know'u sevgili sanmış, ona da öyle dedi

Jeongin:

–Ne ya? Hem sen ve Bangchan sevgili değil misiniz?

Bangchan:

–Hayır

Jisung:

–Jeongin'in mental sağlığı iyi değil

Bangchan:

–Herneyse, Cha geliyor musun?

Cha:

–Bana uyar

Çocuklara selam verip odadan çıktık.

Ve Cha ile beraber odama gittik.